Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/732 E. 2021/668 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/732 Esas
KARAR NO : 2021/668
DAVA : Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin)
DAVA TARİHİ : 16/03/2009
KARAR TARİHİ : 19/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 10/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı şirketlerin 29.12.2005 tarihli Ankara …Noterliğinin … yevmiye nolu sözleşmesi ile Şanlıurfa Birecik 304 konut 81 sıraevi ve sosyal donatısı ada içi ve genel altyapı ve çevre düzenlemesi yapım işi için adi ortaklık kurduklarını, sözleşmeye göre müvekkilinin pilot ortak olmasına karşın ortaklardan … Ltd.Şti.’ni Naci Satış, … Ltd.Şti.’ni … ve müvekkili … şirketini …’nın temsil edeceğini ve bu kişilerin müşteriden imza yetkisine sahip olacaklarını, adi ortaklık adına alınan işin tamamlandığını ve işin geçici kabulünün yapıldığını, ancak adi ortaklık adına yapılan işlerden düzenlenen istihkaklar diğer ortaklar tarafından alındığını, müvekkiline bilgi verilmediğini, müvekkilinin özellikle pilot ortak olması nedeni ile işten dolayı ödenmeme ihtimaline binaen doğmuş borçlar ile vergi ve sigorta borçlarından sorumlu olacağını ileri sürerek adi ortaklığın feshine ve tasfiye memuru tayin edilerek adi ortaklığın tasfiyesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılara usulüne uygun olarak tensip zaptı ve dava dilekçesinin tebliğ edilmiş ancak davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkememizin 12/12/2012 tarihli .. Karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından 09/09/2013 tarihinde temyiz yoluna gidilmiş, Yargıtay 3. HD.’nin … Karar sayılı ilamı ile; “Birinci aşamada; ortaklığın sona erdiği tarih itibariyle ortaklığın tüm malvarlığı (aktif ve pasifi ile birlikte) belirlenmeli, yönetici ve idareci ortaktan ortaklık hesabını gösterir hesap istenmeli, verilen hesapta uyuşmazlık çıktığı takdirde, taraflardan delilleri sorularak toplanmalı, tasfiye memurunun belirlediği malvarlığı bilançosu taraflara tebliğ edilmeli, bu husustaki itirazları da karşılanıp, toplanacak delillere göre değerlendirilmelidir.
İkinci aşamada; ortaklığın malvarlığına ilişkin satış ve nakte çevirme işlemi (TMK’nın 634. vd. maddelerinde düzenlenen resmi tasfiye işlemi kıyasen uygulanmak suretiyle) gerçekleştirilmeli, şayet bu mallar mevcut değilse değerleri bilirkişi marifetiyle saptanmalıdır.
Üçüncü ve son aşamada ise; yukarıdaki işlemler sonucu oluşan değerden, öncelikle ortaklığın borçları ödenmeli ve ortaklardan herbirinin, ortaklığa verdiği avanslar ile ortaklık için yaptığı giderler ve katılım payı geri verilmeli, bundan sonra bir şey artarsa, bu kazanç veya (ortaklığın, borçlar, giderler ve avanslar ödendikten sonra kalan varlığı, ortakların koydukları katılım paylarının geri verilmesine yetmezse) zarar da belirlenerek ortaklara paylaştırılmak üzere son bilanço düzenlenmelidir.
Bu aşamalardan sonra ise; tasfiye memurunun yaptığı tasfiye işleminin sonuç bilançosuna göre hakim, (HMK’nun 297.maddesi uyarınca) tarafların hak ve yükümlülüklerini saptayıp, tasfiye işlemini sonlandırmalı ve bu doğrultuda hüküm oluşturmalıdır.
Somut olayda; davacı taraf, adi ortaklığın feshi ile tasfiyesinin talep etmiştir. Şanlıurfa ..Asliye Hukuk Mahkemesinin … Karar sayılı ilamı ile davalı şirketlerden … Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti iflasına karar verildiği, bu kapsamda TBK 639. maddesine “3. Sözleşmede ortaklığın devam edeceğine ilişkin bir hüküm yoksa, bir ortağın kısıtlanması, iflası veya tasfiyedeki payının cebrî icra yoluyla paraya çevrilmesiyle,” şeklinde belirtilen adi ortaklığın sona erme sebeplerinden birinin gerçekleştiği anlaşılmaktadır.
Öyle ise mahkemece, bu ilkeler esas alınmak suretiyle yapılacak yargılama neticesinde, uzman bilirkişi kurulundan alınacak rapor doğrultusunda, uyuşmazlığın yukarıda açıklanan ve maddeler halinde belirtilen sıra ve yöntem izlenerek çözümlenmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeye dayalı bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.” şeklindeki ilamı ile bozulmasına karar verilmiş, dosya mahkememizin 2018/732 Esas sayılı sırasına kaydı yapılarak açık yargılaya devam olunmuştur.
Bozma sonrası yapılan yargılama sürecinde davalı … Ltd. Şti. hakkında verilen iflas kararının temyiz incelemesi nedeniyle bozulduğu, Şanlıurfa 3. AHM’nin … Esasına kaydının yapıldığı, bu esas üzerinden verilen 24/04/2018 tarihli karar ile davanın konusuz kaldığının tespit edildiği ve verilen kararın kesinleştiği tespit edilmiştir.
Her dava açıldığı dönem şartlarına göre karara bağlanacağından dava tarihi itibariyle adi ortaklığın feshini gerektirir şartlar olup olmadığı mahkememizce değerlendirilmiş, şirketin gayesinin imkansız halde olmadığı, ortaklardan birinin ölmesi veya cebri icra uygulanmaması, ortaklık kararı alınmaması, şirket sözleşmesinde fesih ihbar edilmesi koşuluyla veya haklı sebeplerden birinin bulunması nedeniyle fesih halinin gerçekleşme şartlarının somut olayda bulunmadığı, adi ortaklığın amacının üstlenilen inşaatın tamamlanması olduğu, 01/08/2012 tarihli TOKİ cevabi yazısına göre kesin hakedişin yapılmadığı, inşaatın yapımına devam edildiği, iş ortaklığı sözleşmesinde inşaatın bitirilmesi vergi yükümlülüğünün bitirilmesine bağlandığı, bu durumda kesin hakediş yapılmadığına göre vergi boyutununda devam ettiği, ortaklığın amacına ulaştığının kabul edilemeyeceği, davadan sonra davalı ortak …’ın 15/12/2015 tarihinde iflasına karar verilmiş ve TBK 639/3 madde gereğince iflasın adi ortaklığın sona erme sebeplerinden biri olduğu düzenlenmiş ise de eldeki dava devam ederken davalı ortak hakkındaki iflas kararının ortadan kalktığı, bu haliyle adi ortaklığın feshi koşullarının bulunmadığı gözetilerek davanın reddine dair aşağıdaki karar oluşturulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 15,60 TL’den mahsubu ile eksik olan 43,70 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Davalılar tarafından belgelendirilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğden 15 gün içinde Yargıtay yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/10/2021

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)