Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/685 E. 2023/332 K. 03.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.

4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/685 Esas
KARAR NO : 2023/332
BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …
DAVACI : … -….
DAVALI : 1- … – (T.C.:…) …
VEKİLİ : Av. … -….
DAVALILAR : 2- … – (T.C.:…) …
3- … – (T.C.:…) …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : 4- … – … …
DAVA : Kayyımlık (Adi Şirkete Kayyım Atanması)
DAVA TARİHİ : 27/05/2022
KARAR TARİHİ : 03/05/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/05/2023
Mahkememizde görülmekte olan Kayyımlık (Adi Şirkete Kayyım Atanması) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda;
Dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA VE İSTEK :
Davacı vekili sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalılardan Sadettin, Ahmet ve … arasında uzun yıllardan beri adi ortaklık ilişkisinin mevcut olduğunu, adi ortak konumundaki kardeşlerin kurarak sonradan çocuklarına devrettikleri diğer davalı … İnş. Eml. Nak. Zah. San. Ve Tic. Ltd. Şirketinin ise; adi ortaklık içerisinde bir tüzel kişilik olduğunu, sözkonusu adi ortaklığın tasfiyesi amacıyla yine müvekkili tarafından … 15.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2018/141E. (… 38.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2021/37E. sayılı dava dosyasında açılan davanın halen derdest olduğunu, adi ortaklık ilişkisinde elde edilen paraların adi ortaklıkta yönetici konumunda olan 2017 yılına kadar davalı …’de toplandığını, anılan davalının adi ortaklık kapsamında tarımsal faaliyette bulunulan yaklaşık 1800 dönümlük yerin dönümünü kendisi sürerek 1000 dönüm üzerinde tarımsal faaliyette bulunmaya çalıştığını, müvekkilinin kendisine noter ihtarnamesi keşide ederek ortaklık payı olan 1/4’lük kısmın fazlası üzerinde tek başına tarımsal faaliyette bulunmaması konusunda uyarmasına rağmen bu konudaki girişiminden vazgeçmediğini beyanla adi ortaklık mallarının güvenceye alınması ve adi ortaklık kapsamında bugüne kadar tarımsal faaliyette bulunulan taşınmazların ve tarım makineleri ile biçrdöverlerin idaresi için kayyım atanması taleplerinin … 38.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2021/37E. sayılı dosyasında duruşmada Mahkemenin davaya bakmaya görevli bulunmadığı belirtilerek reddedildiğini beyanla aynı konuda Mahkememiz’ce kayyım atanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA :
Davalı … vekili sunduğu cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki adi ortaklıktan kaynaklanan uyuşmazlık nedeni ile davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğunu, adi ortaklığa kayyım değil; tasfiye memuru atanabileceğini, davacının kayyım atama talebinin ancak derdest adi ortaklığın tasfiyesi davasında ileri sürülebileceğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Davalılar Ahmet ve … vekili duruşmada alınan beyanında; açılan davayı kabul ettiklerini, adi ortaklıkta yönetim boşluğu ve taraflar arasında çekişme mevcut olduğunu, bu nedenle müvekkillerinden …’in kayyım olarak atanmasını talep etiklerini bildirmiştir.
Diğer davalı … İnş. Eml. Nak. Zah. San. Ve Tic. Ltd. Şirketi vekili ise; açılan davayı kabul ettiklerini bildirmiştir.
DELİLLER :
-Ticaret sicil kaydı
– Doğanbey Vergi Dairesi ile … Esnaf ve Sanatkar Odaları Birliğinden gelen müzekkere yanıtları.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davadaki uyuşmazlığın, tarafların oluşturduğu adi ortaklık kapsamında adi ortaklığa ait olduğu ileri sürülen malların güvenceye alınması ve ortaklık konusu tarımsal faaliyet kapsamında bulunan yerlerin, tarım makineleri ve biçerdöverlerin idaresi için kayyım atanması talebine ilişkindir.
Davacı vekili duruşmada dava dilekçesini aynen tekrar ile istemi gibi karar verilmesini talep etmiştir.
Dosyamızda kayyım atama istemine dayanak taraflar arasındaki hukuki ilişkinin adi ortaklık olup davalı Şirket haricindeki tarafların gerçek kişi olduğu gözetilerek davacı ve davalı gerçek kişiler yönünden tacir araştırması yapılması için ilgili Vergi Dairesi ile Esnaf ve Sanatkar Odaları Birliğine müzekkere yazılmış, gelen müzekkere cevabından davacı … ile davalılar … … ve …’in esnaf sicil kaydının mecut olduğu, davalı …’in 31/12/2020 tarihi itibariyle vergi dairesi terk mükellefi olduğu, davalı …, … ve …’in ise; kira gelirinin vergi mükellefiyet kaydının mevcut olduğu anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere; 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4.maddesine göre, bir davanın ticarî dava sayılması için ya uyuşmazlık konusu işin, tarafların her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmadığına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesinin bakacağı yönünde düzenleme bulunması (mutlak ticari dava olması) gerekir.
TTK’nın 4.maddesine göre; ticarî davaların iki grup altında incelenmesi mümkündür. Bunlar; tarafların sıfatına ve işin ticarî işletmeyle ilgili olup olmadığına bakılmaksızın ticarî sayılan davalar (mutlak ticari davalar) ile ticari sayılması için en azından bir ticari işletmeyi ilgilendirmesi gereken davalar ve her iki taraf için de ticari sayılan hususlardan doğan davalar nispi ticari davalardır. Mutlak Ticari Dava; tarafların tacir olup olmadıklarına ve dava konusu edilen işin ticari nitelikte olup olmadığına bakılmaksızın ticari dava olarak sayılan davalar olup, TTK’nın 4/1. maddesinde a ve f bentlerinde 6 bent halinde sayılan dava türleri mutlak ticari davadır. Örneğin; acentelikle ilgili davalar, deniz ticaretine ilişkin davalar, sigorta hukuku ile ilgili davalar, taşınır rehni karşılığında ödünç verme işlerinden kaynaklanan uyuşmazlıklar, rekabet yasağından kaynaklanan davalar, yayım sözleşmesine ilişkin davalar, kredi mektubu ve kredi emrinden doğan davalar, alım satım komisyonuyla ilgili uyuşmazlıklardan doğan davalar, fikri mülkiyet hukukundan kaynaklanan davalar, borsa, sergi, pazarlar ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerle ilgili uyuşmazlıklardan doğan davalar ve nihayet bankalara ilişkin uyuşmazlıklardan kaynaklanan davalar mutlak ticari davalardır. Bundan başka; özel kanun hükümleri gereği ticari sayılan davalar da bulunmaktadır. Örneğin; Kooperatifler Kanunu’nun 99.maddesi gereğince bu kanundan kaynaklanan davalar İcra İflas Kanunu’ndan kaynaklanan iflasa ilişkin tüm davalar da mutlak ticari dava sayılmaktadır. Nispi ticari dava ise; tarafları tacir olan ve tarafların ticari işletmesi ile ilgili olan uyuşmazlıklar nispi ticari dava olarak adlandırılmaktadır.
Bu bağlamda dava dilekçesi ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava konusu istemin adi ortaklık kapsamındaki taşınır ve taşınmaz mallar yönünden kayyım tayinine yönelik olduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın TBK 620 v.d.maddelerinde düzenlenen adi düzenlenen adi ortaklık ilişkisinden kaynaklandığı, davacı ile davalı gerçek kişilerin esnaf sicilinde kayıtlı olmaları ve ayrıca buna rağmen tacir olduklarına yönelik herhangi bir delil sunulmaması karşısında tacir değil; esnaf olarak kabul edilmeleri gerektiği, öte yandan diğer davalı … İnş. Eml. Nak. Zah. San. Ve Tic. Ltd. Şirketinin de aynı hukuki ilişki içerisinde tüzel kişi tacir olarak adi ortaklık içerisinde yer aldığı belirtilmekle birlikte adi ortak hak ve yükümlülüklerine sahip olduğu taraflar’ca ileri sürülmediği gibi aksine dava dilekçesindeki anlatım ve ileri sürülen maddi ve hukuki olgulara göre; davacı ve davalı gerçek kişiler arasında adi ortaklık ilişkisinin kurulmasından sonra adi ortaklık içerisinde faaliyet göstermek üzere kurulan ayrı bir Şirket olduğunun anlaşılabildiği, nitekim halen derdest olan … 38.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/37 esas sayılı dava dosyasında derdest olan adi ortaklığın tasfiyesi ve alacak ile tapu iptali tescil davasında da aynı şirketin davanın tarafları arasında da yer almadığı, bu nedenle de emsal nitelikteki … Bölge Adliye Mahkemesi 24.H.D. Başkanlığı’nın 14/03/2017 tarih, 2017/174E.,174K. ve 15/02/2023 tarih, 2023/253 E., 2023/270K. sayılı ilamları da gözetilerek uyuşmazlığın Mahkememiz TTK 4 ve 5.m. gereğince Mahkememiz görev alanında değerlendirilerek karara bağlanması gereken mutlak veya nispi ticari dava ile ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi olarak nitelendirilemeyeceği hususları birlikte gözetildiğinde; dava konusu istem yönünden görevli Mahkemenin Mahkememiz değil; Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşılmakla; açıklanan nedenlerle istemin HMK 114/1-c ve 115/2 m.gereğince göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davaya bakmaya Asliye hukuk mahkemesi görevli olmakla davanın HMK 114/c ve 115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı yokluğu sebebiyle USULDEN REDDİNE.
2-HMK 20.maddesi uyarınca kararının kesinleşmesini müteakip iki hafta içerisinde talep halinde dosyanın yetkili ve görevli … Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine aksi takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin davacı vekiline ihtarına(ihtar edildi)
3-Yargılama giderlerinin davaya bakmaya görevli Mahkeme tarafından değerlendirilmesine, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde HMK 331/2.m. gereğince talep halinde yargılama giderlerinin Mahkememiz tarafından karara bağlanmasına,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde verilecek dilekçe ile … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
03/05/2023

Başkan …
e-imza

Üye …
e-imza

Üye …
e-imza

Katip …
e-imza