Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/40 E. 2022/748 K. 07.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. … 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/40 Esas – 2022/748
T.C.

4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2021/40 Esas
KARAR NO : 2022/748

HAKİM :…
KATİP : …

DAVACI …
DAVALI …

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/01/2021
KARAR TARİHİ : 07/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 28/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 19/01/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle, davacı ile davalı arasında 12.12.2016 tarihli Tem Bağlantı Tüneli Sağ Tüp Zeminde Çimento Enjeksiyonu yapılması İşi Alt Yüklenici Sözleşmesi bulunduğunu, davacının bu sözleşme kapsamında alt yüklenici olarak tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini ve sözleşmeye konu işin taahhüde uygun olarak yapılıp teslim edildiğine dair geçici ve kesin kabul belgesinin düzenlendiğini, SGK’dan ilişiksiz belgesi de alındığını, davacının işi uygun şekilde ifa etmiş olmasına rağmen davalı şirketin davacının hak edişlerini eksik ödediğini, işin kabulünden sonra tasfiye aşamasında kesin hesap görüldüğünü ve 350.763,84.-TL kesin hak ediş hesabı yapıldığını ve bu miktarda fatura düzenlendiğini, davalının bu faturaya ilişkin olarak 300.000,00.-TL ödeme yaptığını ancak takibe konu 50.000,00.-TL’sını ödemediğini, … 7. İcra Dairesi’nin 2020/8528 E.sayılı dosyası ile giriştikleri icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini bildirmiş, itirazın iptali ile icra takibinin devamına, davalı aleyhine %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin de davalıya yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili bila tarihli cevap dilekçesinde özetle, usule ilişkin ödemezlik ve takas mahsup def’i taleplerinin bulunduğunu, taraflar arasında 12.12.20016 tarihli Tem Bağlantı Tüneli Sağ Tüp Zeminde Çimento Enjeksiyonu yapılması İşi alt yüklenici sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeye göre, davacıdan %10 oranında kesin teminat kesintisi ve %5 oranında nakdi teminat kesintisi yapıldığını, teminat mektubu sunamayan davacıdan %10 kesin teminat mektubu oranında kesin teminat mektubu kesintisi yapıldığını, bu kesintilerin iadesi için de sözleşmeye göre kesin kabule müteakip Taşeronun SGK’dan kendisi ve alt taşeronları için borçsuzluk belgesi alması ve ibraz etmesi gerektiğini, davacının iş hukukuna uygun olarak işçilerle iş akdini sonlandırması ve işçilere tüm hak ve alacaklarının ödendiğine dair belgeleri ve SGK borcu yoktur belgesini ibraz etmesi gerektiğini, davacının bu belgeleri ibraz etmediğini, işçilerden alınan ibra belgelerinin ve istifa dilekçelerinin geçersiz olduğunu, işçilik alacaklarının zamanaşımı süresinin 5 yıl olduğunu bu durumda da davalı şirketin işçi alacakları yönünden riskinin devam ettiğini, kesin kabul şartları oluşmadığından ve kesin kabul ve kesin hesap yapılmadığından sözleşmenin 9. maddesine göre teminat iadesinin yapılamayacağını ve borcun muaccel olmadığını, davacı alt yüklenicinin teknik şartname ve projeye uygun bir ifada bulunmadığını bu nedenle bloke tutulan hak ediş ve kesin teminat iade şartlarının oluşmadığını, diğer taraftan davalı ile idare arasında kesin kabul yapılmadığını, bu göre de sözleşmenin 9.1 maddesi gereğince taşeronun bloke edilmiş teminatın geç iadesinden bahisle şirketten faiz ve hiçbir nam altında bir talebi olamayacağını bildirmiş, davanın reddine, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesini, davacı aleyhine %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki TEM Bağlantı Tüneli Sağ Tüp Zemininde Çimento Enjeksiyonu Yapılması İşi alt yüklenici sözleşmesi uyarınca davacı yüklenicinin işi tamamalayarak teslim ettiği halde iş bedeli alacağı için düzenlenen 356.763,84 TL bedelli faturanın davalı tarafından ödenmediği, başlatılan icra takibinden önce 300.000,00 TL’nin ödendiği iddiasına dayalı bakiye alacak olarak 50.000,00 TL fatura bedeli ve işlemiş faiz ile toplam 72.735,96 TL için başlatılan takibin itiraz ile durması nedeniyle itirazın iptali istemine ilişkindir.
Talep, cevap, … 7. İcra Müdürlüğü’nün 2020/8528 Esas sayılı icra takip dosyası, 12/12/2016 tarihli sözleşme, taraf ticari defterleri, yapılan bilirkişi incelemesi sonucu dosyaya ibraz edilen 18/01/2022 tarihli bilirkişi kök raporu ve 09/08/2022 tarihli bilirkişi ek raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 18/01/2022 tarihli bilirkişi raporunda taraf ticari defter kayıtları ile dosya kapsamı belgeler üzerinde yapılan inceleme ve değerlendirmeler sonucunda; tarafların 2017, 2018 ve 2019 yıllarına ilişkin ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK’nun 64. ve HMK 222. maddelerinde ifade edilen kanuni şartlara uygun olarak tutulduğu, taraf ticari defter kayıtlarının birbirini teyit ettiğini, taraf ticari defter kayıtlarında 08/10/2020 takip tarihi itibariyle davacı şirketin 50.000,00.-TL tutarındaki alacak bakiyesinin kayıtlı olduğu, davacı ticari defter kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucunda düzenlen 23.08.2021 tarihli 2021/131 talimat sayılı bilirkişi raporunda; taraflar arasında 12.12.2016 tarihinde imzalanan sözleşmenin 9.3 maddesinde belirtilen, davacı yanın, “Sözleşme konusu işe ilişkin SGK, Vergi, Personel vb.” borçlarına ilişkin bir tespitin yapılamadığın sözleşmenin 9.3 maddesinde belirtilen belgelerin dosya kapsamında mevcut olmadığı, açıklanan nedenle takibe konu edilen 50.000,00.-TL asıl alacağın ifa anının gerçekleşip gerçekleşmediği ve davacı talebi olan işlemiş faize ilişkin bir hesaplamanın yapılamadığı, davacı tarafından sözleşmenin 9.3 maddesinde belirtilen belgelerin dosyaya sunulması halinde, davacı talebi olan 50.000,00.-TL asıl alacak ve asıl alacağın ifa anına ilişkin bir tespitin yapılabileceğini, taraflar arasında imzalanan 12.12.2016 tarihli sözleşme ve sözleşme eki Ek-1 ” Özel Şartlar”ın ilgili hükümleri dikkate alındığında, dava konusu eser sözleşmesi kapsamında davacı yüklenici tarafından üstlenilen işin ayıpsız teslim edildiği, davacının sözleşmeye konu ana edimlerini ifa etmesi sebebiyle davalının bu bakımdan ödemezlik def’ini ileri sürme koşullarının oluşmadığı, davacının sözleşmenin 9.1 maddesi kapsamında gerekli belgeleri getirmemiş olması sebebiyle, bu kalem iş için borcunu ifa etmiş kabul edilemeyeceği ve davalının ödemezlik def’ini ileri sürme koşullarının oluşabileceğini bildirmiştir.
09/08/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda ise dosyaya sonradan kazandırılan 04/11/2017 onay tarihli geçici ve kesin kabul tutanağı ile ilişik kesme belgesi ve ibranamelere göre, taraflar arasında imzalanan sözleşmenini 9.1 maddesi kapsamında edimini ifa ettiği görüldüğünden kök raporda yer alan temel açıklamalar çerçevesinde davacının ödemezlik def’ini ileri süremeyeceği, SGK Müdürlüğü cevabi yazısına göre sunulan geçici ve kesin kabul tutanağına göre, işin sözleşmesine göre eksiksiz yerine getirildiği ve tutanakta geçici ve kesin kabulün birlikte yapıldığı, bu halde anılan sözleşme hükmünün aradığı ön koşulun yerine getirildiği, buna göre sözleşmenin 9.1. maddesine göre akit teminatın bloke edilmesinin sözleşmesine uygun olmayacağı tespit edilmiştir.
Yukarıda açıklandığı üzere hükme ve denetime elverişli bilirkişi ek raporu doğrultusunda, haklı davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile,
1-Davacı tarafından davalı aleyhine… 7. İcra Müdürlüğünün 2020/8528 Esas sayılı takip dosyası üzerinden yapılan takibe davalının vaki itirazının iptali ile takibin 50.000,00 TL asıl alacak üzerinden takip takibindeki koşullar ile devamına,
2-Hükmolunan alacağın %20’si üzerinden hesaplanan 10.000,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 3.415,50 TL harçtan peşin alınan 878,47 TL peşin harç, 363,67 TL tamamlama harcı mahsubu ile bakiye 2.173,36 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olarak 59,30 TL Başvurma harcı, 878,47 TL peşin harç, 363,67 TL tamamlama harcı, 8,50 TL Vekalet harcı, 75,85‬ TL posta ve müzekkere gideri, bilirkişi ücreti 5.500,00 TL olmak üzere toplam 6.885,79 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. Maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Kullanılmayan gider avansı var ise hükmün kesinleşmesinden sonra yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararı tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde… Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/10/2022

Katip …
E-imzalı.

Hakim …
E-imzalı.