Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/774 E. 2022/807 K. 21.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/774 Esas – 2022/807
T.C.

4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2021/774 Esas
KARAR NO : 2022/807

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/12/2021
KARAR TARİHİ : 21/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 11/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 21/12/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle, davalı tarafından … E. sayılı dosyası kapsamında tebliğ edilen ödeme emrine itirazları üzerine İcra Müdürlüğü tarafından takibin 10.11.2021 tarihinde durdurulmasına karar verildiğini, itirazın taraflarına tebliğ edilmemiş olduğunu, dosyaya itiraz edildiğini öğrendikleri gün 07.12.2021 tarihinde arabuluculuk başvurusu yapıldığını, davalı tarafın İcra Müdürlüğü’ne yapmış olduğu itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, Ticaret Kanunu madde 4, 5/2 ve 19 gereği davacının tacir olduğunu, davaya konu faaliyeti ticari iş kapsamında olduğunu, davalı “… Market” adında birden fazla şubeli marketleri işletmekte olduğunu, davalının, davacı şirketten işletmekte olduğu marketlerinde satılmak üzere fatura karşılığı ürünler satın almış olduğunu, davalının ticareti 2020 yılında dava dışı … Past. Teks. İnş. Paz. Tic. ve San. Ltd. Şti. ile başlamış olduğunu, davacı şirket ile Yasemin Pasta arasındaki alacak ve yetki devri ile 2021 yılı başı itibariyle davalı ile ticaretin davacı firma ile devam etmiş olduğunu, faturalar ve davalının yaptığı ödemeleri gösteren cari hesap dökümü ile sabit olduğu üzere davalının faturadan kaynaklı bakiye borcunun 94.348,90 TL olduğunu, davalı her ne kadar borca itiraz etmişse de herhangi bir ödeme belgesi sunamadığını ve itirazını da somutlaştırmamış olduğunu, kötü niyetle ödemeden kaçınmak için borca, içeriğine davalı tarafından itiraz edilmediğini fakat bakiye ödeme işleminin de süresi içinde davalı tarafından yapılmamış olduğunu, takip konusu meblağın davalı tarafça gayet iyi bir şeklide bilinmekte olduğunu, aynı zamanda borcun likid olduğunu, henüz satmadığı ürünleri iade etmediğini ve ödeme yapmaktan da kaçındığını, herhangi bir ödeme belgesi sunulmadığı gibi ödeme yapıldığına dair bir iddiasının da bulunmadığını, davalının mal kaçırma gayreti içerisinde olduğununu, davalının üzerine kayıtlı menkul, gayrimenkul, araçlar ve banka hesaplarının haczi (pos cihazlarını da kapsar şekilde) ve fiili haciz yapılabilmesi için İ.İ.K madde 257 – 269 gereği ihtiyati haciz kararı verilmesi gerektiğini, arabuluculuk görüşmesi yapılmış olduğunu ancak uzlaşma sağlanamadığını, davalarının kabulü ile itirazın iptaline ve takibin devamına, asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere, davalı aleyhine icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, ihtiyati haciz taleplerinin kabulüne, her türlü yargılama gideri, harç ve vekâlet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
GEREKÇE:
Dava, “Davacı tarafından satım bedeli alacağı için cari hesaba dayalı başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali “istemine ilişkindir.
Talep, ticari defterler, yapılan bilirkişi incelemesi sonucu dosyaya ibraz edilen 14/09/2022 tarihli rapor ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 14.09.2022 tarihli bilirkişi raporunda, davacı ticari defterlerine göre taraflar arasında gerçekleştiği tespit edilen ticari ilişki nedeniyle davacı şirketin takip tarihi itibariyle davalı yandan 94.348,90 TL alacaklı gözüktüğü, davalının takibe itirazının iptali, takibin devamı ile davacı icra inkar tazminatı talebinin Mahkemenin takdirlerinde olduğunu bildirilmiştir.
Her ne kadar bilirkişi raporunun 3. sayfasında davacının incelemeye esas alınan ticari defterleri ile ilgili olarak e- defter beratlarının yasada öngörülen süre içinde GİB sistemine yüklenmemiş olduğu tespit edilse dahi bu durumun mevzuat gereğince ilgili yönünden cezai yaptırımı gerektirdiği, faturaların ticari defterlere işlenmiş olduğu, ticari defterlerin ayrıntılı, anlaşılır ve VUK ve TTK hükümlerine uygun olarak tutulduğu, davalının ödeme iddiasını ispatlayamadığı hususları da gözetildiğinde ticari defter kayıtları HMK-222.madde uyarınca davacı lehine delil olarak değerlendirilmiştir.
Yukarıda içeriği açıklanan hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu sonucuna varılan bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile;
1-Davacı tarafından davalı aleyhine … 2. İcra müdürlüğünün 2021/14625 E. Sayılı takip dosyasıyla yapılan takibe davalının vaki itirazının iptali ile takibin 94.348,90 TL asıl alacak üzerinden takip talebindeki koşullarla devamına,
2-Hükmolunan alacağın %20si üzerinden hesaplanan 18.869,78 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 6.444,97 TL harçtan peşin alınan 1.611,24‬ TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 4.833,73 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanıp takdir edilen 15.095,82 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olarak 59,30 TL Başvurma harcı, 1.611,24‬ TL Peşin harç, 8,50 TL Vekalet harcı, 148‬,00 TL posta ve müzekkere gideri, bir bilirkişi ücreti 1.500,00 TL olmak üzere toplam 3.327,04‬ TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. Maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Kullanılmayan gider avansı var ise hükmün kesinleşmesinden sonra yatıran tarafa iadesine,

Dair; davacı vekilini yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.21/10/2022