Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/32 E. 2021/83 K. 17.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

T.C. “Türk Milleti Adına”
ANKARA
4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR
HUKUK MAHKEMESİ K A R A R

ESAS NO : 2020/32
KARAR NO : 2021/83

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … -…
VEKİLİ : Av. … …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Marka … Sayılı YİDK Kararı İptali
DAVA TARİHİ : 27/01/2020
KARAR TARİHİ : 17/03/2021 Yazım Tarihi: 17/04/2021

İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde ÖZETLE: Müvekkilinin … başvuru numaralı … … markası için başvuruda bulunduğunu, bu başvurunun ilanına davalı firma tarafından yapılan itiraz sonucu red edildiğini, red kararına karşı YİDK nezdinde yapılan itirazlarınında red edildiğini, her iki markada da … kelimesinin ortak kullanılması söz konusu ise de hakim olan unsurun TEB ibaresi ile AK ibaresi olduğunu, ayrıca … ibaresi markaların kullanıldığı ürün sınıfıyla ilgisi olan bir kelime olduğunu, tali unsur olarak kullanılan … ibaresinin kullanılmasının bir benzerlik, iltibas ya da karıştırılma sonucuna neden olacağının kabulünün doğru olmadığını, markaların görsel ve işitsel açıdan birbirinden tamamen farklı olduğunu, markada müvekkilinin tanınmış TEB ibaresinin kullanılması ile yapılan hizmetin TEB ait olduğuna işaret edilmek istendiğini, … ibaresinin ulusal ve uluslararası pek çok şirket tarafından kullanılmasının markanın zayıf marka olduğunun açıkça göstergesi olduğunu, … ibaresinin ancak başka kelimeler ile kombine edildiği takdirde bir anlam ifade ettiğini, … kelimesinin gelişen teknoloji ile yaygın bir şekilde kullanılan ibare olması sebebi ile tek başına davalının kullanımına bırakılmayacağını, somut olayda olduğu gibi iltibas tehlikesi oluşturmayacağını, … kelimesinin İngilizce’de robotic kelimesinden türetildiğini belirterek Türk Patent YİDK’nın … sayılı kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiş, duruşmada da dilekçesini aynen tekrar etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı kurum vekili dilekçe ve beyanında ÖZETLE: Alınan kararlar ve yapılan işlemlerin usule ve yasaya uygun olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı firma vekili dilekçe ve beyanında ÖZETLE: Davaya konu olan marka ile müvekkilinin … esas unsurlu markaları arasında ayırt edilmeyecek kadar benzerlik bulunduğunu, aynı ve ilişkili hizmetleri kapsadığını, markalarda yer alan TEB ve AK ibarelerinin çatı marka niteliğinde olması nedeniyle markalar arası benzerlik değerlendirilmesinde dikkate alınmadığını, müvekkilinin markasında yer alan “…” ibaresinin tescil edildiği hizmetler bakımından ayırt edici niteliğe haiz olduğunu, hiçbir surette zayıf marka olmadığını, Türkiye’de de ilk 36. Sınıfta müvekkili tarafından tescil edildiğini ve kullanıldığını, bu ibarenin dava konusu sınıflar bakımından ilgisiz bir ibare olduğunu, … ibaresinin ROBOTİC ibaresinin kısaltılması ve yaygın bir kelime olduğu iddiasının inandırıcı olmadığını, … ibaresinin bir anlamının olmadığını, müvekkilinin markaları ile ayırt edilmeyecek kadar benzer “… …” markasının tesciline izin verilmesi halinde müvekkilinin emek ve zaman harcayarak itibar edindiği markalarının da sulanmasına neden olacağını, davacı tarafın markasının haksız rekabet oluşturduğunu belirterek açılan davanın reddini talep etmiştir.

MUHAKEME:HMK kapsamında “Yazılı Yargılama Usulü ” uygulanmıştır.
DELİLLER ve DEĞERLENDİRME:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacı firmanın … başvuru sayılı markası ile davalı firmanın YİDK kararında geçen mesnet markaları arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi açısından iltibas- benzerlik- karıştırılma ihtimali oluşup oluşmadığı, itiraz hakkında nihai olarak verilen TÜRKPATENT’in … sayılı YİDK kararının yerinde ve doğru olup olmadığı anlaşılmıştır.
YİDK kararının 27/11/2019 tarihinde davacı tarafa tebliğ edildiği, davacının da 5000 sayılı TürkPatent Kanununun 15/C maddesinde öngörülen iki aylık süre içerisinde 27/01/2020 tarihinde ve 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu 156.ncı maddesinde görevli ve yetkili mahkemeye dava açtığı anlaşılmıştır.
TÜRKPATENT YİDK’nun … sayılı kararında; “… başvuru numaralı ve “… …” ibareli başvurunun 2016 50035, …. sayılı ve “akbank … danışmanlık”, “ak portfoy … emeklilik”, “ak portfoy … bes”, “… bes”, “… emeklilik” ibareli markalar ile karıştırılma ihtimali gerekçesiyle 6769 s. SMK’nın 6(l) maddesi uyarınca reddi yönündeki Markalar Dairesi Başkanlığı kararına karşı, başvuru hakkındaki ret kararının kaldırılması talebiyle başvuru sahibi tarafindan yapılan itiraz incelenmiştir.
….Bu çerçevede yapılan değerlendirme sonucunda, işbu başvuru ile itiraza gerekçe olarak gösterilen ve bilgileri yukarıda verilen markaların benzer oldukları ve aynı/aynı ttir malları / hizmetleri kapsadıkları tespit edilmiş olduğundan markalar arasında karıştırılma ihtimali olduğu kanaatine varılmış ve Markalar Dairesi Başkanlığı kararı yerinde görülmüştür.
Öte yandan başvuru sahibi adına kayıtlı tertip tarzları ve bileşenleri farklı eski tarihli tescilli markaların işbu itirazın incelenmesine mesnet gösterilmesi talebi yerinde görülmediği gibi, her marka özgünlük derecesi, tasarımı, tescile konu mallar/hizmetlerin ve bu mal ve hizmetlerin tüketici grubunun özellikleri, markanın tescil kapsamındaki mal/hizmetler üzerindeki ayırt edici niteliği gibi unsurlar açısından kendine özgü özellikler taşıdığından ve ancak tüm bu unsurların birlikte değerlendirilmesi sonunda tescil başvurusuna ilişkin karar oluşturulabildiğinden dilekçede başka marka başvurularına ilişkin verilen kararların işbu itirazın değerlendirilmesinde dayanak gösterilmesi de haklı bulunmamıştır.
Sayılan nedenlerle, işbu itirazın reddi gerekmiştir
KARAR: İtirazın ve başvurunun reddine oybirliği ile karar verilmiştir.” şeklinde ifade edilmiştir.
6769 sayılı SINAİ MÜLKİYET KANUNU (10/01/2017 yürürlük)
Madde 6 (Marka tescilinde nispi ret nedenleri)
“(1) Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.” hükmü yer almaktadır.
SMK 6/1 maddesi anlamında iltibastan bahsedebilmek için ;
Taraf markalarında AYNI işaret olması ve kapsamlarındaki emtia (mal/hizmet) BENZERLİĞİ olması,
Taraf markalarının BENZER işareti taşımaları ve kapsamlarındaki emtia(mal/hizmet) AYNIYETİ olması,
Taraf markalarının BENZER işareti taşımaları ve kapsamlarındaki emtia(mal/hizmet) BENZERLİĞİ olması, ihtimali aranır.
Markaların karıştırılmasından söz edebilmek için ise , dava konusu marka ile itiraza mesnet marka/markalar arasında hedef tüketici kitlesi (orta düzeydeki) yönünden markaların “görsel”, “işitsel” ve “kavramsal” özellikleri dikkate alarak genel ve bütünsel açıdan benzerlik ihtimali olması , yine tescilli marka ile tescil olunmak istenen işaret arasında markayı taşıyan her iki ürünün işletmesel kökeninin aynı veya birbirleriyle bağlantılı (idari-ekonomik) işletmeler tarafından üretilmiş olabileceği noktasında bağlantı kurulması (ilişkilendirilme) ihtimalinin bulunması gerekir. Karıştırılma kavramının varlığı için “somut bir karıştırma” eyleminin varlığı şart olmayıp böyle bir tehlikenin varlığı dahi yeterli olacaktır.
Yukarıdaki kriterler, taraf markaları tescil kapsamları ve işaretsel yönden karşılaştırıldığında;
Davacı başvuru Markası Davalı Markaları
F
TEB … (…) Akbank … Danışmanlık (2016/50035)
N 35,36. Sınıf
36. Sınıf Ak portfoy … Emeklilik (2017/46971)
35,36. Sınıf
… BES (2017/46974)
35,36. Sınıf
Ak portfoy … BES (2017/46973)
35,36. Sınıf

Bilirkişi heyetinden alınan 04.01.2021 tarihli raporda ÖZETLE; “Davaya konu olan … sayılı “… …” ibareli marka ile davaya mesnet olan markalar arasında her ne kadar kapsamlarındaki hizmetleri birebir aynı olsa da markalar görsel ve işitsel olarak benzer olmadığından karıştırılma ihtimali koşullarının oluşmayacağı ” şeklinde ifade edilmiştir.
Davalı firma vekilinin Yeni bilirkişi heyetinden rapor alınması talebi HMK 30.ncu madde kapsamında değerlendirilerek, sunulan rapor denetlenebilir, içeriği de ihtisas mahkemesi hakimliğince olumlu veya olumsuz değerlendirilebilir kabul edilerek yargılama gereksiz uzamasın diye bu talep reddedilmiştir.

GEREKÇE:
Önceki başvuru veya Tescilli bir marka ile sonraki başvuru konusu işaret arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede görsel, sescil ve anlamsal benzerlik olup olmadığının, her ikisinin ayırt edici ve baskın unsurları dikkate alınmakla beraber münferit unsurlardan ziyade bütünü itibariyle bıraktığı izlenimin de nazara alınarak belirlenmesi gerektiğinden hareketle;
Davacının” … …” ibareli marka başvurusu ile davalının “… ” ibareli tescilli markaları arasında biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel ve sesçil olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunduğu, her iki taraf markasında “…” ibaresinin asli ve belirleyici olarak ön planda olduğundan karşılaştırmada bu ibare esas alındığı, Çatı markası olduğu ileri sürülen TEB ibaresinin daha küçük puntoda ve tali olarak göründüğü ;
İşin uzmanı yahut dikkatli kişilerden oluşmayan, makûl düzeyde bilgilendirilmiş, mesnet marka ve başvuru konusu işareti aynı anda görüp detaylarını karşılaştırma olanağı bulunmayan, daha önce görüp yararlandığı markanın aşağı yukarı net anısının tesirinde olan ortalama düzeydeki alıcı kitlesinin, yargılama konusu hizmetler için ayırdığı satın alma/yararlanma süresi içinde, Davacının ” TEB FON … ” ibareli marka başvurusunu gördüğünde derhal ve hiç düşünmeden davalının “… ” ibareli tescilli markasından farklı bir marka olduğunu algılayamayacağı, her iki marka arasında yanılgı yaşayabileceği , ortalama düzeydeki tüketici kesimi tarafından başvuru konusu işaret ile davalı markaları arasında işletmesel bağlantı olduğu ya da idari ve ekonomik açıdan birbiriyle bağlantılı işletme tarafından piyasaya sunulan markalı hizmetler algısı oluşabileceği yani markaları karıştırabileceği, bu açıdan SMK 6/1 maddesindeki iltibas koşulları oluştuğundan YİDK kararı yerinde ve doğru olduğu;
(aksi yöndeki bilirkişi görüşüne HMK 282 .nci maddede ” Hâkim, bilirkişinin oy ve görüşünü diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirir.” hükmünden hareketle yukarıdaki gerekçe ile iştirak edilmediği) ;
Tüm bu gerekçelerle davanın reddi gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL maktu karar harcından peşin alınan 54,40 TL’nin düşümü ile bakiye 4,90 TL’nin davacıdan tahsiliyle Hazine’ye gelir kaydına,
3-AAÜT uyarınca 5.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsiliyle davalılara verilmesine,
4-Karar kesinleştiğinde arta kalan gider avansının taraflara iadesine,
Dair verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı, 6100 sayılı HMK 341 ila 345 inci maddesine göre tebliğden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememiz aracılığı ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar okunup açıklandı.17/03/2021

Katip … Hakim …
E İmzalıdır. E İmzalıdır.