Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/208 E. 2022/51 K. 16.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/208 Esas – 2022/51
T.C. ”TÜRK MİLLETİ ADINA”
ANKARA
4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR
HUKUK MAHKEMESİ K A R A R

ESAS NO : 2021/208
KARAR NO : 2022/51

HAKİM :…
KATİP :…

DAVACILAR :…
DAVA TARİHİ : 13/07/2021
KARAR TARİHİ : 16/02/2022 Yazım Tarihi : 07/03/2022

İDDİA:
Davacılar vekili dava dilekçesinde ÖZETLE: Müvekkillerinin ülkemizin en eski ve köklü işletmelerinden olan Bilkent Holding çatısı
altında faaliyet gösteren ve aralarında işletmesel organik bağ bulunan tüzel kişiler olduğunu,
… Savunma ve Güvenlik Sistemleri San. A.Ş.’nin Türkiye’nin her bölgesinde güvenlik
hizmetleri alanında çalıştığını tescilli markaları arasında 35. Sınıfta satış hizmetlerinin
özgülendiği 2017 52448 sayılı markasının bulunduğunu, … İnşaat San. A.Ş.’nin özellikle
uluslararası pazarda yürüttüğü başarılı projelerle yüksek marka değerine sahip bir işletme
olmayı başardığını, yurdun pek çok yerindeki değerli ve önemli proje yapıları ile bilindiğini, …
markasının markasal ve işletmesel kullanımları sayesinde bilinen tanınan bir marka olduğunu,
… Servis ve Yönetim A.Ş.’nin de yine Türkiye’nin her bölgesinde kurumsal temizlik başta
olmak üzere entegre tesis yönetimi kavramının kapsadığı tüm hizmetler (temizlik, catering,
teknik bakım ve onarım, danışma/ resepsiyon, peyzaj bahçe bakım, pest kontrol ilaçlama, ofis
destek, sözleşme, alt yüklenici yönetimi, danışmanlık, yıllık işletme hizmetleri) alanında
çalıştığını, uzun yıllardır profesyonel temizlik hizmeti verdiğini, özellikle AVM, hastane,
havalimanı gibi mekan temizliğinde öncü olduğunu, ayrıca bu firmanın holding bünyesindeki
başka bir firmaya ait olan … sayılı “… kurumsal çözümler” markası
bulunduğunu, müvekkillerinin hepsinin kendilerini bir arada … Kurumsal olarak
tanımladığını, … Kurumsal’a başvuran her tüketicinin aslında … işletme ailesinden bir
hizmet alacağını düşündüğünü, davalı tarafın … markaları üzerinden yarattığı algının
müvekkil markalarını çağrıştırdığını, dolayısı ile müvekkillerinin huzurdaki davada bir arada dava
arkadaşı olarak yer aldıklarını, yine müvekkilinin
https://www.ınstagram.com./tepekurumsalcozumler/ sosyal medya hesabının da sahibi
olduğunu, davalının TÜRKPATENT nezdinde “…” ibareli marka başvuruları yaptığını, bunlara
itiraz ettiklerini, … kod sayılı “… kurumsal” marka başvurusunun itirazları üzerine
reddedildiğini, süreç devam ederken davalı tarafa marka hakkına aykırı durumun giderilmesi ve
unvan terkini hususlarının ihtar edildiğini, davalı taraf marka kullanımlarında … markasının
yer aldığını, müvekkil markasını taklit edilerek müvekkiller bağlı işletmelerinden birisiymiş
algısının yaratıldığını, işletmelerin faaliyet gösterdikleri ilin Ankara olmasının bunu muhtemel
hale getirdiğini, müvekkillerinin marka kullanımda bir ters V harfine vurgu ile kullanımlar
gerçekleştirdiğini, davalı tarafın kullanımlarının müvekkil haklarına aykırı olduğunu,
– Davalının kötü niyetli eylemlerinin, … unsurunun unvanda yer almasının müvekkil
haklarına aykırı olduğunu, SMK 7/3-e maddesinin “işaretin ticaret unvanı ya da işletme adı
olarak kullanılması” kapsamında marka sahiplerinin söz konusu fiillerin yasaklanmasını
isteyebileceği, ayrıca ticaret unvanının terkinini talep edebilecekleri, TTK’nin ticaret unvanı ve
unvan korunmasına dair hükümlerine göre unvanın terkini davası açılabileceğini, davalı tarafın
ticari sicil kayıtları ve verileri incelendiğinde müvekkilleri markaları ile aynı hizmet sektöründe
faaliyet gösterdiğinin, faaliyet konularının ortak/ilişkili/benzer olduğunun anlaşılacağını,
davalının ticaret unvanını markasal olarak kullandığını, müvekkillerine ait … markasının
bilinen ve tanınmış markalardan olduğunu, davalının işletme adında … asli unsurunu
kullanmasının bu işletmenin müvekkillerin bağlı olduğu işletmelerden birisi olarak algılanma, o
işletme grubuna dahil başka bir tüzel kişilik sanılma ihtimalinin yüksek olduğunu, davalı
ullanımlarından da görüleceği üzere davalının … asli unsurlu bir kimlik yarattığını, bu
anlamda davalının … … markasal kullanımlarına da başladığını, Ankara Ticaret Odasında
447977 tescil numarası ile … … Gıda E-ticaret Toptan Pazarlama A.Ş. unvanlı, 447905
tescil numarası ile de … Hijyen Kimya San. A.Ş. unvanlı yeni işletmeler daha kurduğunu, bu
durumun basiretli davranması gereken davalının iyi niyetli hareket etmediğini gösterdiğini, bu
durumun marka ihlali ve TTK’ye göre haksız rekabete neden olduğunu,

ifade ederek müvekkillerinin marka ve kullanım haklarına tecavüzün, haksız rekabetin
durdurulmasını, önlenmesini, men’ini, refini, ihtilaf yaratan marka kullanımlarının yer aldığı her
türlü tabela, ambalaj, etiket, levha, broşür vs belgenin toplanmasını ve imhasını, davalıya ait
www…..com, https://…-kurumsal-endustriyel-temizlik-as.business.site/ alan
adlarının ve içeriklerinin kapatılmasını, erişimin engellenmesini, bunun için Erişim Sağlayıcıları
Birliği ve sair yer sağlayıcılara müzekkere yazılmasını, alan adlarının davalı tarafından
kapatılması hususunda da ayrıca karar tesisi edilmesini, davalı sosyal medya hesapları olan
www.facebook.com/… hesabına erişimin engellenmesini, bunun için Facebook
Türkiye temsilcilikleri, Erişim Sağlayıcıları Birliği ve sair yer sağlayıcılara müzekkere yazılmasını,
ilgili sosyal medya hesaplarının davalı tarafından kapatılması hususunda da ayrıca karar tesisi
edilmesini, davalıya ait Ankara Ticaret Sicili Memurluğuna 445395 sicil numarası ile kayıtlı …
Kurumsal Endüstriyel Temizlik Malzemeleri San. ve Tic. A.Ş. şeklindeki ticaret unvanının davacı
müvekkili şirketlere ait ticaret unvanlar ve markaları ile benzer olduğunun ve iltibas yarattığının
tespiti ile davalı ticaret unvanından “…” ibaresinin terkinine, mahkeme kararının
kesinleşmesinden sonra hükmüm tüm Türkiye’de yayınlanan tirajı en yüksek ilk üç gazeteden
birinde ilanını talep ve dava etmiş, duruşmada da dilekçesini aynen tekrar etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı firma Vekili dilekçe ve beyanında ÖZETLE: Müvekkilinin 21.08.2014 tarihinde Gaziantep’te kurulduğunu, kurumsal ve endüstriyel
temizlik malzemeleri alanında kendisine haklı bir ticari ün kazandırdığını, 26.03.2018 tarihinde
merkezini Ankara’ya taşıdığını, aynı başarı grafiğini Ankara’da da yakaladığını ve kurumsal
temizlik malzemeleri alanında ihalelerdeki başarısını sürdürdüğünü,
davacı firmaların hiçbiri müvekkil firmanın sektöründe faaliyet göstermezken bağlı oldukları grup 2019 tarihinde Adonis Endüstriyel Temizlik Ürünleri A.Ş. isimli firmayı satın alarak
bu sektöre girdiğini, davacıların bu satın almanın arkasından girdiği bu sektördeki en önemli
oyuncu durumunda olan müvekkil firmayı saf dışı etmek için bu davayı açtığını,
ticaret unvanı ve markanın birbirinden farklı hukuki müesseseler olduğunu, davacının
hiçbir faaliyet göstermediği bir sektörde müvekkil firmasına ait ticaret unvanının davacının
markasına benzerliği gerekçe gösterilerek terkinini talep etmenin hukuken mümkün olmadığını,
davacıların, davalının faaliyet sektörünün “endüstriyel ve kurumsal” çözümlere yönelik
olduğunu dolayısı ile tüketicilerin kurumsal olduğu bu alanda bir karıştırmanın var olmadığını
bildiklerini, bu sektörde müşteri portföyünde bireysel alıcıların yerinin sıfır olduğunu,
-Her ne kadar dava dilekçesinde “… kurumsal” markasının koruma tarihinin
09.09.2020 olduğunu, marka sahibinin buradan geriye dönük hak elde etme çabasının hukuken
muhafaza edilemeyeceğini, sadece bu davada … ibaresini unvanında taşıyan üç ayrı şirket
bulunduğunu, aynı grubun bünyesinde yedi ayrı şirketin … ibaresini taşıdığını, bu şirketlerin
bir lisans anlaşması kapsamında bu ismi kullanmadıkları göz önüne alındığında herhangi bir
şirketin … ibaresinin yegane hak sahibi olmadığı, eğer 2020 yılında yapılan bir marka
başvurusuna binaen ondan çok daha önce tescil edilmiş bir unvanın ticaret sicilinden terki yolu
açılacak olursa ticaret hayatında belirlilik ilkesinden bahsedilemeyeceği, Ticaret Hukukunda
ticaret unvanının haksız rekabet oluşturacak şekilde kullanımının belirtildiği 2014 yılında
kurulan davalı şirketin unvanının bu duruma uymadığını, davacıların müvekkil markasına kaşı
itirazlarını yaparak sonuç elde ettiklerini bu durumda iş bu davada hukuki yararlarının
bulunmadığını
ifade ederek davanın reddini talep etmiştir.
MUHAKEME:HMK kapsamında “Yazılı Yargılama Usulü ” uygulanmıştır.
6769 sayılı SINAİ MÜLKİYET KANUNU (10/01/2017 yürürlük)
Madde 29 ” (1) Aşağıdaki fiiller marka hakkına tecavüz sayılır:
a) Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı 7 nci maddede belirtilen biçimlerde kullanmak. ( 7.nci maddede sayılan haller 2.nci FIKRADA ; a)Tescilli marka ile aynı olan herhangi bir işaretin, tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması., b) Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması. c) Aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde olmasına bakılmaksızın, tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle markanın itibarından haksız bir yarar elde edecek veya itibarına zarar verecek veya ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikteki herhangi bir işaretin haklı bir sebep olmaksızın kullanılması. 3.ncü FIKRADA ; a) İşaretin, mal veya ambalajı üzerine konulması. b) İşareti taşıyan malların piyasaya sürülmesi, teslim edilebileceğinin teklif edilmesi, bu amaçlarla stoklanması veya işaret altında hizmetlerin sunulması ya da sunulabileceğinin teklif edilmesi. c) İşareti taşıyan malın ithal ya da ihraç edilmesi. ç) İşaretin, teşebbüsün iş evrakı ve reklamlarında kullanılması. d) İşareti kullanan kişinin, işaretin kullanımına ilişkin hakkı veya meşru bağlantısı olmaması şartıyla işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük ya da benzeri biçimlerde kullanılması.e) İşaretin ticaret unvanı ya da işletme adı olarak kullanılması. f) İşaretin hukuka uygun olmayan şekilde karşılaştırmalı reklamlarda kullanılması.)
b) Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markayı taklit etmek.
c) Markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği hâlde tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, ihraç etmek, ticari amaçla elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmak.
ç) Marka sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek,
(2) 19 uncu maddenin ikinci fıkrası hükmü tecavüz davalarında def’i olarak ileri sürülebilir. Bu durumda kullanıma ilişkin beş yıllık sürenin belirlenmesinde dava tarihi esas alınır.” hükmü,
6102 sayılı TÜRK TİCARET KANUNU (14.02.2011 tarihli yayınlanan);
Madde 52 ” (1) Ticaret unvanının, ticari dürüstlüğe aykırı biçimde bir başkası tarafından kullanılması hâlinde hak sahibi, bunun tespitini, yasaklanmasını; haksız kullanılan ticaret unvanı tescil edilmişse kanuna uygun bir şekilde değiştirilmesini veya silinmesini, tecavüzün sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, gereğinde araçların ve ilgili malların imhasını ve zarar varsa, kusurun ağırlığına göre maddi ve manevi tazminat isteyebilir. Maddi tazminat olarak mahkeme, tecavüz sonucunda mütecavizin elde etmesi mümkün görülen menfaatinin karşılığına da hükmedebilir.
(2) Mahkeme, davayı kazanan tarafın istemi üzerine, giderleri aleyhine hüküm verilen kimseye ait olmak üzere, kararın gazete ile yayımlanmasına da karar verebilir .” ,
Madde 54 “(1) Haksız rekabete ilişkin bu Kısım hükümlerinin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır.
(2) Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır.”
Madde 55 “(1) Aşağıda sayılan hâller haksız rekabet hâllerinin başlıcalarıdır:
a) Dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ile diğer hukuka aykırı davranışlar
b) Sözleşmeyi ihlale veya sona erdirmeye yöneltmek;
c) Başkalarının iş ürünlerinden yetkisiz yararlanmak;
d) Üretim ve iş sırlarını hukuka aykırı olarak ifşa etmek;
e) İş şartlarına uymamak;
f) Dürüstlük kuralına aykırı işlem şartları kullanmak.; “,hükmü yer almaktadır.

SMK hükümlerine göre iltibastan bahsedebilmek için ;
Her iki taraf markasının AYNI işareti taşımaları yanında kapsamlarındaki emtia(mal/hizmet) BENZERLİĞİ olması,
Her iki taraf markasının benzer işareti taşımaları yanında kapsamlarındaki emtia(mal/hizmet) AYNIYETİ olması,
Her iki taraf markasının BENZER işareti taşımaları yanında kapsamlarındaki emtia(mal/hizmet) BENZERLİĞİ olması, ihtimali aranır.
Markaların karıştırılmasından söz edebilmek için ise , dava konusu marka ile itiraza mesnet marka/markalar arasında hedef tüketici kitlesi (orta düzeydeki) yönünden markaların “görsel”, “işitsel” ve “kavramsal” özellikleri dikkate alarak genel ve bütünsel açıdan benzerlik ihtimali olması , yine tescilli marka ile tescil olunmak istenen işaret arasında markayı taşıyan her iki ürünün işletmesel kökeninin aynı veya birbirleriyle bağlantılı (idari-ekonomik) işletmeler tarafından üretilmiş olabileceği noktasında bağlantı kurulması (ilişkilendirilme) ihtimalinin bulunması gerekir. Karıştırılma kavramının varlığı için “somut bir karıştırma” eyleminin varlığı şart olmayıp böyle bir tehlikenin varlığı dahi yeterli olacaktır.
SMK hükümlerine göre tanınmışlıktan bahsedebilmek için ;
Yargıtay içtihatlarında tanınmışlık “bir şahsa veya teşebbüse sıkı bir şekilde matufiyet, garanti, kalite, kuvvetli reklam, yaygın bir dağıtım sistemine bağlı, müşteri, akraba, dost, düşman ayırımı yapılmadan coğrafi sınır, kültür, yaş farkı gözetilmeksizin aynı çevredeki insanlar tarafından refleks halinde ortaya çıkan bir çağrışım olarak” ifade edilmiştir. Bu hallerde başkasının markasal kullanımı dolayısıyla şayet taraf markaları aynı/benzer mal/hizmet içermiyorsa ve bu marka başvurusu nedeniyle haksız yarar sağlanabileceği, onun itibarına zarar verebileceği veya onun ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabileceği hallerinde tanınmışlıktan yararlanılabilecektir.
SMK hükümlerine göre kişilik haklarından isim hakkı ile fotoğraf üzerindeki hak, FSEK kapsamında telif hakları ve sınaî haklar olan marka, tasarım, patent, faydalı model, coğrafi işaret, ticaret unvanı, işletme adı girer. Marka ve ticaret unvanı da sınaî mülkiyet hakkı olarak maddenin koruma kapsamına alınmıştır. Ancak sınaî mülkiyet hakları kapsamında korunacak bir markadan veya ticaret unvanından söz edebilmek için “tescil” şarttır. Örneğin bir ticaret unvanına dayanarak başkasına ait marka tescilinin engellenmesi isteniyorsa bu ticaret unvanının ticaret sicilinde tescilli olması gerekmektedir.
Doktrin ve çeşitli yargı kararları dikkkate alınıp bakıldığında KÖTÜNİYET kriteri “Marka sahibinin, markasını tescil ederken, markanın kullanılış amacı ve fonksiyonlarına aykırı bir şekilde, iyi niyetli üçüncü kişileri baskı altında tutma, onlara şantaj yapma veya engelleme amacı gütmesi gibi hallerde, kötü niyetli marka tescilinden bahsedilir. Marka başvurusunun kötü niyetli bir başvuru olabilmesi için, marka başvurusu sırasında kötü niyetli olarak markanın amacı ve temel işlevi dışında bir amaçla kullanılması gerekir. Dolayısıyla kötü niyetin kabulü için, marka için başvuruda bulunan kişi, markanın temel işlevleri olan ürünün işletmeye aidiyetini sağlama ve diğer ürünler karşısında ayırt edicilik sağlama fonksiyonu dışında bir amaçla veya marka üzerindeki gerçek hak sahibinin markadan yararlanmasını engellemek veya markanın ün ve şöhretinden yararlanmak suretiyle haksız çıkar edinme gibi bir amaçla hareket etmelidir.” şeklinde görüşler yer almaktadır.
DELİLLER ve DEĞERLENDİRME:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacı tarafın “…” ibareli tescilli markalarının ve ticaret unvanına bağlı haklarının davalı tarafça marka tecavüzü ve haksız rekabet oluşturacak şekilde ihlal edildiği iddiasına bağlı durdurma, önleme, men, ref, toplama, imha, erişim engeli, alan adı kapatılması, ticaret unvanı, terkin ilan taleplerinin yerinde ve doğru olup olmadığı noktasında olduğu anlaşılmıştır.
Davacılardan … İNŞAAT SAN. A. Ş. adına 2003 22029 sayı ile tescilli … sayı ile tescilli “ … EMLAK” ibareli tescilli markaları olduğu ve dava tarihinde koruması devam ettiği tespit edilmiştir.
Davacılardan “… SERVİS VE YÖNETİM A. Ş.”ye ait kuruluş sözleşmesinin 18.09.2008 tarih 7152 sayılı Ticaret Sicil Gazetesi’nde ilan edildiği, buna göre 15.09.2008 tarihinde tescil edildiği;
Davacılardan “… SAVUNMA VE GÜVENLİK SİSTEMLERİ SAN. A. Ş.” ’ye ait kuruluş sözleşmesinin 28.01.1997 tarih 4218 sayılı Ticaret Sicil Gazetesi’nde ilan edildiği, buna göre 24.01.1997 tarihinde tescil edildiği;
Davacılardan “… İNŞAAT SAN. A.Ş.” nin kayıtlarının incelenmesi neticesinde; şirketin ilk önce “… Ağaç Metal ve Makine Sanayii Limited Şirketi” unvanı ile 25.07.1967 tarih 3714 sayılı Ticaret Sicil Gazetesi’nde ilan edildiği, akabinde 25.04.1994 tarihli 3518 sayılı Ticaret Sicil Gazetesi’nde “… İnşaat Sanayi Anonim Şirketi” olarak unvan değişikliği yaptığı 01/06/2001 tarihinde ana sözleşmesini tadil ettiği ;
Bilirkişi raporu ve ticaret sicil kayıtları ile tespit edilmiştir.
Davalının 24/11/2016 tarihinde “Mehmet Mercan Zeugma Profesyonel Tedarik Hizmetleri” olan unvanını TTK m.194 uyarınca tür değiştirmek suretiyle … KURUMSAL ENDÜSTRİYEL TEMİZLİK MALZEMELERİ SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ unvanı ile tescil ettiği ve bu tescilin 07/12/2016 tarihinde ilan edildiği, davalı şirketin dava tarihi itibariyle aktif olduğu hususları bilirkişi raporu ve ticaret sicil kayıtları ile tespit edilmiştir.
Bilirkişi heyetinden alınan 21.01.2022 tarihli raporda ÖZETLE; “1. Davalının web sitesi içeriği ile e-tespitlerdeki “… KURUMSAL ENDÜSTRİYEL TEMİZLİK A. Ş.” ve “… KURUMSAL ENDÜSTRİYEL TEMİZLİK MAL. SAN. VE TİC. A. Ş.” şeklindeki kullanımı TTK uyarınca kullanımı zorunlu olan ticaret unvanı kullanımı olup, söz konusu kullanımın hukuka aykırı olduğunu veya marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet yarattığını iddia etmenin mümkün olmadığı bu nedenle söz konusu kullanımların davacıların marka hakkına tecavüz etmediği ve haksız rekabet yaratmadığı,
2. Davalının alan adı ve web sitesi içeriği ile e-tespitlerdeki “…”, “ŞEKİL+ …” ve “ŞEKİL+ … KURUMSAL A.Ş.” şeklindeki markasal kullanımlarının, davacılardan … İNŞAAT SAN. A. Ş. adına 2003 22029 sayı ile tescilli “WWW…..COM.TR”, 2003 22030 sayı ile tescilli “…
4. Davacılardan “… İNŞAAT SAN. A.Ş.” ve davacılardan “… SERVİS VE YÖNETİM A. Ş.”nin davalı “… KURUMSAL ENDÜSTRİYEL TEMİZLİK MALZEMELERİ SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ’nin ticaret unvanında yer alan “…” ibaresinin terkini yönünde talepte bulunabileceği ve uyuşmazlıkta davalı ticaret unvanından “…” ibaresinin terkini koşullarının oluştuğu,” şeklinde ifade edilmiştir.
Davalı firma vekilinin yeni heyetten rapor alınması talebi HMK 30 uncu maddesi kapsamında ele alınıp değerlendirildiğinde sunulan rapor karşılaştırma tablosu da göstererek denetlenebilir, içeriği de ihtisas mahkemesi hakimliğince olumlu veya olumsuz değerlendirilebilir nitelikte bulunarak yargılamanın gereksiz uzamaması için bu taleplerin reddine karar verilmiştir.
GEREKÇE:
Önceki tescilli bir marka ile sonraki tesçilsiz (marka siciline kayıt olmayan) kullanım arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede görsel, sescil ve anlamsal benzerlik olup olmadığının, her ikisinin ayırt edici ve baskın unsurları dikkate alınmakla beraber münferit unsurlardan ziyade bütünü itibariyle bıraktığı izlenimin nazara alınarak belirlenmesi gerekmektedir.
SMK Madde 7 de ” Bu Kanunla sağlanan marka koruması tescil yoluyla elde edilir.” denildiğinden davacı tarafın yukarıda belirtilen çok sayıda “…” ibareli tescilli markaları bulunmaktadır.
Davalı tarafın ise “…”, “ŞEKİL+ …” ve “ŞEKİL+ … KURUMSAL A.Ş.” şeklindeki markasal kullanımları ile davacının yukarıda belirtilen “…” esas unsurlu tescilli markaları arasında biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel, sescil ve anlamsal olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunduğu; ortalama tüketici kesimi tarafından taraf markaları arasında benzerlik nedeniyle her iki markada yanılgı yaşayabileceği, her iki taraf markası arasında işletmesel bağlantı olduğu ya da idari ve ekonomik açıdan birbiriyle bağlantılı işletme tarafından piyasaya sunulan markalı mallar/hizmetler algısı oluşabileceği yani markaları karıştırabileceği, (nitekim benimsenen bilirkişi raporunda bu husus “Davalının alan adı ve web sitesi içeriği ile e-tespitlerdeki “…”, “ŞEKİL+ …” ve “ŞEKİL+ … KURUMSAL A.Ş.” şeklindeki markasal kullanımlarının, davacılardan … İNŞAAT SAN. A. Ş. adına 2003 22029 sayı ile tescilli “WWW…..COM.TR”, 2003 22030 sayı ile tescilli … ”, 2020 55582 sayı ile tescilli “… BAHÇE ŞEKİL”, 2017 45093 sayı ile tescilli “ … AURA ŞEKİL”, 2017 45088 sayı ile tescilli “ TEPESTEPS ŞEKİL”, 2012 111476 sayı ile tescilli “ … PRİME AVENUE”, 2008 27579 sayı ile tescilli “ … PRİME”, 2008 27578 sayı ile tescilli “ … PRİME”, davacılardan … SAVUNMA VE GÜVENLİK SİSTEMLERİ SAN. A .Ş. adına 2017 52448 sayı ile tescilli “ … SAVUNMA ŞEKİL” ve davacılardan … SERVİS VE YÖNETİM A. Ş. adına 2019 116242 sayı ile tescilli “ … SERVİS” ve 2012 112064 sayı ile tescilli “ … EMLAK” markaları ile karıştırılma ihtimali yarattığı ve bu durumun marka ihlali olduğu,” şeklinde de izah edildiği) bu açıdan davalının marka tecavüzü eylemi oluştuğu sonucuna varıldığı ;
Haksız rekabet açısından ise yine benimsenen bilirkişi heyeti raporunda ” Davalının alan adı ve web sitesi içeriği ile e-tespitlerde ki “…”, “ŞEKİL+ …” ve “ŞEKİL+ … KURUMSAL A.Ş.” şeklindeki markasal kullanımlarının, davacılardan … İNŞAAT SAN. A. Ş. adına 2003 22029 sayı ile tescilli “WWW…..COM.TR”, 2003 22030 sayı ile tescilli “WWW.TEPEINSAAT.COM.TR”, 2020 55582 sayı ile tescilli “… BAHÇE ŞEKİL”, 2017 45093 sayı ile tescilli “ … AURA ŞEKİL”, 2017 45088 sayı ile tescilli “… adına 2017 52448 sayı ile tescilli “ … SAVUNMA ŞEKİL” ve davacılardan … SERVİS VE YÖNETİM A. Ş. adına 2019 116242 sayı ile tescilli “ … SERVİS” ve 2012 112064 sayı ile tescilli “ … EMLAK” markaları ile iltibasa neden olduğu ve bu nedenle davalı kullanımlarının haksız rekabete neden olan fiil olarak değerlendirilebileceği,.” Şeklinde izah edilen gerekçe ve görüşe aynen iştirak edilerek davalının bu şekildeki kullanımlarının TTK 54 ve devamı maddelerinde sayılan haksız rekabet oluşturduğu sonucuna varılmıştır.
Diğer yönden davalının 2016 yılında tescil edilen ticaret ünvanı ” … Kurumsal Endüstriyel Temizlik Malzemeleri Sanayi Ve Ticaret Anonim Şirketi” şeklinde olup kendisinden daha önce 1967 yılında kurulan “… İNŞAAT SAN. A.Ş.” ve 2008 yılında kurulan “… SERVİS VE YÖNETİM A. Ş.” ile ticaret sicilinde tescil ve ilan edilen iştigal konuları arasında ayniyet ve bağlantılı bulunduğu gibi tarafların ticaret unvanlarının asli ayırt edici unsuru olan “…” ibareleri arasında da aynılık bulunduğundan TTK hükümleri kapsamında ticaret ünvanları arasında karıştırılma ihtimal olduğu sonucuna varılarak TTK 52.nci madde kapsamında davalının ticaret ünvanından “…” ibaresinin de terkini gerektiği (benimsenen bilirkişi heyeti raporunda bu husus “Davacılardan “… İNŞAAT SAN. A.Ş.” ve davacılardan “… SERVİS VE YÖNETİM A. Ş.”nin davalı “… KURUMSAL ENDÜSTRİYEL TEMİZLİK MALZEMELERİ SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ’nin ticaret unvanında yer alan “…” ibaresinin terkini yönünde talepte bulunabileceği ve uyuşmazlıkta davalı ticaret unvanından “…” ibaresinin terkini koşullarının oluştuğu,” Şeklinde izah edilen görüşe aynen iştirak edildiği) sonucuna da varılmıştır.
Neticeden dava kabul edilmiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın KABULÜNE,
2-Davalı taraf eyleminin davacıya ait “…” ibareli tescilli markalarına yönelik marka tecavüzü ve haksız rekabet oluşturduğundan bu eylemlerin (İnternet ortamında “…” ibaresi içeren her türlü şekilde ve alan adı olarak kullanımı dahil) DURDURULMASINA,ÖNLENMESİNE,MEN’İNE, REF’İNE,
3-İhlale konu olan ürünlere rastlandığında bu ürünler toplanıp imha edilmesine,
4-Davalı firmanın ticaret ünvanında geçen “…” ibaresinin ticaret ünvanından terkin edilmesine, karar kesinleştiğinde Ticaret Sicil Müdürlüğüne müzekkere yazılmasına,
5-Kararın hüküm özetinin Türkiye genelinde yayınlanan ve Tirajı 100.000 üzerinde olan bir gazetede masrafı davalı tarafça karşılanmak üzere bir kez ilan edilmesine,
6-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL maktu karar harcından peşin alınan 59,30 TL’nin düşümü ile bakiye 21,4‬ TL’nin davalılardan tahsiliyle Hazine’ye gelir kaydına,
7-AAÜT uyarınca 7.375,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine,
8-Davacının yaptığı; 2.100,00 TL bilirkişi ücreti, 63,6‬ tebligat ücreti, 59,30 TL ilk harç masrafı olmak üzere toplam 2.222,9‬ TL yargılama giderinin davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine,
9-Karar kesinleştiğinde arta kalan gider avansının taraflara iadesine,
Dair verilen karar davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, 6100 sayılı HMK 341 ila 345 inci maddesine göre tebliğden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememiz aracılığı ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar okunup açıklandı. 16/02/2022

Katip … Hakim …
E-imzalıdır E-imzalıdır