Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/309 E. 2021/523 K. 16.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/309 Esas
KARAR NO : 2021/523
HAKİM :… …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
DAVALI : … – … …
VEKİLLERİ …
….

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/12/2020
KARAR TARİHİ : 16/07/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 11/08/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

İDDİA :
Davacı şirket temsilcisi, şirkete ait aracın 2019 yılı başında Ankara’da bulunan… Oto Kaporta Boya servisine gerekli tamir işlemlerinin yapılması için verildiğini, araç teslim edildiği sırada aracın fenni muayenesi ve trafik sigortası bulunmadığını, tamir için teslim ettiği şahısların aracı kullandığını emniyet güçlerinin yakalama yaparak yediemin otoparkına çekmesiyle öğrendiğini, otoparktan çıkarmak için karşı tarafın 19 Mart 2019 tarihinde rızası olmadan araca trafik sigortası yaptırdığını, aracın değişmesi gereken parçalarını almak için kaporta servis sahibi … ile …’dan 4.500 TL’ye anlaştıklarını, parçaları servis sahibi …’nın alacağını, Makine Mühendisi …’dan listedeki parçaların değişip değişmediğine karşılık parçalar incelenerek tarafına bilirkişi raporu verilmesini talep ettiğini, bilirkişinin yaptığı incelemeler sonucu kendisinden 5.500,00 TL talep edilerek alınan parçaların hiçbiri değişmediği halde değişmiş gibi kendisinden haksız kazanç elde ederek mağdur ettiklerini, kaportası yapılsın diye emanet ettiği araca kendisinin haberi ve rızası olmadan trafik sigortası yapılıp sigorta bir yıl sürenin 11 ayını kendileri kullanmış aracı kendisi 19 şubatta teslim aldığında sadece 1 ayını kendisi kullandığını ve 1.191,00 TL’nin kendisinden haksız olarak zorla tahsil edildiğini, aracı habersiz kullandıkları sırada 857, 25 TL trafik cezası kesildiğini, kaporta işçiliği için … rin kendisinden 2.250,00 TL aldığını, aracın hasarlı yerini çektirmek için aracın robotla çekilmesi gerektiğini, bu işlemin 700 TL olması gerektiği halde kendisinden 1.300,00 TL aldıklarını, aracın daha önce Eryaman’da 3. kısımda Şaşmaz Oto Sanayisine çekici ile çekildiğini, bu mesafe çekme ücreti’nin 100 TL olduğunu öğrendiği ancak kendisinden 400 TL alındığını, kendisinin ödediği paranın 12.657.25 TL olduğunu, ödeme öncesinde 19 Şubat 2020 tarihle araç devri firmalarına ait… firmasına satış protokolü ile sırf aracını kurtarabilmek için devrettiğini, yaptığı ödemelere aracı teslim aldığında aracın durumuna ve olaylara …’in tanık olduğunu, talebi üzerine 18/08/2020 tarihinde Ankara’da arabuluculuk bürosunda… servis yetkilisi … ile arabuluculuğa başvurduğu halde anlaşamadıklarını, kendisinden haksız olarak zorla alınan 8.918,75 TL’nin ödenmesine ve mahkemece değişmesi gereken değişmeyen parçaların tamir ücretinin mahkemece uygun görüldüğü yeni tarihle fiyatlandırılarak karşı tarafın hatasından doğacak zararının karşılanmak üzere karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı veili, davanın görevli ve yetkili mahkemede açılmadığını, davacının her ne kadar müvekkilinin kendisinden 12.657,25 TL ödeme aldığını iddia etmiş olsa da böyle bir ödeme yapılmadığını, müvekkilinin aracın tamiratı için gerekli gider ve masrafları kendi cebinden yaptığını, bu nedenle asıl alacaklının müvekkili olduğunu, müvekkili davacıdan alacağı nedeniyle her ne kadar daha önce hapis hakkını kullanmaya çalışmış ise de, davacı tarafın zorlaması, tehdit ve hakaretleri karşısında aracı teslim etmek zorunda kaldığını, davacının aracın tamiratı için kullanılan masrafları müvekkilin kendi cebinden yaparak bunlara işçilik ve emek parası eklemesini yadırgadığını, bu işçiliğin ve işlerin hayrına yapılacağı tarzında cümleler sarf ettiğini, davacının iddiasını ispatla yükümlü olduğunu, müvekkilinin davacıdan alacaklı durumda iken kendisine karşı böyle bir davanın ikame edilmesini de anlamadığını, mahkemeye bildirecekleri tanıkların beyanlarından da görüleceği üzere işbu davanın kötü niyetli olarak ikame edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
YARGILAMA GEREKÇE :
Dava, alacak davası olup, davadaki uyuşmazlığın, davacı tarafından davalıya teslim edilen ve bakım onarımı yapılması istenen araçla ilgili davacıdan haksız tahsil edildiği bildirilen bedelin davalıdan tahsili le davacıya verilmesine ilişkin olduğu görülmektedir.
Celp edilen kayıtlar ile tarafların sunduğu bilgi ve belgelerin yapılan incelemesinde, davalının dava açılış tarihi itibariyle ticaret sicil kaydının bulunmadığı, esnaf odasından gelen müzekkere cevabına göre de davalının Ankara Oto Sanatkarları Esnaf odasına kayıtlı olduğu tespit edilmiştir.
Vergi dairesinden gelen müzekkere yanıtına göre de davalının işletme hesabına göre defter tuttuğu belirlenmiştir. Bu doğrultuda;
Ticaret sicil, esnaf odası ve vergi dairesinden gelen bilgilere göre davalının tacir olmadığı, esnaf olduğu anlaşılmıştır.
6102 sayılı TTK m. 5/1. fıkra hükmünde yapılan düzenleme uyarınca, kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın Asliye Ticaret Mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir. Bu hükme göre ticaret mahkemelerinin görev alanı ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleridir. Ticari faaliyetleri ilgilendiren bütün davalar ticari dava değildir. Ticaret mahkemeleri ayrı bir yargı kolu oluşturmayıp, asliye hukuk mahkemelerine göre ihtisas mahkemeleridir. Bu nedenle kanun koyucu yapılan düzenleme ile ticari işlerle ilgili bütün davaları değil sadece uzmanlık gerektiren ve kanunda açıkça gösterilen hususlardan kaynaklanan uyuşmazlıklarda ticaret mahkemesinin görevli olacağını kabul etmiştir.
Ticari davalar; mutlak ticari davalar, nisbi ticari davalar ve yalnızca bir ticari işletme ile ilgili olmasına rağmen ticari nitelikte kabul edilen davalar olmak üzere üç grupta toplanmaktadır. Doktrindeki yerleşik uygulama bu yöndedir.
A- Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticari sayılan davalardır. Mutlak ticari davalar, 6102 sayılı TTK’nın 4/1. maddesinde bentler halinde sayılmıştır. Bunların yanında Kooperatifler Kanunu (m.99), İcra İflas Kanunu (m.154), Finansal Kiralama Kanunu (m.31), Ticari İşletme Rehni Kanunu (m.22) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır. Bu guruptaki davaların ticari dava sayılabilmesi için taraflarının tacir olması veya ticari işletmeleriyle ilgili olması gibi şartlar aranmaz. TTK’nın 4/1. bendinde sınırlı olarak sayılan davalar arasında yer alması veya özel kanunlarda ticari dava olarak nitelendirilmesi yeterlidir. Bu davalar kanun gereği ticari dava sayılan davalardır.
B- Nispi ticari davalar, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması halinde ticari nitelikte sayılan davalardır. 6102 sayılı TTK 4/1. maddesinde yapılan düzenlemeye göre, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayılır. 6102 sayılı m. TTK 19/2 fıkrası uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmez.
C- Taraflardan sadece birinin ticari işletmesi ile ilgili olması durumunda ticari dava kabul edilen davalar kanunda açıkça düzenlenmiştir. Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır.
Yukarıda açıklandığı üzere bir davanın ticari dava sayılması için kural olarak ya mutlak ticari davalar arasında yer alması ya da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bulunması gerekirken havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davaların ticari nitelikte sayılması için yalnızca bir yanın ticari işletmesiyle ilgili olması TTK’da yeterli görülmüştür.
Somut olayda davacı taraf, tamir ve bakım(eser) sözlşemesinden kaynaklı olarak kendisinden haksız yere tahsil edilen miktarın iadesini talep etmektedir ve taraflar arasındaki uyuşmazlık bir nevi eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. O halde, eldeki davanın ticari dava olarak kabulü ve asliye ticaret mahkemesi’nin görevli olması için uyuşmazlık konusu işin her iki tarafın birden ticari işletmesi ile ilgili olması ve her iki tarafın da tacir olması zorunludur. Davalı bakımından yapılan araştırmada davalının tacir olmadığı anlaşılmış, davalı tacir olmadığından görevli mahkemenin ticaret mahkemesi olmadığı sonucuna varılmıştır.
Mahkemelerin görevi ancak kanunla belirlenir (HMK m.1). Göreve ilişkin kurallar kamu düzeninden sayıldığından yargılamanın her aşamasında mahkeme tarafından re’sen nazara alınması gerekir (HMK 20,114,115).
Dosya içerisinde toplanan tüm deliller, tarafların iddia ve savunmaları, ve diğer belgelerin incelenmesinde taraflar arasındaki uyuşmazlığın, aracın tamir ve bakımına yönelik olarak eser sözleşmesinden kaynaklandığı, davalının 6102 sayılı TTK 12 maddesi kapsamında kalan tacir olmadığı ve eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklar da mutlak ticari dava sayılmadığından açılan bu davada Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğundan davanın mahkememizin görevsizliği nedeniyle (HMK 114/1-c, 115/2) davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davaya bakmaya Ankara Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olması nedeniyle HMK 114/1-c ve 115/2 maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu sebebi ile usulden reddine,
2-Kararın kesinleşmesinden itibaren tarafların 2 hafta içerisinde müracaatı halinde dosyanın görevli Ankara Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-HMK 331/2 maddesi gereğince yargılama giderlerine görevli mahkemece karar verilmesine,
4- Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. md.gereğince bir karar verilmesine,
Dair davacı şirket temsilcisinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.. 16/07/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır