Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/107 E. 2023/58 K. 09.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/107 Esas – 2023/58
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/107 Esas
KARAR NO : 2023/58

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

– ASIL DAVA –

DAVACI :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (İşletme Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/03/2019

– BİRLEŞEN ANKARA 1. ATM 2019/364 E SAYILI DOSYASI –

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 27/06/2019
KARAR TARİHİ : 09/02/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 22/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (İşletme Sözleşmesinden Kaynaklanan) ve alacak (İşletme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde; davalı taraf Özel Ankara…Hastanesi’nin sahibi olup müvekkili şirket ile 15/06/2017 tarihinde Kantin ve Kafeteryanın Anlaşmalı İşletme Sözleşmesi’nin imzalandığını, müvekkilinin sözleşmede belirtildiği gibi A Blok kantin ve kafeteryası ile B Bloktaki mutfak ve kafeterya işlettiğini, hastane personeli, hasta ve refaketçilere tabldot yemek hizmeti verdiğini, verilen ürün ve hizmet bedelinin müvekkili şirket tarafından faturalandırılıp tüm faturaların davalı tarafa ibraz edildiğini, davalının sözleşmede öngörülen sürede ödeme yapmadığından müvekkili şirket tarafından sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğini, davalının müvekkili şirkete gönderdiği 21/01/2019 tarihli mutabakat yazısında cari hesapta 31/12/2018 tarihi itibariyle 357.265,29 TL borçlu olduğunu kabul ettiğini, davalının herhangi bir ödeme yapmaması üzerine aleyhine icra takibi başlatıldığını, itiraz üzerine takibin durduğunu belirterek Ankara 31. İcra Müdürlüğü’nün 2019/1016 E sayılı icra takip dosyasına vaki itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili ile davacı arasında 15/06/2017 tarihli Kantin ve Kafeterya İşletme Sözleşmesi akdedildiğini, davacının sözleşmede belirtilen koşul ve şartlara uygun bir şekilde sözleşmenin gereği gibi ifa etmediğini, müvekkilinin muvafakati olmadan tek başına karar vererek hareket ettiğini, davacının hazırlaması gereken menüler yerine maliyeti daha düşük olan menüleri hazırladığını, sözleşmeye aykırı davranmasına rağmen sözleşmede kararlaştırılan hizmeti sunmuş gibi yüksek ücretlendirme üzerinden takip konusu faturaları düzenlediğini, müvekkili şirketin doğmuş olan tüm borçlarını vadesinde ödediğini, davacının muaccel olmamış alacakları için başlattığı takibin hukuka aykırı olduğunu, sözleşmenin haksız ve erken feshedildiğini, davacı alacağının kabulü anlamına gelmemek koşulu ile sözleşmenin haksız ve erken feshedilmesi, davacıya sözleşme ve teslim edilen birtakım demir başların eksiksiz teslim edilmemesi ve sözleşmenin esasları hükümlerine aykırı davranılması sebebiyle müvekkilinin uğramış olduğu zararlardan dolayı takas mahsup def’inde bulunduklarını bildirerek davanın reddine ve lehlerine tazminata karar verilmesini istemiştir.
Birleşen Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/364 Esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde; Davalı tarafın, Özel Ankara…Hastanesi’nin sahibi olduğu, müvekkil şirket ile 15/06/2017 tarihinde Kantin ve Kafeterya’nın Anlaşmalı İşletme Sözleşmesini imzaladığını, müvekkilinin, Özel Ankara…Hastanesinin A Blok 1. Katında yer alan kantin ve kafeterya ile B Blok mutfat ve kafetaryanın uygun görülen inşaat ve dekorasyonlarının yapılması, bu kafeterya ve işveren tarafından uygun bulunan mobilya, ekipman, teçhizat ve araçların satın alınması, 15/08//2017 tarihinde bu yerleri açılarak, sözleşme süresince işletilmesi ve yemekhanenin mutfağı ile hastane personeli, hasta ve refakatçilere tabldot yemek hizmeti verilmesi işini yüklendiğini, müvekkil şirketin hizmetleri verdiğini, sözleşme gereğince tüm işlerinn yükümlülüğünü eksiksiz yerine getirildiğini, davalı tarafça müvekkil şirkete vadesinde borçlarını ödemediğini, müvekkilce Ankara 18.Noterliği’nden ihtarname çekilip vadesi gelen borçların ödemesinin yapılmasının istenildiğini, davalı tarafa Ankara 13.İcra Müdürlüğü’nün 2018/11181 sayılı dosyası vadesinde ödenmeyen borçlar nedeniyle, 200.000-TL değerinde icra takibi başlatıldığını, davalının icra dosyasına itiraz etmediği ve icra kanalıyla alacağını tahsil ettiğini, yine davalı tarafın vadesi gelen borçları ödememesine devam etmesi nedeniyle Ankara 31.İcra Müdürlüğü’nün 2019/1016 sayılı dosyası ile ilamsız icra yoluyla takip başlatıldığını, davalının bu takibe itiraz ettiği ve takibin durduğunu, müvekkilce Ankara 5.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/107 E. sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açılıp, davanın halen derdest olduğu, müvekkilce yapılan her türlü taminat tadilat ile satın alınan araç-gereç bedelleri için karşılığı yapılan ödemelerin fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000-TL’lik kısmının temerrüt tarihi olan 29/11/2018 tarihinden itibaren başlayacak avans faizi ile birlikte davalıdan alınacak müvekkile verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Birleşen Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/364 Esas sayılı dosyasında davalı vekili cevap dilekçesinde; taraflar arasında akdedilen 15/06/2017 tarihli sözleşme gereği davacının yüklendiği işi yerine getirmediğini ve dava konusu tamirat, tadilat, araç-gereç bedellerini talep etme hakkının bulunmadığını, davacı tarafça talep edilen inşaat, malzeme ve amortisman bedellerine , faturalara itiraz edildiğini, müvekkilden bedeli ödenmesi istenen müvekkilinin onayının alınmadığı malların karşı tarafça götürülmesi, işletmede bırakılmaması ile müvekkil tarafından teslim edilmiş demirbaşların tam ve sağlam olarak iade edilmesinin ihtar edildiğini, karşılıklı ihtarlar gönderildiğini, ihtarlar sonrasında karşı tarafın 15/11/2018 tarihinde mecuru tahliye ettiğini, tahliye sonrası işletmede sözleşme gereği tutanaklar ile demirbaşların mevcut olmadığını, 05/12/2018 tarihinde ihtar edildiği ihtar sonrası malların bir kısmının işletmede bırakıldığı ve faturalarda yapıldığı iddia edilen mal ve hizmetlerin ise yapılmamış olduğunun görüldüğünü, davacının beklediği karı elde edememesi sebebiyle sözleşmeyi haksız ve erken feshettiğini, davacıya sözleşme hükümlerine uygun olarak ödemelerin yapıldığını bu nedenle davacının tamirat tadilat, araç-gereç bedeli hakkının bulunmadığını, davacı tarafça dayanak gösterilen faturalara müvekkilce itiraz edildiğini, faturaların gerçeğe uygun olmadığını, davacının kullanmadığı ürünlere de fahiş tutarlarda fatura düzenlediğini, davacının sözleşme hükümlerine aykırı hizmeti gereği defalarca uyarıldığını, davacının alacağının kabul anlamına gelmemekle birlikte, sözleşmenin haksız ve erken feshedilmesi, davacıya sözleşme ile teslim edilen demirbaşların eksiksiz teslim edilmemesi, sözleşme hükümlerine aykırı davaranılması sebebiyle müvekkilinin uğramış olduğu zararlardan dolayı takas mahsup defini ileri sürdüğünü, beyanla fazlaya dair hakkı saklı kalmak üzere, haksız ve davanaksız davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Asıl ve birleşen dava, işveren ve yüklenici sıfatıyla taraflar arasında akdedilen 15/06/2017 tarihli “… Hizmetleri A.Ş. Özel Ankara…Hastanesi Kantin ve Kafeteryanın Anlaşmalı İşletme Sözleşme Tasarısı” sözleşmesinin feshedilmesinden kaynaklı cari hesabın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ve alacak istemine ilişkindir.
Deliller toplanmış, bilirkişi raporları alınmıştır.
15/06/2017 tarihli “… Hizmetleri A.Ş. Özel Ankara…Hastanesi Kantin ve Kafeteryanın Anlaşmalı İşletme Sözleşme Tasarısı” başlıklı sözleşmenin davalı … A.Ş (işveren) ile … Eğitim Sosyal Hiz. Sağlık İnş. İmalat Emlak Tem. Taş. Taah. ve Tic. Ltd. Şti. (yüklenici) arasında akdedildiği, sözleşme konusunun sözleşmede belirtilen adresteki hastane bünyesinde bulunan kantin ve kafeteryanın yüklenici tarafından sözleşmede düzenlenen koşullarda ve sürede işletilmesi ve yemek temini işini oluşturduğu, sözleşme süresi sözleşmenin imzalanmasından itibaren 1825 takvim günü + 1825 takvim günü olduğu, ilk 5 yılın sonunda yüklenicinin isterse işi yaptığı masrafları talep etmeden sonlandırabileceği, işverene ödenecek aylık kira bedeli işletmenin aylık yaptığı satış üzerinden oransal olarak hesaplanacağının kararlaştırıldığı, sözleşmenin feshi hususunda yapılan düzenlemede taraflara fesih hakkının tanındığı, bu kapsamda işveren tarafından fatura tarihinden itibaren 45 gün içerisinde ödenmesi gereken hakediş bedelinin fatura tarihinden itibaren 120 gün içerisinde ödenmemesi halinde yüklenicinin üretimi durdurmakta serbest olduğu gibi sözleşmeyi tek taraflı feshedebileceğine yer verildiği anlaşılmaktadır.
Ankara 18. Noterliği’nin 20/06/2018 tarih 18897 yevmiye nolu ihtarnamede; davacının faturaların ödenmesini ihtaren bildirdiği, 11/09/2018 tarih 29805 yevmiye nolu ihtarnamede; 239.212,90 TL tutarın ödenmesinin talep edildiği, 05/11/2018 tarih 35700 yevmiye nolu ihtarnamede; tahsilatların düzenli yapılmadığı, sözleşme şartlarına göre borcun tamamının ödenmemesi halinde 10/11/2018 tarihinde yemek üretiminin durdurulacağının ihtar edildiği, 28/11/2018 tarih 38386 yevmiye nolu ihtarnamede; kafeterya ve yemek hizmetinin eksiksiz olarak ifa edildiği, daha önce keşide edilen iddianamelerde de belirtildiği üzere fatura bedellerinin ödenmediği, sözleşmeyi feshettiklerini, alacaklarının ödenmesi talebini ihtaren bildirdikleri anlaşılmaktadır.
Ankara 14. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2018/5 D.İş sayılı dosyasında; davalı … Sağlık Hizmetleri Tic. A.Ş tarafından tespit isteminde bulunulduğu, mahallinde yapılan inceleme sonucu 14/01/2019 tarihli bilirkişi raporu düzenlendiği, raporda tespite konu adreste bulunan hastanenin A ve B bloklarında yer alan kantin, kafeterya, mutfak ve yemekhanesinde karşı tarafça boşaltılan mecurda sözleşmenin E-5 maddesi gereğince bırakılan demir başlar listesindeki işaretli malların bulunup bulunmadığı ve bunların çalışabilir durumda olup olmadığının tespit edildiği anlaşılmıştır.
Asıl davaya dayanak Ankara 31. İcra Müdürlüğü’nün 2019/1016 E sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; davacı şirket tarafından davalı aleyhine 335.000,00 TL cari hesap alacağının tahsili amacıyla 23/01/2019 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı tarafından icra takibindeki alacak kalemi yönünden herhangi bir borcun bulunmadığına dair ödeme emrine yasal süresi içerisinde itiraz edildiği, İcra Müdürlüğü’nce 01/02/2019 tarihinde icra takibinin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Taraf şirketlerin bağlı olduğu Vergi Dairelerine yazılan müzekkerelere verilen cevabi yazı ekinde BS ve BA bildirim formları gönderilmiştir.
Dosya kapsamındaki belgeler ve taraf şirketlerin ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucu Serbest Muhasebeci Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından düzenlenen kök ve itiraz üzerine alınan ek raporda; davacıya ait 2017-2018 yılı defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasada öngörülen esaslara uygun olarak yapıldığı, defterlerin kayıtlama sistemi olarak Tek Düzen Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğine ve muhasebe ilke ve kurallarına uygun olarak tutulduğunun tespit edildiği, 15/06/2017 sözleşme tarihinden 31/12/2018 tarihine kadar davacı tarafından davalı adına düzenlenen faturaların tamamının ticari defter kayıtlarına işlendiği, faturalarda yer alan KDV’nin KDV hesabına intikal ettirilmek suretiyle faturaların vergisel işlemlerde kullanıldığı, faturalardan kaynaklı olarak davacının 2017 yılında 589.173,62 TL, 2018 yılında ise 1.485.201,97 TL alacaklı hale geldiği, davalı tarafından davacı şirket adına düzenlenen yansıtma faturalarının cari hesap muavin kayıt defterlerinde davalı alacağı olarak kaydedildiği, yansıtma faturalarından kaynaklı olarak 2017 yılında 133.999,82 TL, 2018 yılında ise 175.367,49 TL davacının borçlandığı, davalı tarafından davacıya yapılan ödemeler ile ilgili olarak davacı tarafından ibraz edilen ödeme belgelerine göre 2017-2018 yıllarında banka havalesi, kredi kartı ve çek ödemesi ile toplamda 1.403.362,10 TL ödeme yapıldığı, davacının 31/12/2018 tarihi itibariyle toplamda 361.646,20 TL alacaklı kaldığının tespit edildiği, davalı şirketin 2017-2018 yıllarına ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasada öngörülmüş olan esaslara uygun olarak yaptırıldığı, ticari defterlerin usulüne uygun olduğu, davacı tarafından davalı adına düzenlenen faturaların tamamının ticari defter kayıtlarına işlendiği, davalının faturalardan kaynaklı olarak davacıya 2017 yılında 589.174,25 TL, 2018 yılında ise 1.485.201,93 TL borçlandığı, davalının düzenlediği yansıtma faturalarının defterlerde davalı alacağı olarak kayıt edildiği, davalının bu faturalardan kaynaklı olarak 2017 yılında 133.999,82 TL, 2018 yılında ise 179.749,01 TL alacaklı hale geldiği, davalı tarafından davacı adına 20/12/2018 tarihinde ödenen 4.381,52 TL tutarındaki su faturası için yansıtma faturası düzenlenmediği, mail ortamında davacıya bildirildiği, bildirilen bu tutarın davacının kayıtlarında yer almadığından düzenlenen cari hesap muavin defter kayıtlarında anılan miktar kadar fark bulunduğu, davalının 31/12/2017 tarihi itibariyle toplamda 216.174,43 TL borçlu kaldığı, davalının 31/12/2018 tarihi itibariyle toplamda 357.265,29 TL borçlu kaldığının tespit edildiği, 14/01/2019 tarihinde davalının davacıya 10.000,00 TL daha ödeme yapması nedeniyle davacının davalıdan olan cari hesap alacağının 347.265,29 TL olduğu, davalının iş yerinde yapmış olduğu her türlü tamirat, tadilat ve satın alınan araç-gereçlerin bedelleri karşılığı ödeme yapılması gerektiği durumda davacıya yapılan ödeme tutarının vergisiz alışlara ilişkin 73.364,00 TL dikkate alınmaksızın 469.955,73 TL olduğu bildirilmiştir.
Dosya teknik bilirkişilerden oluşan bilirkişi kuruluna tevdi edilmiş, bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen kök ve itirazlar üzerine alınan ek raporda; taraflar arasında 15/06/2017 tarihli kantin ve kafeteryanın anlaşmalı işletme sözleşmeli imzalandığı, davacı şirketin A blok kantin ve kafeteryası ile B bloktaki mutfak ve kafeteryayı işlettiği, hastane personeli, hasta ve refakatçilere tabldot yemek hizmeti verdiği, verilen hizmet bedellerinin faturalandırıldığı, tarafların ticari defterlerine işlendiği, sözleşmenin H-5 maddesine göre davalı tarafın fatura tarihinden itibaren 45 gün içerisinde nakden ve defaten fatura bedelini ödemesi gerektiği, ödemelerin düzenli yapılmadığı, ödemelerin sözleşmeye uygun yapılmaması sebebiyle davacı şirket tarafından sözleşmenin feshedildiği, sözleşmenin haklı nedenle feshedilip-feshedilmediğinin takdirinin Mahkemeye ait olduğu, taraflar arasındaki ticari ilişkinin cari hesap şeklinde devam ettiğinin tespit edildiği, 31/12/2018 tarihi itibariyle davacının davalıdan olan cari hesap alacağının 357.265,29 TL olduğu, Mahkeme tarafından sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğinin kabul edilmesi halinde bundan kaynaklı zararın talep edilebileceği, davalının iş yerinde yapmış olduğu her türlü tamirat/tadilat ve satılan araç-gereçlerin bedelleri karşılığı davacıya yapılacak ödeme tutarının belgesiz alışlara ilişkin 73.364,00 TL dikkate alınmaksızın net 469.955,73 TL olduğunun tespit edildiği bildirilmiştir.
Davacı vekili 27/09/2022 tarihli ıslah dilekçesinde; birleşen dava yönünden müddeabihi 468.955,73 TL arttırarak eksik harcı ikmal etmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, alınan bilirkişi kök ve ek raporlarına göre; davacı(yüklenici) ile davalı(işveren) arasında “… Hizmetleri A.Ş. Özel Ankara…Hastanesi Kantin ve Kafeteryanın Anlaşmalı İşletme Sözleşme Tasarısı” sözleşmesi akdedildiği, sözleşme uyarınca davacı şirketin hastanenin A blok kantin ve kafeteryası ile B bloktaki mutfak ve kafeteryayı işlettiği, hastane personeli ve refakatçilere tabldot yemek hizmeti verdiği, verilen ürün ve hizmet bedellerinin fatura edilerek davalıya gönderildiği, faturaların taraf şirketlerin usulüne uygun tutulmuş ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, sözleşmenin H-5 maddesinde fatura bedellerinin davalı(işveren) tarafından davacıya(yüklenici) fatura tarihinden itibaren 45 gün içerisinde nakden ve defaten ödeneceği, işverenin 120 gün ödeme yapmaması halinde yüklenicinin tüm hakları saklı kalmak kaydıyla üretimi durdurabileceği ve sözleşmeyi tek taraflı feshedebileceğinin kararlaştırıldığı, davacı tarafından davalı yana keşide edilen ihtarnamelerde anılan sözleşme hükmüne atıf yapılarak ödeme yapılması gerektiği ihtar edildiği, 28/11/2018 tarihli ihtarnamede sözleşmenin feshedildiği ve alacaklarının ödenmesi gerektiği bildirilmekle, davacının kararlaştırılan sürede fatura bedellerinin ödenmemesi nedeniyle sözleşmenin H-5 maddesi uyarınca sözleşmeyi fesihte haklı olduğu, asıl dava yönünden tarafların ticari defter ve kayıtlarında yer alan alacak ve borç tespitinde ihtilaf bulunmadığı, birleşen dava yönünden de bilirkişilerce yapılan tespit yerinde olmakla davacının 469.955,73 TL alacaklı olduğu anlaşılmakla asıl ve birleşen davanın kabulü ile asıl dava yönünden alacak likit olduğundan icra inkar tazminatına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Asıl davanın kabulü ile davalının Ankara 31. İcra Müdürlüğü’nün 2019/1016 E sayılı icra takip dosyasına vaki itirazının iptali ile takibin devamına,
-%20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline,
1.a-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 22.883,85 TL karar ve ilam harcının 4.045,97 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 18.837,88 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
1.b-Davacı tarafından yapılan 211,50 TL tebligat-müzekkere gideri ve 7.500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 7.711,50 TL yargılama gideri ile 4.045,97 TL peşin harç toplamı 11.757,47 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
1.c-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 49.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
1.c-Davalı tarafından yapılan her hangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
1.d-6325 Sayılı Kanunun 18/A-14 maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
2-Birleşen Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/364 E sayılı dava dosyası yönünden davanın kabulü ile 469.955,73 TL’nin 07/12/2018 temerrüt tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline,
2.a-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 32.102,68 TL karar ve ilam harcının 44,40 TL peşin harç ve 8.008,59 TL ıslah harcından mahsubu ile bakiye 24.049,69 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
2.b-Davacı tarafından yapılan 64,70 TL tebligat-müzekkere gideri olan yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2.c-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
2.d-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 68.793,80 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2.e-6325 Sayılı Kanunun 18/A-14 maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-HMK’nın 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/02/2023