Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/888 E. 2021/443 K. 16.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/888 Esas
KARAR NO : 2021/443

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/12/2018
KARAR TARİHİ : 16/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında devam eden ticari ilişkiler nedeniyle bir takım borçların ödenmemesi üzerine davalı şirket aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin yapmış olduğu haksız ve mesnetsiz itirazın talebinin talep edildiğini, müvekkili şirketin, 18.06.2015 tarihli, 040497 numaralı faturayı kurutma bedeli olarak davalı şirket adına kestiğini, ancak bugüne kadar bu ücretin ödenmediğini, yapmış olunan şifahi görüşmeler neticesinde de davalı tarafın söz konusu borcu ödemeyi kabul etmediğini, faturanın davalı tarafa verildiği tarihten itibaren de davalı tarafın faturaya itiraz etmediğinden söz konusu faturanın Türk Ticaret Kanunu hükümleri gereğince kesinleştiğini, karşın tarafın sunması muhtemel delillere karşı, delil sunma haklarının saklı kalması kaydıyla, fatura asılının dilekçe ekinde yer verildiğini, davalı tarafın söz konusu borcu ödemediğini bilmesine rağmen, zaman kazanmak adına ve alacak haklarını sürüncemede bırakmak adına icra dosyasına haksız ve kötü niyetle itiraz ettiğini belirterek haksız ve mesnetsiz olan itirazın iptali ile takibin aynen devamına, davalının, itirazında haksız ve kötü niyetli olduğundan dolayı alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;

Herhangi bir borcunun olmadığını, bu nedenle asıl alacağa, faize ve diğer tüm ferilerine itiraz ettiklerini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER:
-… Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası,
-Davacı ticari defterleri,
-Bilirkişi raporunda; Davacı şirkete ait 2015 yılına ait ticari defterlerin; TTK. Hükümlerine göre, usulüne uygun tutulmuş ve kendi lehine delil olma özelliğine sahip olduğu, İcra Takibe dayanak 1 adet davacı faturasının, davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, Fatura içeriği ürün veya hizmetin davalı yana teslimine ilişkin herhangi bir sözleşme/ belgenin sunulmadığı, Davacı yanın fatura içeriği ürün ve hizmeti davalı yana teslimini belgelendirmesi ve davalının da bakiye borcunu ödediğini belgelendirememesi halinde, davacının davalı yandan Takip tarihi 08.07.2018 itibariyle 27.194,00-TL alacaklı olacağı, görüş ve kanaatine varılmıştır.

DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava, faturadan kaynaklanan ödenmeyen alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir.
6762 sayılı TTK 82. maddesine göre, bir tacirin tuttuğu bütün defterlerin birbirini teyit etmesi şarttır; aksi takdirde defterler delil olmaktan çıkar. Aynı yasanın 86 madde uyarınca, taraflardan birinin defterleri usulüne uygun tutulmuş diğerininki usulsüz ise veya defterlerini ibraz etmezse; birbirini teyit eden ve usulüne uygun tutulan defterlere sahip olanın defter kayıtları, karşı taraf aleyhine delil olur ve karşı taraf bu kayıtların aksini ancak aynı nitelikte muteber başkaca delillerle ispat edebilir.
Yargılama sırasında 6100 sayılı HMK 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren HMK’nın 22/07/2020 tarih 7251 sayılı yasa ile değişiklikten sonra “Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması” başlıklı 222 Maddesinde;
(1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.
(2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.
(3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.) Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
(4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur.
(5) Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır” düzenlemesi bulunmaktadır.
Dava dilekçesi, icra takip dosyası, Bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamına göre;
Davacı şirket ile davalı şirket arasında ticari nitelikte alım-satım ilişkisi mevcut olduğu dosya kapsamına sunulan davacı defterleri ve fatura ile sabit olup, davalı tarafa usulüne uygun olarak tebliğ edilen ibraz emrine rağmen ticari defterlerin mahkememiz incelemesine sunulmadığı gibi, bulunduğu yer bilgilerinin de belirtilmediği, davalı vekilinin bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde davalı şirket defterlerinin şantiyede işçiler tarafından yakıldığı bu nedenle sunulamadığı iddia edilmişse de basiretli tacir olarak davalının defterleri muhafaza etmesi, TTK’da yer alan zayi sebepleriyle defterlerin zayi olduğu durumda da hak düşürücü süre içerisine dava açmak suretiyle zayi kararı aldırması gerekirken dosyaya ticari defterler yahut zayi belgesi sunulmamıştır. Talimat mahkemesi aracılığı ile davacı tarafın ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme neticesi Bilirkişi Mali Müşavir tarafından tanzim edilen rapor içeriğine göre; takip tarihi itibariyle davacı Hitaş İnşaat ve Ticaret Limited Şirketi’nin davalı …’nden alacak tutarının 27.194,00-TL olduğu, davacı tarafça İcra takip dosyası ile 12.358,39-TL. işlemiş faiz talep edildiği, dosya içeriğinde davalı tarafa temerrüde düşüren belgeye rastlanmadığından, davacı taraça işlemiş faiz talep edilemeyeceği, bu durumda takibin 27.194,00-TL. üzerinden devam ettirilebileceği, alacağın likit olduğu anlaşılmakla, davalının takip tutarı üzerinden icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE,
1-… Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 27.194,00-TL üzerinden devamına,
Asıl alacak üzerinden % 20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 1.857,62-TL karar harcından, davacı tarafından peşin yatırılan 982,86-TL harcın mahsubu ile bakiye 874,76-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına
3-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine
4-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine
5-Davacı tarafından yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 1.825,50-TL posta masrafı ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.861,40-TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre 879,53-TL’nin ve 982,86-TL peşin harç toplamı 1.862,39-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-HMK’nın 333.maddesi gereğince, kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine,

Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/06/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır