Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/295 E. 2022/19 K. 19.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/295 Esas – 2022/19
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/295 Esas
KARAR NO : 2022/19

BAŞKAN : ….
KATİP : ….

DAVACI : ….
DAVALI : …….

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/05/2021
KARAR TARİHİ : 19/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 28/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda;
Dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE İSTEK :
Davacı vekili sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasındaki ticari hizmet sözleşmesi ilişkisi çerçevesinde müvekkili aleyhine davalı şirket tarafından ödenmeyen 15 fatura bedeli alacağının tahsiline yönelik olarak Ankara …..İcra Müdürlüğünün 2015/13606 esas sayılı takip dosyasında icra takibi başlatıldığını, ödeme emrine itiraz etmeleri üzerine takibin durdurulduğu, davalı takip alacaklısı tarafından açılan itirazın iptali davası sonucunda Ankara ….ATM’nin 2015/558 Esas sayılı dosyasında davanın dava dilekçesinde belirttiği asıl alacak ve feriler üzerinden iptaline ve takibin devamına karar verildiğini, karar sonrasında davalı ile müvekkili arasında bahse konu dava dosyasında hüküm altına alınan borcun ödenmesine yönelik olarak 2017 yılında protokol imzalandığını, protokolde öngörülen vade tarihlerinde ve miktarlarında ödeme yapılarak protokole konu borcun tamamen ödenmesine ve borcun tasfiye edildiğini, buna rağmen davalı alacaklının değinilen icra takip dosyasında takibe devam ettiğini ve müvekkilinden haksız yere icraen tahsilat yaptığını beyanla borçlu olmadıkları halde ödedikleri 544.315,56-TL’nin ödeme tarihi olan 27/05/2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ve yargılama giderleri ile birlikte davalıdan istirdaden tahsilini talep etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalı vekili sunduğu cevap dilekçelerinde özetle; davanın zamanaşımına uğradığını, Ankara …. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/829 E.sayılı dosyasında açılan dava nedeniyle derdestlik itirazlarının bulunduğunu, davacının bahse konu şikayet dosyasında yaptığı başvuru derdest iken istirdat davası açmakta hukuki yararının bulunmadığını, davacı takip borçlusunun protokolün 3.3 maddesinde öngörülen vade tarihlerinde bir kısım taksit ödemelerini yapmadığını, söz konusu gecikmeli ödemeler sebebiyle protokolün 3.5 maddesinin uygulandığını ve protokole konu diğer borç miktarlarının da muaccel hale geldiğini, bu nedenle icra takibine müvekkilinin devam ederek protokole konu bakiye alacak miktarını icraen davalıdan tahsil ettiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
-Ankara 3.İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/829 E.sayılı dosyası örneği
-Ankara 5.İcra Müdürlüğünün 2015/13606 E.sayılı takip dosyası örneği
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, icra takibine konu borcun tasfiyesine yönelik olarak düzenlenen protokol kapsamında fazladan ödendiği ileri sürülen miktarın istirdaden tahsili istemine ilişkindir.
Davacı vekili duruşmada dava dilekçesini aynen tekrar ile istemi gibi karar verilmesini talep etmiştir.
Dosyamız arasına ….İcra Müdürlüğünün 2015/13606 esas sayılı takip dosyası örneği celp edilmiş, dosyamız davalısı olan takip alacaklısı tarafından dosyamız davacısı borçlu aleyhine düzenlenen yabancı para fatura alacaklarına istinaden başlatılan ilamsız takip olduğu, yasal süresinde itiraz üzerine duran icra takibine vaki itirazın Ankara ….. ATM’nin 2015/558 E.sayılı takip dosyasında verilen karar ile iptaline karar verildiği ve takibin derdest olduğu anlaşılmıştır.
Dosyamız arasına celp edilen Ankara ……İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/829 E.sayılı dosyası incelendiğinde; dosyamız davalısı olan …Havacılık Savunma Bilişim İnş.Dan.Tic.Ltd. Şirketi tarafından Ankara …..İcra Müdürlüğünün 2015/13606 E.sayılı takip dosyasında takibe konu toplam alacak hesaplaması yönünden anılan bilirkişi raporları arasında çelişki bulunduğundan bahisle söz konusu bilirkişi raporlarına istinaden icra müdürlüğü tarafından takip alacaklısı olarak taraflarına tebliğ edilen muhtıranın tebliğine ilişkin icra müdürlüğü işleminin iptali talepli şikayet başvurusunu içerdiği, yapılan yargılama sonucunda verilen 24/06/2021 tarih ve 2021/1229 karar sayılı karar ile dava dosyasında bilirkişi raporu doğrultusunda şikayetçi takip alacaklısının dosyamız davalısı olan takip borçlusuna takibe konu dosya alacağından fazla tahsilat yaptığı ve bu nedenle şikayetçiye gönderilen bakiye borç muhtırasının usul ve yasaya uygun olduğu belirtilerek şikayetin reddine karar verildiği, dosyanın istinaf incelemesinde olduğu ve henüz kesinleşmediği anlaşılmıştır.
Dosyamızda davalı vekilinin ileri sürdüğü zamanaşımı def’i, davanın zamanaşımına değil hak düşürücü süreye tabi olduğu, bu bağlamda istirdat istemine konu ödemenin yapıldığı 27/05/2020 tarihinden sonra 26/05/2021 tarihinde İİK 72/7 m.gereğince bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde dava açıldığı dikkate alınarak yerinde görülmemiştir.
Diğer taraftan davalı takip alacaklısı tarafından hukuki yarara ilişkin dava şartı yokluğu itirazı ileri sürülmüş olup söz konusu itirazında değerlendirilmesi gerekmektedir.
Bilindiği üzere; İİK 361 m.gereğince; ” İcra dairelerince borçludan fazla para tahsil olunarak alacaklıya verildiği yahut yanlışlıkla bir tarafa para tediye olunduğu hesap neticesinde anlaşılırsa verilen para ayrıca hükme hacet kalmaksızın o kimseden geri alınır.”
Tüm dosya kapsamına göre her ne kadar dosyamız davacısı takip borçlusu tarafından dava konusu icra takibinde davalı takip alacaklısı tarafından dava konusu icra takibinde taraflar arasındaki protokol hükümlerine aykırı olarak ve takibe konu dosya alacağından fazla miktarda tahsilat yapıldığı ileri sürülerek istirdat isteminde bulunulmuş ise de; icra takip dosyasında takip alacaklısının takip borçlusundan takibe konu alacaktan fazla miktarda tahsilat yapıp yapmadığı ve yapmış ise; takip alacaklısına muhtıra tebliği ile fazla alacak miktarını takip alacaklısından icraen tahsili hukuken mümkün ve icra dairesinin görev ve sorumluluğu kapsamında olduğu, nitekim Ankara …..İcra Müdürlüğünün 2015/13606 E.sayılı takip dosyasında takip borçlusundan fazla tahsilat yapıldığı dosyada alınan bilirkişi raporları ile tespit edilmekle takip alacaklısına muhtıra tebliğ edildiği, bu durumda ise davacının halen istinaf aşamasında olan ve söz konusu muhtıra tebliğine yönelik icra müdürlüğü işleminin iptaline yönelik olarak Ankara …..İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/829 E.sayılı şikayet dosyasında yaptığı başvuru derdest iken işbu davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
Nitekim, aynı husus Yargıtay ….. HD.Başkanlığı’nın 12/07/2010 tarih, 2009/2469 Esas, 2010/8223 karar sayılı ilamında da; “Takip, kesinleşmiş mahkeme ilamına dayanılarak yapıldığından, yargılamanın iadesi yolu dışında başka bir mahkeme kararıyla bu ilamın sonuçlarının ortadan kaldırılması mümkün değildir. Davacı taraf, belirttiği hususları şikayet yolu ile gidermek, kendisinden fazla tahsilat yapıldığı iddiasında ise İİK 361 maddesine göre işlem yapmak durumundadır. Davacının, bu anlamda eldeki davayı açmakta hukuki yararı yoktur.” tespitine yer verilerek benimsenmiştir.
Bilindiği üzere; HMK 114/1-h m.gereğince hukuki yarar, davanın her aşamasında resen gözetilmesi gereken dava şartı niteliğindedir. Dosyamızda açıklanan gerekçelerle hukuki yarara ilişkin dava şartı yokluğu mevcut olmakla; HMK 114/1-h m.delaletiyle 115/2 m.gereğince davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-6100 sayılı HMK’nın 114/1-h m. delaleti ile 115/2.m. gereğince hukuki yarara ilişkin dava şartı yokluğu nedeni ile davanın USULDEN REDDİNE,
2-Alınması karar ve ilam harcı maktu 80,70-TL olup davacı tarafından peşin yatırılan 9.295,55-TL harçtan mahsubu ile bakiye 9.214,85-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından yatırılan giderlerin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki AAÜT gereğince maktu 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-HMK 333.m. gereğince artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,

Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/01/2022

Başkan …..
e-imza

Katip ….
e-imza