Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. ANKARA 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
T.C. “TÜRK MİLLETİ ADINA”
ANKARA
4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR
HUKUK MAHKEMESİ K A R A R
ESAS NO : 2021/345 Esas
KARAR NO : 2022/230
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – ….
VEKİLİ : Av. … – .
DAVALI ….
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Tasarım Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 06/12/2021
KARAR TARİHİ : 14/09/2022 Yazım Tarihi:14/10/2022
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde ÖZETLE: Müvekkilin ….’nin yetkilisi ve ortağı olduğunu, ….markasının müvekkil adine tescil edilmiş olduğunu,Müvekkilin kendi ar-ge departmanında geliştirdiği “konsol” için …. tasarım başvurusunda bulunduğunu ve söz konusu tasarımın ….numarası 15.10.2020 tarihinde tescil edildiği, …. tescil numaralı tasarımın müvekkile ait…. uzantılı web sitelerinde ….” adı ile satışa arz edildiğini, Davalı tarafın ise müvekkilin başvuru tarihinden çok sonra tescili müvekkile ait olan tasarım için ….’na tasarım başvurusunda bulunduğunu ve söz konusu tasarımın davalı adına tescil edildiğini, Davalıya ait 24.03.2021 tarih ve….numaralı “konsol” ile müvekkile ait tasarımların birebir aynı olduğunu ve 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nda belirtilen “Yenilik ve Ayırt Edicilik” şartlarını taşımadığını, belirtilerek, Öncelikle; 24.03.2021 tarihli …. numaralı tescil belgesindeki (26) numaralı “konsol” tasarımının …. Kurumu sicilindeki kayıtları üzerine üçüncü kişilere devrinin engellenmesine yönelik teminatsız olarak İhtiyati Tedbir kararının verilmesini, Davalı adına tescil edilmiş bulunan 24.03.2021 tarihli …. numaralı tescil belgesindeki (26) numaralı “konsol” tasarımının hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinini, karar verilmesini talep ve dava etmiş, duruşmada da dilekçesini aynen tekrar etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı firma Vekili dilekçe ve beyanında ÖZETLE: Davacı yanın …. tasarım numarası ile tescil ettirdiği konsol, davacının tescilinden çok önce müvekkil tarafından tasarlanmış ve üretilmiş olduğunu, ancak müvekkilin koltuk, kanepe, kumaş işlerine ağırlık verdiği için bu üründen vazgeçtiğini, Sonrasında ise davacının ve başka firmaların bu ürünü ve benzerlerini üretip piyasaya arz ettiklerini tespit ettiğinde kendi tasarımı olan ürünle ilgili haklarını koruyabilmek amacıyla tasarımın tescili için yasal müracaatını yapmış ve 24.03.2021 tarih ve ….numaralı tescili sağladığını, Bu tasarımın davacıya özgün tarzda bir çalışma olmadığını, Dava konusu edilen davacının tescilli tasarımı ile müvekkilin tescilli tasarımı arasında benzerlikler olduğunu fakat bariz farklılıkların olduğunu, Müvekkilin…. Şti.’nin yetkilisi ve ortağı olduğunu, …. markasının müvekkil adına tescil edilmiş olduğunu, belirtilerek, Davacının haksız ve dayanaksız davasının reddini, yargılama giderleri ile dava vekalet ücretinin de davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini davanın reddini talep etmiştir.
MUHAKEME:HMK kapsamında “Yazılı Yargılama Usulü ” uygulanmıştır.
6769 Sayılı SINAİ MÜLKİYET KANUNU (10.01.2017 yürürlük)
Madde 55’te ( Tasarım ve ürün ) ; konusu düzenlenmiştir. Buna göre;
Tasarım, ürünün tümü veya bir parçasının ya da üzerindeki süslemenin çizgi, şekil, biçim, renk, malzeme veya yüzey dokusu gibi özelliklerinden kaynaklanan görünümüdür.
Tasarım konusu ürün, (bilgisayar programları hariç) endüstriyel (makineler ) yoluyla veya elle üretilen herhangi bir nesne , birleşik bir ürün veya bu ürünü oluşturan parçaları, ambalaj gibi nesneler , birden çok nesnenin bir arada algılanan sunumlarını, grafik sembolleri ve tipografik karakterlerini ifade eder.
Birleşik ürün denildiğinde ise , sökülüp takılma yoluyla değiştirilebilen veya yenilenebilen parçalardan oluşan üründür.
Tasarım, bir ürün ya da ürün parçasının görünümüdür. Dolayısıyla görünmeyen bir ürünün tasarımının tescili olanaklı değildir.
Bir tasarımın elde edilmesinde harcanan dikkat, çaba, tecrübe aktarımı gibi hususların tek başına bir önemi bulunmamaktadır. Tasarımın korunması için, kaliteli, estetik, faydalı ya da işlevsel olması gerekmemektedir. Ancak, tasarım koruması talep edilen görünümün, fikri veya zihni bir emek ve çabanın ürünü olması gerekmektedir.
Tasarım düşüncesi, bir üründen bağımsız olarak hukukî korumadan yararlanamaz. Tasarımın koruma görmesi için mutlaka bir üründe tecessüm etmesi gerekir.
Madde 56 ‘da( Yenilik ve ayırt edicilik ); konusu düzenlenmiştir. Buna göre;
Tasarım, yeni ve ayırtedici ise kanun korumasından yararlanır.
Şayet birleşik parçalardan oluşan bir üründe, bir veya birkaç parça tasarım sözkonusu ise o parça ürüne takıldığında görünür halde ise , yenilikle beraber ayırtediciliği de varsa tasarım olarak korunması mümkün olur.
Bu maddede belirtilen normal kullanım; bakım, servis veya onarım işleri hariç olmak üzere, son kullanıcı tarafından kullanımı ifade eder.
Bir tasarım, diğer tasarımla mukayesesinde; Eğer mesnet alınan tesçilli tasarım ise onun başvuru veya rüçhan tarihinden daha önceki bir tarihte; Mesnet alınan tesçilsiz tasarım ise onun kamuya sunulduğu tarihten daha önceki bir tarihte kamuya sunulmamış ise YENİ kabul edilir.(Yenilik kriteri)
Tasarımlar bilgilenmiş kullanıcı açısından sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir.
Bilgilenmiş kullanıcı tasarımı mukayese ederken ; tesçilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden daha önceki bir tarihte; tesçilsiz tasarım için kamuya ilk sunulduğu tarihten daha önceki bir tarihte kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarım AYIRTEDİCİ kabul edilir. ( Ayırtedicilik kriteri)
Yenilik kavramı daha çok fiili bir duruma ilişkin olup her bir somut olayda ve somut ürün yönünden ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekir. Bununla birlikte yenilik unsurunun varlığı için önceden hiç bilinmeyen bir görünümün elde edilmesi veya bilinen bir görünümün değişik yorumlarla ve yaklaşımla yeniden tasarlanması olgusunun varlığı gerekir. Fikri mülkiyet hukukunda taklidin yasak, esinlenmenin ise serbest olduğu gözden uzak tutulmamalıdır. Bu olgu öğretide “yararlanma ve benzetme serbestisi ilkesi” olarak ifade edilir (Tekinalp, Fikri Mülkiyet, s.32).
Yenilik unsurunun tespitinde önemli olan tasarımın dış görünümdür. Görünmeyen unsurların tasarımın yeniliğine etkisi bulunmamaktadır.
Buradaki Bilgilenmiş kullanıcı; tasarımı kullanarak bilgi sahibi olmuş, tasarımı tanıyan, deneyim sahibi kullanıcı olarak tanımlanmaktadır. Öğretide ise bilgilenmiş kullanıcı bir uzman olmayıp, tasarım konusu ürünleri daha önce görmüş ve bu ürünlerin ne olduğunu bilebilecek bir ara veya nihai tüketici olarak anlaşılması gerektiği ifade edilir.
Bir tasarımın ayırt edici nitelikte olması, bu tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenime göre belirlenir. Ayırt edicilik tespit edilirken ayrıntıya girilir ve detaylı inceleme yapılır. Bilgilenmiş kullanıcının nazarında, farklılığın belirgin olması aranır. Bu unsurun tespitinde dış görünüm esas alınır. Tasarım başvurusundaki tarifnamelerin bu anlamda önemi bulunmamaktadır. Zira tasarımda korunan işlevsellik değil görsel unsurdur.
Madde 57 ‘de (1) Kamuya sunma) konusu düzenlenmiştir. Buna göre;
Ürünü sergileme, satış gibi yollarla piyasaya sürme, kullanma, tarif, yayım, tanıtım veya benzer amaçlı faaliyetleri kapsar. (kamunun bilgi erişimine sunulması )
Tasarımın gizlilik şartıyla üçüncü bir kişiye açıklanması kamuya sunma sayılmaz.
Şayet tasarım, başvuru veya rüçhan tarihinden önceki 12 ay içinde tasarımcı veya halefi ya da bu kişilerin izni ile 3.ncü bir kişi tarafından veya tasarımcı ya da halefleri ile olan ilişkinin kötüye kullanımı sonucu kamuya sunulması hâlinde bu açıklama tasarımın yeniliğini ve ayırt edici niteliğini etkilemez.
Madde 58 de ( Tasarımın Koruma kapsamı ve koruma dışı hâller ) konusu düzenlenmiştir. Buna göre;
Tasarım sahibi kendi tasarımına benzer ancak yenilik ve ayırtedicilik yönü bulunmayan tasarım sahiplerine , kullanıcılarına yönelik kanundan doğan bütün haklarını kullanabilecektir.
Burada değerlendirme yapılırken tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi de dikkate alınacaktır.
Şayet tasarım koruması 5846 sayılı FSEK’de aranan şartları da taşıyorsa… hükümlerine göre de korunabilir.
Tasarımın Koruma kapsamı dışında olan halleri ;
a) Kamu düzenine veya genel ahlaka aykırı tasarımlar.
b) Ürünün teknik fonksiyonunun zorunlu kıldığı görünüm özellikleri.
c) Tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün, başka bir ürüne mekanik olarak monte edilmesi veya bağlanması için belirli biçim ve boyutlarda üretilmesi zorunlu ürünlerin görünüm özellikleri.
ç) Paris Sözleşmesinin 2 nci mükerrer 6 ncı maddesi kapsamında yer alan hükümranlık alametleri ile bu kapsam dışında kalan ancak kamuyu ilgilendiren, dinî, tarihî ve kültürel değerler bakımından halka mal olmuş ve ilgili mercilerin tescil izni vermediği işaretlerin, armaların, nişanların veya adlandırmaların uygunsuz kullanımını içeren tasarımlar.
Yenilik ve ayırtedici olmaları şartıyla farklı veya eş birimlerden oluşan modüler bir sistemde bu birimlerin birbirleriyle sonlu veya sonsuz olarak çeşitli biçimlerde bağlantı kurmasını sağlayan tasarımlar korumadan yararlanır.”,
(Tasarım ) Madde 59 “(1) Tasarımdan doğan haklar münhasıran tasarım sahibine aittir. Üçüncü kişiler, tasarım sahibinin izni olmadan koruma kapsamındaki tasarım veya tasarımın uygulandığı ürünü üretemez, piyasaya sunamaz, satamaz, ithal edemez, ticari amaçlı kullanamaz veya bu amaçlarla elde bulunduramaz ya da bu tasarım veya tasarımın uygulandığı ürünle ilgili sözleşme yapmak için öneride bulunamaz.”,
Madde 77 (Hükümsüzlük)” (1) Aşağıdaki hâllerde tasarımın hükümsüz sayılmasına mahkeme tarafından karar verilir:
a) 55 inci maddenin birinci ve ikinci fıkralarında yer alan tanımlara uygun olmadığı, 56 ncı ve 57 nci maddelerde belirtilen şartları taşımadığı, 58 inci maddenin dördüncü fıkrası ( Koruma kapsamı dışında olan haller ) ve 64 üncü maddenin altıncı fıkrasının (c) bendi kapsamında ( 3 üncü madde kapsamına girmeyen gerçek veya tüzel kişilerce yapılan,tasarım tescil talepleri ) olduğu, başvurunun kötüniyetle yapıldığı ve bir fikri mülkiyet hakkının yetkisiz kullanımını içerdiği ispat edilmişse.
b) Hak sahipliğinin başka kişiye veya kişilere ait olduğu ispat edilmişse.
c) Sonradan kamuya açıklanan aynı veya benzer nitelikteki bir tasarımın başvuru tarihi, tescilli bir tasarımın başvuru tarihinden önce ise.
(2) 64 üncü maddenin altıncı fıkrasının (b) ve (ç) bentleri ile fikri mülkiyet haklarının yetkisiz kullanımı gerekçesiyle tasarımın bir kısmına ilişkin hükümsüzlük talebinin kabul edilmesi hâlinde, o kısmın tescili hükümsüz kılınır. Kısmi hükümsüzlük sonucunda tescilin devamı için, kalan kısmın koruma şartlarını sağlaması ve tasarım kimliğini muhafaza etmesi şarttır. ” hükümleri yer almaktadır.
DELİLLER ve DEĞERLENDİRME:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; ; davalı firmanın… nolu 26 sıra sayılı ” Konsol” ürününe ait tasarımın davacıya ait mesnet 3 ayrı marka ve…. sayılı tasarım karşısında davalı tasarımının bilgilenmiş kullanıcı nezdinde yenilik ve ayırt edicilik vasfı bulunup bulunmadığı, benzerlik oluşup oluşmadığı, benzerlik söz konusu ise teknik bir zorunluluktan kaynaklanıp kaynaklanmadığı, davalı tasarımının hükümsüzlüğünün gerekip gerekmediği noktasında olduğu tespit edilmiştir.
Türk Hukukunda koruma görecek olan bir tasarımda bulunması gereken olumlu şartlar ; a) Yenilik, b) Ayırt edici nitelik, c) Tasarlanan ya da Tasarımın uygulandığı Ürün ve/veya Ürün Parçası ve d) İnsan duyuları ile algılanabilen görünüm şeklinde sıralanabilir.
Tarafların dosyaya sunmuş oldukları iddia ve savunmalar , tüm delil ve belgelerin teknik bir boyutu da olduğundan mahkememizce konunun uzmanı bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.
25/07/2022 tarihli raporda ÖZETLE:” Tescilli tasarımlar karşılaştırılırken, yukarıda kısaca değinilen genel ilkelere uygun olarak değerlendirme yapılmıştır. Bu çerçevede söz konusu değerlendirme yapılırken belirlenmesi gereken husus, “bilgilenmiş kullanıcı” kavramıdır. Bilgilenmiş kullanıcı; tasarımı kullanarak bilgi sahibi olmuş, tasarımı tanıyan, deneyim sahibi kullanıcı olarak tanımlanmaktadır. Bilgilenmiş kullanıcı olarak tespit edilen kişilerin kesinlikle birer uzman olmadıkları, aksine daha önce ilgili tasarımla karşılaşmış olağan bir kullanıcı olması beklenmektedir. Bu bağlamda bilgilenmiş kullanıcı, söz konusu ürünün doğası, görünümü ve teknik olarak sahip olduğu zorunlu özellikleri hakkında bilgi sahibi olan ve başka bir deyişle ürün hakkında uzman kadar olmasa da temel düzeyde bilgi sahibi olan kişidir ve bilgilenmiş kullanıcının her somut olay için ayrı ayrı tespit edilmesi gerekir. Bilgilenmiş kullanıcılar birer uzman olmayacakları için tasarımın detaylarındaki küçük farklılıklara dikkat etmeyecek ancak alım tercihlerini etkileyecek hususlarda yapılan değişiklikleri fark edebilecek kişilerdir. Somut olay için heyetimiz hipotetik bilgilenmiş kullanıcıyı emtianın geniş kitleler tarafından kullanıldığı varsayımından mobilya araştıran, satın alma kararı veren veyahut başka sebeplerle piyasayı takip etmiş, deneyimli bir tüketici olarak belirlemiştir. Bu kişi uzman değildir, ihtiyacı doğrultusunda farklı seçenekleri gözeten ve tercihte bulunacak birisidir.
…. numaralı Tescilli Tasarımların Görsellerinin Karşılaştırılması:
Davacı tarafa ait … sayılı tescilli konsol ürünü; genel görünümü oval bir formda olan konsolun geniş yan yüzeyleri, genel forma uyumlu yarım daire şeklinde kısa kenarları oluşturmuştur. Başvuruda yer alan resimden görüldüğü kadarıyla tüm yüzey ince ve dikine yerleştirilmiş stor görünümlüdür. Ön orta kısımda bu stor görünümden farklı olarak dikine ince dikdörtgen şeklinde farklı desende bir bölüm bulunmaktadır. Ürünün dört kapaklı olduğu anlaşılmaktadır. Konsolun ayakları genel oval formuna uygun olarak yarım oval formda iki kenarda dörtgen metal profillerden oluşturulmuştur.
Davalı tarafa ait … sayılı tescilli ürün; davacı taraf ürüne benzer şekilde genel görünümü oval bir formda olan konsolun geniş yan yüzeyleri, genel forma uyumlu yarım daire şeklinde kısa kenarları oluşturmuştur. Yan ve ön yüzeyler kalın ve dikine yerleştirilmiş stor görünümlüdür. Ayaklar davacı taraf ürünündeki gibi aynı biçimde genel oval formuna uygun olarak yarım oval formda iki kenarda dörtgen metal profillerden oluşturulmuştur. Konsol ön yüzeyinin aynı bölgesinde davacı taraf ürününde olduğu gibi farklı desende dikey bir şerit bulunmaktadır.
SONUÇ; Davacı tarafa ait … sayılı tescilli konsol ürünü ile davalı tarafa ait…. sayılı tescilli konsol ürünün sahip oldukları ortak özelliklerle karıştırılmaya sebebiyet verecek derecede benzer oldukları, ürünler arasındaki farklılıkların bilgilenmiş kullanıcı nezdinde ayırt edici derecede bir farklılık oluşturmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.” şeklinde; ifade edilmiştir.
GEREKÇE:
Tarafların iddia ve savunmaları, sunulan delil ve belgeler, dava konusu tasarım , ürünlerin kullanımına ait görseller, bilirkişi heyet raporu ve dosya içeriği birlikte değerlendirildiğinde;
Davalı firmanın ….nolu 26 sıra sayılı ” Konsol” ürününe ait tasarımın davacıya ait mesnet 3 ayrı marka ve… sayılı tasarım karşısında davalı tasarımının bilgilenmiş kullanıcı nezdinde yenilik ve ayırt edicilik vasfı bulunmadığı gerekçesiyle hükümsüzlüğü talep edilmiştir.
Teknik boyutu karşısında konunun uzmanlarından oluşan Uyap’ta kayıtlı bilirkişi heyetinin sunduğu 25/07/2022 tarihli raporda geçen ” Davacı tarafa ait…. sayılı tescilli konsol ürünü ile davalı tarafa ait …. sayılı tescilli konsol ürünün sahip oldukları ortak özelliklerle karıştırılmaya sebebiyet verecek derecede benzer oldukları, ürünler arasındaki farklılıkların bilgilenmiş kullanıcı nezdinde ayırt edici derecede bir farklılık oluşturmadığı “şeklindeki özetlenen tespit ve görüşlere aynı gerekçeler iştirak edilerek davacıya ait tasarım yenilik / ayırtedicilik vasfını taşımadığından davanın kabulü ile dava konusu tasarımın SMK 77.nci maddesine göre Hükümsüzlüğüne karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın KABULÜNE,
2-Dava konusu …. sayılı 26 sıra nolu tasarımın hükümsüzlüğüne, sicilden terkin edilmesine, karar kesinleştiğinde Türk Patente yazı yazılmasına,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL maktu karar harcından peşin alınan 59,30 TL’nin düşümü ile bakiye 21.4 TL’nin davalılardan eşit tahsiliyle Hazine’ye gelir kaydına,
4-AAÜT uyarınca 15.000.00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine,
5-Davacının yaptığı; 2.350.00 bilirkişi ücreti, 72.00 TL tebligat ücreti, 80,70 TL ilk harç masrafı olmak üzere toplam 2.502,7 TL yargılama giderinin davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde arta kalan gider avansının taraflara iadesine,
Dair verilen karar davalı firma vekilinin yüzüne karşı, davacı vekilinin yokluğunda 6100 sayılı HMK 341 ila 345 inci maddesine göre tebliğden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememiz aracılığı ile … Mahkemesine istinaf kanun yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar okunup açıklandı. 14/09/2022
Katip …
¸e-imza
Hakim …
¸e-imza