Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/234 E. 2022/875 K. 16.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. … 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.

4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/234 Esas
KARAR NO : 2022/875

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : …
DAVALI :…

DAVA : İtirazın İptali (Ticari İş Tellallığı Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/04/2022
KARAR TARİHİ : 16/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari İş Tellallığı Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda;
Dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA VE İSTEK :
Davacı vekili sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacı ile davalı arasında Afyon-Emirdağ Güneş Enerjisi Santrallerinin yada projelerinin şirket yada şirketlerini satın almak, şirkete ortak olmak, proje ve projelerin varlık satışını almak veya şirketlere yada projelere ortak olmak amacıyla 10/03/2021 tarihinde danışmanlık ve gizlilik sözleşmesi ile aynı tarihli pişmanlık akçesi sözleşmesinin akdedildiğini, müvekkilinin sözleşmelerden kaynaklanan edimini tam ve gereği gibi ifa ettiği halde davalı tarafın gerekçesiz olarak sözleşmeye konu santral sahibi ve/veya yetkilisi ile sözleşme yapmaktan vazgeçtiğini, bu konuda noter ihtarnamesi keşide ederek pişmanlık akçesi bedelinin ödenmesini ihtar etmelerine rağmen ödeme yapılmadığını, bu nedenle başlattıkları icra takibine de haksız yere itiraz edildiğini beyanla davalının … 8.İcra Dairesinin 2021/16216 E.sayılı takip dosyasına vaki haksız itirazın iptali ile takibin devamına %20 oranında icra-inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA :
Davalı vekili sunduğu cevap dilekçesinde özetle; davaya bakmaya taraflar arasındaki danışmanlık sözleşmesinin simsarlık sözleşmesi niteliğinde olması nedeniyle tüketici mahkemesinin görevli olduğunu, davacının sözleşme gereğince teknik ve şirket bilgileri bağlamında müvekkilini bilgilendirme yükümlülüğünün bulunduğunu, davacı tarafından söz konusu yükümlülüğün yerine getirilmediğini ve santralin teknik konulara ile santrali işleten ilgili şirket konusunda talep etmesine rağmen detaylı bilgileri müvekkiline vermediğini, davacının sözleşme içeriğinde belirlenen edimleri yerine getirmemesi sebebiyle açılan davanın haksız olduğunu, aksi kabulde dahi danışmanlık sözleşmesinin 3.maddesinde düzenlenen cezai şart alacağından indirim yapılması gerektiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER :
-Tarafların tacir araştırmalarına ait cevabi yazılar
-… 8.İcra Dairesinin 2021/16216 E.sayılı takip dosyası örneği
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, taraflar arasında imzalanan danışmanlık sözleşmesi ile pişmanlık akçesi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için ilamsız icra takibine vâki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekili duruşmada dava dilekçesini aynen tekrar ile istemi gibi karar verilmesini talep etmiştir.
Bu bağlamda, somut uyuşmazlıkta tarafların gerçek kişi oldukları da gözetilerek Mahkememizin davaya bakmaya görevli olup olmadığının öncelikle değerlendirilmesi zorunludur.
Bilindiği üzere 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (TTK)’nun 3. maddesi hükmüne göre bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir.
Bu bağlamda, ticari davalar ise; aynı Kanunun 4/1 maddesinde tanımlanmıştır. Bu maddeye göre, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri ve tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın söz konusu düzenlemelerde öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır. Bu maddeye göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için tarafların her ikisinin tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğması veya ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi olması veyahut da açılan davanın maddede altı bent halinde sayılan davalardan olması gerekir. Taraflardan biri tacir değilse veya tacir olmasına rağmen uyuşmazlığın ticari işletmeyle ilgisi yoksa ticari davanın varlığından söz edilemez.
Yine bilindiği üzere; ticari davalar, mutlak ticari davalar, nispi ticari davalar ve yalnızca bir ticari işletmeyle ilgili olmasına rağmen ticari nitelikte kabul edilen davalar olmak üzere üç gruba ayrılır.
Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticari sayılan davalardır. Mutlak ticari davalar, TTK’nın 4/1. maddesinde bentler halinde sayılmıştır.Bu guruptaki davaların ticari dava sayılabilmesi için taraflarının tacir olması veya ticari işletmeleriyle ilgili olması gibi şartlar aranmaz. TTK’nın 4/1. bendinde sınırlı olarak sayılan davalar arasında yer alması veya özel kanunlarda ticari dava olarak nitelendirilmesi yeterlidir. Nispi ticari davalar ise; her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması halinde ticari nitelikte sayılan davalardır. TTK’nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayılır. Bu hükme göre; bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir. Üçüncü grup ticari davalar ise; yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır.
Bu bilgiler ışığında dosyamızda taraflar ile ilgili olarak yapılan tacir araştırmalarına yönelik olarak yazılan müzekkerelere cevaben Yenimahalle ve İstanbul Vergi Dairesi ile … Ticaret Sicil Müdürlüğü ve … Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanlığından gönderilen müzekkerelerden tarafların ticaret sicil ve esnaf odasında tacir veya esnaf olarak kayıtlarının mevcut olmadığı, ancak davacı …’un halen faal olarak gerçek usulde ticari kazanç vergi mükellefi olup işletme hesabı esasına göre ticari defter tutmakla yükümlü olduğunun sabit olduğu, bu hususun İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığının cevabi yazısı ekindeki 2021 yılı Gelir Vergisi beyannamesi ile 2022 yılı 3.ayına ait KDV beyannamesine konu vergi matrahı miktarlarından anlaşılabildiği, bu nedenle davacının gerçek kişi tacir olarak kabulüne hukuken olanak bulunmadığı, bu durumda tarafların sıfatına ve uyuşmazlığın niteliğine göre somut olayda mutlak ya da nispi nitelikte bir ticari davanın söz konusu olmadığı, taraflar arasındaki uyuşmazlığın dayanağı olan hukuki ilişkinin Güneş Enerjisi Santraline ilişkin Danışmanlık Sözleşmesi ile aynı tarihli pişmanlık akçesi sözleşmesinden kaynaklandığı ve sözleşmenin kapsamı ile içerdiği hükümler bağlamında taraflar arasındaki hukuki ilişkinin tüketici işlemi olarak değerlendirilmesine de hukuken olanak bulunmadığı kanaatine varılmakla; davaya bakmaya görevli Mahkemenin Tüketici Mahkemesi veya Mahkememizin değil; HMK 2/1.m. gereğince genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu kanaatine varılmıştır.
Açıklanan gerekçelerle; Mahkememiz yönünden göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeni ile davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olduğundan davanın 6100 sayılı HMK 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı yokluğu sebebiyle USULDEN REDDİNE.
2-HMK 20.maddesi uyarınca kararının kesinleşmesini müteakip iki hafta içerisinde talep halinde dosyanın davaya bakmaya görevli … Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine aksi takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin davacı vekiline ihtarına(ihtar edildi)
3-Yargılama giderlerinin davaya bakmaya görevli Mahkeme tarafından değerlendirilmesine, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde HMK 331/2.m. gereğince talep halinde yargılama giderlerinin Mahkememiz tarafından karara bağlanmasına,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde verilecek dilekçe ile … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/11/2022

Başkan …
e-imza

Üye …
e-imza

Üye …
e-imza

Katip …
e-imza