Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/140 E. 2022/254 K. 30.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T…. 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
… 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2016/140 Esas
KARAR NO : 2022/254

DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 17/02/2016
KARAR TARİHİ : 30/03/2022
YAZIM TARİHİ : 22/04/2022
Mahkememizde görülmekte bulunan Tespit davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Ortağı olduğu davalı …Ş.’nin yöneticisi … tarafından alınan 22/01/2016 tarihli ve … sayılı kararın yok hükmünde olduğunu, zira kararı alan yönetici …’in yönetici olarak seçildiği genel kurul toplantısında alınan kararlarında yok hükmünde olduğunu, bu konuda davalarının T.C. Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasıyla devam ettiği ve bu konuda tedbir kararı verildiğini, yönetici ….’in şirketin temel yapısına aykırı kararlar aldığını, … sayılı kararla yönetici olarak atanan … …’nun da yaşa bağlı olarak fiil ehliyetinin de tespitinin gerektiğini, sonuç olarak tüm bu nedenlerle 22/01/2016 tarih ve … sayılı yönetici kararının yokluğunun tespiti ile … toğlu’nun Adli Tıp Kurumu Başkanlığına sevkini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Davalı …Ş.’nin yöneticisi … tarafından alınan 22/01/2016 tarihli ve … sayılı kararın yönetci … …’nun vefatı nedeniyle boşalan üyeliğe 363. maddeden hareketle hukuka uygun şekilde geçici olarak …’nun atanmasından ibaret olduğunu, ayrıca …’nun tam ehliyetli olduğunu, Y.K. üyeliğine atandığı döneme ait ve ayrıca 18/05/2016 tarihli devlet hastanesinden alınmış 2 ayrı raporunun bulunduğunu, Kanunla yönetime tanınan takdir hakkının yerindelik denetimine tabi olamayacağını, davacının iddiasının aksine T.C. Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin 400.000-TL teminat alınması halinde tedbire hükmedileceği kararı verdiği, fakat davacının bu teminatı yatırmadığını, sonuç olarak davanın reddine hükmedilmesi şeklinde cevap ve beyanlarda bulunmuşlardır.
Dava konusu; şirket ortağı olan davacının 22/01/2016 tarih ve … sayılı Yönetim Kurulu kararının yokluğunun tesbiti istemine ilişkin olup, ihtilaf anılan yönetim kurulu kararının yasada öngörülen koşulları taşıyıp taşımadığı, iptalini gerektirir bir hususunun bulunup bulunmadığıdır.
Yoklukla malul olduğunun tespiti istenilen 22/01/2016 tarihli ve … sayılı yönetim kurulu kararı incelendiğinde; yönetim kurulu adına imzanın … tarafından atıldığı, söz konusu karar “Yönetim kurulu başkanlığındayken vefat etmiş olan … … yerine……. … …’nun ilk genel kurulun onayına sunulmak üzere TTK.363.maddesi uyarınca yönetim kurulu üyesi olarak atanmasına karar verilmiştir.” ibaresini içermektedir.
Davalı …Ş. Bir aile şirketi olup, 18/07/2014 tarihli genel kurulda şirkete M…. … ile … yönetici olarak seçilmişler, fakat 29/05/2015 tarihinde M…. …’nun vefatı nedeniyle boşalan üyeliği TTK.363.maddeden hareketle diğer yönetici … tarafından 22/01/2016 tarihli ve … sayılı karar ile … atanmıştır.
Davacı taraf birden fazla nedene dayalı olarak alınan kararın yoklukla malul olduğunu iddia etmektedir.
Birinci iddia; kararı alan yöneticinin seçildiği 18/07/2014 tarihli genel kurulda alınan kararların yok hükmünde olduğu iddiası olup, söz konusu genel kurul kararlarına yokluğunun tespiti için Ankara ….ATM’nin … Esas sayılı dosyasında genel kurul kararının tedbiren durdurulduğunu iddia etmektedir.
İkinci iddia; geçici olarak yönetici atanan … … …’nun yaşa bağlı fiil ehliyetinin bulunmadığı iddiasıdır. Davalı tarafça dosyaya sunulan Üsküdar Devlet Hastanesinden alınmış 20/01/2016 tarihli ve 18/05/2016 tarihli iki hekim raporu ile, fiil ehliyetinin varlığı belirlendiği gibi davacı ile davalı arasında imzalanan 13/03/2017 tarihli düzenleme şeklindeki miras taksim sözleşmesi yapılması da geçici yönetici atanan kişinin fiil ehliyetinin varlığının ortaya koymaktadır.
Üçüncü iddia; …’in şirketin temel yapısına aykırı kararlar aldığı ve davacının menfaatlerinin zedelendiği olup, bu iddianın eldeki dava ile ilgisi bulunmadığı, yöneticilerin sorumluluklarına açılacak bir davada öne sürülmesi gerektiği mahkememizce kabul edilmiştir.
Dördüncü iddia; Yönetici …’in tek başına boşalan üyeliğe geçici yönetim kurulu üyesi atamasının yasaya aykırı olmasına dayalıdır. TTK.’nun 363.maddesine göre üyelikteki boşalmaya rağmen geriye kalan üyelerin TTK.390/1.maddede yer alan veya esas sözleşme ile ağırlaştırılan toplantı nisabını sağlayabilecek sayıda olması gerekmektedir. Bu nisabın hesabında boşalan üyeliğin veya üyeliklerin de dikkate alınması gerekir. Somut uyuşmazlıkta 18/07/2014 tarihli genel kurulda iki yönetici seçildiği için, yönetim kurulunda toplantı yeter sayısının üye tam sayısı çoğunluğu olan iki üye olduğu ve kararlarında toplantıya katılanların çoğunluğu olan yine iki üyenin aynı yönde oy kullanması ile alınması gerektiği, iptali istenilen yönetim kurulu toplantısı ise tek başına … tarafından yapıldığı ve alınan kararında tek başına alındığı ve bu haliyle yasanın emredici hükümlerine aykırı olması nedeniyle yoklukla malul olduğu mahkememizce kabul edilmiştir.
Tartışılması gereken diğer bir husus, yasaya aykırı yönetim kurulu kararının şirket genel kurulu tarafından benimsenmiş olup olmadığıdır. Genel kurul tarafından kararın tasvip edilmesi halinde artık yönetim kurulu kararının yasaya aykırı olduğu söylenemeyecektir. Somut olayda onay kararının alındığı 26/05/2016 tarihli genel kurul toplantısına karşı Ankara …ATM’nin …. Esas sayılı dosyası üzerinden hükümsüzlük ve iptal davası açılmıştır. Sonradan yapılan genel kurullar içinde ayrıca iptal davaları açılmış olup, bu konuda verilen kararlar kesinleşmemiştir. Ankara ….ATM’nin … Esas sayılı dosyasında verilen kararın kesinleşmesi mahkememizce bekletici mesele yapılmış, ancak 29/03/2022 tarihli celsede bu ara karardan dönülmüştür. Davacı tarafça davalı şirket aleyhine mahkememizin … Esas sayılı dosyasında 23/11/2019 tarihli 2018 yılına ilişkin olağan genel kurul toplantısının ve bu toplantıda alınan kararlar hükümsüz olduğunun tespitine dair açılan dava 09/12/2021 tarihli karar ile kabul edilmiştir. Kararın gerekçesinde; …’in 22/01/2016 tarihinde tek başına almış olduğu bir kararla TTK.363.maddesine dayanarak boşalan üyelik için annesi … … …’nun atamasının geçersiz olduğu ve bu yönetim kurulunca yapılan genel kurula çağrınında usulüne aykırı olduğunun kabul edildiği, usulsüz olarak oluşturulan yönetim kurulunca çağrılan genel kurulun aldığı kararların, yönetim kurulunun kararlarını tasvip etme kudreti bulunamayacağı ve bu nedenle genel kurul kararları iptali yönünde açılan davaların kararlarının kesinleşmesinin gerekmediği mahkememizce kabul edilerek kanuna aykırı yönetim kurulu kararının yoklukla malul olduğunun tespitine dair aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
KARAR :Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın Kabulüne,
Davalı şirketin 22/01/2016 tarihli …sayılı yönetim kurulu kararının yoklukla malul olduğunun tespitine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 80,70 TL harçtan peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 51,50 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 29,20 TL başvurma harcı, 29,20 TL peşin harç olmak üzere toplam 58,40 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine
5-Davacı tarafından yapılan 298,00 TL posta masrafı, 1.000,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 1.298,00 TL yargılama giderinden davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-HMK’nın 333.maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/03/2022

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır