Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/100 E. 2021/835 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/100 Esas – 2021/835
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/100 Esas
KARAR NO : 2021/835
HAKİM ….
KATİP : ….
DAVACI : …
DAVALI :…
DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 16/02/2021
KARAR TARİHİ : 16/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 23/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Değer kaybı nedeniyle açılan tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda;
Dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE İSTEK :
Davacı vekili dilekçesinde özetle; maddi hasarlı trafik kazası sonucu müvekkilinin aracında meydana gelen ve 07.12.2020 tarihli ekspertiz raporu ile tespit edilen 102.000.000 TL değer kaybının olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte (fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla ve davalı sigorta şirketinden sigorta kapsamında) davalılardan müştereken ve müteselsilen tazminini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalı sigorta şirketi dilekçesinde özetle; sigorta şirketine usulüne uygun başvuruda bulunulmadığını, arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediğini, poliçe limiti kapsamında sorumlu olduklarını, daha önce ödeme yapıldığı için bakiye borcun kalmadığını, kusur durumunun belirlenmesi gerektiği, değer kaybının belirlenebilmesi için bilirkişi raporu alınması gerektiğini, davanın reddi ile aleyhlerine hüküm kurulmaması halinde, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmişlerdir.
Davalı …dilekçesinde özetle; iddiaları kabul etmediğini, sigorta şirketi tarafından davacıya ödeme yapıldığını belirtmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, çift taraflı trafik kazasından kaynaklanan değer kaybı nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkin olarak açılan dava niteliğindedir.
Davacı vekili duruşmada dava dilekçesini aynen tekrar ile istemi gibi karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemenin davanın esası hakkında yargılama yapabilmesi için varlığı veya yokluğu gerekli olan hallere dava şartı denir. Dava şartları, dava açılabilmesi için değil, mahkemenin davanın esası hakkında inceleme yapabilmesi için gerekli olan şartlardır. Buna davanın dinlenebilmesi şartları da denilmektedir. Dava şartlarından biri olmadan açılan dava da açılmış (var) sayılır, yani derdesttir. Ancak mahkeme, dava şartlarından birinin bulunmadığını tespit edince, davanın esası hakkında inceleme yapamaz, bu durumda davayı dava şartı yokluğundan (usulden) reddetmekle yükümlüdür. Dava şartlarının bulunup bulunmadığı davada hakim tarafından re’sen gözetilir. Taraflar bir dava şartının noksan olduğu davanın görülmesine muvafakat etseler bile, hakim davayı usulden reddetmekle yükümlüdür.
6100 sayılı HMK’nın 114/1 maddesinin birinci fıkrasında, tüm davalar bakımından geçerlilik taşıyan dava şartlarının neler olduğu hususu açıkça hükme bağlanmış, HMK 114/2 maddesinde ise, diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümlerin ise saklı olduğu belirtilmiştir.
7155 Sayılı Kanun ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen ve 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 5/A maddesi ile getirilen “Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.” hükmü uyarınca konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkındaki ticari davalarda dava açmadan önce arabuluculuğa başvurmak zorunlu hale gelmiş, yani arabuluculuğa başvurmak dava şartı haline getirilmiş bulunmaktadır.
Yukarıda belirtilen yasal mevzuat hükümleri doğrultusunda gerçekleşen somut olay değerlendirildiğinde;
Dava dilekçesi içeriğine göre, davacı aracında meydana gelen değer kaybı nedeni ile uğradığı zararı talep etmektedir. Davacının anılan talebi kanunda düzenlenen alacak talebi kapsamından kalmakta olup, davanın 7155 Sayılı Kanun ile 6102 sayılı TTK’na eklenen 5/A maddesinin yürürlük tarihi olan 01/01/2019 tarihinden sonra açılmış olduğu ve dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmadığı anlaşıldığından HMK 114/2 maddesi yollaması, TTK 5/A maddesi gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesinin kararları da bu yöndedir. (Ankara BAM … Hukuk Dairesinin 2019/851 Esas, 2019/1045 K. sayılı kararı)
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-6100 sayılı HMK’nın 114/2. maddesi yollaması ile TTK 5/A ve 115/2.m. gereğince zorunlu arabuluculuğa ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine,
2-Alınması gerekli karar ve ilam harcı maktu 59,30-TL olup davacı tarafından peşin yatırılan 1.741,91-TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.682,61 -TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya İADESİNE,
3-Davalılar vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
4.-Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair; davacı vekili ve davalı …vekilinin yüzüne karşı diğer davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 16/12/2021

Katip ….
¸

Hakim ….
¸