Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/173 Esas – 2022/297
T.C. “TÜRK MİLLETİ ADINA”
ANKARA
4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR
HUKUK MAHKEMESİ K A R A R
ESAS NO : 2021/173
KARAR NO : 2022/297
HAKİM : …
KATİP :..
DAVACI : …
VEKİLİ : Av….
DAVALI : …
VEKİLİ : Av…..
VEKİLİ : Av…
DAVA : Tasarım YİDK Kararı İptali
DAVA TARİHİ : 10/06/2021
KARAR TARİHİ : 09/11/2022 Yazım Tarihi: 05/12/2022
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde ÖZETLE: Müvekkili şirketin 2006 yılından itibaren aktif olduğunu, müvekkil başvuru tasarımlarının, ürünlerin teknik zorunluluk arz eden kısımları dışındaki tüm görünüm özellikleri bakımından farklı, yeni ve ayırt edici olduğunu, tasarım başvurusunun, davalının ….sayılı tasarım başvurularından ayırt edilebilecek düzeyde farklı olduğunu, iltibasın olmadığını belirterek ….YİDK kararının iptalini ve müvekkili tasarımlarının tescilini talep ve dava etmiş, duruşmada da dilekçesini aynen tekrar etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı kurum vekili dilekçe ve beyanında ÖZETLE: Alınan kararlar ve yapılan işlemlerin usule ve yasaya uygun olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı firma vekili dilekçe ve beyanında ÖZETLE: Müvekkilinin tasarımları ile başvuru konusu yapılan davacı tasarımlarının birebir aynı olduğunu, müşteri kitlesi tarafından ayırt edicilik ve fark etme unsurları taşımadığını, davacının birebir aynı ürünlerinin haksız rekabete yol açtığını, patent ve tasarım hakkına açıkça tecavüz oluşturduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
MUHAKEME:HMK kapsamında “Yazılı Yargılama Usulü ” uygulanmıştır.
6769 sayılı SINAİ MÜLKİYET KANUNU”;( 10/01/2017 yürürlük )
Madde 55’te ( Tasarım ve ürün ) ; konusu düzenlenmiştir. Buna göre;
Tasarım, ürünün tümü veya bir parçasının ya da üzerindeki süslemenin çizgi, şekil, biçim, renk, malzeme veya yüzey dokusu gibi özelliklerinden kaynaklanan görünümüdür.
Tasarım konusu ürün, (bilgisayar programları hariç) endüstriyel (makineler ) yoluyla veya elle üretilen herhangi bir nesne , birleşik bir ürün veya bu ürünü oluşturan parçaları, ambalaj gibi nesneler , birden çok nesnenin bir arada algılanan sunumlarını, grafik sembolleri ve tipografik karakterlerini ifade eder.
Birleşik ürün denildiğinde ise , sökülüp takılma yoluyla değiştirilebilen veya yenilenebilen parçalardan oluşan üründür.
Tasarım, bir ürün ya da ürün parçasının görünümüdür. Dolayısıyla görünmeyen bir ürünün tasarımının tescili olanaklı değildir.
Bir tasarımın elde edilmesinde harcanan dikkat, çaba, tecrübe aktarımı gibi hususların tek başına bir önemi bulunmamaktadır. Tasarımın korunması için, kaliteli, estetik, faydalı ya da işlevsel olması gerekmemektedir. Ancak, tasarım koruması talep edilen görünümün, fikri veya zihni bir emek ve çabanın ürünü olması gerekmektedir.
Tasarım düşüncesi, bir üründen bağımsız olarak hukukî korumadan yararlanamaz. Tasarımın koruma görmesi için mutlaka bir üründe tecessüm etmesi gerekir.
Madde 56 ‘da( Yenilik ve ayırt edicilik ); konusu düzenlenmiştir. Buna göre;
Tasarım, yeni ve ayırtedici ise kanun korumasından yararlanır.
Şayet birleşik parçalardan oluşan bir üründe, bir veya birkaç parça tasarım sözkonusu ise o parça ürüne takıldığında görünür halde ise , yenilikle beraber ayırtediciliği de varsa tasarım olarak korunması mümkün olur.
Bu maddede belirtilen normal kullanım; bakım, servis veya onarım işleri hariç olmak üzere, son kullanıcı tarafından kullanımı ifade eder.
Bir tasarım, diğer tasarımla mukayesesinde; Eğer mesnet alınan tesçilli tasarım ise onun başvuru veya rüçhan tarihinden daha önceki bir tarihte; Mesnet alınan tesçilsiz tasarım ise onun kamuya sunulduğu tarihten daha önceki bir tarihte kamuya sunulmamış ise YENİ kabul edilir.(Yenilik kriteri)
Tasarımlar bilgilenmiş kullanıcı açısından sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir.
Bilgilenmiş kullanıcı tasarımı mukayese ederken ; tesçilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden daha önceki bir tarihte; tesçilsiz tasarım için kamuya ilk sunulduğu tarihten daha önceki bir tarihte kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarım AYIRTEDİCİ kabul edilir. ( Ayırtedicilik kriteri)
Yenilik kavramı daha çok fiili bir duruma ilişkin olup her bir somut olayda ve somut ürün yönünden ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekir. Bununla birlikte yenilik unsurunun varlığı için önceden hiç bilinmeyen bir görünümün elde edilmesi veya bilinen bir görünümün değişik yorumlarla ve yaklaşımla yeniden tasarlanması olgusunun varlığı gerekir. Fikri mülkiyet hukukunda taklidin yasak, esinlenmenin ise serbest olduğu gözden uzak tutulmamalıdır. Bu olgu öğretide “yararlanma ve benzetme serbestisi ilkesi” olarak ifade edilir (Tekinalp, Fikri Mülkiyet, s.32).
Yenilik unsurunun tespitinde önemli olan tasarımın dış görünümdür. Görünmeyen unsurların tasarımın yeniliğine etkisi bulunmamaktadır.
Buradaki Bilgilenmiş kullanıcı; tasarımı kullanarak bilgi sahibi olmuş, tasarımı tanıyan, deneyim sahibi kullanıcı olarak tanımlanmaktadır. Öğretide ise bilgilenmiş kullanıcı bir uzman olmayıp, tasarım konusu ürünleri daha önce görmüş ve bu ürünlerin ne olduğunu bilebilecek bir ara veya nihai tüketici olarak anlaşılması gerektiği ifade edilir.
Bir tasarımın ayırt edici nitelikte olması, bu tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenime göre belirlenir. Ayırt edicilik tespit edilirken ayrıntıya girilir ve detaylı inceleme yapılır. Bilgilenmiş kullanıcının nazarında, farklılığın belirgin olması aranır. Bu unsurun tespitinde dış görünüm esas alınır. Tasarım başvurusundaki tarifnamelerin bu anlamda önemi bulunmamaktadır. Zira tasarımda korunan işlevsellik değil görsel unsurdur.
Madde 57 ‘de (1) Kamuya sunma) konusu düzenlenmiştir. Buna göre;
Ürünü sergileme, satış gibi yollarla piyasaya sürme, kullanma, tarif, yayım, tanıtım veya benzer amaçlı faaliyetleri kapsar. (kamunun bilgi erişimine sunulması )
Tasarımın gizlilik şartıyla üçüncü bir kişiye açıklanması kamuya sunma sayılmaz.
Şayet tasarım, başvuru veya rüçhan tarihinden önceki 12 ay içinde tasarımcı veya halefi ya da bu kişilerin izni ile 3.ncü bir kişi tarafından veya tasarımcı ya da halefleri ile olan ilişkinin kötüye kullanımı sonucu kamuya sunulması hâlinde bu açıklama tasarımın yeniliğini ve ayırt edici niteliğini etkilemez.
Madde 58 de ( Tasarımın Koruma kapsamı ve koruma dışı hâller ) konusu düzenlenmiştir. Buna göre;
Tasarım sahibi kendi tasarımına benzer ancak yenilik ve ayırtedicilik yönü bulunmayan tasarım sahiplerine , kullanıcılarına yönelik kanundan doğan bütün haklarını kullanabilecektir.
Burada değerlendirme yapılırken tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi de dikkate alınacaktır.
Şayet tasarım koruması 5846 sayılı FSEK’de aranan şartları da taşıyorsa FSEK hükümlerine göre de korunabilir.
Tasarımın Koruma kapsamı dışında olan halleri ;
a) Kamu düzenine veya genel ahlaka aykırı tasarımlar.
b) Ürünün teknik fonksiyonunun zorunlu kıldığı görünüm özellikleri.
c) Tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün, başka bir ürüne mekanik olarak monte edilmesi veya bağlanması için belirli biçim ve boyutlarda üretilmesi zorunlu ürünlerin görünüm özellikleri.
ç) Paris Sözleşmesinin 2 nci mükerrer 6 ncı maddesi kapsamında yer alan hükümranlık alametleri ile bu kapsam dışında kalan ancak kamuyu ilgilendiren, dinî, tarihî ve kültürel değerler bakımından halka mal olmuş ve ilgili mercilerin tescil izni vermediği işaretlerin, armaların, nişanların veya adlandırmaların uygunsuz kullanımını içeren tasarımlar.
Yenilik ve ayırtedici olmaları şartıyla farklı veya eş birimlerden oluşan modüler bir sistemde bu birimlerin birbirleriyle sonlu veya sonsuz olarak çeşitli biçimlerde bağlantı kurmasını sağlayan tasarımlar korumadan yararlanır.”;
DELİLLER ve DEĞERLENDİRME:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacı tarafın …. sıra nolu tasarımlarının davalı tarafın ileri sürdüğü mesnet tasarımlar karşısında bilgilenmiş kullanıcı nezdinde yenilik ve ayırt edicilik vasfı bulunup bulunmadığı, taraf tasarımlarında benzerlik oluşup oluşmadığı, …. kararının yerinde ve doğru olup olmadığı noktasında olduğu anlaşılmıştır.
YİDK kararının 21/04/2021 tarihinde davacı tarafa tebliğ edildiği, davacının da 5000 sayılı TürkPatent Kanununun 15/C maddesinde öngörülen iki aylık süre içerisinde 10/06/2021 tarihinde ve 6769 sayılı SMK 156.ncı maddesinde görevli ve yetkili mahkemeye dava açtığı anlaşılmıştır.
…’nun …. sayılı kararında; ….. sıra numaralı tasarımların itiraza gerekçe olarak gösterilen …. sıra numaralı tasarımlara dayanılarak reddedilmesi talebiyle yapılan itiraz incelenmiştir.
…………. Yukarıdaki hükümler kapsamında yapılan incelemede; itiraza konu…sıra numaralı tasarımların genel görünüm itibariyle farklı olduğu kanaatine ulaşılmıştır. Bu nedenle söz konusu tasarımlara dayanılarak yapılan itirazın reddi gerekmiştir.
Buna karşılık itiraza konu 2020 ….sıra numaralı tasarımların, genel görünümlerinin yüksek oranda benzer olduğu ve başvurunun bu tasarımlara nazaran ayırt edici olmadığı kanaatine ulaşılmıştır. Diğer taraftan başvuru sahibi vekili tarafından beyan edilen farklılıkların ayrıntı seviyesinde olduğu ve başvuruyu itiraza mesnet ….sıra numaralı tasarımlara nazaran ayırt edici kılmadığı da tespit edilmiştir. Ayrıca başvuru sahibi tarafından delil olarak sunulan bilirkişi raporu, mahkeme kararı niteliğinde olmayan sadece raporu hazırlayanın şahsi kanaatini bildiren bir metin olduğundan, söz konusu raporda Kurumun değerlendirmesini etkiler nitelikte bulunmamıştır…”
Belirtilen nedenlerle itirazın kabulü gerekmiştir.
KARAR: İtirazın kabulüne ve… sıra numaralı tasarımın tescilinin hükümsüzlüğüne oybirliği ile karar verilmiştir.” şeklinde ifade edilmiştir.
Türk Hukukunda koruma görecek olan bir tasarımda bulunması gereken olumlu şartlar ; a) Yenilik, b) Ayırt edici nitelik, c) Tasarlanan ya da Tasarımın uygulandığı Ürün ve/veya Ürün Parçası ve d) İnsan duyuları ile algılanabilen görünüm şeklinde sıralanabilir.
Teknik bir boyutu da olduğundan mahkememizce konunun uzmanı ve bilgilenmiş kullanıcı olanlardan seçilen bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır. Alınan 26.01.2021 tarihli KÖK raporda ÖZETLE:” 1- Davacının tescilini talep ettiği yukarıda ŞEKİL 1, 2 ve 3’te yer alan …nolu tasarımlarına benzeyen, davalının dosya içerisinde yer alan mesnet tasarımları içerisinde bir tasarıma rastlanılmaması gerekçesi ile,
2- Davacının tescilini talep ettiği yukarıda ŞEKİL 4 ve ŞEKİL 5’te yer alan… nolu tasarımlarında, tetik korkuluğunun çizim açısı, tetik tarafında geniş, tetiğin karşı duvarına doğru köşe oluşturarak üçgene benzer bir şekilde daralmasına rağmen, davalının dosya içerisinde yer alan ŞEKİL ….nolu tasarımlarında, tetik korkuluğunun çizim açısının, gerek tetik tarafında ve gerekse tetiğin karşı duvarına doğru köşe oluşturmadan çembere benzer bir şekilde genişlediği gerekçesiyle,
3- Davacının tescilini talep ettiği yukarıda ŞEKİL 9’da yer alan….nolu tasarımlarında, dipçik gövdesi alt kısmında bulunan tüfek kayış tutucusu belirgin, çıkıntısı yüksek ve büyük olmasına rağmen, davalının dosya içerisinde yer alan ŞEKİL 10’dak…. nolu tasarımlarında, dipçik gövdesi alt kısmında bulunan tüfek kayış tutucusunun belirsize yakın, çıkıntısı az ve küçük olması, davalının dosya içerisinde yer alan ŞEKİL 11’deki ….nolu tasarımlarında ise, dipçik gövdesi alt kısmında bulunan tüfek kayış tutucusunun hiç olmaması gerekçesiyle,
Davacının tescilini talep ettiği…. sayılı başvurularına ilişkin davalının mesnet tasarımlarına göre ayırt edicilik koşulunun karşılandığı ve dolayısıyla davacının ilgili tasarımlarının farklılık arz ettiği, davacının….sıra sayılı tasarımlarının ise, davalı tarafın ileri sürdüğü mesnet tasarımlar karşısında bilgilenmiş kullanıcı nezdinde genel görünüm itibari ile ayırt edicilik özelliğine sahip olmadığı,
SONUÇ; Davacının …sıra sayılı tasarımlarının davalı tarafın ileri sürdüğü mesnet tasarımlar karşısında bilgilenmiş kullanıcı nezdinde genel görünüm itibari ile ayırt edicilik özelliğine sahip olmadığı, davacının ….açısından ise yenilik koşulunun karşılandığı ve bu nedenle …. sayılı …. açısından oluştuğu” şeklinde ifade edilmiştir.
Davalı kurum dışında diğer taraf vekillerinin bilirkişi heyet raporuna yönelik itirazları karşısında teknik yönü de dikkate alınıp dosya aynı heyete tevdi edilerek EK rapor alınması yönüne gidilmiştir.
Bilirkişi heyetinin sunduğu 28/06/2022 havale tarihli EK raporda” davacı ve davalının itirazları doğrultusunda kök rapordaki beyanlarımızı değiştirecek bir husus olmadığı ” ifade edilmiştir.
Dosyadaki bilirkişi heyet raporu ilgili uzmanlardan seçilip her iki tarafın iddia ve savunmasına, taraf delillerine, tasarım kapsamlarına , YİDK kararına uygun şekilde denetlenebilir, içeriği olumlu veya olumsuz mahkemece değerlendirilebilir nitelikte olduğundan davacı vekilinin yeni bir heyetten rapor alınması istemi , davalı firma vekilinin de yeni bilirkişi heyetinden rapor alınması veya ek rapor alınması talepleri HMK 30.ncu madde kapsamında değerlendirilerek yargılama gereksiz uzamaması için bu talepler reddedilmiştir.
GEREKÇE:
Tarafların iddia ve savunmaları, sunulan delil ve belgeler, … kararı , dava konusu tasarımlar ve mesnet olan görsel tasarımlar , bilirkişi heyet raporu ve dosya bütünü ile birlikte değerlendirildiğinde;
Davacı tarafın ,… sıra nolu tasarımlarının davalı tarafın ileri sürdüğü ….sıra numaralı mesnet tasarımlar karşısında bilgilenmiş kullanıcı nezdinde yenilik ve ayırt edicilik vasfı bulunmadığı, taraf tasarımlarında benzerlik oluştuğuna yönelik verilen kurum kararına karşı açılan iptal davasında;
Yukarıda bahsedilen ve sonucu aynen benimsenen bilirkişi heyet raporunda özet olarak geçen “Davacının … sıra sayılı tasarımlarının davalı tarafın ileri sürdüğü mesnet tasarımlar karşısında bilgilenmiş kullanıcı nezdinde genel görünüm itibari ile ayırt edicilik özelliğine sahip olmadığı, ” şeklindeki özetlenen görüşe aynı gerekçelerle iştirak edilerek bu kısımlardan dava reddedilmiş;
Yine yukarıda bahsedilen ve sonucu aynen benimsenen bilirkişi heyet raporunda geçen “Davacının tescilini talep ettiği …. sayılı başvurularına ilişkin davalının mesnet tasarımlarına göre ayırt edicilik koşulunun karşılandığı ve dolayısıyla davacının ilgili tasarımlarının farklılık arz ettiği, ” şeklindeki özetlenen görüşe aynı gerekçelerle iştirak edilerek bu kısımlardan ise dava kabul edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
2-Dava konusu …. Sayılı YİDK kararının dava konusu edilen…. sıra sayılı tasarımlar yönünden YİDK Kararının İPTALİNE, (Bu kısımlardan davanın KABULÜNE)
3-Diğer kısımlar yönünden ise davanın REDDİNE,
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL maktu karar harcından peşin alınan 59,30 TL’nin düşümü ile bakiye 21,40 TL’nin davalılardan tahsiliyle Hazine’ye gelir kaydına,
5-AAÜT uyarınca 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsiliyle eşit şekilde davalılara verilmesine,
6-AAÜT uyarınca 15.000,00 TL vekalet ücretinin davalılardan eşit tahsiliyle davacıya verilmesine,
7-Davacının yaptığı (2.100,00 TL bilirkişi ücreti, 118,50 TL tebligat gideri) toplam 2.218,50 TL nin kabul ve red oranına göre takdiren 1/2 si olan 1.109,25 TL ile 59,30 TL ilk harç masrafının toplam 1.168,55 TL nin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Karar kesinleştiğinde arta kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair verilen karar davalı kurum vekili ile davalı firma vekilinin yüzüne karşı, davacı firma vekilinin yokluğunda 6100 sayılı HMK 341 ila 345 inci maddesine göre tebliğden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememiz aracılığı ile …. Mahkemesine istinaf kanun yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar okunup açıklandı.09/11/2022
Katip … Hakim …
E-İmzalıdır E-İmzalıdır