Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/812 E. 2021/316 K. 06.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/812 Esas
KARAR NO : 2021/316

DAVA :İtirazın İptali (Ticari Hizmet sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/11/2018
KARAR TARİHİ : 06/04/2021
YAZIM TARİHİ :25/04/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Ticari Hizmet sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı aleyhine … Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyasında icra takibi yapıldığını, ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini, davalının süresi içerisinde borca itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, müvekkili firmanın davalı şirketin çeşitli mecralarda reklam ve tanıtım işlerini yaptığını, yaptığı işler karşılığında toplam 256.975,10 TL bedelli faturaları çeşitli tarihlerde kestiğini, ancak davalı tarafın müvekkiline borcunu ödemediğini belirterek, kötü niyetli itirazın iptali ile % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi ile takibin devamına karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini istemiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; mahkemenin yetkili olmadığını, müvekkili şirketin adresinin İstanbul’da bulunduğunu, müvekkili şirket hakkında konkordato başvurusunda bulunulduğunu ve …. Ticaret Mahkemesi’nin … E sayılı dosyası uyarınca kesin mühlet kararı verildiğini, davacı tarafın dava dilekçesinde dayandığı delilerin taraflarına tebliğ edilmediğini, davacı tarafından düzenlenen faturaların kendi tanzim ettiği belge olduğunu, huzurdaki davada müvekkili şirketin davacı tarafa borçlu olduğuna dair delil niteliği taşımadığını, belge ile kanıtlanabilir nitelikteki iddialarının hiçbir belge sunmaksızın yalnızca tanık ile ispatının mümkün olmadığını, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydı ile davacının iddia ettiği hizmetlere ilişkin olarak tanık delillerine dayanmasını hiçbir şekilde kabul etmediklerini belirterek davanın yetkisizlik sebebiyle reddine karar verilmesini, davacı yanın haksız hukuka aykırı tüm taleplerinin reddi ile hukuki zeminden yoksun davanın reddini, bu davadan doğan tüm dava masrafları ile yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dilemiştir.
DELİLLER;
-Ankara….İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası : Davacı alacaklı tarafından davalı aleyhine başlatılan 12.07.2018 tarihli ilamsız takip ile, 256.975,10 TL asıl alacak ve 9.428,57 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 266.403,67 TL’nin tahsilinin istendiği davalı tarafça 03.08.2018 havale tarihli itiraz dilekçesi neticesinde takibin durmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
-Fatura, BA-BS Formları
-Davacı tarafça gönderilen 02.07.2018 tarihli ihtarname
-Davalı tarafça keşide edilen 31.07.2018 tarihli iade Faturası
-Mali Müşavir Bilirkişi Sn. Mehmet Alkan 11/05/2020 tarihli raporunda özetle; davacı tarafından incelemeye sunulan 2017/2018 yılına ait ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmadığını, davalı tarafın ticari defterlerini ibraz etmediğini, tarafınca incelenen davacı tarafın ticari defterlerinde takip tarihi olan 13/07/2018 tarihi itibariyle davacı tarafın davalı taraftan 256.975,10 TL alacaklı olduğunu, davalı tarafından dosyaya sunulan 31/07/2018 tarihli 256.975,10 TL tutarlı iade bedeli muhteviyatlı faturanın dosyaya sunulduğunu, faturanın takip tarihinden sonra tanzim edildiğini, diğer bir ifade ile davacı tarafından düzenlenen tüm faturaların davalı yandan kayıtlı olduğu ve davacı tarafından düzenlenen tüm faturaların davalı tarafından kayıtlı olduğu ve davalı tarafından kendi ticari defterlerine göre de davacı tarafa takip tarihi olan 13/07/2018 tarihi itibariyle 256.975,10 TL borçlu olduğunu, bu noktada her iki tarafın ticari defterlerine göre de takip tarihi itibarıyla muhasebesel çekişme olmadığını, tarafların ticari defterlerinin örtüştüğü, davalı tarafından (ilk faturadan 8 ay sonra düzenlenen) iade bedeli faturasının ispata muhtaç olduğu kanaatine varılarak dikkate alınmadığını, takdirin mahkemeye ait olduğunu, davacı tarafından davalı tarafa takip tarihi olan 13/07/2018 tarihi itibarıyla 256.975,10 TL alacaklı olduğunu, davacı tarafından 256.975,10 TL alacağı için 3095 sayılı yasaya istinaden icra takip tarihi 13/07/2018 tarihinden itibaren ise % 9,00 oranında yasal faiz talep edebileceğini, tarafların inkar tazminatı ve diğer benzer taleplerin mahkeme takdirinde olduğunu belirtmiştir.
-Mali Müşavir Bilirkişi Sn… 04/01/2021 tarihli raporunda özetle; davacı tarafından incelemeye sunulan 2017/2018 yılına ait ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmadığını, davalı tarafından incelemeye sunulan 2017/2018 yılına ait ticari defterlerin 6102 sayılı TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğunu, tarafınca incelenen davacı ve davalı ticari defterlerinde takip tarihi olan 13/07/2018 tarihi itibarıyla davacı yanın davalı yandan 256.975,10 TL alacaklı olduğunu, davalı tarafından takip tarihinden sonra 31/07/2018 tarihli 256.975,10 TL tutarlı iade bedeli muhteviyatlı fatura düzenlenerek bakiyenin sıfırlandığını, faturanın takip tarihinden sonra tanzim edildiğini, diğer bir ifade ile davacı tarafından düzenlenen tüm faturaların davalı tarafından kayıtlı olduğu ve davalı tarafından kendi ticari defterlerine göre de davacı yana takip tarihi olan 13/07/2018 tarihi itibarıyla 256.975,10 TL borçlu olduğunu, bu noktada, her iki tarafından ticari defterlerine göre de takip tarihi itibarıya muhasebesel çekişme olmadığını, tarafların ticari defterlerinin örtüştüğünü, davalı tarafından (ilk faturadan 8 ay sonra düzenlenen) iade bedeli faturasının ispata muhtaç olduğu kanaatine varılarak tarafınca dikkate alınmadığını, davacı yanın davalı yandan takip tarihi olan 13/07/2018 tarihi itibarıyla 256.975,10 TL alacaklı olduğunu, davacı tarafın 256.975,10 TL alacağı için 3095 sayılı yasaya md.1 istinaden icra takip tarihi 13/07/2018 tarihinden itibaren ise %9,00 oranında yasal faiz talep edilebileceğini belirtmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE ;
Dava, ödenmediği ileri sürülen fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Davalı tarafından mahkememizin yetkisine itiraz edildiği anlaşılmış ise de; davanın temelini oluşturan icra takibinin dayanağının hizmet bedeline ilişkin fatura olduğu, davanın talebinin bu niteliği itibariyle bir miktar para alacağına ilişkin olup TBK’nun 89/1.(Eski BK m.73/1)maddesindeki “Para borçları, alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edilir.” hükmüne göre davacı alacaklının kendi yerleşim yerinde icra takibi yapabileceği anlaşılmakla, mahkememizin yetkisine yönelik itirazın yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, talimat mahkemesi aracılığı ile tarafların ticari defter ve belgeleri incelenmek suretiyle bilirkişi raporları alınmıştır.
Taraflar arasında ticari nitelikte Hizmet alım ilişkisi mevcut olup, davacı tarafından tanzim olunan faturaların davalı defterlerinde kayıtlı olduğu sabit olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık davacı tarafından düzenlenen fatura bedellerinin ödenip ödenmediği noktasındadır.
Talimat mahkemesi aracılığı ile tarafların ticari defterlerinin incelenmesi neticesinde düzenlenen bilirkişi raporunda yer verildiği üzere, davacı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun tutulmamış olup, bu nedenle sahibi aleyhine delil olma vasfı taşıdığı, her ne kadar davacı tarafından düzenlenen 256.975,10 TL tutarlı faturaların davalı defterlerine kayıt edildiği anlaşılmış ise de, takip tarihi olan 12.07.2018 tarihinden sonra ve fakat dava tarihi olan 08.11.2018 tarihinden evvel davalı tarafça düzenlenen 31/07/2018 tarihli 256.975,10 TL tutarlı iade bedeli muhteviyatlı fatura düzenlenerek bakiyenin sıfırlandığı, iade faturasının davacı defterlerinde kayıtlı bulunduğu, buna göre dava tarihinden evvel davaya konu borcun iade faturası yolu ile ödenmiş olduğu kanaatine varılmıştır.
Dava dilekçesi içeriğine göre, davacının yalnızca asıl alacak tutarı olan 256.975,10TL’nin tahsili için belirlenen tutar üzerinden harç yatırmak suretiyle eldeki davayı açmış olduğu, işlemiş faiz tutarına ilişkin olarak talepte de bulunulmamış olduğu da nazara alınarak davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hükmün tesisi yoluna gidilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 59,30 TL harçtan, peşin alınan 4.388,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.329,20 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-AAÜT uyarınca 26.438,26 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
4-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 99,40 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6- HMK’nun 333.maddesi uyarınca taraflarca tarafından yatırılan gider ve delil avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/04/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır