Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/666 E. 2022/969 K. 09.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. …4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2022/666 Esas
KARAR NO : 2022/969

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI :… – …
VEKİLİ :Av. … -…
DAVALI :… – … …
DAVA :İtirazın İptali (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/10/2021
KARAR TARİHİ : 09/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 03/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili 01.10.2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı borçlu ve müvekkili arasında senette yazılı miktar oranında ödünç verme kaynaklı borç ilişkisi mevcut olduğunu, davalının, müvekkilinden ödünç para aldığını ancak sürekli ödeyeceğim diyerek ödemeyi ertelediğini, ödeme yapılmaması sonucunda icra takibi başlatıldığını ancak borçlunun kötü niyetli olarak takibe itiraz ettiğini, ödünç verme ilişkisinin varlığı takibe konu senetle ve tanıklarla ortaya çıktığını, müvekkilinin davalıdan alacağı için …24. İcra müdürlüğünden 2020/8531 esas sayılı icra takibi başlattığını, davalı borçlu 19/10/2020 tarihli dilekçesi ile takibe itiraz ettiğini ve icra takibinin durduğunu, müvekkilinin alacağının 22/12/2016 düzenleme ve 25/01/2017 ödeme tarihli müvekkili ve borçlu tarafından yapılan senede dayandığını, borçlunun itirazında haksız ve kötü niyetli olduğunu, dosyada bulunan senetten borçlunun müvekkiline ne kadar borçlu olduğunun anlaşıldığını, ayrıca borçlunun kötü niyetli olarak borca itiraz ederek sebepsiz zenginleştiğini, sebepsiz zenginleşme hükümlerinin de değerlendirilerek itirazın iptalinin gerektiğini belirterek, borçlunun …24. İcra Müdürlüğü’nün 2020/8531 sayılı icra takibine itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20 icra tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı 06.12.2021 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacı … borçlusu … olan alacaklısı davacı olan 74.000-Tl çeki icraya koyması için kendisine getirdiğini, kendisinin de … yanında katip olarak çalıştığı için icra işlemi yapabilmesi için avukata vekalet vermesi gerektiğini davacıya söylediğini ve avukat …’e verilen vekaletname ile icra işlemlerine başladığını, icra dosyasında görüleceği üzere borçludan 473 adet panel kapı haczedildiğini ve 06.09.2014 tarihinde muhafaza altına alınıp alacaklı firma sahibi … icra masrafı, nakliye ve hamal parası olarak ilk etapta makbuz karşılığında 5.000,00-TL verdiğini, borçludan haciz edilen malların satılıp paraya çevrilmesi için satış talebinde bulunulduğunu ve icra satış talebini kabul ettiğini ve 08.01.2015 ve 23.01.2015 tarihlerine satış günü verilip satışı istenen 473 adet kapı alacaklı firma sahibi tarafından dosya alacağına karşılık alındığını, ihale bedelinin %18 KDV tahsil harcı, tellaliye ve satış masrafı olarak yine makbuz karşılığında 10.000,00TL firma yetkilisi … tarafından kendilerine ödendiğini, ihalenin kesinleştiğini ve İcra müdürlüğü 473 adet kapıyı teslim etmek için kendilerine söylediklerini, kendisinin de müvekkili firma yetkilisi Hamdi Yıldırım’a söylediğini ancak gelip kapıları teslim almadıklarını, kendisine verilmiş olan iki adet makbuz toplamı olan 15.000-TLyi iade etmesini istediklerini, verilen 15.000TLyi satış masrafı için harcadığını söylediğini ancak bunu kabul etmediklerini, …, Murat Yıldırım ve ismini bilmediği 3. Kardeşin kendisini tehdit ederek senet istediklerini, kendisi kabul etmeyince ailesine zarar vereceğini söylediklerini bunun üzerine korktuğu için 22.12.2016 düzenleme 25.01.2017 ödeme tarihli bir adet senet verdiğini, aldıkları senedi kullanmayacaklarını kapıların kendilerine teslim edilene kadar senedi tutacaklarını beyan edip kendisinin yanından ayrıldıklarını daha sonra senedi istemek için aradığını ve senedi kaybettiklerini söylediklerini ve üç buçuk sene sonra bu senedi icraya koyduklarını, davacının kötü niyetli olduğunu belirterek, haksız ve yersiz açılan davanın reddini ve % 20 den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLER :
…24.İcra Müdürlüğü’nün 2020/8531 Esas sayılı dosyası UYAP üzerinden dosya arasına alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
Dava, kambiyo senedinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı, davalıya ödünç para verdiğini, karşılığında senet imzalandığını belirterek itirazın iptali davası açmıştır. Davalı ise, davacının kendisine zorla senet imzalattığını, daha sonra da bu senetlerle ilgili …24. İcra Müdürlüğü’nün 2020/8531 Esas sayılı icra dosyası ile takip yaptığını ancak böyle bir borcunun olmadığını ileri sürmüş olup, taraflar arasında temel ilişki konusunda açık bir ortak kabul söz konusu değildir.
Davacının dava dilekçesindeki talebi nitelik itibariyle alacak taleplerine ilişkindir. Eldeki dava 01.01.2019 tarihinden sonra açılmış olmakla, ticari bir dava olarak zorunlu arabuluculuğa tabi olup, arabulucuya başvurmak ve süreç tamamlandıktan sonra dava açılması hususu ve buna uyulmaması HMK’nin 114/2. maddesinde belirtilen “diğer dava şartlarına aykırılık” olarak davanın usulden reddi sebebidir.
Dava ilk olarak, …45. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/377 Esasında açılmış, anılan mahkemece açılan davanın tarafların tacir olup olmadığına bakılmaksızın kambiyo senedinden (bono) kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, bu karar üzerine mahkememize tevzi olan dava dosyası yukarıda belirtilen esasa kaydolunarak yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkemenin davanın esası hakkında yargılama yapabilmesi için varlığı veya yokluğu gerekli olan hallere dava şartı denir. Dava şartları, dava açılabilmesi için değil, mahkemenin davanın esası hakkında inceleme yapabilmesi için gerekli olan şartlardır. Buna davanın dinlenebilmesi şartları da denilmektedir. Dava şartlarından biri olmadan açılan dava da açılmış (var) sayılır, yani derdesttir. Ancak mahkeme, dava şartlarından birinin bulunmadığını tespit edince, davanın esası hakkında inceleme yapamaz, bu durumda davayı dava şartı yokluğundan (usulden) reddetmekle yükümlüdür. Dava şartlarının bulunup bulunmadığı davada hakim tarafından re’sen gözetilir. Taraflar bir dava şartının noksan olduğu davanın görülmesine muvafakat etseler bile, hakim davayı usulden reddetmekle yükümlüdür.
6100 sayılı HMK’nın 114/1 maddesinin birinci fıkrasında, tüm davalar bakımından geçerlilik taşıyan dava şartlarının neler olduğu hususu açıkça hükme bağlanmış, HMK 114/2 maddesinde ise, diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümlerin ise saklı olduğu belirtilmiştir.
7155 Sayılı Kanun ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen ve 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 5/A maddesi ile getirilen “Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.” hükmü uyarınca konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkındaki ticari davalarda dava açmadan önce arabuluculuğa başvurmak zorunlu hale gelmiş, yani arabuluculuğa başvurmak dava şartı haline getirilmiş bulunmaktadır.
Yukarıda belirtilen yasal mevzuat hükümleri doğrultusunda gerçekleşen somut olay değerlendirildiğinde;
Dava dilekçesi içeriğine göre davacının, davalı aleyhine başlattığı …24. İcra Müdürlüğü’nün 2020/8531 Esas sayılı icra takibine davalı tarafça yapılan itirazın iptali talebi, kanunda düzenlenen alacak talebi kapsamından kalmakta olup, davanın 7155 Sayılı Kanun ile 6102 sayılı TTK’na eklenen 5/A maddesinin yürürlük tarihi olan 01/01/2019 tarihinden sonra açılmış olduğu ve dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmadığı ayrıca ilk davanın açıldığı (…45. Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan 2021/377 Esas sayılı dava) tarih olan 01/10/2021 tarihi itibariyle de davacının zorunlu arabuluculuk yoluna başvurmadığı, bu eksikliği dava dosyasının mahkememize intikal ettiği süreçte de ikmal etmediği anlaşıldığından HMK 114/2 maddesi yollaması, TTK 5/A maddesi gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. …Bölge Adliye Mahkemesinin kararları da bu yöndedir. (…BAM 22. Hukuk Dairesinin 2019/1581 Esas, 2020/45 K. sayılı kararı)
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK. 114/2. maddesi yollaması ile TTK 5/A maddesi gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle davanın USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70 TL harçtan peşin alınan 269,21 TL harcın mahsubu ile bakiye 188,51 TL harcın davacıya iadesine,
3- Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Kullanılmayan gider avansı var ise hükmün kesinleşmesinden sonra yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin ve davalının yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde …Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 09/12/2022

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza