Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/970 E. 2021/95 K. 03.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA ASLİYE 5.TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/970 Esas
KARAR NO : 2021/95

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/12/2018
KARAR TARİHİ : 03/02/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 29/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 17.03.2018 tarihinde, Ankara İli, Pursaklar ilçesi, Saray Osmangazi Mahallesi Kuzu Çevirme Yanı inşaatı adresinde, davalı tarafından yapılan çalışma neticesinde müvekkili şirkete ait iletkenlerde ve varlıklarda hasara sebebiyet verildiğini, davalıya hasar bedelinin ödenmesi için başvurulduğunu ancak sonuç alınamadığını, zararın tazmini için davalı borçlu aleyhine … Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasında icra takibi yapıldığını, davalının icra takibine konu hasara ilişkin olarak borca ve söz konusu icra takibine itiraz etmesi üzerine dava açıldığını, davalı borçlu tarafından icra takibine yapılan itirazın 6.258,70 TL asıl alacak ile 250,86 TL İşlemiş faiz olmak üzere toplam 6.509,56 TL üzerinden iptaline, %20 den az olmamak üzere İnkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın dava dilekçesinde hiçbir somut delil olmamasına rağmen müvekkile karşı gerçeğe aykırı beyanlarda bulunarak müvekkilin davacı şirkete ait iletkenlere ve varlıklara hasar verdiği iddiasıyla dava konusu icra takibini ve huzurdaki davayı açtığını, davacı tarafça dikilen direklerin kamu yararı olmadan dikilmiş olup daha sonra ilk dikildikleri yerden biraz ileriye taşındığını, zararın varlığını kabul anlamına gelmemekle birlikte, taşıma esnasında davacı şirket tarafından verilmiş olup müvekkilİ şirketin yaptığı çalışmadan bağımsız olarak zararın oluştuğunu, müvekkilinin yapı müteahhitliğini yaptığı arsa sahipleri tarafından davacı’ya 09.08.2017 ve 20.12.2017 tarihlerinde direklerin kaldırılması için başvurular yapıldığını, davacı tarafın dava konusu ettiği zararın da ne şekilde tespit ettirdiğinin belirsizlik taşıdığını, davacı tarafın herhangi bir delil tespiti yaptırmadan tamamen afakî olarak belirlemiş olduğu miktarı müvekkilinden haksız olarak talep ettiğini, zararın miktarının ve zarar verenin kusurunun ispat yükünün zarara uğradığını iddia eden davacı taraf üzerinde olup davacı tarafça dosyaya sunulan belgelerin bu yükümlülüğü karşılayacak nitelikte olmadığını, davacının sunduğu Tutanak ile Hasar Malzeme Bildirimi belgelerinin birbiriyle çeliştiğini, tutanakta 2 direğin yıkıldığının belirtildiğini, fakat Hasar Malzeme Bildirimi ile 4 direğin hasara uğradığının belirtildiğini, cevap dilekçelerinin kabulü ile davanın reddine, davacı tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
– … Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası
– Bilirkişi raporu: Meydana gelen zararın ispatı yönünden delil olarak dava dosyasında ibraz edilen belgelerden; Meydana gelen hasarın davacı şirket tarafından yapıldığını gösteren somut herhangi bir kayıt ve belge tespit edilemediği, davacı tarafından gösterilen ve bu doğrultuda toplanan delillerin zararın davalı şirket tarafından meydana getirildiğini kanıtlamaya yeterli olmadığı, Davalı … …. Hizm. Mek. Tes. İnş. Müh. Taah. San. ve Tic. A.Ş. nin meydana gelen hasarla ilgili hukuki değerlendirme ve nitelendirme sorumluluğunun, Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu, Davacı davacı … A. Ş.’ nin meydana gelen hasar nedeniyle; TOPLAM 6.509,56 TL zarara uğramış olduğu, Raporda yer verilen yasa ve yönetmelik maddeleri ile Yargıtay içtihatlarının hukuki yorum niteliğinde olmayıp kaza olayının meydana gelmesine etken unsurları tespit amacı ile yardımcı kriter olarak kullanıldığını, hukuki değerlendirmenin ve nitelendirmenin sayın Mahkemenin takdirinde olduğunu, Bilirkişilik Daire Başkanlığı tarafından yayımlanan bilirkişilerin uyacağı rehber ilkeler ve bilirkişi raporlarında bulunması gereken standartlar başlıklı duyurunun 27. Maddesinde belirtilen “Bilirkişi münhasıran Hâkimin yetkisinde olan kusurluluk konusunda (asli/tali kusurlu, kusursuz, yüzdelik kusur oranı) herhangi bir değerlendirme yapamaz.” şeklindeki bildirimden dolayı kusur aidiyet oranlarının tespitine yönelik kıymetlendirme yapılmadığı, görüş ve kanaatine varılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava haksız fiilden kaynaklanan alacak için başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ( TMK ) 6. maddesi, “ Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür. ” HMK.’nın “İspat yükü” başlığını taşıyan 190’ıncı maddesi: ”İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir, Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.” hükmünü içermektedir.
Davacı taraf kendine ait elektrik hatlarına ve direklerine davalı tarafından zarar verildiği iddiasıyla eldeki davayı açmıştır. Dosya arasına celp edilen evraklar ve tanık beyanları ile davacının iddiası ispat edemediği, meydana gelen zarardan davalının sorumlu olduğu tespit edilemediğinden davanın reddine %20 kötü niyet tazminatının davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM ;
1-Subut bulmayan davanın reddine,
% 20 kötü niyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 59,30 TL harçtan, peşin alınan 111,17 TL harcın mahsubu ile bakiye 51,87 TL harcın davacıya iadesine,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-AAÜT uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan 19,40 TL posta masrafının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-HMK’nun 333.maddesi uyarınca taraflarca tarafından yatırılan gider ve delil avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/02/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı