Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/230 E. 2021/77 K. 10.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

T.C. “Türk Milleti Adına
ANKARA
4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR
HUKUK MAHKEMESİ K A R A R

ESAS NO : 2020/230
KARAR NO : 2021/77

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – MUĞLA
VEKİLİ : Av. ……
DAVALI : … – ANKARA
VEKİLİ : Av. … -…
DAVA : Marka…Sayılı YİDK Kararı İptali
DAVA TARİHİ : 28/07/2020
KARAR TARİHİ : 10/03/2021 Yazım Tarihi: 10/04/2021

İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde ÖZETLE: Müvekkil firmanın … başvuru sayılı markasının reddedilen kısımları açısından mesnet 2007/01115 sayılı marka ile 6769 sayılı SMK 5/1-ç maddesi açısından ”aynı veya ayırt edilemeyecek derecede” benzerlik olmadığını, iki marka bakımından halk arasında karıştırılma ve benzetilme ihtimali bulunmadığının açık olduğu, müvekkil şirkete ait marka iki kelimeden müteşekkil olup “…” kelimesi ayrılmaz bir unsur olduğunu, başvuru konusu markanın “…” olarak değil “…” olarak bir anlam ifade etmekte ve hizmeti satın alan tüketici indinde bu şekilde bilindiğini, “…” faaliyeti, markanın bölünmez bir parçası ve ayırıcı unsur olduğunu ileri sürerek dava konusu … başvuru sayılı markanın kısmen reddi konusunda verilen Türk Patentin…sayılı YİDK kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiş, duruşmada da dilekçesini aynen tekrar etmiştir.

SAVUNMA:
Davalı kurum vekili dilekçe ve beyanında ÖZETLE: Alınan kararlar ve yapılan işlemlerin usule ve yasaya uygun olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.

MUHAKEME:HMK kapsamında “Yazılı Yargılama Usulü ” uygulanmıştır.
DELİLLER ve DEĞERLENDİRME:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacı firmanın … başvuru sayılı markasının reddedilen kısımları açısından mesnet 2007/01115 sayılı marka ile 6769 sayılı SMK 5/1-ç maddesi açısından ”aynı veya ayırt edilemeyecek derecede” benzerlik olduğu gerekçesiyle başvurunun kısmen reddi konusunda verilen Türk Patentin…sayılı YİDK kararının iptalinin gerekip gerekmediği, davacı tarafın önceye dayalı kullanım hak iddiası, mesnet markanın farklı iştigal alanı iddialarının alınan YİDK Kararına bir etkisi olup olmayacağı noktasında olduğu anlaşılmıştır.
TÜRKPATENT YİDK’nun…sayılı kararında; “… başvuru numaralı “…” ibareli başvurunun 2007/01115 saylı “…” ibareli marka ile aynılık veya ayırt edilemeyecek kadar benzerlik gerekçesiyle 6769 s. SMK’nın 5/1-(ç) bendi uyarınca kısmen reddine yönelik Markalar Dairesi Başkanlığı kararına karşı yapılan itiraz incelenmiştir.
Buna göre, bir işaretin 5/1-(ç) bendi kapsamında değerlendirilebilmesi için iki koşulun birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir. Bunlardan birincisi, başvuruya konu marka ile önceden tescilli/başvurusu yapılmış markanın aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer olması; ikincisi ise başvuruya konu marka ile önceden tescilli/başvurusu yapılmış markanın kapsamında aynı veya aynı tür mal / hizmetlerin bulunmasıdır.
Bu hususlar çerçevesinde yapılan incelemede, kısmi ret kararına konu hizmetler bakımından asli ayırt edici unsuru “…” ibaresi olan başvuru konusu marka ile kısmen reddine gerekçe olarak gösterilen 2007 01115 sayılı “…” ibareli markanın görsel, işitsel ve kavramsal yönden bütünüyle bıraktıkları izlenim itibariyle ayırt edilemeyecek kadar benzer olduğu kanaatine varılmıştır. Ayrıca, kısmi ret kararına konu hizmetlerle aynı veya aynl türdeki mal/hizmetlerin kısmi ret gerekçesi markanın tescil kapsamında bulunduğu tespit edilmiştir.
Her ne kadar başvuru ile kısmi ret gerekçesi markaların farklı iştigal alanlannda kullanıldığı iddia edildiyse de, Kurumun marka sicilinde, her iki markanın kapsamında aynı/aynı tür hizmetlerin bulunması ve Kurumun, 6769 s. SMK’nın 5/l-(ç) bendi kapsamındaki mutlak tescil engeli ile ilgili olarak yaptığı inceleme ve değerlendirmede, söz konusu markaların tescil / başvuru kapsamındaki mal ve hizmetleri dikkate almakla iyi olması, bu mal ve hizmetler için ilgili markaların fıili olarak kullanılıp kullanılmadığı gibi varsayımlara dayanarak karar vermesinin mümkün olmaması karşısında, iştigal alanlarının farklılığı iddiası, hizmetlerin aynı / aynı tür olduğu yönündeki tespite etki eder nitelikte değildir. Başvuru sahibi tarafindan başvuru konusu markanın uzun yllardır kullanılıyor olması da başkası adına önceden tescil edilmiş aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer markanın varlığını ve bu markaya dayalı olarak SMK m. 5/1-(ç) bendi uyarınca verilen kısmi ret kararını ortadan kaldıran bir husus olmadığından, başvuru hakkında 6’769 s. SMK’nın 5/1-(ç) bendi uyarınca verilen kısmi ret kararı yerinde görülmüş ve başvuru sahibinin itirazının reddi gerekmiştir.
KARAR; İtirazın reddine oybirliği ile karar verilmiştir.” şeklinde ifade edilmiştir.
6769 sayılı SINAİ MÜLKİYET KANUNU (10/01/2017 yürürlük tarihli)
Madde 5/1-ç “Aynı veya aynı türdeki mal veya hizmetlerle ilgili olarak tescil edilmiş ya da önceki tarihte tescil başvurusu yapılmış marka ile aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer işaretler” marka olarak tescil edilmez. hükmü yer almaktadır.
Buradaki “ayniyet” olgusuyla, “bir markanın tamamen taklit edilmesi” kast edilmektedir. “Ayırt edilemeyecek derecede benzerlik” olgusuyla ise başvuru konusu markanın tescilli markanın birebir aynısı olmamakla birlikte, “ilk bakışta fark edilemeyecek derecede aynı” olan ve bu hususun ispatına dahi gerek duyulmayan, ancak çok dikkatli bir inceleme sonucu farkın anlaşılabileceği ibare ve şekilleri taşıyan işaretler kast edilmektedir (Pril/Pırıl örneği, Sabih Arkan, Marka Hukuku).
Markalar arasında ayırt edilemeyecek derecede benzerlikte dikkate alınması gereken ölçü; tescil kapsamındaki mal ve hizmetlerin yönelik olduğu tüketici kitlesinin başvuru konusu marka ile ret gerekçesi markanın “görsel”, “işitsel” ve “kavramsal” özelliklerini dikkate alarak yaptığı genel ve bütüncül bakış açısıdır (bkz. ABM’nin C-251/95 sayılı Sabel BV v. Puma AG, C-39/97 sayılı Canon Kabushiki Kaisha v. MGM Inc. kararları).
Görüşüne başvurulacak kişi markalı ürünün yöneldiği hedef kitleye mensup makul derecede bilgilendirilmiş, makul derecede dikkatli ve makul derecede ihtiyatla değerlendirme yeteneğine sahip kişidir (ABM’nin LIDL Belgium/ Colruyt kararı, bkz. EuGH GRUR 2007, 69 par.78 ). Bu kavram uygulama ve öğretide de “ortalama tüketici ” olarak adlandırılmaktadır. Kural olarak markaların benzerliklerinin değerlendirilmesinde, tüketicilerin markaları yan yana koyarak karşılaştırmaları beklenmemeli, bu markaların hedef kitle üzerinde bıraktıkları kaba görüntü ve genel izlenimi esas alınmalıdır. Görüşü dikkate alınacak hedef kitleye mensup kişi bir uzman olmayıp, makul düzeydeki tüketiciler olduğu için markaya esas unsurları detayları ile gözlemlemesi ve ayrıntıları fark etmesi kendisinden beklenmemelidir.
Yukarıdaki kriterler, markalar, kapsamları ve işaretsel yönden karşılaştırıldığında;
Davacı başvuru Markası Mesnet Marka
…+şekil (…) … (2007/01115)
39. Sınıf 39,43. Sınıf
Davaya konu başvuru ve mesnet marka arasında SMK 5/1-ç maddesi kapsamında işaretsel karşılaştırma yapmak ihtisas mahkemesi hakimliğinin genel bilgi tecrübesi ile yapılabileceğinden bilirkişi incelemesi yapılmadan dosya ele alınıp değerlendirilmiştir.
GEREKÇE:
Tarafların iddia ve savunması, marka başvuru dosyası, mesnet marka görseli , YİDK kararı ve dosya bütünüyle birlikte ele alındığında; davacının başvuru markasının “…+şekil” şeklinde, mesnet markanın da ” … ” ibare ve görselini içermesi karşısında esasen yüksek derecede benzerlik oluşmakla beraber bu benzerliğin aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer olarak değerlendirilmemesi gerektiği, zira SMK 4.ncü maddede markanın tanımını ” Marka, bir teşebbüsün mallarının veya hizmetlerinin diğer teşebbüslerin mallarından veya hizmetlerinden ayırt edilmesini sağlaması ve marka sahibine sağlanan korumanın konusunun açık ve kesin olarak anlaşılmasını sağlayabilecek şekilde sicilde gösterilebilir olması şartıyla kişi adları dâhil sözcükler, şekiller, renkler, harfler, sayılar, sesler ve malların veya ambalajlarının biçimi olmak üzere her tür işaretten oluşabilir. ” belirttiğinden başvuru markasında belirgin olarak yer alan şekil unsurunun mesnet markada aynen yer almadığından her iki markanın AYNİYET şeklinde kabul edilemeyeceği sonucuna varılarak SMK 5-1-ç maddesine göre mutlak ret sebebi oluşmayacağı, var olabilecek nisbi red sebebinin ise yayıma itiraz üzerine ele alınması gerektiği, aksi yönde verilen YİDK kararı hatalı olduğundan davanın kabulü gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın KABULÜNE,
2-Türk Patentin…sayılı YİDK Kararının İPTALİNE,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL maktu karar harcından peşin alınan 54,40 TL’nin düşümü ile bakiye 4,90 TL’nin davalıdan tahsiliyle Hazine’ye gelir kaydına,
4-AAÜT uyarınca 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalıldan tahsiliyle davacıya verilmesine,
5-Davacının yaptığı; 27,50 TL tebligat ücreti, TL 54,40 TL ilk harç masrafı olmak üzere toplam 81,90 TL yargılama giderinin davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde arta kalan gider avansının taraflara iadesine,
Dair verilen karar davacı vekili ile davalı kurum vekilinin yüzüne karşı, 6100 sayılı HMK 341 ila 345 inci maddesine göre tebliğden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememiz aracılığı ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar okunup açıklandı.10/03/2021
Katip … Hakim …
E-İmzalıdır E-İmzalıdır