Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/212 E. 2022/140 K. 16.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

T.C. “TÜRK MİLLETİ ADINA”

4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR
HUKUK MAHKEMESİ K A R A R

ESAS NO : 2021/212
KARAR NO : 2022/140

HAKİM : … …
KATİP : … …

: 2- … -… …
3- … -… …

DAVA : Marka …Sayılı YİDK Kararı İptali-Hükümsüzlük
DAVA TARİHİ : 26/07/2021
KARAR TARİHİ: 16/05/2022 Yazım Tarihi: 13/06/2022

İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde ÖZETLE: Müvekkilinin, 2012 yılında restoran işletmeciliği alanında kurulan sektörün lideri haline gelen 16 ülkede, 142 farklı lokasyonda, faaliyetinin olduğunu, Türk Patent nezdinde 2012/19365 “d.ream” 29/43. Sınıf 2015/103342 “… …” 41. Sınıf 2015/54651 “… …” 16/35/41. Sınıf 2016/30250 “d.ream akademi” 41.sınıf bakımından tescilli olduğunu,… ibaresi kullanıldığından markaların görsel ve anlamsal olarak ayrışma sağlamadığının sabit olduğunu, davalı markasında yer alan ibarenin taraf markalarını görsel, anlamsal ve işitsel olarak farklılaştırmadığını, aynı sektörde ve hizmet grubunda faaliyet gösteren bu markalar ile karşı karşıya kalan ortalama bir tüketicinin, markalar arasında ortak olarak derhal zihnine yerleştireceği işaretin “…” ibaresi olacağını, dava konusu marka başvurusunun kötüniyetli bir başvuru olduğunu, aynı zamanda müvekkil markalarına haksız rekabet teşkil ettiğini belirterek Türk Patent YİDK’nın …sayılı ve 26.05.2021 tarihli kararının 43. sınıftaki hizmetler yönünden iptali ve dava konusu markanın sicilden terkinine, dava konusu…tescil numaralı “… FEST” markasının işbu dava sürecinde tescil edilmesi halinde aynı gerekçelerle hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiş, duruşmada da dilekçesini aynen tekrar etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı kurum vekili dilekçe ve beyanında ÖZETLE: Alınan kararlar ve yapılan işlemlerin usule ve yasaya uygun olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalılar vekili dilekçe ve beyanında ÖZETLE: Her iki markanın bilinir olduğu iddia edilen faaliyet alanının dışındaki alanlara ait mal ve hizmetler olduğu, davacı yanın itiraza ve işbu davaya dayanak olarak gösterdiği markaların müvekkil tarafından tescili talep edilen mallar/kalan hizmetlerin ait olduğu alanda bilinir olduğuna yönelik davacı yanca sunulmuş bir delil bulunmadığını haksız ve hukuka aykırı olan davanın reddini talep etmiştir.
MUHAKEME:HMK kapsamında “Yazılı Yargılama Usulü ” uygulanmıştır.
DELİLLER ve DEĞERLENDİRME:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davalı şahısların…başvuru sayılı markası ile davacı tarafın kurum nezdinde ileri sürdüğü ve dava dilekçesinde belirtilen mesnet markaları dolayısıyla SMK 6/1 maddesine göre iltibas koşulları oluşup oluşmadığı davalı başvurusunun SMK 6/9 maddesine göre kötü niyetli yapılıp yapılmadığı TTK hükümlerine göre haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı noktasında olduğu anlaşılmıştır.
(YİDK itiraz sürecinde davacı taraf 3 ayrı markaya, dava dilekçesinde ise 4 ayrı (önceki 3 marka yanında 1 markaya daha ) markaya dayanmaktadır.)
YİDK kararının 27/05/2021 tarihinde davacı tarafa tebliğ edildiği, davacının da 5000 sayılı TürkPatent Kanununun 15/C maddesinde öngörülen iki aylık süre içerisinde 26/07/2021 tarihinde ve 6769 sayılı SMK 156.ncı maddesinde görevli ve yetkili mahkemeye dava açtığı anlaşılmıştır.
TÜRKPATENT YİDK’nun …sayılı kararında; “… sayılı “… …”, “… …”, “d.ream akademi” ibareli markalar ile karıştırılma ihtimali gerekçesiyle 6769 s. SMK’nın 6 ncı maddesi uyarınca reddedilmesi talebiyle yapılan itiraz incelenmiştir.
….Yapılan incelemede, başvuru kapsamında yer alan 43. sınıftaki hizmetler ile itiraza mesnet markaların kapsamlarındaki mal ve hizmetler benzer bulunmazken, 41. sınıftaki hizmetlerin aynısının ya da aynı türünün itiraza mesnet markaların kapsamlarında yer aldığı tespit edilmiştir. Ayrıca, tertip tarzı da dikkate alındığında başvuru ile itiraza mesnet 2016/30250 sayılı markanın görsel, işitsel veya anlamsal düzeyde ilişkilendirme ihtimali de dahil olmak üzere karıştırmaya yol açabilecek derecede benzer olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle başvuru ile itiraza mesnet 2016/30250 sayılı “d.ream akademi” akademi markası arasında arasında ilişkilendirme/karıştırılma ihtimali bulunduğu, ancak, kalan hizmetler ve tertip tarzları itibariyle itiraza mesnet diğer markalar arasında ilişkilendirme/karıştırılma ihtimali bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
KARAR: İtirazın kısmen kabulüne ve başvurunun “Sınıf 41: Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmeleri. Spor, kültür ve eğlence hizmetleri (sinema, spor karşılaştırmaları, tiyatro, müze, konser gibi kültür ve eğlence etkinlikleri için bilet sağlama hizmetleri dahil).” bakımından reddedilmesine oybirliği ile karar verilmiştir.” şeklinde ifade edilmiştir.
6769 sayılı SINAİ MÜLKİYET KANUNU (10/01/2017 yürürlük)
Madde 6 (Marka tescilinde nispi ret nedenleri)
“(1) Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.
(9)Kötüniyetle yapılan marka başvuruları itiraz üzerine reddedilir.”,
Madde 25 ” (1) 5 inci (mutlak red nedenleri ) veya 6 ncı ( nisbi red nedenleri ) maddede sayılan hâllerden birinin mevcut olması hâlinde mahkeme tarafından markanın hükümsüzlüğüne karar verilir. ” hükmü ;
6102 sayılı TÜRK TİCARET KANUNU (14.02.2011 tarihli yayınlanan);
Madde 54 “(1) Haksız rekabete ilişkin bu Kısım hükümlerinin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır.
(2) Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır.” , hükmü yer almaktadır.
SMK 6/1 maddesi anlamında iltibastan bahsedebilmek için ;
Her iki taraf markasının AYNI işareti taşımaları yanında kapsamlarındaki emtia(mal/hizmet) BENZERLİĞİ olması,
Her iki taraf markasının benzer işareti taşımaları yanında kapsamlarındaki emtia(mal/hizmet) AYNIYETİ olması,
Her iki taraf markasının BENZER işareti taşımaları yanında kapsamlarındaki emtia(mal/hizmet) BENZERLİĞİ olması, ihtimali aranır.
Markaların karıştırılmasından söz edebilmek için ise , dava konusu marka ile itiraza mesnet marka/markalar arasında hedef tüketici kitlesi (orta düzeydeki) yönünden markaların “görsel”, “işitsel” ve “kavramsal” özellikleri dikkate alarak genel ve bütünsel açıdan benzerlik ihtimali olması , yine tescilli marka ile tescil olunmak istenen işaret arasında markayı taşıyan her iki ürünün işletmesel kökeninin aynı veya birbirleriyle bağlantılı (idari-ekonomik) işletmeler tarafından üretilmiş olabileceği noktasında bağlantı kurulması (ilişkilendirilme) ihtimalinin bulunması gerekir. Karıştırılma kavramının varlığı için “somut bir karıştırma” eyleminin varlığı şart olmayıp böyle bir tehlikenin varlığı dahi yeterli olacaktır.
Doktrin ve çeşitli yargı kararları dikkkate alınıp bakıldığında KÖTÜNİYET kriteri “Marka sahibinin, markasını tescil ederken, markanın kullanılış amacı ve fonksiyonlarına aykırı bir şekilde, iyi niyetli üçüncü kişileri baskı altında tutma, onlara şantaj yapma veya engelleme amacı gütmesi gibi hallerde, kötü niyetli marka tescilinden bahsedilir. Marka başvurusunun kötü niyetli bir başvuru olabilmesi için, marka başvurusu sırasında kötü niyetli olarak markanın amacı ve temel işlevi dışında bir amaçla kullanılması gerekir. Dolayısıyla kötü niyetin kabulü için, marka için başvuruda bulunan kişi, markanın temel işlevleri olan ürünün işletmeye aidiyetini sağlama ve diğer ürünler karşısında ayırt edicilik sağlama fonksiyonu dışında bir amaçla veya marka üzerindeki gerçek hak sahibinin markadan yararlanmasını engellemek veya markanın ün ve şöhretinden yararlanmak suretiyle haksız çıkar edinme gibi bir amaçla hareket etmelidir.” şeklinde görüşler yer almaktadır.
Yukarıdaki kriterler, taraf markaları tescil kapsamları ve işaretsel yönden karşılaştırıldığında;
Davalı başvuru Markası Davacı Markaları
Şekil+… Fest (2020/22869) … … (2015/103342)
41,43. Sınıf 41. Sınıf
d.ream (2012/19365) (tescil :28.04.2016)
29,43. Sınıf
… … (2015/54651)
16,41,35. Sınıf
d.ream
d.ream AKADEMİ (2016/30250)
41. Sınıf

Bilirkişi heyetinden alınan 22.03.2022 tarihli raporda ÖZETLE; “Davaya konu…sayılı “ibareli başvuru ile itiraza dayanak gösterilen davacının mesnet “… …/AKADEMİ ve D.REAM” ibareli markası arasında görsel, işitsel ve genel izlenim olarak bir benzerlik bulunduğu ancak markaların kapsamında yer alan mal ve hizmetlerin tamamen farklı olması dikkate alındığında markalar arasında iltibas tehlikesi oluşmayacağı,
Kötü niyet konusundaki takdirin mahkemede olduğu,
Taraf markalar arasında iltibas ihtimalinin olmadığından haksız rekabet hükümlerinin de oluşmayacağı, ” şeklinde ifade edilmiştir.
Davacı taraf vekilinin yeni bir heyetten rapor ve aynı heyetten ek rapor alınması talebi HMK 30.ncu madde kapsamında değerlendirilerek, sunulan rapor denetlenebilir, içeriği de ihtisas mahkemesi hakimliğince olumlu veya olumsuz değerlendirilebilir kabul edilerek yargılama gereksiz uzamasın diye bu talepler reddedilmiştir.

GEREKÇE:
Önceki tescilli bir marka ile başvuru konusu sonraki marka işareti arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede görsel, sescil ve anlamsal benzerlik olup olmadığının, her ikisinin ayırt edici ve baskın unsurları dikkate alınmakla beraber münferit unsurlardan ziyade bütünü itibariyle bıraktığı izlenimin de nazara alınarak belirlenmesi gerektiğinden hareketle;
YİDK kararı iptali açısından;
Davalının “Şekil+… Fest” ibareli marka başvurusu ile davacıya ait kurum nezdinde ileri sürdüğü ” … …. ” ibareli 3 ayrı tescilli markaları arasında biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle sesçil ve sesçil olarak “…” ibaresi açısından benzerlik olsa da davalı başvuru markasında bırakılan hizmetler (YİDK kararı ile davacı itirazının reddedildiği 43.ncü sınıftaki hizmetler) ile davacı markalarının kapsamında yer alan hizmetler benzer/ilişkili ve bağlantılı olmadığından SMK 6/1 maddesindeki iltibas koşulu oluşmadığı;
Dava konusu marka açısından SMK 6/9 maddesi anlamında kötüniyetli başvuru yapıldığı iddiası da kanıtlanmadığı;
Tüm bu gerekçelerle YİDK kararı doğru olduğundan kuruma karşı açılan davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir.

Hükümsüzlük açısından;
YİDK kararına itirazla birlikte davaya konu markanın ileride tescil edilmesi halinde hükümsüzlüğü davası birlikte açılabilmektedir. Somut dava da bu şekilde açılmıştır.
Önceki tescilli bir marka ile başvuru konusu sonraki marka işareti arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede görsel, sescil ve anlamsal benzerlik olup olmadığının, her ikisinin ayırt edici ve baskın unsurları dikkate alınmakla beraber münferit unsurlardan ziyade bütünü itibariyle bıraktığı izlenimin de nazara alınarak belirlenmesi gerektiğinden hareketle;
Davalının ” “Şekil+… Fest” ibareli marka başvurusu ile davacının dava dilekçesinde geçen ve aynı zamanda kurum nezdinde de ileri sürdüğü ” … … … ,… … (2015/54651) ve … ” ibareli 3 ayrı tescilli markaları arasında biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle sesçil ve sesçil olarak “…” ibaresi açısından benzerlik olsa da davalı başvuru markasında bırakılan hizmetler (YİDK kararı ile davacı itirazının reddedildiği 43.ncü sınıftaki hizmetler) ile davacı markalarının kapsamında yer alan hizmetler benzer/ilişkili ve bağlantılı olmadığından SMK 6/1 maddesindeki iltibas koşulu oluşmadığı;
Bununla birlikte, davalının” “Şekil+… Fest” ibareli marka başvurusu ile davacının dava dilekçesinde geçen … ” ibareli tescilli markası arasında ortalama tüketici kesimi nazarında görsel ve sesçil benzerlik oluştuğu, diğer yönden davacının bu markasının kapsamındaki 29.ncu sınıftaki mallar ile davalıya ait 2020/22869 sayılı davalı markasının 43/1. Sınıfında yer alan ”yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri” açısından ilişkili ve bağlantılı hizmetler de olduğu ;
İşin uzmanı yahut dikkatli kişilerden oluşmayan, makûl düzeyde bilgilendirilmiş, mesnet marka ve başvuru konusu işareti aynı anda görüp detaylarını karşılaştırma olanağı bulunmayan daha önce görüp yararlandığı markanın aşağı yukarı net anısının tesirinde olan ortalama düzeydeki alıcı kitlesinin yargılama konusu davalının” “Şekil+… Fest” ibareli marka başvurusundaki ”yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri” açısından açısından ayırdığı satın alma /yararlanma süresi içinde davalının başvuru markasını gördüğünde derhâl ve hiç düşünmeden bunun davacının “d.ream … … ” ibareli tescilli markasından farklı bir marka olduğunu algılayamayacağı, bu markalar arasında benzerlik nedeniyle her iki markada yanılgı yaşayabileceği, bu hizmetler açısından her iki taraf markasının aynı işletmeye ait markalar ya da idari ve ekonomik anlamda bağlantılı bir işletme markaları olarak algılanabileceği , taraf markaları arasında bu hizmetlerde SMK 6/1 maddesindeki iltibas / karıştırılma/ benzerlik koşulu oluştuğu;
ANCAK karar tarihi itibariyle davalı markası henüz tescil edilmediğinden davalı markası hakkında hükümsüzlük kararı da verilemeyeceği;
Bunun dışında kalanlar açısından ise SMK 6/1 maddesindeki iltibas koşulları da oluşmadığı gibi dava konusu markanın SMK 6/9 maddesi anlamında kötüniyetli başvurusu yapıldığı ve ayrıca TTK 54.ncü madde anlamında haksız rekabet koşulları da oluşmadığı( kanıtlanmadığı) ;
Sonucuna varılarak Hükümsüzlük talebine yönelik dava kısmen haklı bulunmuş, kısmen de haksız bulunmuştur.
YİDK kararınını iptali açısından davacı taraf tamamen haksız, hükümsüzlük yönünden ise kısmen haklı bulunduğundan tüm davada haklılık oranı 1/4 davacı lehine (yargılama gideri açısından) tespit edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-YİDK kararının iptaline yönelik açılan davanın REDDİNE,
2-Hükümsüzlük talepli açılan dava açısından ise dava konusu…sayılı markanın 43/1. Sınıfında yer alan ”yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri” açısından ilişkili ve bağlantılı hizmetler olduğu anlaşılsa da karar tarihi itibariyle marka tescil edilmediğinden bu kısımla ilgili hükümsüzlük konusunda karar verilmesine yer olmadığına, diğer kısımlardan ise davanın reddine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL maktu karar harcından peşin alınan 59,30 TL’nin düşümü ile bakiye 21,40 TL’nin davalı şahıslardan tahsiliyle Hazine’ye gelir kaydına,
4-AAÜT uyarınca 7.375,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsiliyle davalılara verilmesine,
5-AAÜT uyarınca 7.375,00 TL vekalet ücretinin sadece davalı şahıslardan tahsiliyle davacıya verilmesine,
6-Davacının yaptığı; 2.350,00 TL bilirkişi ücreti, 140,00 TL yargılama gideri, 59,30 TL ilk harç masrafı olmak üzere toplam 2.549,30 TL yargılama giderinin haklılık oranı 1/4 davacı lehine olduğundan 637,325 TL yargılama giderinin davalı şahıslardan tahsiliyle davacıya verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde arta kalan gider avansının taraflara iadesine,
Dair verilen karar davacı vekili ile davalı kurum vekilinin yüzüne karşı, 6100 sayılı HMK 341 ila 345 inci maddesine göre tebliğden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememiz aracılığı ile … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar okunup açıklandı.16/05/2022

Katip … Hakim …
E-İmzalıdır E-İmzalıdır