Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/209 Esas
KARAR NO : 2022/245
HAKİM :… …
KATİP : … …
DAVACI : … –
VEKİLİ : Av. … -…
DAVALI : 1- … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : 2- … – … …
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 05/04/2021
KARAR TARİHİ : 29/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 11/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili, müvekkili kurum ile davalı yüklenici şirketler arasında 01/01/2009-31/12/2010 arasındaki dönemler yönünden temizlik hizmeti alım sözleşmeleri imzalandığını, sözkonusu sözleşmeler kapsamında davalı Şirketlerde çalışan dava dışı 3 işçi tarafından açılan işçilik hak ve alacaklarına ilişkin dava sonucunda verilen kararın kesinleşmesi üzerine icra takip dosyalarına müvekkili tarafından ödeme yapıldığını, imzalanan teknik şartnamenin ilgili maddesinde davalıların dava konusu işçilik hak ve alacaklarından sorumlulığunun açıkça öngörülmesi nedeni ile müvekkilinin davalılara rücu hakkının doğduğunu beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 53.769-TL rücu alacağının ayrı ayrı ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ve yargılama giderleri ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı …Şti vekili, talebin zamanaşımına uğradığını, davanın esasına ilişkin olarak ise …Kanunun 2. Maddesi uyarınca asıl işverenin alt işveren ile birlikte sorumlu olması nedeniyle dava dışı işçiye ödenen tazminatın müvekkiline rücu edilemeyeceğini, Müvekkili şirketin davacı Kurumdan ihale ile …aldığını ve sözleşmelere ilişkin teknik şartnamelerin hiçbirinde asıl işveren olan davacı Kuruluşun …mahkemesi kararlarına istinaden güvenlik görevlilerine ödeyeceği işçilik alacaklarından ötürü müvekkiline rücu edebileceğini düzenleyen hüküm olmadığını, 10.09.2014 tarihinde kabul edilen 6552 sayılı Kanun’un 8. Maddesi ile 4857 sayılı …Kanununun 112. Maddesine eklenen fıkralar uyarınca davacının talebinin reddedilmesi gerektiğini, davanın tamamen reddine karar verilmemesi halinde emsal yargı kararları dikkate alınarak asıl işverenle alt işverenin yarı sorumluluğunun değerlendirilmesi gerektiğini, davacının icra takiplerine karşı şikayet yoluna başvurmaması nedeniyle üzerine düşen yasal ödevi yerine getirmediğini, davacının somut olayda teselsüle dayanamayacağını ve faize faiz yürütmesinin ve ticari avans faizi talep edemeyeceğini savunara davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı, usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı ile davalılar arasındaki hizmet alım sözleşmesi uyarınca çalışan ve …akdi sonlandırılan dava dışı işçilerin işçilik alacaklarının davacı tarafından ödendiği, ödenen tazminatın sözleşme ve eki teknik şartnameye göre davalıların yükümlülüğünde olduğu ileri sürülerek ödenen tazminatın davalılardan rücuan tahsili istemine ilişkindir.
Davalı … vekilinin zamanaşımı def’i ileri sürdüğü görülmekle; dava konusu ödemenin yapıldığı tarihler 2020 ve 2021 yıllarına ait olup, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisi dikkate alındığında; dava tarihi itibariyle 6098 sayılı TBK’nın 146.m. gereğince 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde dava açılmakla; zamanaşımı def’ine itibar edilmemiştir.
Dava konusu işçilik alacağı ödemesine ait belgeler, dava dilekçesinde belirtilen …Mahkemesi ve icra takip dosyaları, taraflar arasında imzalanan hizmet alım sözleşmesi ve ekleri ile genel ve teknik şartnameler dosya getirtilerek taraf delilleri toplandıktan sonra dosyamız hesap bilirkişisine tevdi edilerek hesap bilirkişisinden rapor alınmış, dosyamıza sunulan ve Mahkememiz’ce de denetime elverişli görüşmekle benimsenen raporda özetle; taraflar arasında imzalanan hizmet alım sözleşmesi ve eklerinde sözleşme konusu işte çalıştırılan işçilerin işçilik hak ve alacaklarından davalı yüklenici Şirketlerin hukuken sorumluluğunu öngören açık düzenleme bulunduğu, tespit edilerek ve davalı yüklenici Şirketlerin dava dışı ödeme yapılan işçileri çalıştırdıkları esas alınarak ve herbir kalem ödeme yönünden esas alınarak yapılan denetime elverişli hesaplama sonucunda davalı yüklenici Şirketlerin tamamını rücuen davacıya ödemekle sorumlu oldukları bildirilmiştir.
Dosya kapsamında toplanan delillere göre; davacı kurum ile davalılar arasındaki hizmet alım sözleşmesi ilişkisi bulunduğu, dava dışı ödeme yapılan işçinin davalı yüklenici şirketlerde sözleşme konusu dönemlerde çalışarak işten ayrılmasından ve …akdinin sona ermesinden sonra …mahkemesinde açtığı dava sonucunda kesinleşen ilama istinaden işçiye dava konusu rücu alacağı ödemelerinin yapıldığı sabit ve çekişmesizdir. Bu bağlamda, davacının dava konusu işçilik alacağı ödemeleri nedeni ile davalı yüklenici Şirketlere rücu hakkının doğup doğmadığı ve mevcut ise; sorumluluk miktarlarının tespiti noktalarında toplanmaktadır.
Bilindiği üzere; yerleşik yargısal içtihatlar gereğince davacı kurumun davalı yüklenici şirket ile aralarında imzalanan hizmet alım sözleşmesi ve eklerinde açık hüküm bulunması halinde dava dışı işçilere yaptığı ödemeyi kendilerine rücu etmesi hukuken mümkündür. Aksi takdirde davacı idare ile davalı yüklenici Şirketler dava konusu işçilik alacaklarından ayrı ayrı yarı oranında sorumludur.
Dosyamıza sunulan ve davalılar ile davacı arasında imzalanan hizmet alım sözleşmesi eki teknik şartnamelerde 10. Maddenin 11. fıkrasında açıkça yüklenicinin istihdam ettiği işçilerin …Kanunu, SSK mevzuatı ve diğer kanu ve mevzuatlarla belirlenen tüm hak ve alacaklarının yüklenici tarafından karşılanacağı açıkça hükme bağlanmıştır. Bu nedenle, davacı kurum, bilirkişi raporundaki hesaplama doğrultusunda davalılardan ödediği tazminatın tamamını rücuen talep etmekte haklıdır.
Bu bağlamda, dosyamıza sunulan bilirkişi raporu yerleşik içtihatlara ve dosya kapsamına uygun hesaplamayı içermekle Mahkememiz’ce de benimsenerek hesap bilirkişi raporu doğrultusunda her bir davalı yüklenici şirket yönünden dava dışı işçiyi çalıştırdıkları süre ve Şirketlerin faaliyet dönemleri esas alınarak yapılan hesaplama denetime elverişli görülmekle birlikte davacının stopajı da dahil ederek rücu talebinde bulunamayacağı, rücuya konu talebin işçilere ödenen toplam tazminat ve katlanılan yargılama giderleri bakımından istenebileceği Mahkememiz’ce benimsenerek açıklanan gerekçelerle; davanın kısmen kabulüne, dava konusu toplam 51.093,48 TL rücu alacağının herbirinin hüküm fıkrasında belirtilen kısmı ile sınırlı sorumlu olmaları kaydıyla davalılardan ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline, stopaj ödemesine dair fazlaya ilişkin talebin ise reddine karar verilerek aşağıda şekilde hüküm tesis edilmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ İLE;
22.570,32-TL rücuen tazminat alacağının ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan … Koruma ve Güvenlik Hiz. Ltd Şti. Den tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
28.523,16-TL rücuen tazminat alacağının ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan … Özel Güvenlik Hiz. Ltd Şti. den tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-)Alınması gerekli karar ve ilam harcı nisbi 3.490,19-TL olup peşin yatırılan 918,25 -TL harcın mahsubu ile bakiye 2.571,94-TL harcın davalılardan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, ( davalılardan …’nın sorumluluğunun 1136,14 TL ile, davalılardan …’un sorumluluğunun 1.435,79 TL ile sınırlı sorumlu olması kaydıyla)
3-) Davacı tarafından yatırılan peşin harç, başvuru harcı ve vekalet harcı toplamı olan 986,05 -TL harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine, ( davalılardan …’nın sorumluluğunun 435,58 TL ile, davalılardan …’un sorumluluğunun 550,47 TL ile sınırlı sorumlu olması kaydıyla)
4-) Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki AAÜT uyarınca belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılardan …’dan alınarak davacıya verilmesine,
5-) Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki AAÜT uyarınca belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılardan …’dan alınarak davacıya verilmesine,
6-) Reddedilen kısım yönünden, davalılardan … Ltd Şti kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki AAÜT’nün 13/2 maddesi uyarınca belirlenen 2675,52 TL vekalet ücretinin (dava dilekçesinde her bir davalı yönünden istenen miktarla ilgili ayrıştırma yapılmadığından) davacıdan alınarak davalılardan …’a verilmesine,
7-) Davacının dosya, pul, davetiye, yazışma ve bilirkişi ücreti olarak sarf ettiği 1.097,00 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, ( davalılardan …’nın sorumluluğunun 484,59 TL ile, davalılardan …’un sorumluluğunun 612,40 TL ile sınırlı sorumlu olması kaydıyla)
😎 HMK 333.m. gereğince artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair;davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde verilecek dilekçe ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 29/03/2022
Katip …
e-imzalıdır.
Hakim …
e-imzalıdır.