Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/347 E. 2023/345 K. 17.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. …5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/347 Esas – 2023/345
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
…5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/347 Esas
KARAR NO : 2023/345

HAKİM : …
KATİP :…

DAVACI :…
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 04/05/2018

– BİRLEŞEN …… SAYILI DOSYASI –

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI :…
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 03/09/2019
KARAR TARİHİ : 17/05/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 25/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde, 03/03/2014 tarihinde …plakalı araç ile … plakalı aracın karıştığı trafik kazası neticesinde, … plakalı araç içerisinde yolcu konumunda olan müvekkilinin sakat kaldığını, kusurun tamamının …plakalı araçta olduğunu, aracın davalı sigorta şirketine … ve kasko poliçesi ile sigortalandığını, sigorta şirketinin sorumlu olduğunu belirterek maddi tazminat açısından fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydı ile şimdilik 3.000,00 TL geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı ve 100.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 103.000,00 TL’nin dava tarihinden işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı vekili cevap dilekçesinde, dava konusu kazaya karıştığı belirtilen …plakalı aracın müvekkili şirket tarafından 31/03/2013-2014 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … nolu … poliçesi ve 06/04/2013-2014 vadeli … nolu birleşik kasko sigortası ile teminat altına alındığını, müvekkili şirketin sorumluluğunun trafik poliçesindeki limitler ve sigortalı araca atfedilecek kusur ile sınırlı olduğunu, kusur ve maluliyet durumunun tespiti gerektiğini, manevi tazminat tutarının fahiş olduğunu bildirerek haksız ve mesnetsiz davanın reddini istemiştir.
Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde; 03/03/2014 tarihinde davalı sigorta şirketi tarafından … poliçe nosu ile sigortalı …plakalı aracın %100 kusurlu olarak davacıya çarpması neticesinde meydana gelen trafik kazasında davacının sakat/malul kalması nedeni ile … sayılı dosyası üzerinden davacının sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatlarının tahsili için dava açıldığını, açılan davada; mahkemece davanın reddine karar verildiğini, fakat istinaf mahkemesince yerel mahkeme kararının kaldırıldığını ve 2018/347 Esas sayılı dosyası üzerinden davanın devam ettiğini, İstinaf kaldırma kararından sonra alınan aktüer raporuna göre davacının 9.346,25-TL geçici iş göremezlik tazminatının hesaplandığını, saniyen dava dilekçesi ile davacının iş göremezlik tazminatı olarak 3.000,00-TL talep edildiğini ve bidayet mahkemesince davacının davası reddedildiğinden dolayı ıslah edilemediğini, bozmadan sonra ıslah mümkün olmadığından davacının bakiye iş göremezik tazminatını bu birleştirme talepli dava ile talep ettiğini beyanla, bu davanın ……Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini ve fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50,00-TL bakıcı tazminatının ve ayrıca bakiye 6.356,25-TL geçici iş göremezlik tazminatının davalıdan temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Asıl ve birleşen dava, çift taraflı trafik kazası neticesinde araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralanmasından kaynaklandığı iddia olunan iş göremezlik ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Deliller toplanmış, kusur oranı ve iş göremezlik durumunun tespitine ilişkin bilirkişi raporları alınmıştır.
Davalı sigorta şirketine sigortalı …plaka sayılı kamyonete ilişkin … nolu … poliçe örneğinin incelenmesinde; poliçenin 31/03/2013-2014 dönemini kapsadığı, sakatlanmada kişi başına limitin 250.000,00 TL olduğu görülmüştür.
…’nın 20/10/2014 tarihli raporunda davacı …’ın kaza sebebi ile fonksiyonel ve anatomik bir araza rastlanmadığı, vücut genel çalışma gücünden kaybetmediği, 9 ay süreyle iş göremezlik halinde kaldığı mütala olunmuştur.
Dava konusu olay sebebi ile … sayılı dava dosyasından mahallinde 02/07/2014 tarihinde yapılan keşif üzerine düzenlenen bilirkişi raporunda; …plakalı sayılı kamyonet sürücüsünün şerit ihlali nedeni ile kazada tam kusurlu olduğu, … plakalı otomobil sürücüsü …’ın kazada herhangi bir kusur ve kabahatinin olmadığı bildirilmiştir.
… 2014/2296 soruşturma sayılı dosyasından alınan 16/10/2014 tarihli …’nın raporunda alternatifli kusur dağılımı yapılmış;
1.durum : Sürücü …aracı ile … yönetimindeki aracın inişe ayrılan yol şeridinde çarpışmaları kabulünde; sürücü …sevk ve idaresindeki kamyoneti ile kendi şeridini takiben seyir olduğu esnada şeridine giren araç nedeni ile atfı kabil bir kusuru bulunmadığı, …’ın sevk ve idaresindeki otomobili ile şerit ihlali yapıp karşı istikamet şeridine girerek karşı istikametteki araç ile çarpıştığı dikkatini yola vermediği, dikkatsizce araç kullandığı, olayda dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışı ile gerçekleşen kazada asli kusurlu olduğu,
2.durum : …’ın ifadesinde belirttiği gibi kendisini sollayan tespit edilemeyen araç nedeni ile karşı istikametten gelen aracın kendi şeridine girmesi ile çarpışmanın gerçekleştiği kabulünde; sürücü …sevk ve idaresindeki kamyonet ile tespit edilemeyen aracın kendi şeridine girmesi ile karşı istikamet şeridine girerek etkili tedbir almadığı, olayda dikkat ve özen yükümlülükleri aykırı davranışları ile tali kusurlu, tespit edilemeyen araç sürücüsü hatalı sollama yaparak kamyonetin bulunduğu şeritten karşı istikamet şeridine geçmesine sebebiyet verdiği olayda asli derecede kusurlu olduğu mütala edilmiştir.
Kusur ve tazminat hesaplaması yönünden alınan 09/03/2015 tarihli bilirkişi kurulu raporunda, davaya konu trafik kazasına karışan … plakalı araç sürücüsü dava dışı …’ın olayda %100 oranında kusurlu olduğu, trafik kazasına karışan davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı bulunan …plakalı araç sürücüsü …ve davacı yolcu …’ın olayda kusursuz olduğu, davacının daimi maluliyete ilişkin herhangi bir maddi zararının bulunmadığı, geçici maluliyete ilişkin olarak oluşan zararının 9.425,34 TL olarak hesap edildiği bildirilmiştir.
İtiraz üzerine alınan 08/06/2015 tarihli bilirkişi kurulu raporunda, 03/03/2014 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu yaralanan davacı …’ın geçici iş gücü kaybı yönünden maddi zararının 8.811,27 TL olarak hesaplandığı, …plakalı araç sürücüsü … kazanın oluşumunda herhangi bir kusuru bulunmadığından aracın … sigorta şirketi davalının tazminat sorumluluğunun bulunmadığı beyan edilmiştir.
Dosyaya kazandırılan … sayılı dava dosyasından alınan 10/08/2015 tarihli bilirkişi kurulu raporunda sürücü …’ın asli sürücü …’nın tali kusurlu olduğu, adı geçenlerin dışında atfı kabil kusur imkanının bulunmadığı bildirilmiştir.
Mahkememizce …sayılı dosya üzerinden yapılan yargılama sonucunda; “Somut olayın değerlendirilmesinde davacının yolcu olarak bulunduğu … plakalı araç ile davalı sigorta şirketine sigortalı …plaka sayılı aracın çarpışması sonucunda oluşan trafik kazasında sigortalı araç sürücüsünün dosya kapsamı, alınan bilirkişi raporları değerlendirilmek sureti ile kusur oranlarını belirleyen 07/12/2015 tarihli bilirkişi kurulu raporuna göre kusursuz olduğu anlaşılmakla … sigortacısının işletenin zarardan sorumlu tutulabildiği hallerde zararı gidermekle yükümlü olduğundan sorumluluğu bulunmamaktadır.” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine … sayılı ilamı ile; “Dava konusu olayda mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporlarında kazaya karışan … plakalı … idaresinde bulunan aracın tırmanma şeridinde seyrettiği sırada kendi seyir yönündeki iki şeridi terk ederek karşı yönden gelen araçlara ait yol şeridine girdiği kabul edilerek …’ın tam kusurlu olduğu, davalıya sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığı kabul edildiği halde, ceza mahkemesi tarafından …plakalı , …idaresinde bulunan ve davalıya sigortalı aracın karşı yönden gelen araçların kullandığı şeride geçerek kazaya neden olduğundan …’ının asli, …’ın ise tali kusurlu olduğu kabul edilerek hüküm kurulmuştur. Hukuk mahkemesi hakimi her ne kadar ceza mahkemesi kararı ile bağlı değil ise de dava konusu olayda olayın oluşuna ilişkin ceza mahkemesi ve hukuk mahkemesinin kabulleri birbirinden farklı olduğundan ceza mahkemesi kararı ile belirlenecek maddi vakıa, yani dava konusu olayda şerit ihlali yapan sürücünün belirlenmesi yönünden ceza mahkemesi kararının sonucunun beklenmesi gerekir.
Bu nedenlerle, hukuk yargılamasını doğrudan etkileyecek nitelikte görülen, ceza yargılamasına ilişkin dosyanın sonuçlanmasının beklenmemesi HMK’nın 351/1-a-6.maddesi kapsamında “davanın esasıyla ilgili gösterilen deliller hiç değerlendirilmeden” karar verilmesi sonucunu doğurduğundan, istinaf başvurusunun kabulüne, kararın kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.” gerekçesine değinilerek kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Kaldırma ilamı doğrultusunda … dosyasının akıbeti sorulmuş; … sayılı karar ile; “Böylece, aşamalarda alının katılan sanıklar, katılanlar ve tanıklar beyanları, yapılan keşif ve düzenlenen bilirkişi raporları, hekim raporları, olay yeri fotoğrafları ve mahkemece uyulmasına karar verilen … sayılı bozma ilamı hep birlikte gözetildiğinde; olay günü saat 07:20 sıralarında katılan sanık …’nın sevk ve idaresindeki kamyoneti ile yerleşim yeri dışında iki yönlü üç (3) şeritli, eğimli ve asfalt kaplama yolda seyri sırasında karşı istikametten gelmekte olan katılan sanık …’ın sevk ve idaresindeki araçla çarpışması neticesinde katılan sanık …’nın basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralandığı, katılan sanık …’ın aracında yolcu olarak bulunan eşi …’ın öldüğü, …’ın ve …’ın 4. derece kemik kırığı oluşacak şekilde yaralandığı, …’ın da basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralandığı, olayın hemen sonrasında tutulan kaza tespit tutanağında katılan sanık …’ın şerit ihlali yaptığının belirtildiği, 01/07/2014 tarihli keşfe katılan kaza tespit tutanağında imzası bulunan tutanak mümzinin beyanında araç parça izlerinden çarpışma noktasını belirlediklerini beyan ettiği, yine keşif esnasında dinlenen tanık …’nın beyanında katılan sanık …’ın sağından beyaz bir aracın geçtiğini beyan ettiği, katılan sanık …’ın ise arkasından gelen beyaz renkli aracın kendisini solladığını bu sebeple katılan sanık …’nın kendi şeridine geçtiğini beyan etmesi karşısında, katılan sanık … ile tanık beyanları arasında çelişki olduğu, 10/08/2015 tarihli … Üyeleri tarafından alınan raporda katılan sanık …’ın şerit ihlali yaparak kamyonetin şeridini kısmen kapattığı bu sebeple asli kusurlu olduğu, katılan sanık …’nın ise tali kusurlu olduğu kanaatine varıldığı belirtilmekle, tüm bu husular dikkate alındığında tanık …’nın çelişkili beyanına itibar edilemeyeceği, kaza tespit tutanağı ve 10/08/2015 tarihli rapor da dikkate alındığında katılan sanık …’ın şerit ihlali yaparak asli kusurlu olduğu, katılan sanık …’nın ise hızını gerekli şartlara uydurmadığından gerekli dikkat ve özeni göstermemesi sebebiyle kazaya sebebiyet verdiğinden tali kusurlu olduğu göz önünde bulundurularak, mahkemece katılan sanıkların bu kabule göre cezalandırılmalarına karar verilmiş, neticeten aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.” şeklinde karar verildiği, kararın …sayılı ilamı ile onandığı görülmüştür.
Kaldırma kararı sonrası alınan …’nın 11/12/2019 tarihli adli tıp raporu ile; davacı …’ın yaralanması neticesinde 3 (üç) ay süresince bir başkasının yardımına ihtiyacı olduğu, Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği’nin 12.maddesine göre devamlı surette başka birinin bakımına muhtaç olmadığı mütala olunmuştur.
Dosya birleşen dosya yönünden aktüer bilirkişiye tevdi edilmiş, 01/07/2019 tarihli bilirkişi raporu ile Davacı …’ın sürekli iş göremezlik zararının bulunmadığı, geçici iş göremezlik zararının 9.346,25 TL olduğu, sigorta şirketine dava açılma tarihinden itibaren avans faizi yürütülerek tazminat talebinde tazminat talebinde bulunabileceği, kaza tarihi itibariyle … poliçesi ölüm ve sakatlanma teminat limit tutarının 268.000,00 TL olduğu bildirilmiştir.
Asıl dava ve birleşen dava yönünden ek rapor alınmak üzere dosya aktüer bilirkişiye tevdi edilmiş, 18/02/2020 tarihli bilirkişi ek raporu ile; Davacı …’ın sürekli iş göremezlik zararının bulunmadığı, geçici iş göremezlik zararının 9.346,25 TL olduğu, geçici bakıcı giderinden kaynaklanan zararının ise 3.064,50 TL olduğu, sigorta şirketine dava açılma tarihinden itibaren avans faizi yürütülerek tazminat talebinde tazminat talebinde bulunabileceği, kaza tarihi itibariyle … poliçesi ölüm ve sakatlanma teminat limit tutarının 268.000,00 TL olduğu bildirilmiştir.
… sayılı dosyasının incelenmesinde; davacısının …, davalısının … Sigorta Şirketi olduğu, dava konusunun 03.03.2014 tarihinde gerçekleşen trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin olduğu, mahkememizce “Davacının talep edebileceği tazminat miktarına esas veriler dosyaya kazandırıldıktan sonra, bilirkişi aracılığıyla davacının maddi tazminat talebine ilişkin olarak inceleme yaptırılmış, bilirkişi tarafından yapılan hesaplamalar ve sunulan rapor denetime açık ve hüküm kurmaya yeterli görülerek, hesaplanan 97.162,21. TL maddi tazminatla birlikte, kazanın oluş şekli, davacının kazanın meydana gelmesinde kusursuz oluşu, davacıda meydana gelen iş gücü kaybı oranı, tarafların mali içtimai durum araştırmaları neticesinde dosyaya kazandırılan bilgiler nazara alınarak, dava konusu kaza nedeniyle davacıda meydana gelen acı ve ızdırabın bir nebze olsa da giderilmesi amacı ile, davacı lehine takdiren 50.000,00. TL manevi tazminata hükmedilmesine, hükmedilen tazminat miktarlarına talep gibi dava tarihinden itibaren, sigortalı aracın niteliği nazara alınarak yasal faiz uygulanmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir. ” şeklinde karar verildiği, kararın temyiz edilmesi üzerine … sayılı ilamı ile, “takdir olunan manevi tazminatın bir miktar fazla olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun şekilde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.” gerekçesiyle kararın manevi tazminat yönünden bozulduğu, bu kez dosyanın mahkememizin … sırasına kaydının yapıldığı, mahkememizce ” Davanın kısmen kabulü ile maddi tazminata ilişkin mahkememiz kararı ( … sayılı dosyası ) temyiz incelemesinden onanarak geçmekle bu hususta tekrar karar verilmesine yer olmadığına, 2-40.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihi olan 22/07/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, ” dair karar verildiği, kararın … sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği görülmüştür.
Somut olayın değerlendirilmesinde; davacının yolcu olarak bulunduğu … plakalı araç ile davalı sigorta şirketine sigortalı …plaka sayılı aracın çarpışması sonucunda oluşan trafik kazasında sigortalı araç sürücüsünün dosya kapsamı, alınan bilirkişi raporları ve … incelemesinden geçerek kesinleşen mahkememizin … sayılı dosyası birlikte değerlendirildiğinde dava konusu kazanın oluşumunda davalı sigortalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır. Davacının talep edebileceği tazminat miktarına esas veriler dosyaya kazandırıldıktan sonra, bilirkişi aracılığıyla davacının maddi tazminat talebine ilişkin olarak inceleme yaptırılmış, bilirkişi tarafından yapılan hesaplamalar ve sunulan rapor denetime açık ve hüküm kurmaya yeterli görülerek, davacının sürekli iş göremezliğinin bulunmadığından bu yöndeki tazminat talebinin reddine, 9.346,23 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 3.064,50 TL bakıcı giderinin talep edebileceği anlaşılmıştır.
TBK 56/2. Maddesine göre; “Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” Manevi tazminat gerçek anlamda bir zarar değildir, kişinin mal varlığının aktifinde bir azalma, pasifinde çoğaltma meydana getirmez. Ancak insanın kişilik değerlerine, maddi benliğine, onuruna, şerefine yapılan saldırılara denir. Bu saldırıların karşılığında manevi tazminata hükmedilir. Manevi tazminat miktarının belirlenmesinde hakim takdir hakkını kullanırken ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumu, paranın satın alma gücü, tarafların kusur oranı, olayın ağırlığını göz önünde tutarak, hükmedilecek tutarın davacıyı zenginleştirmeyecek davalıyı fakirleştirmeyecek ancak manevi tatmin duygusu yanında, caydırıcılık uyandıran oranda olması gerektiğini gözönüne alınmalıdır. Bu ilkeler gözönüne alındığında davacının manevi tazminat isteminin kısmen kabul kısmen reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-MAHKEMEMİZİN ASIL DOSYASI YÖNÜNDEN DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
-10,00TL sürekli iş göremezlik tazminat talebinin reddine
-2.990,00 TL geçici iş göremezlik tazminatın dava tarihi olan 22/07/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
-35.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihi olan 22/07/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
1.a- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince maddi tazminat yönünden hesaplanan 204,25 TL ve manevi tazminat yönünden hesaplanan 2.390,85 TL harç toplamı ‭2.595,1‬0 TL harçtan peşin alınan 351,80 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye ‭2.243,3‬0 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
1.b-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maddi tazminat yönünden takdir olunan 2.990,00 TL, manevi tazminat yönünden takdir olunan 9.200,00 TL olmak üzere toplam 12.190,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
1.c-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddedilen maddi tazminat yönünden takdir olunan 10,00 TL manevi tazminat talebi yönünden takdir olunan 9.200,00 TL olmak üzere toplam 9.210,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
1.d-Davacı tarafından yatırılan 25,20 TL başvurma harcı, 351,80 TL peşin harç olmak üzere toplam 377,00 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine
1.e-Davacı tarafından yapılan 300,00 TL ATK masrafı, 3.175,00 TL bilirkişi ücreti, 302,20 TL posta-müzekkere masrafı olmak üzere toplam 3.477,20 TL yargılama giderinin davanın kabul-red oranına göre hesaplanan 1.282,51 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
1.f-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
2-BİRLEŞEN … SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
-6.356,25 TL geçici iş göremezlik tazminatın dava tarihi olan 03/09/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
-3.064,50 TL bakıcı gideri tazminatın 50,00 TL’sine dava tarihi olan 03/09/2019 tarihinden 3.014,50 TL’sine ıslah tarihi olan 03/03/2020 itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2.a- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 643,53 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL peşin harç ve 54,40 TL ıslah harcı toplamı 98,80 TL harçtan mahsubu ile bakiye ‭544,73 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
2.b-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2.c-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 148,50 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
2.d-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı, 44,40 TL peşin harç ve 54,40 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 143,20 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine
2.e-Davacı tarafından yapılan 475,00 TL bilirkişi ücreti davanın kabul-red oranına göre hesaplanan 467,63 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
2.f-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
2.g-6325 Sayılı Kanunun 18/A-14 maddesi gereğince … bütçesinden karşılanacak olan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davanın kabul-red oranına göre hesaplanan 1.299,52 TL’sinin davalıdan, 20,48 TL’sinin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-HMK’nın 333.maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine,

Dair, e duruşma ile katılan davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde …Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/05/2023

Katip ….
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı