Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/122 E. 2021/572 K. 09.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/122 Esas
KARAR NO : 2021/572

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … -….
VEKİLİ : Av. …….

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 27/02/2021
KARAR TARİHİ : 09/09/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda;
Dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA VE İSTEK :
Davacı vekili Av. … sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili Şirkete genişletilmiş kasko sigorta poliçesi ile sigortalı 34 VP 5470 plakalı aracın 06/04/2019 tarihinde park halinde iken davalıya ait … plakalı aracın aniden yola çıkarak çarpması sonucunda hasara uğradığını, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücünün kusurlu olduğunu, müvekkili Şirket tarafından sigortalısına 2809/2019 tarihinde 4.555,88-TL hasar tazminatı ödendiğini, ödeme konusu miktarın davalıdan rücuen tahsiline yönelik olarak başlattıkları icra takibine davalının haksız yere itiraz ettiğini beyanla davalının Ankara ….İcra Müdürlüğü’nün 2020/1002E. sayılı takip dosyasına vâki haksız itirazının iptaline, %20 oranında icra-inkâr tazminatının yargılama giderleri ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA :
Davalı vekili Av…. sunduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava konusu trafik kazasını aradan zaman geçmesi sebebiyle öncelikle hatırlayamadığını, hatırladığında ise; talep edilen miktarın fahiş olması nedeni ile itiraz ettiğini, davacının iddia ettiği kusur durumunu kabul etmediklerini, kusur ve hasar durumunun ve buna bağlı olarak dava konusu tazminat talebinin netleştirilebilmesi için aktüer bilirkişisinden rapor alınması gerektiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER :
-Ankara 32.İcra Müdürlüğü’nün 2020/1002E. sayılı takip dosyası aslı
-Sigorta hasar dosyası örneği
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 6102 sayılı TTK 1472.m. gereğince dava dışı kasko sigortalısına ödenen hasar tazminatının davalıdan rücuen tahsiline yönelik olarak başlatılan icra takibine vâki itirazın iptali istemidir.
Taraf vekilleri duruşmada dava ve cevap dilekçelerini aynen tekrar etmişlerdir.
Dosyamıza celp edilen sigorta hasar dosyası içeriğinde mevcut davacıya ait … plakalı aracın ZMMS poliçesi incelendiğinde aracın kullanım şeklinin hususi-özel otomobil olarak belirtildiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle, göreve ilişkin dava şartı yönünden öncelikle Mahkememizin görevli olup olmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir.
Bilindiği üzere; Davacı …, bu davayı sigortalısının halefi olarak açtığına göre, görevli mahkemenin tayininde sigortalı ile davalı arasındaki ilişkinin hukuki mahiyeti nazara alınır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu’nun 22.03.1944 tarihli 37 Esas ve 9 Karar sayılı ilamında bu husus “Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak, sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur” şeklinde vurgulanmaktadır.
Öte yandan, 6102 sayılı TTK’nın “Halefiyet” başlığı altındaki 1472. maddesinde; “Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder” hükmüne yer verilmiştir.
Bu bilgiler ışığında somut uyuşmazlıkta davacının sigortalısı tacir ise de; davalının tacir olmadığı ve davanın sigorta sözleşmesinden değil, davalının kusuru ile gerçekleşmesine sebebiyet verdiği iddia edilen haksız fiilden kaynaklandığı ileri sürülmekle; uyuşmazlığın davaya bakmaya görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği kanaatine varılmakla; Mahkememiz yönünden HMK 114/1-c.m. delaleti ile 115/2.m. gereğince göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeni ile davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 115. m. gereğince dava şartı yokluğu nedeni ile USULDEN REDDİNE,
2-)HMK 20.m. gereğince görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içerisinde bulunulması halinde dosyanın davaya bakmaya görevli Ankara Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, aksi takdirde davanın açılmamış sayılacağının davacıya ihtarına, (ihtarat yapıldı)
3-)Yargılama giderlerinin davaya bakmaya görevli Mahkeme tarafından değerlendirilmesine, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde HMK 331/2.m. gereğince talep halinde yargılama giderlerinin Mahkememiz tarafından karara bağlanmasına,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde verilecek dilekçe ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/09/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır