Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/559 E. 2021/512 K. 01.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/559 Esas
KARAR NO : 2021/512

DAVA : Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 27/07/2018
KARAR TARİHİ : 01/07/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 30/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ; Müvekkilinin davalı kooperatifin ortağı olduğunu, kooperatifin 30/06/2018 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısına katıldığını, genel kurul toplantısına ortaklar ve görevliler dışında kişilerinde katıldığını, ortakların özgür iradeleri ile oy kullanamadıklarını, yönetim ve denetim kurullarının ibralarının geçerli olmadığını, kooperatifin ortak sayısının tespiti ile yeni alınmış ortakların durumu ve alınacak ortakların ortaklık şartlarının belirlenmesi ve genel kurulun devredilemez nitelikteki yetkilerinin yönetim kuruluna devrine ilişkin kararın hukuka aykırı olduğunu, kooperatifin 2018 yılı tahmini bütçesinin eksiklikler ve hatalarla dolu olduğunu, müvekkilinin genel kurul tutanağında muhalefet şerhinin bulunduğunu belirterek davalı kooperatifin 30/06/2018 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların mutlak butlanla hükümsüzlüğünün tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ; davacının genel kurula gelmeden önce hazırlanan ve tüm konulara ilişkin muhalefet şerhi yazıları ile birlikte genel kurula katıldığını, kooperatif genel kuruluna başlamadan önce kanun, ana sözleşme ve teamüllere uygun olarak her türlü işlemin yapıldığını, genel kurulun başlangıcından sonuna kadar hiçbir ortak tarafından davacı da dahil genel kurul salonunda ortak olmayan kişilerin bulunduğu yönünde hiçbir itirazın olmadığını, bakanlık temsilcilerince hazirun aşamasında herhangi bir usulsüzlük tespit edilmediğini, 2017 yılı sonu itibariyle ortak sayısı 602 iken 2018 yılı içerisinde 25 kişi yeni ortak olarak girdiğini, çift hisseye sahip kişilerin sayısının 27 kişi olup, birden fazla oy kullanılması yasaya uygun düşmediğinden haziruna dahil edilmediğini, genel kurulda toplantı nisabının sağlandığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava, davalı SS … Konut Yapı Kooperatifi’nin 30/06/2018 tarihli olağan genel kurul toplantısında usulüne aykırı olarak alındığı iddia olunan kararların hükümsüzlüğünün tespiti ve iptali istemine ilişkin olup Kooperatifler Kanunu 53/1 maddesi gereğince 1 aylık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır.
Deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmıştır.
Kooperatif defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen bilirkişi kurulu kök ve ek raporunda; 30/06/2018 tarihli genel kurul toplantı tutanağının incelenmesinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı temsilcilerinin katıldığı toplantıya başlamadan önce 229 ortağın asaleten 146 ortağın ise vekaleten olmak üzere 375 ortağın toplantıda hazır bulunduğunun tespit edildiği, 8. madde görüşmesinde öncelikle 08/07/2017 tarihinde gerçekleştirilen 2016 yılı olağan genel kurul toplantısının 11. maddesinin toplantı tutanağına derç edildiği, akabinde devam eden dava hatırlatılarak yönetici ve deneticilere işbu toplantı tutanağına kadar ödenen ücretler açısından ibra ve kabul oylamasının yapıldığı ayrıca temmuz 2018 itibarıyla yönetici ve deneticilerin aylık ücretlerinin belirlemesinin yapıldığı, kooperatiflerde genel kurul kararlarının iptaline ilişkin mahkeme kararları kesinleşmediği sürece alınan kararlara bağlı işlemlerin de iptal kararı kesinleşinceye kadar varlığını sürdürdüğü, dosya kapsamında 08/07/2017 tarihinde gerçekleştirilen 2016 yılı olağan genel kurul toplantısının 11. maddesinin yokluğunu tespit eden veya iptaline hükmeden kesinleşmiş bir mahkeme ilamına rastlanılmadığı, toplantıda alınan ibra ve kabul kararının dava tarihi itibariyle geçersizliğini gerektirir herhangi bir emareye rastlanılmadığını, davalı kooperatifin kendi ortaklarının yanı sıra ayrı bir tüzel kişiliği bulunan ancak kendi ortaklarının da ortak olduğu … Kent Konut Yapı Kooperatifinin de inşaatını üstlendiği ve adı geçen kooperatife yapılan inşaatların maliyetlerini de yatırımlar hesabı adı altında takip ettiği, … Kooperatifinin inşaatının yapımı için davalı kooperatife ödemeler yaptığı, ödemelerin davalı kooperatifin kayıtlarında gelir olarak takip edildiği, ödemelerin … Kooperatifi üyeleri tarafından verilen senetlerin davalı kooperatife ciro edilmesi suretiyle yapıldığı, dolayısıyla davalı kooperatifin kayıtlarında yer alan alacak senetlerinde ismi geçen kişilerin sanki davalı kooperatifin üyesi olduğu düşünülerek borçlu olduğunun iddia edildiği, oysa takip edilen alacak senetlerinde ismi geçen borçluların hiçbirinin davalı kooperatifin üyesi olduğu için borçlu olmadığı, davalı kooperatifin yönetim kurulu tarafından hazırlanan çalışma raporunda personel ile muhasebecilerin ad ve soyadlarına, görevlerine, bu kişilere yapılan toplam brüt ödemelere ve SGK kesinti bilgilerine topluca yer verildiği, 31/12/2017 tarihli bilançoda nazım hesaplarda gösterilen 66.540.000,00 TL tutarındaki alınan çek ve senetlerin, bilançoda gerçek alacaklar içerisinde gösterilmemiş olması tek düzen hesap planına ve muhasebe ilkelerine uygun olduğu, 159- Verilen sipariş avansları hesabında 29354/1 parselde yapılan inşaatın müteahhit firmalara veya taşeron firmalarına verilen avansların izlenmesi için açıldığı, 195- İş avansları hesabında ise yoğunluk işlemlerinin ve davalık arsalarla ilgili işlerin takibi için verilen avansları içerdiğinin kooperatif yetkilisi tarafından ifade edildiği, yönetim kurulu raporunda gösterilen gelirler ile kesin mizan, bilanço ve gelir gider farkı tablosunda yer alan gelirler arasında bir uyumsuzluk ve çelişki bulunmadığı, 2016 yılı olağan genel kurul toplantısının 7. maddesinde imalat ve inşaat işlemlerinin yaptırılma yöntemini belirleme yetkisinin genel kurulda kullanıldığı ve yönetim kuruluna bu şekilde yetki verildiği bildirilmiştir.
Bilirkişi kurulu kök ve ek raporuna yönelik itirazlar, incelemenin kooperatif defter ve kayıtları üzerinde ayrıntılı bir şekilde yapılmış olmakla yerinde görülmemiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, bilirkişi kurulu kök ve ek raporuna göre; davacının ortağı olduğu davalı kooperatifin 30/06/2018 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısında usulüne aykırı olarak alındığı iddia olunan kararların hükümsüzlüğünün tespiti ve iptali istemli işbu davada davalı kooperatifin defter ve kayıtları üzerinde yaptırılan inceleme ve dosya kapsamından toplantıya Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın temsilcilerinin katıldığı, asaleten ve vekaleten olmak üzere toplam 375 ortağın toplantıda hazır bulunduğunun tespit edildiği, davacının genel kurul tutanağındaki 2 ve 9. maddelere ilişkin kararlara şerh koydurduğu, her bir maddenin oylanmasında red oyu kullananların sayısının ayrıca belirtildiği, 2016 yılı olağan genel kurul toplantı tutanağının 11. maddesi kapsamında yönetici ve denetçilerin iptali istenen genel kurul toplantı tarihine kadar ödenen ücretler açısından herhangi bir kesinleşmiş iptal kararının mevcut olmamakla toplantıda alınan ibra ve kabul kararının geçerli olduğu, davalı kooperatifin kendi ortaklarının yanı sıra ayrı bir tüzel kişiliği bulunan ancak kendi ortaklarının da ortağı olduğu dava dışı … Kent Konut Yapı Kooperatifi’nin de inşaatını üstlendiği, adı geçen kooperatife yapılan inşaatların maliyetlerini de yatırımlar hesabı adı altında takip ettiği, … Kooperatifinin inşaatların yapımı için davalı kooperatife ödemeler yaptığı, kooperatif ödemelerin … Kooperatifi üyeleri tarafından verilen senetlerin davalı kooperatife ciro edilmek suretiyle yapıldığı, dolayısıyla davalı kooperatifin kayıtlarında yer alan alacak senetlerinde ismi geçen kişilerin davalı kooperatifin üyesi olduğu için borçlu bulunmadıkları, davalı kooperatifin üyesi olan bazı kişilerin aynı zamanda … Kooperatifininde üyesi olabildiği davalı kooperatifin muhasebe kayıtlarında bu üyelerin işlemlerinin iki ayrı hesapta takip edildiği, kayıtların tek düzen hesap planına ve muhasebe ilkelerine uygun olarak tutulduğu anlaşılmakla davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından 35,90 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 23,40 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan ve takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-HMK 333. maddesi gereğince yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinden davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.01/07/2021