Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/829 E. 2021/895 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2015/829 Esas
KARAR NO : 2021/895
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/12/2015
KARAR TARİHİ : 30/12/2021
YAZIM TARİHİ : 14/01/2022
Mahkememizde görülmekte bulunan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı veklli dava dilekçesinde özetle; işçi … tarafından müvekkili Şirket ile davalı … aleyhine kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, UBGT ücreti, hafta tatili ücreti, fazla çalışma ücretinden dolayı Ankara …. İş Mahkemesi” nin … E. Sayılı dosyasında dava açıldığını, diğer davalılara davanın ihbar edildiğini, davanın sonuçlanıp İstanbul Anadolu … Müdürlüğü” nün … sayılı dosyasında icraya konulduğunu, diğer davalı Bakanlığın karar kesinleşmeden ödeme yapmayacağını söylemesi üzerine müvekkilinin icra dosyasını tamamen ödediğini, alacak ve tazminatların tamamından …’nın sorumlu olduğunu, diğer davalıların da kendi dönemleri ile ilgili olan alacaklardan, kendi dönemleri kadar da tazminatlardan sorumlu olduklarını, bu sebeple daha önce Ankara … Müdürlüğü’ nün … sayılı dosyası ile diğer davalılar aleyhine icra takibi başlattıklarını ancak davalıların icra takibine itiraz ettiklerini, bu alacakların tamamının hemen hemen davalı Şirketlerin dönemlerinde ödememelerinden kaynaklandığını beyanla davalı … Özel… LTD.ŞTİ.’den 35.000,00 TL, … GÜVENLİK LTD.ŞTİ.’den 2.000,00 TL, … GÜVENLİK LTD.ŞTİ.’den 2.000,00 TL, davalı … ise tamamından, ödeme tarihi olan 18/08/2015 tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 01/12/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile … Yönünden taleplerini 4.304,93 TL’ye, … Güvenlik Ltd.Şti. Yönünden 4.649,32 TL’ye çıkarmıştır.
Davalı … Güv. Hiz, Ltd. Şti.: Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinin somutlaştırılmadığını, müvekkili Şirketin hangi işçilik alacaklarından hangi miktarla sorumlu olduğunun belirtilmediğini, müvekkili Şirketin kıdem tazminatı hariç diğer alacaklar yönünden iki yıllık süre geçtiği için sorumluluğunun bulunmadığını, müvekkili Şirketi yeniden yapılan ihaleyi alamadığını, yerine başka bir şirketin ihaleyi aldığını, müvekkili Şirkette çalışan işçinin yeni alt işveren yanında çalışmaya devam ettiğini, işçinin yeni alt işverende çalışmaya devam etmesi nedeniyle işyeri devri olduğunu, feshe bağlı diğer haklar olan İhbar tazminatı ve kullanılmayan yıllık izin ücretlerinde sorumluluğun son işverene âit olduğunu, İşyerini devir tarihinden itibaren iki yıllık sürenin geçmiş bulunması sebebiyle müvekkili işverenin ücret, fazla çalışma, hafta tatili çalışması, bayram ve genel tati! ücretlerinden sorumluluğu bulunmadığını, işyeri devri halinde kıdem tazminatı bakımından devreden işverenin kendi dönemi ve devir tarihindeki son ücreti ile sınırlı olmak üzere sorumlu olduğunu, dava dışı işçinin müvekkiline ait işyerinde kıdem tazminatına hak kazanmayı gerektirecek kadar süre çalışmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …: Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; dava açmak ve dava konusu alacakları talep etmek yönünden yasada belirtilen zamanaşımının geçirilmiş olduğunu, bu davada görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğunu, yetkili mahkemenin de Aksaray mahkemeleri olduğunu, müvekkili Kuruma bağlı kuruluşların özel hizmet alımı işlerinin yürütülmesi için ihale yolu ile hizmet alımı yapıldığını, bu İhalelerde 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ve 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununa göre belirlenen usul ve esaslara uygun olarak hazırlanan Hizmet İşleri Genel Şartnamesi, Özel Hizmet Alımı Teknik Şartnamesi ve Hizmet Alımları Tip Sözleşmesinin yüklenici Şirketlerle müvekkili Kuruma bağlı kuruluş arasında imzalandığını, müvekkili Kuruma bağlı kuruluş ile ihaleyi kazanan firmalar arasında imzalanan sözleşmelerin genel olarak 1 yıl süreli belirli süreli hizmet sözleşmeleri olduğunu, ihaleyi alân davalı Şirketle imzalanan sözleşmelerde yaptırılan işin niteliği gereği idarenin alt işveren niteliğinin bulunmadığını, işe alan, ücretleri ödeyen ve eylemli iş ilişkisini sürdüren gerçek veya tüzel kişinin işveren olduğunu, müvekkili Kurumun hizmet ürettiği alanın sosyal hizmetler olduğunu, bakım/temizlik hizmetlerinin kurumun faaliyet alanı ile uzak yakın ilişkili olmadığını, özel hizmet alımı yapılan firmalarda Kurumun kendi çalışan elemanlarının bulunmadığını, dava dışı işçi …” nin davacı … diğer davalı firmalara sözleşme ile bağlı olarak … Engelsiz Yaşam Bakım Rehabilitasyon ve Aile Danışma Merkezi Müdürlüğü nezdinde şirket işçisi olarak çalıştığını, müvekkili Kurumun ihaleyi alan şirketin işçilerine karşı asıl işveren ilişkisi içinde olmadığını, şirket işçilerinin alacaklarından şirketlerin bizzat tek başına sorumlu olduğunu, rücen tahsil talebinin müvekkili İdareye yöneltilmesinin hukuka aykırı olduğunu beyanla davanın öncelikle husumet yokluğundan, görev, zamanaşımı, yetki itirazı yönünden, duruşmada ortaya çıkacak nedenler ile müvekkili Kurum yönünden esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Özel Güv. Hiz. Tic. Ltd. Şti.: Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; diğer davalı … Bakanlığının dava dışı işçinin asıl ve gerçek işvereni konumunda olduğunu, dava dışı İşçiye ödenen işçilik alacaklarının tümünden davalı Kurumun sorumlu olduğunu, dava dışı asıl işçinin hizmet dökümü incelendiğinde görüleceği üzere tüm çalışmasının davalı Kurum bünyesinde ve kontrolünde olduğunu, … bünyesinde ihalenin alınması sonucu çalıştırılan işçilerin Bakanlığın kendi işçileri olup ihaleleri kazanan Şirket isimleri değişse de işçilerin yine Bakanlık bünyesinde çalışmaya devam ettiğini, tüm bu zaman zarfında da işçinin işe alımı, İşyeri çalışma saatleri, alacakları ücret miktarları, iş akdi feshedileceklerin belirlenmesi gibi tüm hususların kontrolünün Bakanlıkta olduğunu, asıl işveren konumunda bulunan …nın kendi bünyesinde kesintisiz olarak çalıştırdığı dava dışı işçinin kıdem tazminatı alacağından 4857 sayılı İş Kanunu 112. Maddesi dolayısıyla sorumlu olduğunu, müvekkili Şirket ile dava dışı işçi arasında imzalanan iş sözleşmesinin aldığı ihalenin de süresinin belirli olmasından dolayı belirli süreli iş sözleşmesi olduğunu, dava dışı işçinin talep ettiği işçilik alacaklarından müvekkili Şirketin sorumlu tutulamayacağını, davacı Şirketle müvekkili Şirket arasından gerçek bir işyeri devri olmayıp, gerçek ve tek işverenin diğer davalı Kurum olduğunu, davacı tarafından ödemesinin yapıldığı beyan edilen İşçi alacakları içinde kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti alacakları mevcut olup faiz tipinin Işleyecek en yüksek banka mevduat faizi olarak talep edildiğini, getirtilen Icra dasyası içeriğinde davacının fiilen ödediği faiz bedellerinin kabulü yerine faiz tipi ve oranının da kontrol edilerek fazla ödeme yapılmış ise bu fazla ödemenin müvekkiline haksız şekilde yüklenmesinin önüne geçilmesini, geç ödemelerden ve davanın Ihbarının olmamasından dolayı oluşan zararlardan müvekkili Şirketin sorumlu tutulmaması gerektiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Güv. Ve Koruma Hiz. Ltd. Şti.: Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; 4735 sayılı Kanundan kaynaklı uyuşmazlıklarda ticaret mahkemesinin görevli olmadığını, asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğunu, dava dışı işçinin müvekklli şirketten herhangi bir işçilik alacağı bulunmamakla beraber, bu alacakların zamanaşımına uğradığını, davacı şirket tarafından yapılan toplam ödemenin afaki olarak davalılardan talep edildiğini, davacının hangi işçilik alacağı kalemine hangi tutarda ödeme yaptığına, davaların bu tutardan ne oranda sorumlu olduğuna dair bir ölçüt de ortaya koymadığını, diğer yandan davacı tarafça müvekkili şirkete ihbarda bulunulduğu belirtilse de söz konusu yargılama aşamasında müvekkili şirkete davanın ihbar edilmediğini, dava dilekçesinde kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ubat, hafta tatili ücreti ve fazla çalışma ücreti alacağına bağlı ödeme yapıldığının belirtildiğini, feshe bağlı haklardan olan kıdem ve ihbar tazminatından sorumluluğun üst işveren ile birlikte son alt işverene ait olduğunu, dolayısıyla diğer davalı bakanlık ile davacının kıdem ve ihbar tazminatı alacağından birlikte sorumlu olduğunu, dava dışı işçiye tüm işçilik alacaklarının eksiksiz ödendiğini, işçinin müvekkili şirketten ubgt ücreti alacağı ya da hafta tatili ücret alacağı bulunmadığını, dava dişi işçi vardiya sistemli ile çalıştığından görevinin niteliği gereği herhangi bir fazla çalışmasının da olmadığını, kanunda açıkça kamu kurumları yönünden bir istisna getirilmemiş olduğundan davalı Bakanlığın da İş Kanunu nezdinde üst işveren sıfatını taşıdığını, dolayısıyla işçilik alacakları yönünden sorumlu olduğunun tartışmasız olduğunu, tüm bunların yanında dava dışı işçinin kıdem tazminatına hak kazandığı anlamına gelmemekle birlikte 4857 sayılı Kanunun 112 maddesine eklenen fıkralar uyarınca kıdem tazminatı alacaklarından kanun hükmü gereğince diğer davalı bakanlığın sorumlu olduğunu, davacı tarafın alacağın ticari avans faizi ile birlikte ödenmesi talebinin de yerinde olmadığını, taraflar arasında ticari bir ilişki söz konusu olmadığını, uyuşmazlık konusu olan dava dışı işçiye yapılan ödeme ticari bir iş olmadığından buna istinaden ticari avans faizi de talep edilemeyeceğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, rücuen tahsil istemine ilişkin olup, ihtilaf davalıların sorumlulukları ve sorumlu iseler sorumlu oldukları miktarın belirlenmesine ilişkindir.
Yargılama sürecinde tarafların gösterdiği deliller toplanılmış, bu kapsamda davalı … ile davacı şirket ve diğer davalı şirketler arasında akdedilen hizmet alım tip sözleşmeleri, Ankara … İş Mahkemesinin …. Karar sayılı dosyası, İstanbul Anadolu … Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası, Ankara … Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası dava dosyasına kazandırılmış, mahkememizce atanan bilirkişiden 31/05/2021 tarihli bilirkişi raporu alınmıştır.
Davacı, davalı … ile akdedilen hizmet alım sözleşmeleri uyarınca davalı alt işverenler yanında çalışan dava dışı işçiye Ankara …. İş Mahkemesi’nin …. K. sayılı ilamına istinaden yapılan icra takibinde kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, UBGT ücreti ile yıllık izin ücretine mahsuben toplam 44.350,00-TL ödeme yaptığını, davalı … Sasyal Politikalar Bakanlığı’nın bu alacakların tamamından, diğer davalı Şirketlerin ise kendi dönemleri ile ilgili sorumlu olduklarını beyanla 44.350,00-TL’ nin ödeme tarihi olan 18/08/2015 tarihinden itibaren ticari avans faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsllini talep etmiştir.
Davacı, kesinleşen Ankara … İş Mahkemesi’nin …. K. Sayılı ilamına dayanak İstanbul Anadolu … Müdürlüğü’nün … E. Sayılı icra dosyasında dava dışı işçiye 18/08/2015 tarihinde toplam 44.350,00-TL ödeme yapmıştır.
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin benzer yerleşik içtihatlarında açıklandığı üzere; davalı asıl işveren Kurum, alt işverenin işçilerine karşı dış ilişkide 4857 Sayılı İş Kanununun 2/6 maddesi uyarınca alt işverenle birlikte müteselsilen sorumludur. Bu düzenleme işçi alacağının güvence altına alınması amacıyla yapılmış olup, sadece işçilere karşı bir sorumluluktur. Bu nedenle, tarafların kendi aralarındaki rücu ilişkisinde borçlar hukuku ve sözleşme hukukunun esas alınarak uyuşmazlığın çözülmesi gerekir. Taraflar arasındaki iç ilişkide, sözleşmenin uygulanması, sözleşme hukukunun en temel ilkelerindendir. Bu nedenle, rücuen tazminata konu işçilik alacaklarında asıl ve alt işverenlerin kendi aralarındaki sorumluluklarının öncelikle sözleşme hükümlerine göre belirlenmesi gerekmektedir. Sözleşmede işçi alacaklarından kimin sorumlu olacağı konusunda özel bir düzenleme yok ise, uyuşmazlık Türk Borçlar Kanunun’nun 167. maddesinde düzenlenen teselsül hükümlerine göre çözümlenecektir. Sözleşmede yüklenicinin işçilik alacaklarından sorumlu olacağına dair düzenleme bulunması, işçinin yüklenicinin işçisi olması ve işçi ücreti ve sosyal haklarının sözleşme bedeline dahil olması halinde ise, sözleşme hükümleri nazara alınarak işçiye ödenen kıdem tazminatı, fazla mesai, UGBT, ücret alacağından ait işverenlerin işçiyi çalıştırdıkları dönemle sınırlı olarak sorumluluğuna gidilecektir. Feshe bağlı olan ihbar tazminatı ve yıllık ücretli izin gibi alacaklarından ise son alt işveren sorumlu olacaktır. Taraflar arasında muhtelif tarihlerde yapılan Hizmet Alım Sözleşmelerinin 22, maddesinde; “yükfenicinin sözleşme konusu işle ilgili çalıştıracağı personele ilişkin sorumluluklarının ilgili mevzuatın bu konuyu düzenleyen emredici hükümleri ve Genel Şartnamenin 6. bölümde belirlenmiş olduğu, yüklenicinin bunları aynen uygulamakla yükümlü olduğu ” kabul edilmiştir.

Hizmet Alımında Uygulanacak İdari Şartnamenin Diğer Hususlar Başlıklı 6. Bölümünün 54.2 maddesinde; “Yüklenici tarafımdan çalıştırılan İşçiler SSK ve İş Kanunu hükümlerine tabidirler. Bu nedenle çalıştırılan işçilerin mevzuatla ilgili tüm hakları saklıdır. (örneğin sigorta primlerinin yatırılması, yıllık izin, doğum izinleri ve yardımları, varsa toplu sözleşmeden doğan haklar, kıdem tazminatları vesaire) İlgilt mevzuatın yüklenici tarafından yerine getirilmemesi sonucundan alt işveren-üst işveren ilişkisi nedeniyle idareye yüklenecek maddi sorumluluklar aynen yüklenici firmaya yönlendirilir ve tahakkuk evrakından kesinti yapılır şayet yükleniciye herhangi bir ödeme yapılması söz konusu değilse, kesin teminattan kesinti yapılır. Eğer hiçbir yolla tahsilat olamayacaksa dava yoluyla tahsili yoluna gidilir” (2012 yılı İdari Şartname madde 47.2 — 2008 ve 2009 yılı İdari Şartname Madde 56.2) (2013 yılı hizmet alımına ait sözleşme Madde 36.4) Dosya kapsamında mevcut Teknik Şartnamenin ise 6. Maddesinin d bendinde “.., yüklenici, çalıştırdığı elemanların her türlü özlük ve sosyal haklarını karşılamak, ilgili yasalara göre ödemek zorundadır. Bu konularda kuruluşun sorumluluğu yoktur…” 2013 yılına ait Sözleşmenin eki Teknik Şartnamenin 5.8 maddesinde ise; “Yüklenici, yürürlükteki İş Kanunu ve Sosyal Güvenlik Kurumu mevzuatı. hükümlerine göre çalıştıracağı elemanların her türlü özlük haklarını karşılamak zorundadır” denilmektedir.
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin kararlarında da “İş hukuku mevzuatına göre yüklenici ve asıl işverenin işçiye karşi işçilik alacaklarından müteselsilen sorumlu oldukları, ancak ancak işçinin yüklenici işçisi olması nedeniyle işçilik alacaklarından hizmet sözleşmesi kapsamında nihai olarak yüklenicinin sorumlu olduğu” vurgulanmaktadır.
Davalı İdare ile davacı … diğer davalılar arasında imzalanan sözleşmelerde ve eki şartnamelerde yer alan hükümler gözetildiğinde işçilik alacaklarından nihai sorumluluğun yüklenicilerde olduğu, bu durumda davacı yüklenicinin davalı idareden rücuen tahsil talebinde bulunamayacağı kabul edilerek davalı idare aleyhine açılan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı yüklenici ile diğer davalı yükleniciler arasında ise her birinin işçi çalıştırdığı kendi dönemine isabet eden kıdem tazminatı, ilam vekalet ücreti yargılama gideri ve işlemiş faizlerden sorumlu olduğu, bunların dışında işçiye ödenen yıllık izin ücreti ve işlemiş faizden sadece son alt iş verenin sorumlu olduğu mahkememizce kabul edilmiş, iş bu kabule uygun olarak denetlenebilir, hükme esas alınabilecek nitelikteki 31/05/2021 tarihli bilirkişi raporuna itibar ile davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
KARAR :Yukarıda açıklanan nedenlerle,
I-Davalı … Bakanlığına karşı açılan davanın reddine,
-Davalı … yönünde yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
-Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı … lehine AAÜT.13.maddeye göre belirlenen 6.652,50 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
II-Diğer davalılar yönünden;
1-24.796,39 TL’nin davalı …. LTD. ŞTİ’den, 4.649,32 TL’nin davalı …den, 4.304,93 TL’nin davalı …den 18/08/2015 tarihinden itibaren işleyecek değişken oranlı avans faiziyle birlikte tahsili ile davacıya verilmesine,
Fazla istemin reddine,
2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve davalı ….Ltd.Şti. Tarafından ödenmesi gereken 1.693,84 TL harçtan peşin ve ıslah anında alınan 901,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 792,54 TL karar harcının davalı ….Ltd.Şti.’den, 317,57 TL harcın davalı …Şti.’den, 294,07 TL harcın davalı …Şti.’den tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı ….Ltd.Şti.’den, 4.649,32 TL vekalet ücretinin davalı …Şti.’den, 4.304,93 TL’nin davalı …Şti.’den tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı ….Ltd.Şti. Lehine 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ….Ltd.Şti.’ye verilmesine,
5-Davacı tarafından başlangıçta ve ıslah anında yatırılan, 901,30 TL harcın davalı ….Ltd.Şti.’den alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 25,20 TL başvurma harcı 371,00 TL posta masrafı, 1.000,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 1.396,20,00 TL yargılama giderinin kabul ve red oranı gözetilerek 1.086,11 TL’sinin davalılardan (… hariç) tahsili ile davacıya verilmesine, fazla giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-HMK’nın 333.maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekillerinin yokluğunda kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/12/2021

Katip … Hakim …