Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/249 E. 2022/85 K. 21.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
T.C. ”TÜRK MİLLETİ ADINA”
ANKARA
4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR
HUKUK MAHKEMESİ K A R A R

ESAS NO : 2021/249
KARAR NO : 2022/85

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. …….
DAVALI : … -… ….
VEKİLİ : Av. … -….
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 02/09/2021
KARAR TARİHİ : 21/03/2022 Yazım Tarihi : 20/04/2022
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde ÖZETLE:Müvekkili ile davalı Şirket
arasında “Hizmet Yeterlilik Belgesi ve Markası Kullanma Tip Sözleşmesi” akdedildiğini, bu
sözleşme uyarınca sağlanan teknik hizmet, muayene, kalibrasyon, deney hizmetleri ile belge
kullanma ve teknik hizmet ücretlerinin karşılığı olarak aşağıda tarih ve sayıları yazılı faturalar
tanzim edildiğini, 01.08.2018 tarih ve MTS012229 nolu fatura, 18.10.2018 tarih ve…
nolu fatura, 06.11.2018 tarih ve 420502 nolu faturaların kesildiğini, davalı tarafça söz konusu
fatura bedellerinin ödenmesi için müvekkili tarafından ihbarname gönderilmiş ancak yine de
ödeme yapılmadığını, davalı aleyhine … İcra Müdürlüğü’nün 2019/394 Esas sayılı dosyası
ile icra takibi başlatıldığını, dosyanın Ankara … İcra Müdürlüğü’nün 2020/1707 Esasına
kaydedildiğini, icra takibi başlatıldıktan sonra 30.01.2020 ve 30.09.2020 tarihlerinde
davalı/borçlu tarafından ödeme yapıldığını, takip talebindeki tutarın 12.782,47-TL olduğunu,
davalı tarafça takipten sonra yapılan toplam ödeme tutarının 11.406,59-TL olduğunu, yapılan
ödeme düşüldükten sonra kalan bakiye olan takip tutarının 1.375,88-TL kısmının takip sonrası
faiz, takip masrafları, harçlar ve takip vekalet ücreti halihazırda ödenmediğini, alacak miktarı
sözleşmeler, faturalar ve ihbarnameler ile belirli olduğundan, icra takibine haksız
olarak yapılmış itirazın iptali (ödeme sonrası kalan 1.375,88 TL ve ferileri açısından) ile davalı
tarafından ödenen tutar düşüldükten sonra kalan bakiye üzerinden takibin devamına, davalı
aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini karar verilmesini talep ve dava etmiş, duruşmada da dilekçesini aynen tekrar etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı Vekili dilekçe ve beyanında ÖZETLE: Tebligatın usule uygun olduğunu, usule aykırı yapılan tebligata itiraz ettiklerini, gönderilen ödeme emri ekinde
hiçbir dayanak belge olmadığından ve herhangi bir belgeye dayanılmadan icra takibi
açıldığından takibe itiraz edildiğini ve Ankara … Hukuk Mahkemesi 2020/318 Esas sayılı
dosyası ile şikayet yoluna başvurulduğunu ve usulsüz tebligat sebebi ile ödeme emrinin
iptaline karar verildiğini, davacı tarafın talebi ile tarafımıza ödeme emri tekrar tebliğ edilmiş
ve bu ödeme emrinde de borcun sebebi belirtilmediğini, dayanak olarak dava dosyasına
sunulan bilgi ve belgeler tarafımıza tebliğ edilmediğini, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun iş
bu takibe itirazımız neticesinde takip durdurulduğunu, Ankara … İcra Müdürlüğünün
2020/1707 esas sayılı icra takip dosyasından takip talebi ve borçluya gönderilen ödeme emri incelendiğinde, takibin dayanağı belli olmadığı gibi dayanaklar müvekkilime ve vekil olarak
tarafıma gönderilen ödeme emri tebligatına eklenmediğini ve müvekkiline tebliğ edilmediğini,
takibinde haksız ve kötüniyetli olduğu aşikar olan alacaklı-davacının dava dilekçesinde
dayanmış olduğu ödenmiş fatura bedellerine ilişkin haksız ve mesnetsiz davasının reddi ile
%20 kötüniyet tazminatı istemek zorunluluğu doğduğunu belirterek davanın reddini talep
etmiştir.
MUHAKEME:HMK kapsamında “Basit Yargılama Usulü ” uygulanmıştır.
2004 sayılı İCRA İFLAS KANUNU ;
67.nci maddesinde; “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminata mahkum edilir.
İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.”,
6769 sayılı SINAİ MÜLKİYET KANUNU (10/01/2017 yürürlük)
Madde 7/2 ” Marka tescilinden doğan haklar münhasıran marka sahibine aittir.” ,
6098 sayılı TÜRK BORÇLAR KANUNU (2011 tarihli)
Madde 112″Borç hiç veya gereği gibi ifa edilmezse borçlu, kendisine hiçbir kusurun yüklenemeyeceğini ispat etmedikçe, alacaklının bundan doğan zararını gidermekle yükümlüdür.”
Madde 117 “Muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer.
Borcun ifa edileceği gün, birlikte belirlenmiş veya sözleşmede saklı tutulan bir hakka dayanarak taraflardan biriusulüne uygun bir bildirimde bulunmak suretiyle belirlemişse, bu günün geçmesiyle; haksız fiilde fiilin işlendiği, sebepsiz zenginleşmede ise zenginleşmenin gerçekleştiği tarihte borçlu temerrüde düşmüş olur. Ancak sebepsiz zenginleşenin iyiniyetli olduğu hâllerde temerrüt için bildirim şarttır.”
Madde 118 ” Temerrüde düşen borçlu, temerrüde düşmekte kusuru olmadığını ispat etmedikçe, borcun geç ifasından dolayı alacaklının uğradığı zararı gidermekle yükümlüdür.”
Madde 121″Faiz veya irat borcunu ya da bağışladığı bir miktar parayı ödemekte temerrüde düşen borçlu, icra takibine girişildiği veya dava açıldığı günden başlayarak, temerrüt faizi ödemekle yükümlüdür.
Buna aykırı olarak yapılan anlaşmalar, ceza koşulu hükümlerine tabi olur.
Temerrüt faizine, ayrıca temerrüt faizi yürütülemez.” hükmü yer almaktadır.

DELİLLER ve DEĞERLENDİRME:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacı tarafın “Hizmet Yeterlilik Belgesi ve TSE İbareli Marka Kullanma Tip Sözleşmesi” kapsamında davacı tarafça düzenlenen fatura bedellerinin ödenmemesi üzerine yapılan icra takibine davalının itiraz etmesi üzerine takibin durduğu, icra takibinin iptalinin ve takibin devamı konusunda işlem yapılıp yapılmayacağı noktasında icra takibine itiraz davası olduğu anlaşılmıştır.
Davaya konu takibin yapıldığı Ankara 29.ncu İcra Müdürlüğünün 2020/1707 sayılı dosyası getirtilip ,sunulan belgeler ile birlikte dosya teknik hesap ve inceleme açısından bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Bilirkişi tarafından sunulan 21/12/2021 tarihli KÖK raporda ÖZETLE ” Tarafların dilekçeleri, davacı TSE’ce düzenlenmiş faturalar, faturaların davalı … Asansör Ltd. Şti.’ne gönderildiğine ilişkin ihbarname yazısı, icra takip dosyası evrakları, taraflar arasında akdedilen 16.02.2015 tarihli Hizmet Yeterlilik Belgesi ve Markası Kullanma Tip Sözleşmesi, TSE’ce … Asansör Ltd. Şti.’ne verilen TSE-HYB Hizmet Yeterlilik Belgesi ve diğer dokümanların incelenmesi ve değerlendirilmesi sonucunda;
1- Davacı alacaklı … (TSE)’nin, davalı borçlu … Asansör Ltd. Şti.’ne aleyhine Ankara 29. İcra Müdürlüğünün 2019/1707 Esas sayılı dosyasında toplamda 12.782,47 TL üzerinden icra takibi başlattığı; yapılan inceleme ve hesaplama sonucunda, 28.09.2019 icra takibinin ilk açılış tarihi itibariyle, itirazın iptaline konu asıl alacak tutarını oluşturan üç adet fatura bedeli ve takip öncesi işlemiş faiz toplamı 12.391,56 TL’yi (=11.460,59 + 930,97) talep edebileceğinin hesaplandığı;
2- Fakat, davalı borçlu … Asansör Ltd. Şti. tarafından davacı TSE’ye icra takibi açıldıktan sonra 31.01.2020 ve 30.09.2020 tarihlerinde toplam 11.460,59 TL’nin ödenmesi sebebiyle icra takibi açıldıktan sonra davacıya banka kanalıyla ödenen 11.460,59 TL’nin mahsubu sonucunda, davacı TSE’nin takip açılış tarihi itibariyle icra takibine kaldığı yerden devam edebileceği miktarın 930,97 TL (=12.391,56 – 11.460,59) olacağı;
3- Ayrıca, davalı … Asansör Ltd. Şti. yaptığı ödemeleri icra takibi açıldıktan sonra yapmış olması nedeniyle, davacı TSE’ce davalı … Asansör Ltd. Şti.’den 970,60 TL ödeme tarihleri kadar işlemiş faiz, icra vekalet ücreti, icra harç masraf kalemlerini talep edebileceği, bu kalemlerin ileri tarihli muhtemel ödeme tarihine göre İcra Müdürlüğünce hazırlanacak Dosya Hesabında borç tutarına eklenmesinin tabi olacağı;
4- Sonuçta, Ankara 29. İcra Müdürlüğünün 2019/1707 Esas sayılı dosyasının 28.09.2019 icra takibi açılış tarihi itibariyle 930,97 TL üzerinden takibin devam edebileceği; buna göre icra takibinde takip açılış tarihi itibariyle davacı TSE’nin takip öncesi asıl alacak, işlemiş faiz ve masraf bedeli alacağı kalemlerinde 444,91 TL (=1.375,88 – 930,97) tutarında fazla talepte bulunduğu;
4- İcra inkar tazminatına ilişkin takdirin Mahkemeye ait olduğu;” şeklinde ;
Taraf vekillerinin bu rapora İtirazı üzerine aynı bilirkişiden alınan 27.01.2022 tarihli EK raporda” DAVACI TARAFIN KÖK RAPORA İLİŞKİN İTİRAZLARI
a)Davacı Tarafın Bilirkişi Kök Raporuna Karşı Yaptığı İtirazlar
Davacı … (TSE) vekili, 21.12.2021 tarihli Bilirkişi Kök Raporuna ilişkin yaptığı 30.12.2021 tarihli itiraz özetle; Raporda faizin 7 gün sonrasında başlatılarak hesaplanması usule, yasaya, hakkaniyete aykırılık teşkil ettiğini, masraf bedeli alacağı oluşmadığı yönündeki iddia haksız, mesnetsizdir ve dikkate alınmaması gerektiğini, icra takibinde talep ettikleri tutarların gerçeği yansıttığını ve müvekkiline ödenmeyen borcun tahsil edilmesi gerektiğini belirterek ek rapor alınmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
b)Davacının İtirazları Hakkında
Davacı TSE temerrüt tarihine ve faiz tutarına itiraz etmiştir. Ancak, Bilirkişi Kök Raporunda belirtildiği üzere, ihbarname de gecikme faizi ile ilgili olarak “İş bu ihtarın tarafınıza tebliğini takip eden 7 (yedi) iş günü içerisinde vadesi gelmiş genel toplam borç tutarınızı www.tse.org.tr internet sitesi Online İşlemler veya TSE veznelerinden v ya aşağıda belirtilen IBAN numarasına fatura numaranızı belirterek oluşan yasal gecikme faizi ile birlikte ödemeniz gerekmektedir.” belirtilmiştir. Buna göre; davacı TSE tarafından davalı … Asansör Ltd. Şti.’den; ihbarnamenin davalı Şirkete tebliğ olduğu 20.10.2018 tarihinden itibaren 7 işgünü sonrası olan 01.11.2018 tarihinden itibaren fatura toplam tutarları olan 11.406,59 TL asıl alacağa yasal faiz işletilmesi yönündeki hesaplama doğru şekilde tespit edilmiştir.
Davacı TSE masraf alacağı oluştuğunu belirtmektedir. Oysaki, Bilirkişi Kök Raporunda belirtildiği üzere, davacı TSE tarafından davalı … Asansör Ltd. Şti.’ne masraf bedeli alacağı oluştuğuna dair bir yazılı delil ve bilgi mevcut olmadığından 209,88 TL’lik masraf bedeli alacağının oluşmadığı sonucuna varılmaktadır.
DAVALI TARAFIN KÖK RAPORA İLİŞKİN İTİRAZLARI
a)Davalı Tarafın Bilirkişi Kök Raporuna Karşı Yaptığı İtirazlar
Davacı … Asansör Ltd. Şti. vekili, 21.12.2021 tarihli Bilirkişi Kök Raporuna ilişkin yaptığı 10.01.2022 tarihli itiraz özetle; ödeme emrinde ve takip talebinde de takibe konu dosya da davacı tarafından takibe dayanak olarak hiç bir bilgi belge sunulmamış ve takip hiç bir belgeye dayandırılmadığını, İcra İflas Kanununun 58 ve 61’nci maddelerinde takibin bir belgeye dayanması halinde belge aslının ya da alacaklı ya da yetkili temsilcisi tarafından onaylanmış bir suretinin de takibe eklenmesi ve bunların borçluya gönderilen ödeme emri tebligatı ile birlikte borçluya tebliğ edilmesi gerektiğini, bu usule uyulmaksızın yapılan tebligatlar usulsüz tebligat olduğunu,dayanağı ve sebebi takip talebinde ve ödeme emrinde sebebi belirtilmeyen borca istinaden yapılan icra takibine müvekkilimizin itirazı haklı olduğunu,  takibinde haksız ve kötüniyetli olduğu aşikar olan alacaklı-davacının dava dilekçesinde dayanmış olduğu ancak takip talebinde dayanmadığı ödenmiş fatura bedellerine ilişkin hesaplama yapılması hukuka ve oluşa aykırı olduğunu,TSE borç sorgulama ekranında da davaya konu faturalara ilişkin olarak ne gecikme zammı ne de asıl alacak borcu bulunmadığının açıkça ortada olduğunu, hal böyle iken bilirkişinin neye göre hesap yaptığının anlaşılamadığını, ekte sundukları belgeden de bu durumun görüleceğini, Raporun, yeterli araştırma ve inceleme yapılmadan kaleme alındığını belirterek yeniden Rapor alınmasını talep etmektedir.
b)Davalının İtirazları Hakkında
Davalı … Asansör Ltd. Şti. icra takibindeki tebligatın usulsüz olduğunu ve Bilirkişi Raporundaki hesaplamanın neye göre yapıldığının anlaşılamadığını belirtmektedir. Öncelikle, icra takibindeki tebligatın usulsüz olup olmadığı konusu hukuki bir konu olup, Bilirkişilik görev tanımım dışındadır. Bilirkişi Kök Raporundaki hesaplamalar ise dava dosyası içindeki delillere göre yapılmıştır. Davalı yanca itiraz dilekçesi ekinde Bilirkişi Kök Raporu hazırlandıktan sonra sunulan Cari Hesap Ekstresinde de davalının davacı TSE’den almış olduğu hizmetlere ilişkin borç tutarlarının ve sonuçta yapılan ödemeler sonucunda, davalı … Asansör Ltd. Şti.’nin davacı TSE’ye 1.738,81 TL borcu kaldığı görülmektedir. Somut olayda ise davalı … Asansör Ltd. Şti. Tarafından davacı TSE’ye kısmi ödemeler yapılmadan önce icra takibi başalatılmış olması sebebiyle, bu hesaplamada farklılıklar oluşması gayet normaldir. Nitekim, Bilirkişi Kök Raporunda da belirtildiği gibi davalı tarafça icra takibi açıldıktan sonra davacıya ödeme yapıldığından, toplam 12.391,56 TL’lik tutardan davalı … Asansör Ltd. Şti. tarafından icra takibi açıldıktan sonra davacıya banka kanalıyla ödenen 11.460,59 TL mahsup edildiğinde, davacı TSE’nin icra takibine kaldığı yerden devam edebileceği tutar 930,97 TL (=12.391,56 – 11.460,59) olduğu doğru bir hesaplama yöntemidir.
Sonuçta, Bilirkişi Kök Raporunda belirtilen tespitler ve hesaplamalar geçerlidir. Davacı ve davalı tarafın Kök Rapora olan itirazlarının Bilirkişi Kök Raporundaki tespit ve sonucu değiştirici etkisi bulunmamaktadır.
SONUÇ; Mahkemece verilen görev kapsamında tarafların Bilirkişi Kök Raporuna ilişkin yaptığı itirazların ve davalı yanca yeni sunulan belgenin incelenmesi ve değerlendirilmesi sonucunda, nihai takdir Mahkemeye ait olmak üzere, tarafların Bilirkişi Kök Raporuna karşı yaptıkları itirazların, Bilirkişi Kök Raporundaki tespiti ve sonucu değiştirici nitelikte olmadığı; neticeten davalı … Asansör Ltd. Şti.’nce davacı TSE’ye icra takibi açıldıktan sonra yapılan kısmi ödemelerin mahsubunun gerektiği gözetilerek yapılan hesaplamalar sonucunda, Ankara 29. İcra Müdürlüğünün 2019/1707 Esas sayılı dosyasının 28.09.2019 icra takibi açılış tarihi itibariyle 930,97 TL üzerinden takibin devam edebileceği sonucuna varılmıştır.” şeklinde ifade edilmiştir.
Bilirkişi raporu ve ek raporu dosyadaki iddia ve savunmaya, sunulan delillere , icra takip dosyası içeriğine uygun ve denetlenebilir olduğundan taraf vekillerinin yeni rapor veya ek rapor talepleri HMK 30.ncu madde kapsamında değerlendirilerek yargılamanın gereksiz uzamaması için bu talepler reddedilmiştir.
GEREKÇE :
Tarafların iddia ve savunması, sunulan deliller, icra takip dosyası içeriği , bilirkişi raporu ve ek raporu ile dosya bütünü ile ele alınıp değerlendirildiğinde;
Taraflar arasında “Hizmet Yeterlilik Belgesi ve TSE İbareli Marka Kullanma Tip Sözleşmesi” düzenlendiği, bu kapsamda da davacının davalı tarafa 01.08.2018 tarih ve MTS012229 nolu fatura, 18.10.2018 tarih ve MTS135966
nolu fatura, 06.11.2018 tarih ve 420502 nolu faturalar kesildiği, ihbara rağmen ödenmemesi üzerine icra takibine başlanıldığı sunulan delilleri icra dosyası içeriği ve bilirkişi raporu ile anlaşılmıştır.
Teknik hesaplama kısmı da dikkate alınıp benimsenen bilirkişi raporu ve ek raporunda “1- Davacı alacaklı … (TSE)’nin, davalı borçlu … Asansör Ltd. Şti.’ne aleyhine Ankara 29. İcra Müdürlüğünün 2019/1707 Esas sayılı dosyasında toplamda 12.782,47 TL üzerinden icra takibi başlattığı; yapılan inceleme ve hesaplama sonucunda, 28.09.2019 icra takibinin ilk açılış tarihi itibariyle, itirazın iptaline konu asıl alacak tutarını oluşturan üç adet fatura bedeli ve takip öncesi işlemiş faiz toplamı 12.391,56 TL’yi (=11.460,59 + 930,97) talep edebileceğinin hesaplandığı;
2- Fakat, davalı borçlu … Asansör Ltd. Şti. tarafından davacı TSE’ye icra takibi açıldıktan sonra 31.01.2020 ve 30.09.2020 tarihlerinde toplam 11.460,59 TL’nin ödenmesi sebebiyle icra takibi açıldıktan sonra davacıya banka kanalıyla ödenen 11.460,59 TL’nin mahsubu sonucunda, davacı TSE’nin takip açılış tarihi itibariyle icra takibine kaldığı yerden devam edebileceği miktarın 930,97 TL (=12.391,56 – 11.460,59) olacağı;
3- Ayrıca, davalı … Asansör Ltd. Şti. yaptığı ödemeleri icra takibi açıldıktan sonra yapmış olması nedeniyle, davacı TSE’ce davalı … Asansör Ltd. Şti.’den 970,60 TL ödeme tarihleri kadar işlemiş faiz, icra vekalet ücreti, icra harç masraf kalemlerini talep edebileceği, bu kalemlerin ileri tarihli muhtemel ödeme tarihine göre İcra Müdürlüğünce hazırlanacak Dosya Hesabında borç tutarına eklenmesinin tabi olacağı;
4- Sonuçta, Ankara 29. İcra Müdürlüğünün 2019/1707 Esas sayılı dosyasının 28.09.2019 icra takibi açılış tarihi itibariyle 930,97 TL üzerinden takibin devam edebileceği; buna göre icra takibinde takip açılış tarihi itibariyle davacı TSE’nin takip öncesi asıl alacak, işlemiş faiz ve masraf bedeli alacağı kalemlerinde 444,91 TL (=1.375,88 – 930,97) tutarında fazla talepte bulunduğu;
Neticeten davalı … Asansör Ltd. Şti.’nce davacı TSE’ye icra takibi açıldıktan sonra yapılan kısmi ödemelerin mahsubunun gerektiği gözetilerek yapılan hesaplamalar sonucunda, Ankara 29. İcra Müdürlüğünün 2019/1707 Esas sayılı dosyasının 28.09.2019 icra takibi açılış tarihi itibariyle 930,97 TL üzerinden takibin devam edebileceği sonucuna varılmıştır.” şeklinde tespit ve hesap edilen şekildeki özetlenebilen görüşe aynı gerekçelerle iştirak edilerek;
Davacı idarenin yukarıda belirtilen 3 ayrı faturadan dolayı icra takibi talebi kısmen haklı görülerek” Ankara 29.İcra Müdürlüğünün 2020/1707 İcra takip dosyasına yönelik 930,97 TL bakiye alacak üzerinden itirazın İPTALİNE, bu miktar üzerinden takibin DEVAMINA, İptaline karar verilen miktarın %20’si olan 186,19 TL İcra İnkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine” şeklinde hüküm kurulmuştur.
Davacının icra takibi TL miktarı üzerinden 3/4 oranında haklı olduğu ( yargılama gideri açısından) düşünülmüştür.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
2-Ankara 29.İcra Müdürlüğünün 2020/1707 İcra takip dosyasına yönelik 930,97 TL bakiye alacak üzerinden itirazın İPTALİNE, bu miktar üzerinden takibin DEVAMINA,
3-İptaline karar verilen miktarın %20’si olan 186,19 TL İcra İnkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 63,594 TL karar ilam harcından peşin alınan 59,30 TL + icra dosyasından alınan 63,91 TL harcın toplamı olan 123,21‬ TL ‘nin düşümü ile bakiye 59,615 ‬ TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
5-AAÜT uyarınca 444,91 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsiliyle davalılara verilmesine,
6-AAÜT uyarınca 930,97 TL vekalet ücretinin davalılardan tahsiliyle davacıya verilmesine,
7-Davacının yaptığı (750,00 TL bilirkişi ücreti, 77,1‬ TL tebligat gideri, 123,21 ilk harç masrafı ) olmak üzere toplam 950,31‬ TL nin kabul ve red oranına göre takdiren 3/4 ‘ü olan 712,73 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu m. 18/A-13 ve Arabuluculuk Asgari Ücreti Tarifesi m. 3/4 hükmü uyarınca 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 990‬,00 TL’sinin davalıdan, 330 TL’sinin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
9-Karar kesinleştiğinde arta kalan gider avansının taraflara iadesine,
Dair verilen karar davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, 6100 sayılı HMK 341 ila 345 inci maddesine göre tebliğden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememiz aracılığı ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar okunup açıklandı. 21/03/2022

Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır