Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/112 E. 2022/31 K. 20.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/112 Esas – 2022/31
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/112 Esas
KARAR NO : 2022/31
HAKİM :….
KATİP :….
DAVACI :….
DAVALI : ….
DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/02/2021
KARAR TARİHİ : 20/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda;
Dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA VE İSTEK :
Davacı vekili dilekçesinde özetle; Davalıya ait …. parselde kayıtlı binanın 3 cephesinin giydirme cephe uygulaması işlerinin yapılması amacıyla taraflar arasında 05.04.2018 tarihinde sözleşme yapıldığı, sözleşmede iskele kurma sökme nakliye birim fiyatı 9 TL ve betopan uygulama işlerinin metrekare birim fiyatı 142 TL +KDV olarak kararlaştırıldığı, yine iskele geldiğinde 10.000 TL, 30.05.2018’ de 15.000 TL, 30.06.2018’de 15.000 TL, 30.07.2018’de 15.000 TL, 13.08.2018’de 15.000 TL olmak üzere ara ödemelerin yapılacağı, işin bitiminde ise net hesapların yapılıp kalan ödemelerin 45-60 gün çek ile yapılacağının sözleşmede hüküm altına alındığı, tüm malzeme ve işçiliğin karşılanmak suretiyle sözleşme ile kararlaştırılan 18.07.2018 tarihinde bitirildiği, müvekkil tarafından malzeme, işçilik ve KDV Dâhil 205.783,00 TL ‘ lik iş yapıldığı, davalı tarafından kısmi ödeme yapıldığı fakat tüm taleplere rağmen bakiye kısım ödenmediği, davalı tarafından 2 yıl boyunca oyalandığını, yapılan işlerle ilgili 01.10.2019 tarihli 112.100,00 TL, 20.03.2020 tarihli 55.808,10 TL faturalar düzenlendiği, yapılan işin bedelinin daha fazla olmasına karşın davalı tarafından ödeme yapılmamasına ve cevap verilmemesi nedenleriyle ek faturaların düzenlenemediği, dava konusu iş nedeniyle 85.000,00 TL alacağın kaldığı, arabuluculuk sürecinde anlaşma sağlanamadığından dava açma zarureti doğduğu, 85.000,00 TL alacağın 18.07.2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davaı vekili dilekçesinde özetle; Taraflar arasında 05.04.2018 tarihli eser sözleşmesi yapılarak iş sahibi tarafından yükleniciye “…. parselde” yer alan binanın 3 cephesini giydirme cephe uygulaması işi verildiği, ancak yüklenicinin işin az bir kısmını yaptıktan sonra işi yapmaktan imtina ettiği ve iş mahallini terk ettiği, yüklenicinin yapmış olduğu işi eksik ve hatalı yaptığı, müvekkilin öncelikle yapılan hataları düzeltmek için uğraştığı, kendi çalışanları ile işi tamamladığı, yine ekte sunulan muavin defter kayıtlarına göre davacının müvekkilden talep edebileceği alacak miktarının 17.100,00 TL olduğu, bu miktar kadar cevap süresi içerisinde davayı kabul etikleri ve buna göre aleyhe yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmesini, bunun dışında davacı yanın taleplerinin hukuki dayanaktan yoksun olduğu, davacı beyanına göre 18.07.2018 tarihinde işin tamamlandığının iddia edildiği, işin tamamlandığı iddia edilen tarihte herhangi bir tespit yaptırılmaksızın inşaat tamamlandıktan ve aradan geçen 3 yıla yakın bir süreden sonra geriye dönük olarak alacak talebinde bulunulmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu gibi TMK’nın 2. ve 3. maddelerinde düzenlenen dürüst davranma ve iyi niyet kurallarına da açıkça aykırı olduğu, davacı tarafın beyanlarının çelişkili olduğu, dava dilekçesinde 205.783,00 TL’lik iş yapıldığı ve karşılığında kısmi ödeme yapıldığının belirtildiği, 85.000,00 TL’lik dava açıldığı ancak müvekkil şirkete 09.03.2020 tarihli 55.808,10 TL’lik fatura düzenlendiği, davacı yanın talepleri kendi içinde dahi çelişkili olduğu, söz konusu faturanın taraflar arasındaki ticari alacağı aşan miktarda olduğu için müvekkil şirket tarafından da aynı tarihli iade faturası düzenlendiği, davacı tarafın işi eksiksiz tamamladığını ve müvekkile teslim ettiğini ispatla mükellef olduğu, bunun dışındaki ispat edilemeyen taleplerin kabul edilmesinin hukuken mümkün olmadığı, açıklanan nedenlerle kabul edilen 17.100,00 TL dışındaki miktar yönünden davanın reddi gerektiği, miktar yönünden haksız ve mesnetsiz davanın esastan reddiyle yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Sözleşme, Ticari Defterler, Fatura, Tanık beyanı, Bilirkişi Raporu, whatsapp yazışmaları,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağı istemine ilişkindir.
Davacı işin teslim edildiğini iddiasını ispat için tanık beyanı ile whatsapp yazışmalarını delil olarak göstermiştir.
Davacı tanığı …, 08/07/2021 tarihli duruşmada, dava konusu işin yapıldığı dönemde ve öncesinde davacı şirkette proje sorumlusu olarak çalıştığını, şu anda emekli olduğunu, şirketin üç aylık sürede işi tamamladığını, herhangi bir ayıp ve eksik iş bulunmadığını, davalının talebi üzerine dış cephedeki renk değişim taleplerinin teslimden önce yerine getirildiğini, davalı şirketin yetkilisi ve ortağı olan Ünsal Bey’in işi teslim aldığını, eksiksiz teslim edildiği için teşekkür de ettiğini, işin tesliminden sonra da davalının herhangi bir bildirimde bulunmadığını, işin yapımı sürecinde davalı şirket ile kendisinin birebir iletişim kurduğunu beyan etmiştir.
Whatsapp yazışmalarında tarafların iş ile ilgili görüşmek için yazıştıkları anlaşılmıştır.
…’ın eser sözleşmesi altında şirket adına imzasının bulunduğu, davalı vekilinin adı geçenin tanıklığına itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Taraf delilleri toplandıktan sonra dosyamızın incelenmesi için SMMM bilirkişisi, inşaat mühendisi bilirkişi ile eser sözleşmeleri konusunda uzman bir hesap bilirkişisinden oluşturulacak bilirkişi heyetinden rapor alınmış. Söz konusu raporda özetle; Taraf ticari defterlerinin TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun olarak tutulduğu, açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yapıldığı, defter sonuçlarının birbiri ile ve ilgili belgelerle uyum arz ettiği, defterlerin delil niteliği taşıdığı, HMK 222 hükmü gözetilerek takdirin Sayın Mahkemenize ait olduğu, Dava konusu alacağa konu edilen faturaların taraf defterlerinde kayıtlı olduğu, Tarafların ticari defter incelemesi sonucu defter kayıtlarının birbirini teyit etmediği, Davacı kayıtlarına göre: davalıdan 72.908,10 TL alacak bakiyesi mevcut iken, Davalının kayıtlarına göre; davacıya herhangi bir borç / alacak bakiyesi mevcut olmadığı, Yapılan hesaplama sonucu; davacının 17.100,00 TL alacağını, davalının 17.100,00 TL borcunun teyit ettiği; Sözleşme konusu imalatlar ile davalı tarafından eksik veya ayıplarının giderildiği belirtilen imalatların incelenmesi ile ilgili olarak; bahse konu taşınmaz üzerinde davalı ve davacı arasında geçen iddialara ilişkin teknik bir inceleme yapılmasının mümkün olmadığı, davacının hangi aşamada işi bıraktığı ve davalının hangi aşamada geri kalan işi bitirdiğine, dair herhangi bir bilginin dosyada bulunmadığı ve buna ilişkin yerinde yapılacak bir tespitin davalı ve davacı arasındaki çelişkiyi gidermeye yeterli olmayacağı, bu sebeple işin tam ve gerektiği gibi ifa edilip edilmediğinin anlaşılamayacağı ve aynı zamanda davalı ve davacı arasındaki alacak/ verecek miktarının da anlaşılamayacağı; taraflar arasındaki 05/04/2018 tarihli sözleşme ile eser sözleşmesi ilişkisinin kurulduğu ve sözleşmenin feshedilmediği, İşin iddia edilen teslim tarihi 18/07/2018 olup aradan 3 yılı aşkın süre geçtiği, bu aşamada teslim ve ayıplı işin tespitinin mümkün olmadığı, tarafların iddialarını ispata ilişkin yukarıda açıklananlardan başka, tespit/ tutanak vs bilgi ve belge sunmadığı, dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve hayatın olağan akışına göre, işin tesliminin yapıldığının kabulü halinde ayıp/eksik iş bulunduğuna ilişkin iddiayı ispat, külfetinin davalıya düşeceği, davalının ayıp/eksik iş bulunduğuna ilişkin bildirimde bulunduğuna ilişkin bir delil sunmadığı görülmekle, davacının işi teslim ettiğinin kabulü hali nazara alındığında yapılan işe göre davacının bakiye alacağının 110.783,16 TL olup bu miktarın 17.100,00 TL’lik miktarı yönünden davalının davayı kabul ettiği (ihtilaflı miktarın 93.683,16 TL olduğu) davacının işi teslim ettiği hususunun kanıtlanamadığının kabulü halinde ise; davalının kabul beyanı nazara alınarak davacı alacağının 17.100,00 TL olduğu mütalaa edilmiştir.
Davacı vekili 27.12.2021 tarihli dilekçesi ile ıslah dilekçesi sunmuş. Islah dilekçesi davalı vekiline tebliğ edilmiştir.
İddia, savunma, deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, dava taraflar arasındaki eser sözleşmesinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir. Taraflar arasında 05.04.2018 tarihli eser sözleşmesi ilişkisinin kurulduğu, tarafların ticari defterlerinin incelenmesinde, defter kayıtlarının usulüne uygun tutulmasına rağmen birbirini teyit etmediği, yine davalının ticari defterlerinde davacıya herhangi bir borç/alacak bakiyesinin mevcut olmadığı, işin teslim olgusunun ispatının yüklenici davacıya ait olup, bu konuda dinlenen tanık Hasan Altıntaş’ın aynı zamanda davacı şirketi temsilen eser sözleşmesinde imzasının bulunması sebebiyle mahkememizce beyanına itibar edilmemiştir. Bu yönüyle, davacının eserin sözleşmeye uygun olarak teslimi olgusunu kanıtlayamadığı, ancak, davalının sözleşmeye konu işin 17.100 TL’lik kısmına yönelik davacının talep sonucunu kabul etmiş olduğu gözetilerek, davanın kısmen kabulü ile 17.100 TL’nin sözleşme gereği işin teslimi tarihi olan 18.07.2018 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM/Gerekçesi yukarıda gösterileceği üzere,
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile 17.100,00 TL alacağın 18/07/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alınması gerekli karar ve ilam harcı maktu 1.168,12 -TL olup, peşin yatırılan 1.451,59-TL ve 447,28 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 1.898,87 TL’den mahsubu ile arta kalan 730,75-TL’nin istek halinde davacıya iadesine
3-Arabulucu ücreti olarak yatırılan 1.320.00 TL ücretin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki AAÜT gereğince reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 12.849,90-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6- Bu dava kapsamında davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 1.451,59-TL peşin harç ve 447,28 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 1.958,17 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Bu dava kapsamında davacı tarafından yapılan 2.788,10 TL posta/tebligat/bilirkişi gideri olan yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan taktiren 430,35-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına.
8-HMK 333.m. gereğince artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde verilecek dilekçe ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.20/01/2022

Katip….
¸

….
¸