Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/130 E. 2022/137 K. 02.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/130 Esas
KARAR NO : 2022/137

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … …
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … – …

DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 24/06/2013
KARAR TARİHİ : 02/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/03/2022

Mahkememizin yukarıdaki esasına kayden açılan Genel Kurul kararlarının butlanı ve iptali davasının yapılan açık yargılaması sonucunda;
Dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE İSTEK :
Davacı vekili sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili ortağın olduğu davalı Şirketin organ oluşumlarının müvekkilinin yönetim kurulu üyeliğinden istifası geçerli olmadığını, ayrıca payın bir kısmının yönetim kurulu başkanı …’ye verilen geçiçi olarak kullanım süresi dolmasına rağmen iadesinin yapılmadığını, … tarafından açılan davada anılan ortağa dair paylar üzerinde konulan temlik yasağına tedbir kararlarını bertaraf etmek için geriye dönük yönetim kurulu kararları alınmak suretiyle …’ye ait payların tamamına yakınının geçersiz ve muvazaalı olarak …’e devredilmiş gibi gösterilerek düzenlenen hazirun cetvelinin gerçek duruma uygun olmadığını, bu nedenle de genel kurul toplantısında alınan kararların da sakat ve geçersiz olduğunu, Ticaret Sicil Gazetesi’nin 01/07/2013 tarih ve 8354 sayısında yayımlanan anılan genel kurulda görüşüldüğü belirtilen yönetim kurulu üyelerinin sayısının değiştirilmesine dair ana sözleşme değişikliği için yeterli nisabın oluşmadığı, bu nedenle de alınan genel kurul kararının geçersiz olduğunu, Yönetim kurulu üyesi olarak seçilen …’nin Şirkette neredeyse hiç hissesi bulunmamasının muvazaayı ortaya koyduğunu, kendisi yönünden belirlenen Yönetim kurulu üyeliği ücretinin de fahiş olup bu hususun kararın objektif iyiniyet kuralına aykırılığını ortaya koyduğunu beyanla davalı Şirketin 26/06/2013 tarihli Genel kurul toplantısında alınan kararların yoklukla malul olduğunun tespitine ve iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA :
Davalı vekili sunduğu cevap dilekçesinde özetle; davacının iddiasının aksine genel kurul toplantısının muvazaalı şekilde toplanmasının sözkonusu olmadığını, dava konusu genel kurul toplantısına çağrının TTK 414.m. gereğince ticaret sicil gazetesinde ilan edilerek ve tüm hissedarlara iadeli taahhütlü mektup gönderilerek gerçekleştirildiğini, 26/06/2013 tarihinde yapılan genel kurulda elinde müvekkili Şirket ibraz eden ve hisselerini teslim almamış olmakla birlikte pay defterinde hissedar görünen hissedarların genel kurula katıldığını, genel kurul toplantısında alınan toplantı ve karar nisaplarının TTK hükümlerine uygun olduğunu, şirket yönetim kuruluna …’nin seçimi ve yönetim kuruluna ödenecek ücret konusunda takdirin genel kurula ait olduğunu, genel kurul tarafından alınan kararların yasaya uygun olduğunu, Şirkete tek yönetim kurulu üyesi seçilmesinde yasaya aykırı bir durumun bulunmadığını, davacının Şirket yönetim kurulu üyeliğinden istifasından sonra Şirketin yönetim kurulu başkanı olan … ve yönetim kurulu üyeleri hakkında Ankara C.Başsavcılığına yaptığı şikayete istinaden KYOK kararı verildiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER :
-Genel kurul toplantı tutanağı ve hazirun cetveli
-Bilirkişi raporu
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, dava konusu Genel Kurul Toplantısında alınan kararların yokluk veya iptaline karar verilmesi istemine ilişkindir.
Davacı vekili duruşmada dava dilekçesini aynen tekrar ile istemi gibi karar verilmesini talep etmiştir.
Ankara ….Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/207E. sayılı dava dosyası örneği dosyamız arasına celp edilerek incelenmiştir.
Diğer taraftan, Ankara… Ticaret Mahkemesi’nde 2013/684 Esasında ile açılan yönetim kurulu kararlarının geçersizliğine ilişkin dava dosyası Mahkememizin 2013/431 sayılı dosyası ile birleştirilmiş olup Mahkememizin 2013/431E. sayılı dosyası ile birleşen Ankara… Ticaret Mahkemesi’nin 2013/684 esas sayılı dava dosyasının tefrikine karar verilmesi üzerine dava dosyasının Mahkememizin 2021/130 esas sırasına kaydedilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Dosyamızda taraf delilleri toplandıktan sonra ticaret mevzuatında nitelikli hesaplama konusunda uzman bilirkişiden rapor temin edilmiş, dosyamıza sunulan bilirkişi raporunda dava konusu genel kurul toplantısında alınan kararlar yönünden ayrı ayrı değerlendirme yapıldıktan sonra toplantıda alınan kararlar yönünden yokluk veya iptal sebeplerinin bulunmadığı mütalaa edilmiştir.
Bilirkişi heyeti raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, sunulan bilirkişi raporu denetime ve dosya kapsamına elverişli görülmekle yeniden bilirkişi raporu alınmasına gerek görülmemiştir.
Yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; açılan davanın davalı Şirketin 26/06/2013 tarihli Genel kurul toplantısında alınan kararların yokluk veya iptaline karar verilmesi istemine ilişkindir. Bilindiği üzere genel kurul kararlarının geçerliliği için genel kurul kararı niteliğinde bir kararın mevcut olması ve sözkonusu kararı oluşturan pay sahiplerinin kararı unsurlarının bulunması gerektiği tartışmasızdır. Genel kurul kararında kurucu unsurlarının mevcut olmaması durumunda genel kurul toplantısında alınan kararların mutlak butlan ile malul olacağı kabul edilmektedir. Diğer taraftan, 6102 sayılı TTK’nın 445.m. gereğince Şirketin Genel kurul toplantısında alınan kararların iptaline karar verilebilmesi için toplantıda alınan kararların yasa, ana sözleşme ve iyiniyet kurallarına aykırılığının kanıtlanması zorunludur.
Bu bilgiler ışığında tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; Mahkememiz’ce de denetime elverişli görülmekle benimsenen bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere; dava konusu genel kurul toplantısına çağrı öncesinde alınan davalı Şirket yönetim kurulu kararında yönetim kurulu kararında yönetim kurulu üyeleri ve başkanın imzasının mevcut olduğu, üyelerin imzasının başkan imzasının yanına atılmış olmasının Yönetim kurulu kararını geçersiz kılmayacağı, Yönetim kurulu kararının TTK 390.maddesindeki toplantı ve karar nisabına uygun olarak alındığı, bu durumda dava konusu genel kurul toplantısına çağrıya ilişkin Yönetim kurulu kararında yasa ve usule aykırılık bulunmadığından, davalı Şirketin Genel kurul toplantısına çağrısının hukuken geçerli olduğu, bu konuda ileri sürülen davacı iddiasının yerinde olmadığı, davacının davacının yönetim kurulu üyeliğinden istifasının geçersizliğinin tespitine yönelik olarak açtığı Ankara …Ankara Ticaret Mahkemesi’nin 2014/513E. sayılı dava dosyasında açılan davada verilen kararın kesinleşmesinin beklenilmesine gerek bulunmadığı, zira toplantıya çağrıya ilişkin Yönetim kurulu kararının oybirliği ile alındığı, bu nedenle de davacının istifasının geçersiz sayılıp sayılmamasının ise; sonuca etkisinin bulunmadığı, dava konusu olayda genel kurulda toplantı yeter sayısı %55,50 ve karar yeter sayısının da %50,4 oranında olup genel kurul toplantısında toplantı ve karar yeter sayılarının mevcut olduğu, Şirket yönetim kurulu üyeliğine seçilen pay oranı konusunda yasal bir sınırlama bulunmadığı gibi Anonim Şirketlerde Şirket Yönetim kurulu üyeliğine seçilebilmek için pay sahibi olma zorunluluğunun dahi bulunmadığından davacının bu hususlara ilişkin yokluk veya iptal istemlerinin de hukuki dayanaktan yoksun olduğu, bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere dava konusu diğer iddiaların da dava konusu genel kurul kararlarının yokluk veya iptalini gerektirmediği kanaatine varılmakla; haklılığı kanıtlanamayan davanın reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE ,
2-Alınması gerekli karar ve ilam harcı maktu 80,70-TL olup davacı tarafından peşin yatırılan 24,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 56,40-TL harcın davacıdan alınarak Maliye Hazinesine gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan giderlerin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki AAÜT gereğince maktu 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-HMK 333.m. gereğince artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde verilecek dilekçe ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/03/2022

Başkan …
e-imza

Üye …
e-imza

Üye …
e-imza

Katip …
e-imza