Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1001 E. 2022/612 K. 18.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/1001 Esas – 2022/612
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/1001 Esas
KARAR NO : 2022/612

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 28/12/2018
KARAR TARİHİ : 18/10/2022
YAZIM TARİHİ : 16/11/2022
Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Olay torihinde davalı …, maliki ve sürücüsu olduğu … plakalı olay tarihinde davalı … eski ünvanı … siaorta aş ile genişletilmiş kasko siğorta poliçesiyle sigortalı bulunan … marka özel aracıyla olay mahatili olan caddede CD görüntülerine göre yolun ortasında koşmakta olan davacı yaya …’ A, aracının sağ ön kısını ile çorparak yayanın dosya kapsamına göre 5 ağır kernik kırığı derecesiyle yaralanmasıyla meydana gelen dava konusu trafik kozasına ilişkin; davacı vekillerince davahlar aleyhine mahkemenizde açılan Cismani zorara ilişkin tazminat davasının yoptları yargılaması sırasında verilen ura korara bağlı olarak kazaya karışan yaya ile sürücüye ait kusur oranlarının tespitine ilişkin resen odli trafik bilirkişisi seçilerek; tarafıma tevaki olunan dava dosyasında bulunan krakili kaza tespit tutanağı ile sovcılık soruşturmasına bağlı alınan davalının Asli, davacının Tali Kusurlu olduğuna ilişkin bilirkişi raporu ile kazayı net olarak görüntüleyen CD görüntülerinin davacı ve davalı vekillerinin kusura ilişkin beyunlarının tüm dosya kapsamına göre incelenip değerlendirilmesi sonucu iş bu kazaya karışan doövacı yaya ile davoli sürücüye ait kusur oranlarının gösterildiği bilirkişi raporu takdiri yüce mohkemenize ait olmak üzere ÜÇ suret olarak düzenlenmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Davacının maluliyetinin varlığı ve oranın belirlenmesi hususunun Adli Tıp Kurumu tarafından yerine getirilmesi gerektiğini, manevi tazminatın tayinin de hak ve nesafet kuralları çerçevesinde sonuca varılması gerektiğini, kaza tarihinde olan faizden sorumluluklarının bulunmadığını belirterek davanın reddini, yargılama giderleri ve vekaletname ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini, yargılama giderleri ve vekaletname ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davanın trafik kazasından kaynaklanan davalı kasko sigorta şirketi ile davalı sürücü / işletene karşı yöneltilen manevi tazminat davası olduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın kusur oranı, davacının zarara uğrayıp uğramadığı, zararın türü, buna göre tazminatın varlığı , türü ve miktarı, davalının temerrüte düşüp düşmediği, temerrütün başlangıç tarihi temerrütü faizinin türü, ve başlangıç tarihine ilişkin olduğu anlaşıldı.
Yargılama sürecinde tarafların gösterdiği deliller toplanmış, bu kapsamda maluliyet raporu, sigorta poliçesi ve hasar dosyası, sigortalı araca ait ruhsat örneği, mali ve sosyal durum araştırması cevabı, SGK’nın geçici iş göremezlik ödemesi yapılıp yapılmadığına dair cevabı dosyaya kazandırılmıştır. Davacı Mertcan Bayar’ın nüfus kaydı dosya arasına alınmış, doğum tarihinin 18.02.2002 olduğu anlaşılmıştır.
Ankara Üniversitesi ATK dan alınan 02.09.2022 tarihli raporda Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca davacıda meydana gelen maluliyet oranının %59 olduğu, geçici iş göremezlik süresinin 18 ay, bakıcı ihtiyacının ise 3 ay olduğu belirtilmiştir.
Davaya konu kaza sonrası düzenlenen kaza tespit tutanağında davalı sürücünün kusuru olmadığı belirtilmiş, Ankara … Asliye Ceza Mahkemesinin …. Esas sayılı dosyasında alınan kusur raporunda …’un asli kusurlu olduğu, mahkememizce kusur bilirkişinden alınan raporda davacının % 70, davalı sürücünün ise %30 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir. Yine mahkememizce Karayolları Genel Müdürlüğü Trafik Dairesi Başkanlığından ( Eski Trafik Fen Heyeti) alınan raporda davacının Karayolları Trafik Kanunun 68. Ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 138. Maddesine aykırı davranışlarda, davalı sürücünün ise Karayolları Trafik Kanunun 52. Maddesine aykırı davranışlarda bulunduğu belirtilmiştir. Mahkememizce Ankara ATK Trafik İhtisas Dairesinden kusura ilişkin rapor alınmasına karar verilmiş, hazırlanan 27.04.2021 tarihli raporda davacı ve davalı sürücü … ‘un %50 oranında ayrı ayrı kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkında hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, Türk Medeni Kanununun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Davalı sigorta şirketinden hasa dosyası celp edilmiş, kasko poliçesinin incelenmesinde manevi tazminatın klozlar arasında yer alıp sigorta şirketinin sorumluluğu kapsamında olduğu anlaşılmıştır.
Haksız eylem sonucunda cismani yaralanmanın meydana gelmesi halinde TBK’nın 56/1 maddesi gereğince cismani zarara uğrayan manevi zararlarının tazmini için manevi tazminat talep edebileceği gibi, TBK’nın 56/2. maddesi hükmüne göre “Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” hükmü gereğince, somut olayda manevi tazminat koşullarının oluştuğu, tarafların sosyal ekonomik durumları, kaza tarihi, kazanın oluş şekli, davalı sürücünün kusur oranı, paranın satın alma gücü, ülkenin ekonomik koşulları, manevi tazminatın amacı, zenginleştirme ve fakirleştirme amacı taşımaması, cezalandırma ve mamelek hukukuna ilişkin tazmin amacı güdülmemesi, 22.06.1966 tarih,1966/7 Esas-7 Karar sayılı YİBK kararındaki kriterler gözetildiğinde, davanın kısmen kabulü ile , takdiren 40.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiş, davalı sürücü yönünden sorumluluğun haksız fiile dayalı olması nedeniyle kaza tarihinden itibaren, davalı sigorta şirketi yönünden ise TTK’nın 1427. maddesi uyarınca ihbardan 45 gün sonra muaccel olacağı öngörüldüğünden ve davacıların sigorta şirketine başvurusunun 22.11.2018 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu gözetilerek 06.01.2019 temerrüt tarihinden itibaren ve dava konusu aracın kullanım amacının hususi olduğu gözetilerek yasal faiz işletilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR :Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın Kısmen Kabulü ile, 40.000,00 TL manevi tazminatın davalı sigorta şirketi yönünden 06.01.2019, davalı … yönünden 09.12.2016 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
Fazlaya dair istemin reddine,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 2.732,40 TL harçtan, dava açılışında alınan 170,78 TL peşin harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 2.561,62 TL harcın müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 35,90 TL başvurma harcı, toplamı 35,90 TL’nin davanın kabul oranı dikkate alınarak hesaplanan 28,72 TL’si ile dava açılışında alınan 170,78 TL peşin harç toplamından oluşan 199,50 TL yargılama giderinin müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalıların yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak müştereken ve müteselsilen davalılara verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.18/10/2022