Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/300 E. 2022/60 K. 03.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/300 Esas – 2022/60
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/300 Esas
KARAR NO : 2022/60
HAKİM :….
KATİP ….
DAVACI ….
DAVALI :……
DAVA TARİHİ : 27/05/2021
KARAR TARİHİ : 03/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 04/02/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Hizmet Alım Sözleşmesinden Kaynaklanan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda;
Dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE İSTEK :
Davacı vekili dilekçesinde özetle; kurumumuza hizmet veren davalı taşeron firma bünyesinde şoför olarak çalışmakta iken, 23.11.2020 tarihinde emekli olan…’e, 2.286 günlük hizmeti gereğince kıdem tazminatı olarak yasal kesintiler yapıldıktan sonra 33.964,24-TL (yasal damga vergisi kesintisiyle 33.706,45-TL) 22/12/2020 tarihinde ödeme yapıldığını, …Taş. Tem. Hizm. San. ve Tic. Ltd. Şti. ödemesi gereken 13.259,89-TL kıdem tutarını ödendiğini, … …..Şti’de 20/05/2021 tarihinde 4.338,39-TL asıl alacak ve 268,00-TL olmak üzere totalde 4.606,39-TL olarak ödediğini, davalı firmayla Kurumumuz arasında imzalanan dilekçemiz ekinde sunulan 20.03.2014 tarihli Sözleşmenin (EK-6) 36.8. hükmü gereğince, Kurumumuz tarafından…’e ödenmek durumunda kalınan ve davalı firmanın sorumluluğunda payına düşen 16.372,96-TL’nin, işçiyi çalıştıran davalı firmadan mevzuat, emsal kararlar ve sözleşme hükümleri gereğince rücu edilmesi kapsamında, huzurdaki davayı açtıklarını, davamızın Kabulüyle, kurumumuzca ödenmek durumunda kalınan 16.372,96-TL’nin ödeme tarihi olan 22/12/2020 tarihinden itibaren hesaplanacak avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA :
Davalı vekili dilekçesinde özetle; dava konusu, asliye ticaret mahkemelerinin değil asliye hukuk mahkemelerinin görev alanına girdiğini, müvekkil adresi istanbulda olmakla yetkili mahkeme küçükçekmece asliye hukuk mahkemeleridir. mahkemenin yetkisine itiraz ettiklerini, rücu davası yasal süresi içerisinde ikame edilmediğini, husumet ve muvazaa itirazlarının olduğunu, kıdem tazminatından yüklenici değil, 6552 sayılı ve 7166 sayılı kanun ile 4857 sayılı kanunun 112. maddesine eklenen fıkra gereği asıl işveren davacı kurumun sorumlu olduğunu, taraflar arasındaki sözleşmede işçilik alacaklarının tamamından yüklenicinin sorumlu olacağına dair bir düzenleme yoktur.bir an için alt işverene rücu imkanı bulunduğu kabul edilse dahi davacı asıl işverenin yarı yarıya sorumluluğu devam ettiğini, dava konusu talepleri kabul etmemekle birlikte ödeme tarihinden itibaren talep edilmiş olan faize, faiz türüne, oranına ve başlangıcına da itiraz ettiklerini, fazlaya ilişkin haklarımızı saklı tutarak, müvekkil yönünden davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekâletin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
1-) Dava konusu işçilik alacağı ödemesine ait belgeler ile dava dışı işçinin SGK hizmet döküm cetveli.
2-) Taraflar arasında imzalanan hizmet alım sözleşmesi ve ekleri ile genel ve teknik şartname.
3-) Hesap bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, hizmet alım sözleşmesine istinaden doğan dava dışı işçiye yapılan ödemenin yüklenici şirketden rücuen tahsili istemidir.
Davacı vekili duruşmada dava dilekçesini aynen tekrar ile istemi gibi karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin görevsizlik itirazının davacı kurumun 233 sayılı KHK hükümlerine tabi KİT statüsünde olup tarafların tacir sıfatına haiz olduğu ve davanın nispi ticari dava niteliğinde olmakla mahkememizin görevli olduğu gözetilerek reddine karar verilmiştir.
Davalı vekilinin yetkisizlik itirazının HMK 10 ve TBK 89 maddeleri gereğince davacı kurumun yerleşim yeri dikkate alınarak reddine karar verilmiştir.
Davalı vekilinin zamanaşımı def’inin dava konusu rücu ödemesinin 2021 yılında yapıldığı dikkate alınarak TBK 146 m gereğince 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmadığından reddine karar verilmiştir.
Dosyamızda taraf delilleri toplandıktan sonra dava dışı sigortalı işçiye ait sigorta hizmet kayıtları celp edildikten sonra dosyamızda SMMM bilirkişisinden hesap bilirkişi raporu aldırılmış bilirkişi raporunda özetle; …’ ün davacı kurum nezdinde müvekkil şirketebağlı olarak 01.06.2014 – 31.05.2017 tarihleri arasında çalıştığı beyanı ile; (İşyeri Kurum No:1214925 olan şirketin davalı şirkete ait olduğu tahmini ile) yapılan hesaplamada 16.046,10 TL Tazminat Tutarı ödemesi olduğu mütalaa edilmiştir.
Davacının bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde belirttiği 01/06/2017-21/06/2017 tarihleri arasındaki döneme ilişkin davacının davalı alt yüklenici Şirketten talep edebileceği rücu alacağı miktarının hesaplandığı ek rapor tanzimi istenilmiş. Söz konusu ek bilirkişi raporunda özetle; İşyeri Kurum No: 1214925 olan şirketin 01.06.2014 ile 31.05.2017 tarihleri arası 1080 gün üzerinden yapılan hesaplamada 16.046,10 TL Tazminat Tutarına ek olarak yapılan görevlendirme dâhilinde; 01.06.2017 ile 21.06.2017 tarihleri arası 21 gün üzerinden yapılan hesaplamada 312,01 TL Tazminat Tutarı hesaplandığı, toplam tazminat ödemesinin 16.358,11 TL olacağı mütalaa edilmiştir.
Davacı kurum ile davalı arasında 20/03/2014 tarihinde sözleşme düzenlendiği, sözleşmenin 36. 8 maddesinde “ işin görülmesi sırasında ve/veya işin görülmesi nedeniyle istihdam ettiği kişiler ile yaşayacağı hukuki ihtilaflarda yürürlükteki mevzuat hükümleri uyarınca meydana gelen tüm zararlardan Kurumun sorumlu olmayacağını, Kurumun belirtilen nedenlerle herhangi bir ödeme yapmak zorunluluğunda kalması durumunda yapılan bu ödemeyi başkaca bir ihbar veya ihtara gerek olmadan, tamamen, nakden ve defaten Kuruma ödeyeceğini kabul ve taahhüt eder.” ibaresinin yer aldığı anlaşılmıştır.
Kıdem tazminatı alacağı yerleşik Yargıtay kararları uyarınca (….. H.D’nin 2014/5216 E-2015/4986 K) her bir işverenin işçinin kendi çalıştırdığı döneme isabet eden miktarla sınırlı olarak sorumlu olup, son işveren ise yıllık izin ücreti alacağı ve fesih ihbar alacağından sorumludur. (11. H.D’nin 2013/166 E -18061 K)
Bahse konu hizmet alım sözleşmesinin ve eklerinin imza tarihi ile sözleşmede açıkça davalı yüklenici Şirketin işçilik alacaklarından hukuki sorumluluğu öngörülmesine göre, davacı kurum, davalı yüklenici Şirketten çalıştırdığı işçinin işçilik hakları bağlamında işçiye kıdem yaptığı tazminatı ödemesi ile davalıya rücu hakkını haiz olup dava konusu ödemenin Mahkememiz’ce de benimsenen bilirkişi ek raporunda hesaplanan kısmını davalıdan rücuen talep etmekte hukuken haklıdır.
Bu bağlamda, toplanan delillere göre açıklanan gerekçelerle; davanın kısmen kabulü ile Mahkememiz’ce de benimsenen ek bilirkişi raporunda davalı yönünden hesaplanan miktar ile sorumlu olmak kaydıyla toplam 16.358,11 TL rücu alacağının ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine gerektiği kanaatine varılmış olup açıklanan gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen KABULÜ İLE; dava konusu 16.358,11-TL rücu alacağının ödeme tarihi olan 22/12/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine
2-Alınması gerekli 1.117,43-TL nispi karar ve ilam harcı için peşin alınan 279,61-TL harcın mahsubu ile noksan olan 837,82-TL harcın davalıdan alınarak Maliye Hazinesine gelir kaydına,
3-Arabulucu ücreti olarak yatırılan 1.320.00 TL ücretin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki AAÜT gereğince reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 14,85-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6- Bu dava kapsamında davacı tarafından yatırılan 279,61 TL peşin harç 59,30 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 338,91 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Bu dava kapsamında davacı tarafından yapılan 1.087,50 TL posta/tebligat/bilirkişi gideri olan yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan taktiren 1.086,52-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına.
8-HMK 333.m. gereğince artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 03/02/2022

Katip …. Hakim….
¸ ¸