Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/356 E. 2023/352 K. 05.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/356 Esas – 2023/352
T.C.

4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2022/356 Esas
KARAR NO : 2023/352

HAKİM …
KATİP :….

DAVACI : ….
DAVALI ….
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/05/2022
KARAR TARİHİ : 05/05/2023
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 17/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 18/05/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirket ile davalı arasında
03.03.2017 tarihli …-Nallıhan ve …-Şereflikoçhisar posta taşıma işi konulu sözleşme
imzalandığını, müvekkilinin 3065 sayılı Kanunun 9. maddesi KDV uygulamaları genel
tebliğinin I/C.2.1.3.2.5 bölümü uyarınca 9/10 oranında sorumlu sıfatı ile tevkif edilip kendi
Vergi dairesine ödenmesi gereken KDV’nin tamamının davalı şirkete ödediğini, bu konuda 213
VUK’un 371. maddesi hükümleri gereği pişmanlıkla vergi dairesine beyan ederek ödeme
yaptığını, davalıya 25.02.2021 tarihli yazı ile şirket lehine sebepsiz zenginleşme olduğu
belirtilerek 89.528,60 TL’nin müvekkiline iade edilmesinin talep edildiğini, davalının herhangi
ödeme yapmadığını, konu hakkında uzman görüşü alındığını, müvekkilinin 9/10 oranındaki
KDV’yi hem vergi dairesine ve hem de davalıya ödediğini yüklenici davalının müvekkiline
düzenlemiş olduğu faturaları tevkifatsız olarak düzenlendiğini ve faturalardaki tüm KDV’yi
müvekkilinden tahsil ettiğini belirterek 89.528,60TL ‘nin ödeme tarihinden itibaren
(03.03.2021) da işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:
Davalı vekili 18/07/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle, zamanaşımı ve hak düşürücü süre itirazlarının olduğunu, taraflar arasında imzalanan sözleşme kapsamındaki işte KDV tevkifatı uygulanacağına dair bir düzenleme bulunmadığını, sözleşmenin konusunun yük taşımacılığı olduğunu, KDV Uygulama Genel Tebliğinde tevkifatın yapılmaması ve eksik yapılması halinde vergi ve diğer ferilerin alıcıdan aranacağını, somut olayda alıcının davacı ve
atıcının ise davalı BİNTEM olduğunu, sözleşmenin geçerli olduğu tarihte KDV tevkifatı zorunluluğu olmadığını, taşımacılık işi kapsamında düzenlenen faturalarda 2017/Nisan 2019/Ey
lül döneminde yürürlükte olan KDV Genel Tebliğlerinde herhangi bir KDV tevkifatı
yapılmasını gerektirir durum olmadığını, sözleşmenin 01.04.2017-30.09.2017 dönem
aralığında geçerli olduğunu, 35 Seri Nolu KDV Genel Tebliğinin yürürlüğe girdiği 16.02.2021
tarihine kadar taşımacılık hizmetleri karşılığında yapılan ödemelerden KDV tevkifatı yapılacağına dair düzenleme olmadığını, bu tebliğ ile de yük taşımacılığında tevkifat oranının
2/10 olarak belirlendiğini, sebepsiz zenginleşmenin Hazine’ye olduğunu, davacının mükerrer
vergi ödediğini, sebepsiz zenginleşmenin Gelir İdaresi lehine olduğunu, davalının söz konusu
dönemlere ait faturalarda yer alan KDV’yi faturalara intikal ettirerek tahakkuk ettirdiğini, 1
Nolu beyanname ile beyan ettiğini, bu kapsamda vergi aslının sorumlu sıfatı ile davacıdan
aranmaması gerekiğini, davacının yapmış olduğu ödemenin haksız ve yersiz olduğunu
belirterek davanın reddini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, “Davacının davalı şirket aleyhine açmış olduğu mükerrer KDV ödemesine dayalı 89.528,60 TL alacağın 03/03/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsili istemine yönelik alacak davası” istemine ilişkindir.
Talep, cevap, 03/03/2017 tarihli sözleşme, ticari defterler, PTT yazı cevabı Karşıya Vergi Dairesi’nden gelen yazı cevabı, yapılan bilirkişi incelemesi sonucu dosyaya ibraz edilen 27/03/2023 tarihli heyet raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, 27/03/2023 tarihli bilirkişi heyeti raporunda, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin konusun …-Nallıhan arasındaki
posta taşıma işine ait olduğu, sözleşme döneminin 01.04.2017-30.09.2019 dönem aralığı
olduğu, davacı tarafından dosyaya sunulan faturaların da davalının davacıya 01.04.2017-
30.09.2019 dönem aralığında …- Nallıhan ve …-Çamlıdere arası yük taşıma işine ait
olduğu,
16.02.2021 Tarihli 31397 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Katma Değer Vergisi
Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No: 35) ile KDV Genel
Uygulama Tebliği’nde yapılan düzenleme ile karayolu ile yük taşımacılığı daha evvel tevkifat
uygulamasına tabi değil iken 35 Seri Nolu KDV Uygulama Genel Tebliği ile bu hizmet
tevkifata tabi tutulduğu ve tevkifat oranının da 2/9 olarak belirlendiği, bu sebeple dava konusu
hizmet ile ilgili olarak davalının tevkifatlı KDV faturası düzenlemesini gerektirir bir husus
olmadığı, dosyada yer alan faturaların ilgili dönem KDV düzenlemelerine uygun olduğu,
davacının davalıya ödediği tevkifatsız KDV tutarlarının (dava konusu ettiği)
9/10’u oranında 213 sayılı Vergi Usul Kanunun 371. Maddesi kapsamında pişmanlık dilekçesi
ile Vergi dairesine ödendiğine yönelik dosyada herhangi bir belge bulunmadığı, davacının
davalıya ödemiş olduğu KDV tutarlarının mükerrer olarak (9/10’u kadarı) vergi dairesine
ödenmesi halinde davalının sebepsiz zenginleştiğinden bahsedilemeyeceği, mükerrer ödeme ile
vergi dairesinin sebepsiz zenginleştiği, bu nedenle davacının alacağının hesap edilmesinin
mümkün olmadığı,
yönünde görüş ve hesaplamaları içeren rapor sunduğu anlaşılmıştır.
Yukarıda içeriği açıklanan hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu değerlendirilen bilirkişi raporu dikkate alındığında, ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,

2-Alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 1.528,93 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.349,03 TL harcın davacıya iadesine,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanıp takdir edilen 14.324,58 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. Maddesi uyarınca alınması gereken 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Kullanılmayan gider avansı var ise hükmün kesinleşmesinden sonra yatıran tarafa iadesine,

Dair; davalı vekilinin yüzüne karşı davacı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/05/2023

Katip …. Hakim ….
E-imza E-imza