Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/810 E. 2023/716 K. 24.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/810
KARAR NO : 2023/716

GEREKÇELİ KARAR
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : …, ….
DAVACI VEKİLİ : AV…., …
DAVALI : …
DAVALI VEKİLİ : AV…., …
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 27/11/2017
KARAR TARİHİ : 24/10/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 10/11/2023

Davacı tarafından davalı hakkında açılan alacak davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda ;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle davacının 23/02/2017 tarih ve … sıra nolu fatura ile 5.000,00 TL bedel ile davalıdan buzdolabı satın aldığını, teslim ve montajı için 03/08/2017 tarihinde gelen yetkili servisin buzdolabının kart ve kompresör arızası nedeniyle çalışmadığını tespit ettiğini, bunun üzerine buzdolabının yetkili servis tarafından götürüldüğünü, cihazın çalışmaması üzerine derhal davalı şirkete başvurulduğunu, iade faturası düzenlendiğini, dava konusu buzdolabının ayıplı olduğunu ileri sürerek dava konusu ayıplı cihaz için ödenen 5.000,00 TL’nin 10/08/2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP ;
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle davacının dava konusu buzdolabını eksiksiz ve sağlam olarak teslim aldığını, teslim ile davalının sorumluluğunun kalmadığını, 03/08/2017 tarihli işlemin …’daki yetkili servis tarafından yapıldığını, davalı şirketle bir ilgisinin olmadığını, buzdolabının teşhir ürünü olup kompresöründe arıza tespit edildiğini, davacının buzdolabını 23/02/2017 tarihinde …. ‘da davalıdan satın alıp …’e taşıdığını ve burada 03/08/2017 tarihinde bakım ve onarım servisi aldığını, arızanın malın tesliminden 6 ay sonra olduğunu, tacir olan davacının usulüne uygun olarak ayıp ihbarında bulunmadığını, davacının dava konusu buzdolabını teşhir ürünü olduğunu bilerek ucuza satın aldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER ;
Dava dilekçesi ekinde sunulan 23/02/2017 tarih ve … sıra nolu faturada dava konusu buzdolabının satış tutarı 4.237,29 TL ve KDV tutarı ise %18 olarak gösterilmiştir.
… 28/07/2022 havale tarihli cevabi yazı ile dava konusu buzdolabının kendisi tarafından teslim alınmadığını, bu buzdolabı ile ilgili hiçbir bilgi ve belge bulunmadığını bildirmiştir.
… 19/08/2022 tarihli cevabi yazısı ile dava konusu buzdolabının … adresindeki depoda bulunduğunu, 18/19/2020 tarihinden önceki servisten teslim alındığını ve henüz davacıya teslim edilmediğini bildirmiştir.
Bilirkişi … 06/06/2023 tarihli raporunda … marka/model buzdolabının satış tarihinden önce hem motor kartının hem de ana kartının değiştirilmiş olduğunu, keşif günü de aynı arızalarının devam ettiğini, bu haliyle buzdolabının teknik olarak ayıplı bir ürün olduğunu, meydana gelen arızalar ve değişimi yapılan yedek parçalardan dolayı satış tarihinde de buzdolabında ayıp bulunduğunu, buzdolabında meydana gelen bu arızaların ayıpların basit bir muayene ile ortaya çıkarılabilecek bir arıza ve ayıp olmadığını, buzdolabının kullanımı ile birlikte ortaya çıkan ve teknik olarak gizli ayıp niteliğinde olduğunu, buzdolabında meydana gelen bu arızaların üretim kaynaklı olduğunu, buzdolabının kullanımından kaynaklanmadığını, keşif günü yapılan incelemede buzdolabının mevcut arızaları ile birlikte demonte edilen parçalarının da onarımının ekonomik olmayacağını ve buzdolabının hurda olarak değerlendirilmesi gerektiğini bildirmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE ;
Dava, ayıp iddiasına dayalı olarak satım sözleşmesine konu ürünün bedelinin iadesi davasıdır.
İhbar edilenin taraf sıfatına sahip olmaması ve davaya katılmaması nedeni ile Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesinin 1. fıkrası gereğince gerekçeli karar başlığına ihbar edilen yazılmamıştır.
Dava konusu buzdolabını davacının davalıdan satın aldığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık dava konusu buzdolabının ayıplı olup olmadığı, ayıplı ile davacının süresi içinde muayene ve ihbar külfetlerini yerine getirip getirmediği hususlarındadır.
Davacı dava dilekçesinde dava konusu buzdolabının ayıbının 03/08/2017 tarihinde ortaya çıktığını, bunun üzerine 10/08/2017 tarihinde iade faturası düzenlendiğini ileri sürmüş, 16/10/2018 tarihli celsenin …. numaralı ara kararı ile davacı vekiline dava konusu buzdolabının bulunduğu yeri bildirmesi için süre verilmiş, davacı vekili 30/10/2018 tarihli dilekçesi ile dava konusu buzdolabının …’de bulunduğunu bildirmiş, daha sonra yapılan yazışmalar sonrasında dava konusu buzdolabının bulunduğu yer tespit edilmiş, … Asliye Ticaret Mahkemesine yazılan istinabe yazısı üzerine bilirkişi … tarafından dava konusu buzdolabı incelenerek bilirkişi raporu hazırlanmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama ve delillerden davacının dava konusu buzdolabını 23/02/2017 tarihinde davalıdan …. ‘da satın aldığı, daha sonra …’e götürdüğü, 03/08/2017 tarihinde …’de yetkili servis tarafından yapılan incelemede buzdolabının kart ve kompresör arızası nedeniyle çalışmadığının tespit edildiği, dava konusu buzdolabının satış tarihinden önce hem motor kartının hem de ana kartının değiştirilmiş olduğu, bu ayıpların kullanımı ile birlikte ortaya çıkan ve teknik olarak gizli ayıp niteliğinde olduğu sonucuna varılmıştır.
Davacının dava konusu buzdolabının satış tarihinden önce gizli ayıplı olduğunu bilirkişi raporu ile ispatlaması, gizli ayıplı mal satmasından dolayı satıcı olan davalının ağır kusurlu olması, dava konusu satılan başka yerden gönderen davacının Türk Borçlar Kanununun 226. maddesinin 2. fıkrasındaki satılanın durumunu gecikmeksizin usulüne göre tespit ettirmekle yükümlülüğünü yetkisi servise tespit yaptırarak yerine getirmesi, ayrıca Türk Borçlar Kanununun 225. maddesine göre ağır kusurlu olan satıcının satılandaki ayıbın kendisine süresinde bildirilmemiş olduğunu ileri sürerek sorumluluktan kısmen de olsa kurtulması olanağının bulunmaması, davalının dava konusu buzdolabının davacı tarafından teşhir ürünü ve ayıplı olduğu bilinerek satın alındığı savunmasına ilişkin delil sunmaması göz önüne alındığında Türk Borçlar Kanununun 227. maddesine göre satım sözleşmesinden dönme hakkının koşullarını oluşması, dava dilekçesinde ayıplı malın iadesi ile ilgili bir talebin bulunmayan ve ayıplı malı halen kullanmakta olan alıcının malı iade etmediği sürece bedel için faiz talebinde bulunması mümkün olmamakla birlikte bilirkişi raporu ile uzun süredir yetkili serviste bulunan dava konusu buzdolabının hurda olarak değerlendirilmesinin uygun olacağının bildirilmesi ve halen davacının kullanımında olmaması, dava dilekçesi ekindeki faturada dava konusu buzdolabının tutarı 4.237,29 TL ile KDV tutarı %18’i toplamının talep edilen 5.000,00 TL olması nedenleri ile davanın kabulüne, 5.000,00 TL buzdolabı bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın KABULÜNE,
5.000,00 TL buzdolabı bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Harçlar Kanunu 2023 yılı Harçlar Tarifesinin 1 sayılı Yargı Harçları Tarifesinin A,III/1-a maddesi gereğince alınması gereken 341,55‬ TL karar ve ilam harcının davacı tarafından yatırılan 85,39 TL peşin harçtan harçtan mahsubu ile alınması gereken 256,16‬ TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazine’ye gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan başvurma harcı 31,40 TL, peşin harç 85,39 TL, 1 adet vekalet harcı 4,60 TL, 1 adet vekalet pulu 7,25 TL, tebligat ve posta gideri 1.248,00 TL ve bilirkişi ücreti 1.050,00 TL olmak üzere toplam 2.426,64‬ TL yargılama giderinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 326. maddesinin 1. fıkrası gereğince davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 312. maddesinin 1. fıkrası gereğince kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı tarafça yatırılan avansın kullanılmayan kısmının Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra İADESİNE,
6-Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Kanununun 168. maddesinin son fıkrası gereğince hüküm verildiği tarihte geçerli olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesinin 1. fıkrasına ve 2. kısmına göre kabul edilen miktar dikkate alınarak hesaplanan 5.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341. maddesinin 2. fıkrası gereğince kesin olmak üzere karar verildi.24/10/2023

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza