Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/350 E. 2022/240 K. 24.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/350 Esas
KARAR NO : 2022/240

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/05/2018
KARAR TARİHİ : 24/03/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 18/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkillerinin davalılardan … Sistem Otomotiv İnşaat Turizm Tic. Ltd. Şti’den 15 adet araç satın aldığını, şirket satış temsilcisi … ve satış müdürü … ile görüştüğünü, anlaşılan araçlara ait ödemelerin yapıldığını, müvekkillerine anlaşılan araçların teslim edilmediğini, yatırmış oldukları araç bedellerini de kendilerine ödemediğini, araç tesliminin gecikmesi üzerine öncelikle telefonla iletişime geçildiğini, araç teslimlerinin ya da araç bedellerinin kendilerine iadesini talep ettiklerini, araç teslimlerinin zamanında yapılmaması üzerine şüphelenen müvekkillerinin araç bedellerinin de kendilerine iade edilmemesi üzerine 19/04/2018 tarihinde firmaya gittiklerini, satış temsilcisi … ile görüştüklerini, 24/04/2018 tarihinde araç teslimlerinin yapılacağının belirtilmesi üzerine geri döndüklerini, araçların teslim edilmeyip araç bedelleri de iade edilmeyince 27/04/2018 tarihinde tekrar firmaya gittiklerini, satış temsilcisi … ile beraber satış müdürü ve diğer davalı … ile yüz yüze muhatap olduklarını, ortada cezai anlamda dolandırıcılık hukuki anlamda hileli işlem ve işlemler olduğu açığa çıktığından 27/04/2018 günü Yaşamkent Karakolunda ve savcılık nezdinde davalılar adına şikayette bulunduklarını, araç bedellerinin tamamının … hesabına yatırıldığını, müvekkillerinin haricen yaptığı araştırmada bu işin organize olarak yapıldığını, hatta tüm Türkiye’ye alım satım müdürü olarak tanıtılan …’in sigortasız olarak çalıştırıldığını, şirket müdürü …’in sadece müvekkilere değil …’i kullanmak suretiyle bayisi olduğu şirketten de komisyon vermemek amacıyla şirket hesabı yerine şahıs hesaplarını kullandırdığı, bundan komisyon aldığı, önce küçük alışverişlerle güven kazandığı, güven kazandıktan sonra da müvekkilleri gibi birçok kişiyi de mağdur ettiğini öğrendiklerini beyanla davanın kabulü ile müvekkillerine ait araç bedellerinin her biri için yatırıldığı tarihten itibaren işleyecek mevduata uygulanan en yüksek faizi ile birlikte müteselsilen ve müştereken davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar … Sistem Otomotiv İnş. Tur. Tic. Ltd. Şti ve … vekili cevap dilekçesinde; dava dilekçesinin HMK 121.maddeye aykırı olduğunu, davacıların aktif dava ehliyeti olmadığını, davacıların maliki olmadıkları bir nakdi talep ettiklerini, davada davacı sıfatını haiz olmadıklarını, davalı müvekkillerinin pasif husumet ehliyetlerinin olmadığını, müvekkillerinin görüşmelerde ve havalelerde isminin geçmediğini, davalı …’un müvekkili şirketin ortağı yahut yetkilisi de olmadığını, davacıların araç alımı konusunda müvekkilleri ile hiç görüşmediğini, davalı …’in müvekkillerinin çalışanı olmadığını, müvekkili şirketi ilzam etmeyi ve herhangi bir şekilde temsil etme hakkının olmadığını, şirket adına tahsilat yapma hak ve yetkisinin olmadığını, sadece araç alım satımına aracılık ettiğini, karşılığında tellaliye ödendiğini, davalı firmanın Türkiye çapında faaliyet gösteren Otoshops isimli firmanın Ankara ilindeki yetkili satıcısı olduğunu, hiçbir şaibeli iş ve işleme karışmadığını, davalı …’in savcılık dosyasında bulunan ifadeleri incelendiğinde davacılar tarafından gönderilen paraya ilişkin samimi beyanlarda bulunduğunu ve yapılan işlerin kendi şahsi eylemleri olduğunu kabul ettiğini, davacılar ile diğer davalının işbirliği içinde olmaları olasılığının olduğunu, davacıların tacir olduğunu, tacir davacıların tüm işlemlerini yazılı yapmasının zorunlu olduğunu beyanla davanın öncelikle usulden reddine, aksi halde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiştir.
Dava, araç alım satımından kaynaklı ödendiği iddia olunan bedelin araçların teslim olunmaması nedeniyle tahsili istemine ilişkindir.
6102 sayılı TTK’nın 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için ya tarafların her ikisinin de tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğması yada tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın TTK veya diğer kanunlarda o davaya asliye ticaret mahkemesi’nin bakacağı yönünden düzenleme olması gerekmektedir. Anılan Kanunun 5. maddesinde ise, aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunun şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi, tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevli olup, asliye ticaret Mahkemeleri ile asliye hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu düzenlenmiştir.
Eldeki davada davalılardan … Sistem Otomotiv İnş.Tur.Tic.Ltd.Şti tacir ise de, 27/02/2020 tarihli celse davacılar vekiline müvekkillerinin tacir sıfatına ilişkin beyanda bulunmak ve mevcut ise vergi numaralarını ve bağlı bulundukları vergi dairelerini bildirmek üzere süre verilmesi üzerine davacılar vekilinin 30/03/2020 tarihli dilekçesi ile her iki müvekkilinin de tacir sıfatının bulunmadığı gibi vekaletname ile araç alım satımı yaptıkları ve ticari defter tutma yükümlüklerinin bulunmadığının beyan edildiği, buna göre davacıların tacir sıfatının bulunmadığı anlaşılmıştır.
Görev kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi Mahkemece resen nazara alınır. Eldeki davada davacıların sıfatına ve davanın niteliğine göre nispi ya da mutlak nitelikteki bir ticari dava söz konusu olmadığı ve davada görevli mahkemenin genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi olması gözetilerek dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK’nın 114/c ve 115/2 maddeleri gereğince davanın USULDEN REDDİNE,
2-Tarafların görevsizlik kararı kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulması halinde ise bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde mahkememize müracaatı halinde dava dosyasının görevli ANKARA NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine, aksi durumda davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
3-Yargılama giderlerinin HMK’nun 331/2 maddesi gereğince görevli mahkemece nazara alınmasına,
Dair, taraf vekillerin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.24/03/2022

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …