Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/233 E. 2022/218 K. 12.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

T.C. “TÜRK MİLLETİ ADINA”
ANKARA
4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR
HUKUK MAHKEMESİ K A R A R

ESAS NO : 2021/233
KARAR NO : 2022/218

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … ….
VEKİLİ : Av. … – [….
DAVALI : 1…
VEKİLİ : Av. … …
DAVALI : 2- … -… ….
DAVA : Marka 2021-M-4583 Sayılı YİDK Kararı İptali- Sicilden terkin
DAVA TARİHİ : 16/08/2021
KARAR TARİHİ : 12/09/2022 Yazım Tarihi: 12/10/2022
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde ÖZETLE: Davalının 2019/112402 sayılı … ibareli markanın ilanına müvekkili tarafından yapılan itirazın….tarafından red edildiğini, taraf markaların …. kararında da belirtildiği gibi görsel, işitsel düzeyde benzer olduğunu, müvekkili adına …. sayılı … markasının 05 ve 44. Sınıfta yer alan tüm mal ve hizmetlerde tescilli olduğunu, dava konusu … ibaresinin de 44. Sınıfta yer alan hizmetlerde başvurusunun yapıldığını, her iki markanın da 44. Sınıftaki hizmetlerin birebir aynı olduğunu, müvekkilinin…. resmi sitesinden de görüleceği üzere iştigal alanın “Hayvan Sağlığı İlaçları” olduğu, hizmet kapsamında bu ilaçların satış ve pazarlamasının yapıldığı “Veterinerlik Hizmetleri”ne girdiğini, Hayvan Sağlığı İlaçları” ile “Veterinerlik Hizmetleri” arasında benzerlik bulunduğunu, müvekkilinin … markasının tanınmış marka olduğunu, bu tanınmışlıktan davalının haksız yarar elde edeceğini, müvekkilinin markasının itibarını zedeleyeceğini belirterek 15.06.2021 tarih ve ….sayılı kararının iptaline, 44 numaralı emtia sınıfı için …. başvuru numaralı … ibareli markaya ilişkin kararının iptaline, tescil edilmişse sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiş, duruşmada da dilekçesini aynen tekrar etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı kurum vekili dilekçe ve beyanında ÖZETLE: Alınan kararlar ve yapılan işlemlerin usule ve yasaya uygun olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı firmaya usulüne uygun tebligat yapıldığı halde davaya cevap vermediği görülmüştür.
MUHAKEME:HMK kapsamında “Yazılı Yargılama Usulü ” uygulanmıştır.
DELİLLER ve DEĞERLENDİRME:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davalı firmanın…. başvuru sayılı markasının davacı firmaya ait kurum nezdinde ileri sürülen mesnet markaları arasında SMK 6/1 maddesine göre iltibas koşulları oluşup oluşmadığı, davacı tarafın SMK 6/5 maddesine göre markalarının tanınmışlığı ve SMK 6/9 maddesine göre davalı başvurusunun kötü niyetli yapıldığı iddialarının yerinde ve doğru olup olmadığı, ….sayılı…. kararının (kullanım ispatı hususundaki değerlendirme dahil) yerinde ve doğru olup olmadığı, davalı markasının tescili halinde terkini gerekip gerekmediği noktasında olduğu anlaşılmıştır.
…. kararının 17/06/2021 tarihinde davacı tarafa tebliğ edildiği, davacının da 5000 sayılı …. Kanununun 15/C maddesinde öngörülen iki aylık süre içerisinde 16/08/2021 tarihinde ve 6769 sayılı SMK 156.ncı maddesinde görevli ve yetkili mahkemeye dava açtığı anlaşılmıştır.
…. sayılı kararında; “…. başvuru numaralı “…” ibareli başvurunun ilanına yapılmış olan itirazın reddi yönündeki Markalar Dairesi Başkanlığı kararına karşı, başvurunun 2…. sayılı “… şekil”, “bavvet sefalexin” “bavetaxin”, “… metazin”, “… cal-….”… ibareli markalar ile karıştırılma ihtimali, tanınmışlık, diğer gerekçelerle 6769 s. SMK’nın 6 ncı maddesi uyarınca reddedilmesi talebiyle yapılan itiraz incelenmiştir.
……………………
Başvuru sahibi yayına itiraza cevaben sunduğu karşı görüş dilekçesinde 6769 S. SMK’nın 19/2 maddesi hükmü kapsamında, itiraza gerekçe olarak gösterilen… tescil numaralı itiraz gerekçesi markalar hakkında 44. SINIF bakımından kullanımın ispatlanmasını talep etmiştir…“İtiraza karşı görüş formunda başvuru sahibi tarafından …. sayılı markaların 44. Sınıf emtiasında kullanımın ispatlanması talep edilmiştir. Anılan markalardan sadece …. sayılı marka 44. Sınıfta tescilli olduğundan talep sadece bu marka için geçerli görülmüştür. İtiraz sahibi tarafından sunulan deliller ….numaralı “…” markasının 44. Sınıfta kullanımını ispatlamaya yeterli görülmemiş olup 44. Sınıf emtiası itiraz incelemesinde dikkate alınmamıştır.” Tespitinde bulunduğunu, Kurul tarafından yapılan incelemede muterizin …. sayılı markasının kapsamında 44. Sınıf emtialar bulunmakla birlikte ….sayılı markasında 44. Sınıf emtiasının bulunmadığı tespit edilmiştir. Bu nedenle muterizin sadece …sayılı markasının 44. Sınıf için kullanımının ispatına yönelik gönderilen deliller incelendiğinde, söz konusu …sayılı markanın 44. Sınıfta kullanımını ispatlamaya yeterli belge/delil bulunmadığı tespit edildiğinden söz konusu markanın 44. Sınıf kapsamında 6/1 incelemesinde esas alınması mümkün görülmemiştir. Başvuru ile ….sayılı marka görsel ve işitsel düzeyde benzer markalar oldukları kanaatine varılmakla birlikte, … sayılı markanın kapsamında kullanım ispatına konu edilmeyen emtiaları ile başvuru kapsamında yer alan hizmetlerin aynı/aynı türde mal/hizmetler olmadıkları, malların/hizmetlerin benzerliği, karıştırılma ihtimalinin ortaya çıkabilmesi için varlığı zorunlu koşullardan birisi olduğundan ve somut olayda, uyuşmazlığa konu işaretlerin mal/hizmetleri arasında bir benzerlik bulunmadığı tespit edilmiş olduğundan, çekişme konusu 2011/17636 sayılı marka arasında karıştırılma ihtimali bulunmadığı sonucuna ulaşılmış ve 6769 S. SMK’nın 6/1 maddesi kapsamında söz konusu itiraz gerekçesi marka açısından yapılan itiraz haklı bulunmamıştır
. Diğer itiraz gerekçesi… sayılı … sefalexin, bavetaxin, … metazin, … cal-mıx, … spiramet, … maxivit, … butafan, … flunox ibareli markaların ise başvuru ile itiraza konu hizmetler açısından iltibasa yol açacak mahiyette benzer markalar olmadıkları tespit edilmiş olup sonuç itibariyle söz konusu markalar kapsamında 6/1 bendi açısından yapılmış itirazın reddi yönünde alınmış Markalar Dairesi Başkanlığı kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır. Diğer iddialar da yerinde görülmemiş olup sonuç itibariyle işbu itirazın da reddine karar verilmiştir.
KARAR: İtirazın reddedilmesine oybirliği ile karar verilmiştir. ” şeklinde ifade edilmiştir.
6769 sayılı SINAİ MÜLKİYET KANUNU (10/01/2017 yürürlük)
Madde 6 (Marka tescilinde nispi ret nedenleri)
“(1) Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.
(5) Tescil edilmiş veya tescil başvurusu daha önceki tarihte yapılmış bir markanın, Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarının zarar görebileceği veya ayırt edici karakterinin zedelenebileceği hâllerde, aynı ya da benzer markanın tescil başvurusu, haklı bir sebebe dayanma hâli saklı kalmak kaydıyla, başvurunun aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde yapılmış olmasına bakılmaksızın önceki tarihli marka sahibinin itirazı üzerine reddedilir.
(9)Kötüniyetle yapılan marka başvuruları itiraz üzerine reddedilir.”,
19/2 maddesi “6/1 fıkrası kapsamında yapılan itirazlarda, itiraz gerekçesi markanın itiraza konu başvurunun başvuru veya rüçhan tarihinde ….’de en az beş yıldır tescilli olması şartıyla, başvuru sahibinin talebi üzerine, itiraz sahibinden, itiraza konu başvurunun başvuru veya rüçhan tarihinden önceki beş yıllık süre içinde itiraz gerekçesi markasını itirazına dayanak gösterdiği mal veya hizmetler bakımından Türkiye’de ciddi biçimde kullanmakta olduğuna ya da kullanmamaya dair haklı sebepleri olduğuna ilişkin delil sunması talep edilir. İtiraz sahibi tarafından bu hususların ispatlanamaması durumunda itiraz reddedilir. İtiraz gerekçesi markanın, tescil kapsamındaki mal veya hizmetlerin sadece bir kısmı için kullanıldığının ispatlanması hâlinde itiraz, sadece kullanımı ispatlanan mal veya hizmetler esas alınarak incelenir.” hükmü ;
Madde 25 ” (1) 5 inci (mutlak red nedenleri ) veya 6 ncı ( nisbi red nedenleri ) maddede sayılan hâllerden birinin mevcut olması hâlinde mahkeme tarafından markanın hükümsüzlüğüne karar verilir. ” hükmü yer almaktadır.
Kullanılmama def’i; 10/01/2017 tarihinde yürürlüğe giren 6769 sayılı SINAİ MÜLKİYET KANUNU’nda 6/1 maddesine göre marka başvurularında, 25.nci maddeye göre hükümsüzlük davasında ve de 29.ncu maddesindeki tecavüz davalarında iltibasa dayalı itiraz gerekçesi mesnet marka ( ya da markaları) yönünden kullanılmama def’i imkanı getirilmiştir. Buna göre kendisine ispat yükü düşen taraf ileri sürdüğü davaya konu başvuru veya rüçhan tarihinden önceki beş yıllık süre içinde mesnet (dayanak) marka/markaların kapsamındaki mal veya hizmetler bakımından markasını….de ciddi biçimde kullanmakta olduğuna ya da kullanmamaya dair haklı sebepleri olduğunu ispatlamalıdır. Aksi takdirde itiraz yapılmamış veya açmış olduğu davasını da ispat edememiş sayılması sonucu ortaya çıkacaktır.
YİDK davalarında, 6769 sayılı SMK’nın Uygulanması Yönetmeliği 29/1-2 maddede belirtilen kullanımın ispatına dayanan taraf yayına itiraza ilişkin görüşünü sunması gereken süre içinde kullanımın ispatına ilişkin talebini açıkça ve yazılı olarak ve de kullanımın ispatı istenilen markaların tescil numaralarının açıkça belirtmesi gerekmektedir. Aksi halde talep yapılmamış sayılacaktır.
SMK 6/1 maddesi anlamında iltibastan bahsedebilmek için ;
Her iki taraf markasının AYNI işareti taşımaları yanında kapsamlarındaki emtia(mal/hizmet) BENZERLİĞİ olması,
Her iki taraf markasının benzer işareti taşımaları yanında kapsamlarındaki emtia(mal/hizmet) AYNIYETİ olması,
Her iki taraf markasının BENZER işareti taşımaları yanında kapsamlarındaki emtia(mal/hizmet) BENZERLİĞİ olması, ihtimali aranır.
Markaların karıştırılmasından söz edebilmek için ise , dava konusu marka ile itiraza mesnet marka/markalar arasında hedef tüketici kitlesi (orta düzeydeki) yönünden markaların “görsel”, “işitsel” ve “kavramsal” özellikleri dikkate alarak genel ve bütünsel açıdan benzerlik ihtimali olması , yine tescilli marka ile tescil olunmak istenen işaret arasında markayı taşıyan her iki ürünün işletmesel kökeninin aynı veya birbirleriyle bağlantılı (idari-ekonomik) işletmeler tarafından üretilmiş olabileceği noktasında bağlantı kurulması (ilişkilendirilme) ihtimalinin bulunması gerekir. Karıştırılma kavramının varlığı için “somut bir karıştırma” eyleminin varlığı şart olmayıp böyle bir tehlikenin varlığı dahi yeterli olacaktır.
SMK 6/5 maddesi anlamında tanınmışlıktan bahsedebilmek için ;
Toplumda (Türkiye sınırlarında) tanınmışlık düzeyine ulaşmış olması koşuluyla, tescilli bir markanın, aynı veya benzerinin farklı mal ve hizmetlerde kullanılması amacıyla yapılan marka başvurusu, tanınmışlığından haksız yarar sağlanabileceği, itibarına zarar verebileceği veya ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabileceği durumlarda, tanınmış marka sahibinin itirazı üzerine ret edilir.
Yargıtay içtihatlarında tanınmışlık “bir şahsa veya teşebbüse sıkı bir şekilde matufiyet, garanti, kalite, kuvvetli reklam, yaygın bir dağıtım sistemine bağlı, müşteri, akraba, dost, düşman ayırımı yapılmadan coğrafi sınır, kültür, yaş farkı gözetilmeksizin aynı çevredeki insanlar tarafından refleks halinde ortaya çıkan bir çağrışım olarak” ifade edilmiştir. Bu hallerde başkasının başvuru markası dolayısıyla şayet taraf markaları aynı/benzer mal/hizmet içermiyorsa ve bu marka başvurusu nedeniyle haksız yarar sağlanabileceği, onun itibarına zarar verebileceği veya onun ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabileceği hallerinde nisbi red sebebi sayılarak başvuru markası engellenebilecektir.
Doktrin ve çeşitli yargı kararları dikkkate alınıp bakıldığında KÖTÜNİYET kriteri “Marka sahibinin, markasını tescil ederken, markanın kullanılış amacı ve fonksiyonlarına aykırı bir şekilde, iyi niyetli üçüncü kişileri baskı altında tutma, onlara şantaj yapma veya engelleme amacı gütmesi gibi hallerde, kötü niyetli marka tescilinden bahsedilir. Marka başvurusunun kötü niyetli bir başvuru olabilmesi için, marka başvurusu sırasında kötü niyetli olarak markanın amacı ve temel işlevi dışında bir amaçla kullanılması gerekir. Dolayısıyla kötü niyetin kabulü için, marka için başvuruda bulunan kişi, markanın temel işlevleri olan ürünün işletmeye aidiyetini sağlama ve diğer ürünler karşısında ayırt edicilik sağlama fonksiyonu dışında bir amaçla veya marka üzerindeki gerçek hak sahibinin markadan yararlanmasını engellemek veya markanın ün ve şöhretinden yararlanmak suretiyle haksız çıkar edinme gibi bir amaçla hareket etmelidir.” şeklinde görüşler yer almaktadır.
Yukarıdaki kriterler, taraf markaları tescil kapsamları ve işaretsel yönden karşılaştırıldığında;
Davalı başvuru Markası Davacı Markaları
…. …+şekil ….
44. Sınıf 05,10,44. Sınıf
….
05. Sınıf

05. Sınıf

Bilirkişi heyetinden alınan 03.06.2022 tarihli raporda ÖZETLE; ” Davaya konu …. sayılı “…” marka başvurusu ile itiraza dayanak gösterilen davacının mesnet ….sayılı “…” ibareli markaları arasında görsel, işitsel ve genel izlenim olarak bir benzerlik bulunduğu markaların kapsamında yer alan 44. Sınıftaki “Tıbbi hizmetler. Güzellik bakımı hizmetleri. Veterinerlik ve hayvan üretme, besicilik, nalbantlık ile ilgili hizmetler. Tarım, bahçecilik ve ormancılıkla ile ilgili hizmetler; peyzaj tasarımı “hizmetlerin de aynı olması nedeniyle markalar arasında 6769 S. SMK’nın 6/1 maddesi anlamında iltibas tehlikesi oluşacağı,
Somut uyuşmazlıkta, davacı markasının 6769 S. SMK’nın 6/5 kapsamında “tanınmış marka” olduğunun kanıtlanamadığı
6769 Sayılı Sınaî Mülkiyet Kanunu’nun 19/2 maddesi uyarınca: davacının, “…” markasını çekişme konusu hizmetler üzerinde kullandığında dair sunulan delillerin karşısında bu maddenin uygulama şartlarının oluşmadığı,
Kötü niyet konusundaki takdirin mahkemede olduğu, ” şeklinde ifade edilmiştir.
GEREKÇE:
Önceki tescilli bir marka ile başvuru konusu sonraki marka işareti arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede görsel, sescil ve anlamsal benzerlik olup olmadığının, her ikisinin ayırt edici ve baskın unsurları dikkate alınmakla beraber münferit unsurlardan ziyade bütünü itibariyle bıraktığı izlenimin de nazara alınarak belirlenmesi gerektiğinden hareketle;
Davalının “…. ” ibareli marka başvurusu ile davacıya ait kullanım ispatına konu olmayan mesnet markaları ( ….sayılı ) arasında biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel ,sesçil ve anlamsal olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunmadığı; Kullanım ispatına konu edilen …. ibareli marka açısından ise benzerlik oluşsa da davacı taraf kullanım ispatını yerine getirmediğinden SMK 19/2 maddesi gereği bu markanın itiraz gerekçesi olarak dikkate alınamayacağı;
İşin uzmanı yahut dikkatli kişilerden oluşmayan, makûl düzeyde bilgilendirilmiş, mesnet marka ve başvuru konusu işareti aynı anda görüp detaylarını karşılaştırma olanağı bulunmayan, daha önce görüp yararlandığı markanın aşağı yukarı net anısının tesirinde olan ortalama düzeydeki alıcı kitlesinin, yargılama konusu mallar/hizmetler için ayırdığı satın alma / faydalanma süresi içinde, davalının “… ” ibareli marka başvurusunu gördüğünde derhal ve hiç düşünmeden davacının kullanım ispatına konu olmayan mesnet markalarından …. sayılı ) farklı bir marka olduğunu algılayabileceğini, diğer bir anlatımla ortalama düzeydeki tüketici kesimi tarafından davacının kullanım ispatına konu olmayan mesnet (… …. sayılı ) markalı mallarından/hizmetinden satın almak/yararlanmak isterken davalının ” “… “” ibareli başvuru markalı malı/hizmeti satın almak / yararlanmak şeklinde bir yanılgı yaşamayacağı, ortalama düzeydeki tüketici kesimi tarafından başvuru konusu işaret ile davacının kullanım ispatına konu olmayan tescilli markaları arasında işletmesel bağlantı olduğu ya da idari ve ekonomik açıdan birbiriyle bağlantılı işletme tarafından piyasaya sunulan markalı mallar / hizmetler algısı da oluşmayacağı, taraf marka işaretleri benzemediğinden SMK 6/1 maddesindeki iltibasın bulunmadığı kanaati oluştuğu;

Taraf marka işaretleri benzemediğinden SMK 6/5 maddesindeki tanınmışlık koşulu da oluşmadığı, ( davacıya ait tanınmış olduğu iddia edilen markadan ” haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarının zarar görebileceği veya ayırt edici karakterinin zedelenebileceği ” kanıtlanmadığı ) ;
Dava konusu marka açısından SMK 6/9 maddesi anlamında kötüniyetli başvuru yapıldığı iddiası da kanıtlanmadığı;
Tüm bu gerekçelerle …. kararı doğru olduğundan davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL maktu karar harcından peşin alınan 59,30 TL’nin düşümü ile bakiye 21,40 TL’nin davacıdan tahsiliyle Hazine’ye gelir kaydına,
3-AAÜT uyarınca 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsiliyle davalı Türk Patent ve Marka Kurumuna verilmesine,
4-Karar kesinleştiğinde arta kalan gider avansının taraflara iadesine,
Dair verilen karar davacı vekili ile davalı kurum vekilinin yüzüne karşı, davalı firma yetkilisinin yokluğunda 6100 sayılı HMK 341 ila 345 inci maddesine göre tebliğden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememiz aracılığı ile … Adliye Mahkemesine istinaf kanun yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar okunup açıklandı. 12/09/2022

Katip … Hakim …
E-İmzalıdır E-İmzalıdır