Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/170 E. 2022/128 K. 11.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
T.C. ”TÜRK MİLLETİ ADINA”

4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR
HUKUK MAHKEMESİ K A R A R

ESAS NO : 2020/170
KARAR NO : 2022/128

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVA : Marka … Sayılı YİDK İptali
DAVA TARİHİ : 12/06/2020
KARAR TARİHİ : 11/05/2022 Yazım Tarihi : 03/06/2022

İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde ÖZETLE: Müvekkil markasının davalı şirketin itirazı üzerine kısmen reddedildiğini, müvekkile görüş sunabilmesi için fırsat verilmediğini,
itirazın müvekkile bildirilmediğini,
kullanım ispatı talep hakkının müvekkilin elinden alındığını,
müvekkilin “…” markası ile davalı …’ın atlayan hayvan
markasının atlama yönleri ve kedi familyası olmasından dolayı birbirlerine bir an için
benzetilebileceğini,
buna rağmen ikisinin de tanınmış marka olmalarının verdiği bilinirlikle kıyaslanması
mümkün olmayan markalar olduğunu,
markaların karıştırılmayacağını,
müvekkilin “atlayan kedi” markasının, davalı … şekil markası açısından sonraki
tarihli olma hesabı ile benzetilmesinin doğru olmadığını,
kısmi red kararına itirazlarının dava konusu YİDK kararıyla reddedildiğini,
müvekkil markasının tanınmış marka olduğunu,
bu şekli içeren çok sayıda tescilli markası bulunduğunu,
emsal kararlar bulunduğunu belirterek, dava konusu YİDK kararının iptalini ve
markanın reddedilen mallar yönünden de tescilini talep ve dava etmiş, duruşmada da dilekçesini aynen tekrar etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı kurum vekili dilekçe ve beyanında ÖZETLE: Alınan kararlar ve yapılan işlemlerin usule ve yasaya uygun olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı firmaya usulüne uygun tebligatın yapıldığı, cevap vermediği görülmüştür.
MUHAKEME:HMK kapsamında “Yazılı Yargılama Usulü ” uygulanmıştır.
DELİLLER ve DEĞERLENDİRME:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın;davacı tarafın… başvuru sayılı markasının reddedilen kısımları açısından davalı firmaya ait mesnet markalar ile 6/1 maddesi açısından iltibas koşulları oluşup oluşmadığı, davacı tarafın müktesep hak iddiası ile önceki markasının tanınmışlığı iddiasının başvuru markasına etki edip etmeyeceği, Türk Patent’in … sayılı YİDK kararının yerinde ve doğru olup olmadığı noktasında olduğu anlaşılmıştır.
YİDK kararının 01/05/2020 tarihinde davacı tarafa tebliğ edildiği, davacının da 5000 sayılı TürkPatent Kanununun 15/C maddesinde öngörülen iki aylık süre içerisinde 12/06/2020 tarihinde ve 6769 sayılı SMK 156.ncı maddesinde görevli ve yetkili mahkemeye dava açtığı anlaşılmıştır.
TÜRKPATENT YİDK’nun … sayılı kararında; ”2019/46373 başvuru numaralı ”şekil” ibareli başvurunun …, … sayılı ”şekil”, ”jaguar” ibareli markalar ile karıştırılma ihtimali gerekçesiyle 6769 s. SMK ‘nın 6(1) maddesi uyarınca kısmen reddi yönündeki Markalar Dairesi Başkanlığı kararına karşı, başvuru hakkındaki kısmi ret kararının kaldırılması talebiyle başvuru sahibi tarafından yapılan itirazı incelenmiştir.
Yapılan incelemede Kurul; Markalar Dairesi Başkanlığı’nın vermiş olduğu muterize gönderilen karar yazısında kısmi redde …, … sayılı ”şekil” ”jaguar” ibareli markaların gösterildiği, başvuru sahibine gönderilen yazıda ise yazı içeriğinde her ne kadar her iki gerekçe marka numarası olmamasına rağmen her iki marka örneğinin ”similar marks” olarak gönderildiğini tespit etmiştir. Öncelikle Kurul Markalar Dairesi Başkanlığı’nın tespiti olan, işbu başvuruda yer alan şekli unsur ile …, …, sayılı ”şekil”, ”jaguar” ibareli markalarda yer alan şekli unsurların benzer olduğu görüşüne katılmaktadır. Genel hatları ile aynı yönde ve yukarı doğru sıçrama şekli oluşturan hayvan figürünün 6/1 bendi kapsamında benzerlik arzettiği tespit edilmekle birlikte, ayrıca 2019 140027 sayılı markanın yer alan mallar ile başvurudan çıkartılan bazı malların, … sayılı markanın kapsamında yer alan mallar ile de başvurudan çıkartılan malların aynı/ benzer türde olduğu, ayrıca başvuru sahibine ait 78112 ve 2011 05713 sayılı daha önceki markalarının varlığının da dikkate alındığı, sonuç itibariyle de başvurudan işbu itiraza konu mallar açısından markalar arasında iltibas ihtimali bulunduğunun tespit edildiği Markalar Dairesi Başkanlığı’nca verilen kısmi ret kararı yerinde görülmüştür.
Kısmi ret kararına konu başvurunun kazanılmış tanınmışlığı önceki tarihlerde tescil edilmiş markalarla karıştırılma olasılığına ortadan kaldırmadığından ve Kurum incelemede markaların koruma kapsamını dikkate almak zorunda olduğundan, söz konusu gerekçelerle de haklı sayılan nedenlerle itirazın reddedilmesi gerekmiştir.
Karar: itirazın reddine oy birliği ile karar verilmiştir. ” ifade edilmiştir.
6769 sayılı SINAİ MÜLKİYET KANUNU (10/01/2017 yürürlük)
Madde 6 (Marka tescilinde nispi ret nedenleri)
“(1) Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.(3) Başvuru tarihinden veya varsa rüçhan tarihinden önce tescilsiz bir marka veya ticaret sırasında kullanılan bir başka işaret için hak elde edilmişse, bu işaret sahibinin itirazı üzerine, marka başvurusu reddedilir. ” hükmü yer almaktadır.
SMK 6/1 maddesi anlamında iltibastan bahsedebilmek için ;
Taraf markalarında AYNI işaret olması ve kapsamlarındaki emtia (mal/hizmet) BENZERLİĞİ olması,
Taraf markalarının BENZER işareti taşımaları ve kapsamlarındaki emtia(mal/hizmet) AYNIYETİ olması,
Taraf markalarının BENZER işareti taşımaları ve kapsamlarındaki emtia(mal/hizmet) BENZERLİĞİ olması, ihtimali aranır.
Markaların karıştırılmasından söz edebilmek için ise , dava konusu marka ile itiraza mesnet marka/markalar arasında hedef tüketici kitlesi (orta düzeydeki) yönünden markaların “görsel”, “işitsel” ve “kavramsal” özellikleri dikkate alarak genel ve bütünsel açıdan benzerlik ihtimali olması , yine tescilli marka ile tescil olunmak istenen işaret arasında markayı taşıyan her iki ürünün işletmesel kökeninin aynı veya birbirleriyle bağlantılı (idari-ekonomik) işletmeler tarafından üretilmiş olabileceği noktasında bağlantı kurulması (ilişkilendirilme) ihtimalinin bulunması gerekir. Karıştırılma kavramının varlığı için “somut bir karıştırma” eyleminin varlığı şart olmayıp böyle bir tehlikenin varlığı dahi yeterli olacaktır.
Kazanılmış hak kavramı, Türk Patent kurumunda daha önceden tesçilli olan markanın aynısının önceki sahibine bağlantısı ve tüketici nezdinde yarattığı izlenim korunarak yeni markayı da alabileceği düşüncesinden ortaya çıkmıştır.
Kazanılmış hak açısından ise Yargıtay uygulamalarında KRİTER “1-Kazanılmış hak sağlayan markanın tesçilli olarak uzun süre kullanılması (kullanım ve tesçilin taraflar arasında artık çekişme konusu olmaktan çıkması- kabullenilmesi), 2-Sonradan yapılan başvurunun kazanılmış hak sağlayan markanın ASLİ UNSURU muhafaza edilerek , işletme ile bağlantısı ve tüketici nezdinde yarattığı izlenim korunmak suretiyle oluşturulması, ( önceki markanın asli unsuru değişmiş ise yeni başvuru kabul edilir), 3- Sonraki başvurunun önceki markanın kapsadığı ve hizmet ile AYNI veya AYNI TÜR mal ve hizmetleri içermesi, ( yani kapsamını genişletmemesi)” şeklinde özetlenebilir.

Yukarıdaki kriterler, taraf markaları tescil kapsamları ve işaretsel yönden karşılaştırıldığında;
Davacı başvuru Markası Davalı Markaları
şekil şekil
şekil+JAGUAR
önceki markaları
Şekil
Bilirkişi heyetinden alınan 18.12.2021 tarihli raporda ÖZETLE; ” Dava konusu markadaki şekil, renk ve kompozisyon olarak red gerekçesi markalardan ayrılmaktadır. ŞEKİL ibareli dava konusu marka ŞEKİL ibareli marka ile görsel açıdan benzer unsurları bulunmaktaysa da, belirgin farklılıklar da içermektedir. Herşeyden önce, beyaz zemin olması nedeniyle, red gerekçesi markadaki tüm ayrıntılar daha net fark edilmekte, ağız yapısından boynuna, kulakları olmayışına, kuyruğun konumuna ve karnına kadar tüm farklılıklar net olarak görülmektedir. Açıların farklılığı da dikkat çekicidir. Bu nedenle anılan markaların genel izlenim yönünden benzer olmadıkları düşünülmektedir. Red gerekçesi markada kullanılan mallar, 9.sınıfın farklı bir alt grubunda ve yazılım, donanım ve sesle ilgili ve özellikle araçlar için kullanılan mallar olarak belirtilmişken, dava konusu marka özellikle araçlar için olmadığı belirtilen ölçüm cihazlarına ilişkindir. Dolayısıyla bir önceki başlıkta ayrıntılı olarak açıklandığı gibi, genel bir ilişkiden söz edilebilecekse de doğrudan ilgilidir denilemez.
Red gerekçesi diğer marka da bu açıklamaya göre doğal olarak farklılaşmaktadır, çünkü bir de kelime unsurunun varlığı ile şekil unsurunun etkisi de azalmaktadır. ŞEKİL + JAGUAR ibaresinin dava konusu markayla kelime unsurunun varlığı ile de farklılaştığı görülmektedir. Bunlara ek olarak, markaların üzerinde kullanılacağı mallar da önemli bir ayrıma sahiptir. Dava konusu marka “taşıtla için olmayan” mallarken red gerekçesi bu markada “taşıtlara özel mallar” yer almaktadır.
1) Dava konusu markadan yayına itiraz üzerine çıkarılan “ölçme cihazları ve aletleri, yukarıda belirtilen malların hiçbiri taşıtlar, mobilite, seyahat ve ulaşım ile ilgili değildir” malları yönünden davacının 78112 sayılı markası nedeniyle kazanılmış hakkı bulunduğu,
2) Davacının tanınmışlık iddialarının dava konusu markanın tescili yönünden etkisi olmadığı,
3) Red gerekçesi … sayılı marka yönünden:
a. Dava konusu mallarla red gerekçesi … sayılı marka kapsamındaki malların benzer olmadığı,
b. Anılan markayla dava konusu markanın genel izlenim yönünden de benzer olmadığı,
c. Anılan marka yönünden taraf markaları arasında dava konusu mallar yönünden karıştırılma olasılığı bulunmadığı
4) Red gerekçesi … sayılı marka yönünden:
a. Dava konusu “09 Bilimsel, denizcilik, inceleme, fotoğraf, sinematografik, optik, tartım, ölçme, sinyal verme, kontrol [gözetim], hayat kurtarma ve öğretme cihazları ve aletleri, yukarıda belirtilen malların hiçbiri taşıtlar, mobilite, seyahat ve ulaşım ile ilgili değildir” malları ile red gerekçesi … sayılı marka kapsamındaki malların ilişkili olduğu,
b. Dava konusu “14 Değerli metaller ve onların alaşımları; mücevher, süs eşyaları, kıymetli taşlar; bilezikler (mücevher), yukarıda belirtilen malların hiç biri taşıtlar, mobilite, seyahat ve ulaşım ile ilgili değildir” malları ile red gerekçesi … sayılı marka kapsamındaki malların aynı/aynı tür olduğu,
c. Anılan markayla dava konusu markanın genel izlenim yönünden benzer olmadığı,
d. Anılan marka yönünden taraf markaları arasında dava konusu mallar yönünden karıştırılma olasılığı bulunmadığı,
5) Dava konusu … sayılı YİDK kararının iptali koşullarının oluştuğu, ” şeklinde ifade edilmiştir.
GEREKÇE:
Önceki başvuru veya Tescilli bir marka ile sonraki başvuru konusu işaret arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede görsel, sescil ve anlamsal benzerlik olup olmadığının, her ikisinin ayırt edici ve baskın unsurları dikkate alınmakla beraber münferit unsurlardan ziyade bütünü itibariyle bıraktığı izlenimin de nazara alınarak belirlenmesi gerektiğinden hareketle;
Davacının “ŞEKİL ” ibareli marka başvurusu ile davalının “ŞEKİL ” ve ” ŞEKİL+JAGUAR” ibareli tescilli markaları arasında biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel benzerlik bulunsa da benimsenen bilirkişi raporunda ” Dava konusu markadaki şekil, renk ve kompozisyon olarak red gerekçesi markalardan ayrılmaktadır. ŞEKİL ibareli dava konusu marka ŞEKİL ibareli marka ile görsel açıdan benzer unsurları bulunmaktaysa da, belirgin farklılıklar da içermektedir. Herşeyden önce, beyaz zemin olması nedeniyle, red gerekçesi markadaki tüm ayrıntılar daha net fark edilmekte, ağız yapısından boynuna, kulakları olmayışına, kuyruğun konumuna ve karnına kadar tüm farklılıklar net olarak görülmektedir. Açıların farklılığı da dikkat çekicidir. Bu nedenle anılan markaların genel izlenim yönünden benzer olmadıkları düşünülmektedir. ” şeklinde de ifade edildiği üzere hedef (oratalama) tüketici grubu açısından benzer olarak değerlendirilemeyeceği;
İşin uzmanı yahut dikkatli kişilerden oluşmayan, makûl düzeyde bilgilendirilmiş, mesnet marka ve başvuru konusu işareti aynı anda görüp detaylarını karşılaştırma olanağı bulunmayan, daha önce görüp yararlandığı markanın aşağı yukarı net anısının tesirinde olan ortalama düzeydeki alıcı kitlesinin, yargılama konusu mallar/hizmetler için ayırdığı satın alma /yararlanma süresi içinde, davacının marka başvurusunu gördüğünde derhal ve hiç düşünmeden davalının ŞEKİL ibareli markalarından farklı olduğunu algılayabileceği gibi her taraf markası arasında işletmesel bağlantı olduğu ya da idari ve ekonomik açıdan birbiriyle bağlantılı işletme tarafından piyasaya sunulan markalı mallar/hizmetler algısı da oluşmayacağı yani markaları karıştırmayacağından SMK 6/1 maddesindeki iltibas, karıştırılma koşulları oluşmadığı;
Diğer yönden bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere ” Dava konusu markadan yayına itiraz üzerine çıkarılan “ölçme cihazları ve aletleri, yukarıda belirtilen malların hiçbiri taşıtlar, mobilite, seyahat ve ulaşım ile ilgili değildir” malları yönünden davacının 78112 sayılı markası nedeniyle kazanılmış hakkı bulunduğu,” görüşüne de iştirak edilerek bu mallarda davacının müktesep hakkı da bulunduğu;
Neticeden aksi yöndeki YİDK kararı hatalı ve yanlış olduğundan davanın kabulü gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın KABULÜNE,
2-Dava konusu Türk Patent’in … Sayılı YİDK kararının İPTALİNE,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL maktu karar harcından peşin alınan 54,40 TL’nin düşümü ile bakiye 26,3 TL’nin davalılardan tahsiliyle Hazine’ye gelir kaydına,
4-AAÜT uyarınca 7.375,00 TL vekalet ücretinin davalılardan tahsiliyle davacıya verilmesine,
5-Davacının yaptığı; 4.150,00 TL bilirkişi ücreti, 487,28 tebligat ücreti, 54,40 TL ilk harç masrafı olmak üzere toplam 4.691,68‬ TL yargılama giderinin davalılardan tahsiliyle davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde arta kalan gider avansının taraflara iadesine,
Dair verilen karar davacı vekili ile davalı kurum vekilinin yüzüne karşı, davalı firma yetkilisinin yokluğunda 6100 sayılı HMK 341 ila 345 inci maddesine göre tebliğden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememiz aracılığı ile … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar okunup açıklandı. 11/05/2022

Katip … Hakim …
✍e-imzalıdır ✍e-imzalıdır