Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/277 E. 2022/833 K. 01.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/277 Esas – 2022/833
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/277 Esas
KARAR NO : 2022/833

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/05/2021
KARAR TARİHİ : 01/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: :
1-Davacı vekili, 01/04/2020 tarihinde davalı sigorta şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı aracın davacı yayaya çarpması sonucu oluşan kazada davacının yaralandığını, geçici ve sürekli işgöremezliğinin oluştuğunu, bakıcıya ihtiyaç duyduğunu beyanla fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydıyla 200,00 TL bakıcı gideri, 300,00 TL geçici iş göremezlik ve 6500,00 TL daimi iş göremezlik olmak üzere toplam 7.000,00-TL malullük-sakatlık maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2-Davacı vekili, 01/07/2022 tarihli bedel artırım dilekçesiyle talebini 1859,77-TL geçici iş göremezlik tazminatı, 9645,10 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı, 588,60 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 12.093,47 -TL yükseltmiştir.
CEVAP :
3-Davalı vekili, davanın yetkili mahkemede açılmadığını, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe teminat limitleri ile sınırlı olduğunu, kusur durumunun öğrenilmesi için dosyanın Adli Tıp Kurumuna gönderilmesi gerektiğini, davacıya SGK tarafından rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığının öğrenilmesi gerektiğini, davada hükmedilmesi gereken faizin dava tarihinden itibaren yasal faiz olması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
4- Dava, davalı sigorta şirketince ZMMS poliçesi ile sigortalı olan aracın yaya olan davacıya çarpması sonucu oluşan kazada davacının malül kaldığı iddiasıyla aracın sigorta şirketine karşı açtığı daimi ve geçici işgöremezlik tazminatı ve bakıcı gideri tazminatı konularına ilişkindir.
5- Dosyamız arasına celp edilen ZMMS poliçesi ve sigorta hasar dosyasının incelenmesinden;dava konusu trafik kazasına karışan aracın kaza tarihini de kapsar şekilde davalı sigorta şirketine sigortalı olduğu ve davacıya ödemenin yapılmadığı anlaşılmıştır.
6- Mahkememizin talebi üzerine, Adli Tıp Kurumu Ankara Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı’nca düzenlenen 29.12.2021 tarihli raporda, dava konusu kazada Sürücü Alican Bektaş ın yüzde 20 oranında, davacı yayanın ise yüzde 80 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
7-Dava dilekçesi ekinde bulunan HÜTF tarafından düzenlenen 02/03/2021 tarihli maluliyet raporunun dava konusu trafik kazasının gerçekleştiği tarihte yürürlükte bulunan Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri gereğince alındığı görüldüğünden ve mahkememizce bu rapor yeterli bulunduğundan yeniden maluliyet raporu alınmamıştır. Anılan maluliyet raporunda; davacının kaza nedeni ile %2 oranında sürekli ve 4 ay süre ile geçici işgöremezliğinin oluştuğu ve bakıcıya ihtiyaç süresinin 1 ay olduğu belirtilmiştir.
8-Aktüer hesabı bakımından ise dosya özellikle Anayasa Mahkemesi tarafından konuyla ilgili verilen iptal kararı da nazara alınarak mahkememizce değerlendirilmiştir. Buna göre;
Hak sahiplerinin bakiye ömürleri önceki yıllarda Fransa’dan alınan 1931 tarihli “PMF” cetvellerine göre saptanmakta iken, Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı, Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi Aktüerya Bilimleri Bölümü, BNB Danışmanlık, Marmara Üniversitesi ve Başkent Üniversitesi’nin çalışmaları ile “TRH 2010”adı verilen “Ulusal Mortalite Tablosu” hazırlanmış olup, Sosyal Güvenlik Kurumunca’da ilk peşin sermaye değerinin hesaplanmasında anılan tabloların uygulanmasına geçilmiştir. Gerek diğer kurumlar ile Yargıtay Daireleri arasında tazminat hesabında birliğin sağlanması açısından ve gerekse bu tablonun ülkemize özgü ve güncel verileri içerdiği de göz önüne alınarak, ülkemizce de tazminat hesaplamalarında TRH 2010 Tablosu’na göre bakiye ömür sürelerinin belirlenmesinin, güncel verilere ve ülkemiz gerçeklerine daha uygun olacağına Yargıtay 17.Hukuk Dairesi’nce de karar verilmekle görüş değişikliğine gidilmiştir. (Yargıtay 17.HD 22/12/2020 tarih, 2019/5206 Esas – 2020/8874 Karar sayılı ilamı, 14/01/2021 tarih 2020/2598 Esas – 2021/34 Karar sayılı ilamı)
Öte yandan Anayasa Mahkemesi’nin 17/07/2020 tarih 2019/40 Esas – 2020/40 sayılı Kararı ile; KTK’nun 90. maddesindeki “bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir” bölümündeki “bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesiyle iptaline karar verilmekle; zarar hesaplanmasında ZMMS Genel Şartları ekindeki cetvellerin kullanılması mümkün olmadığından ve %1,8 teknik faiz bu cetvellerle getirildiğinden, artık uygulanması mümkün değildir. Anılan nedenlerle tazminat hesaplamasında bakiye ömür sürelerinin TRH 2010 Tablosu’na göre belirlenmesi, ve özellikle Yargıtay görüş değişikliği gereğince hesaplamada progresif rant yöntemine göre hesaplama yapılması yoluna gidilmiştir. (Konuyla ilgili emsal kabul edilen ve alıntılanan karar: Ankara BAM 26. Hukuk Dairesinin 24/06/2021 tarih, 2019/590 Esas, 2021/1242 K. sayılı kararı)
9-Bu doğrultuda; Dosyamızda aktüer hesap bilirkişisinden rapor temin edilmiş, bilirkişi raporunda özetle; TRH-2010 yaşam tablosu ve progresif rant yöntemi esas alınarak yapılan hesaplama sonucunda davacının davalı sigorta şirketinden 1.859,77-TL geçici iş göremezlik tazminatı, 9.645,10-TL kalıcı iş göremezlik tazminatı, 588,60-TL bakıcı gideri talep edebileceği mütalaa edilmiştir.
10-Bu bağlamda, yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; açılan davanın trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkin olduğu, davacının toplanan deliller ve Mahkememiz’ce yukarıda anılan ilkeler gözetilerek alınan aktüer bilirkişi raporu doğrultusunda haklılığı sabit olan davanın değer artırım talebi gibi kabulü gerektiği kanaatine varılmakla; açıklanan gerekçelerle davanın kabulüne, davalı sigorta şirketi yönünden temerrüdün ise 05/05/2021 tarihinde tarihinde oluştuğu gözetilerek anılan tarihten itibaren hüküm altına alınan maddi tazminat alacaklarına aracın hususi araç olması sebebiyle yasal faizi işletilmesine dair açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ İLE;
1.859,77 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 9.645,10 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı ile 588,60 TL geçici bakıcı giderinin 05/05/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 826,10 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın ve 18,00 TL ıslah harcının düşümü ile kalan 748,80 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacının peşin harç, başvurma harcı, vekalet harcı olarak sarf ettiği 127,10 TL, ıslah harcı olarak sarf ettiği 18,00 TL , dosya, pul, davetiye, yazışma, gideri ve bilirkişi ücreti olarak sarf ettiği 1.028,20 TL ile katlandığı sabit olan adli tıp rapor ücreti olan 730,30 TL toplamı olan 2.313,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-A.A.Ü.T. uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.01/11/2022