Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/627 E. 2021/514 K. 01.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/627 Esas
KARAR NO : 2021/514

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 18/05/2016
KARAR TARİHİ : 01/07/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 30/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde; Müvekkillerinin murisi …’in 13/02/2016 tarihinde Ankara Bulvarı üzerinde karşıdan karşıya geçerken davalılardan …’in sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile çarpması sonucu ölümüne sebep olduğunu, kazaya karışan aracın davalı … Sigorta A.Ş tarafından zorunlu trafik sigortası yaptırıldığını, araç sürücüsünün ağır kusurlu olduğunu, murislerin kaybından dolayı müvekkillerinin manevi acı ve ızdırap çektiklerini belirterek müvekkillerinin her biri için 100.000,00 TL olmak üzere toplam 300.000,00 TL manevi tazminat ile fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydı ile 1.000,00 TL maddi tazminatın olay tarihi itibari ile işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …. günlü görevsizlik kararı üzerine mahkememize tevzi olunan dava dosyasında yargılamaya devam olunmuştur.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; Dava konusu olay nedeniyle müvekkili hakkında … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … E sayılı dosyasında kamu davası açıldığını halen derdest olan davanın sonuçlanılmasının beklenilmesine, olayda müvekkilinin kusurunun bulunmadığının, her bir davacı için talep edilen maddi tazminatının ayrı ayrı belirlenmediğini, müteveffanın eşi olan davacı …’in müteveffa ile ayrı yaşadığının bilindiğini, destek ile ortak yaşamını sona erdiren kişinin destekten yoksun kalma tazminatı talep edemeyeceğini, davacı …’in kazanın gerçekleştiği tarihte reşit olduğunu, kendi geçimini temin edebilecek bir gelire sahip bulunduğunu, talep edilen tazminat miktarlarının yüksek olup zenginleşme aracı olarak kullanılamayacağını bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı … Şirketi vekili cevap dilekçesinde; Davacı yanın dava öncesinde müvekkili şirkete başvuru zorunluluğunu yerine getirmediğini, müvekkili şirketin poliçelerden kaynaklanan sorumluluğunun azami teminat limiti dahilinde gerçek zarar ve sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı ile sınırlı olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir.
Dava ölümlü trafik kazasından kaynaklı destekten yoksun kalma ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Deliller toplanmış, davacıların ve davalı …’in sosyal ve ekonomik durum araştırması yapılmış, bilirkişi raporları alınmıştır.
Kazaya karışan … plakalı araca ait 5722723 nolu ZMM sigorta poliçe örneğinin incelenmesinde; sigortalının … sakatlanma ve ölüm teminatının 290.000,00 TL, teminat döneminin 18/12/2015-2016 olduğu görülmüştür.
SGK Başkanlığı Kocatepe Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi’nin 03/08/2016 tarihli cevabi yazısında, …’in 13/02/2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle mirasçılarına geçici iş göremezlik ödeneğinin yapılmadığı bildirilmiştir.
Dosya kusur oranı ve tazminatın belirlenmesi yönünde bilirkişi kuruluna tevdi olunmuş 11/05/2018 tarihli raporda; müteveffa yaya …’in %15, davalı araç sürücüsü …’in %85 oranında kusurlu olduğu, davalı … şirketi tarafından düzenlenen ZMM sigortası poliçesinin olay tarihini kapsadığını, ölüm teminatı sınırının kişi başına 310.000,00 TL olduğu, davacı …’in maddi destekten yoksun kaldığı, davacı …’in olay tarihi itibari ile 25 yaşını tamamladığı, davacı …’in olay tarihi itibari ile 21 yaşını tamamladığı, sosyal ve ekonomik durum araştırması sonucuna göre çalışmakta ve gelir elde ettiği, davacı …’in davalılardan talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının kusur indirimi sonrası 147.465,58 TL olduğu bildirilmiştir.
Kusur oranına itiraz üzerine alınan Adli Tıp Kurumu Ankara Trafik İhtisas Daire Başkanlığı’nın 22/11/2019 tarihli raporunda, sürücü …’in %85, yaya …’in %15 oranında kusurlu olduğu mütalaa olunmuştur.
Davacılar vekili 28/12/2020 tarihli dilekçesinde, müvekkillerinin davalı … şirketi ile aralarında anlaştıklarını, davalı … şirketi tarafından müvekkillerine maddi tazminat konusunda ödeme yapıldığını ancak manevi tazminat konusunda herhangi bir ödeme yapılmayıp, manevi tazminatın anlaşma dışında bırakıldığını bildirerek dilekçe ekinde ”sulh, ibraname ve feragatnamedir” başlıklı belge örneği ile … Sigorta’dan paranın tahsil edildiğine dair 19/06/2020 tarihli belge örneklerini sunmuştur.
Davalı … tarafından dava tarihinden önce 07/04/2016 tarihinde … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin…. D.iş dosyasında dava konusu olayla ilgili davacılara murislerin vefatından doğan zararların giderilmesi amacıyla tevdi mahalli tayini talep edilmiş, …. Bankası … şubesi’ne 08/04/2016 tarihinde 20.000,00 TL ödendiği, celp edilen dosya örneğinden anlaşılmıştır.
Davalı … vekili 01/07/2021 tarihli duruşmada ki beyanında davadan önce yatırılan 20.000,00 TL’nin manevi tazminata mahsubunu talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillere göre; davacıların murisleri …’in meydana gelen trafik kazası sonucu ölümünden kaynaklı destekten yoksun kalma ve manevi tazminat istemli iş bu davanın yargılama aşamasında, davacılar ile davalı … şirketi arasında düzenlenen ”sulh, ibraname ve feragatname” içeriğine göre davacıların talep ettiği maddi tazminatlara karşılık asıl alacak, asıl alacağa işlemiş faiz, yargılama giderleri de dahil olmak üzere 205.000,00 TL mutabık kalındığı ve 19/06/2020 tarihinde tahsil edildiği, davacılar tarafından sigorta şirketi, sigortalı ve sigortalı araç sürücüsü yönünden davadan feragat edildiği, manevi tazminat taleplerinin ibraname kapsamı dışında bırakıldığı, maddi tazminat yönünden davanın konusunun kalmadığı, manevi tazminat yönünden ise olayın meydana geliş şekli, davacıların eş/annelerini kaybetmelerinden dolayı duydukları elem ve üzüntü, tarafların sosyal ekonomik durumları, davalının davadan önce olay nedeni ile oluşan zararın giderilmesi amaçlı tevdi mahalli tayin ettirerek yatırdığı 20.000,00 TL’nin de manevi tazminat kapsamında değerlendirilmesi suretiyle manevi tazminat yönünden davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM ; Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Maddi tazminat yönünden,
Davanın konusu kalmadığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Manevi tazminat yönünden,
-Davalı … şirketi hakkında açılan davanın reddine,
-Diğer davalı … hakkında açılan davanın kısmen kabulü ile
Davacı … için 20.000,00 TL,
Davacı … için 10.000,00 TL,
Davacı … için 10.000,00 TL’nin 13/02/2016 haksız eylem tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’ten tahsili ile davacılara verilmesine,
-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-492 sayılı Harçlar Kanunu 22.maddesi gereğince maddi tazminat talebi bakımından alınması gereken 59,30 TL harç ile hükmedilen manevi tazminat tutarı yönünden alınması gereken 2.732,40 TL harç toplamı ‭2.791,7‬0 TL harcın peşin alınan 1.028,07 TL harçtan mahsubu ile ‭1.763,63‬ TL harcın davalı …’ten tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Kabul edilen manevi tazminat talepleri bakımından; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 6.maddesi uyarınca takdir olunan;
-Davacı … için 4.080,00 TL
-Davacı … için 4.080,00 TL
-Davacı … için 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı …’ten tahsili ile davacılara verilmesine,
7-Reddedilen manevi tazminat tutarları bakımından; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2 maddesi uyarınca takdir olunan,
-Davacılardan 4.080,00 TL vekalet ücretinin tahsili ile davalı … şirketine verilmesine,
-Davacı …’den 4.080,00 TL
-Davacı …’den 4.080,00 TL
-Davacı …’den 4.080,00 TL vekalet ücretinin tahsili ile davalı …’e verilmesine,
8-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin (Sulh İbraname ve Feragatname Protokolü gereği) üzerinde bırakılmasına,
9-HMK 333 maddesi uyarınca yatırılan gider/delil avansında kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesinden sonra taraflara iadesine,

Dair, davacılar vekilinin ve davalı … vekilinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/07/2021

Başkan …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Katip …
e-imzalı