Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/86 E. 2021/790 K. 01.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/86 Esas
KARAR NO : 2021/790

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. … – …
DAVALILAR : 1- … – …
2- … – …
VEKİLİ : Av. … –

DAVALI : 3- … – …
VEKİLLERİ : Av. … ….
Av. … –

DAVA : TAZMİNAT (Şirket Yönetim Kurulu Üyelerinin Sorumluluklarından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/01/2005
KARAR TARİHİ : 01/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21/12/2021
Mahkememizin yukarıdaki esasına kayden açılan Şirket Yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğundan kaynaklanan maddi tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonucunda;
Dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE İSTEK :
Davacı vekili sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin …tüzel kişiliği ile bu şirketin denetçileri olduğunu, davalıların ise davacı şirketin eski yönetim kurulu başkanı, genel müdür ve genel müdür yardımcısı olduğunu, davalıların görev yaptıkları dönemde şirketin vadeli satış yaptığı firmalardan alacaklarını vadesinde tahsil etmedikleri, bu nedenle vade farkından kaynaklanan şirket zararına neden olduklarını, yönetici olan davalı … tarafından yakınlarına ait şirkete bir kısım ürünlerin piyasa fiyatının altında satıldığını, şirkete borcu olan bazı müşterilerin borçlarını ödenmediği halde hesaplardan silindiğini, şirkete ait aracın piyasa fiyatının altında satıldığını, şirketin satın aldığı kristal şekerin piyasa fiyatının üzerinde alındığını, bu hususların… müfettişleri tarafından yapılan incelemede belirlendiğini beyanla fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydıyla 444.490,00 TL maddi tazminatın temerrüt faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçelerinde; müvekkillerinin genel müdür ve genel müdür yardımcısı olduklarını, şirketin 2000, 2001,2002 ve 2003 yılı faaliyetlerinin olağan genel kurul toplantılarında ibra edildiğini, anonim şirket olan şirketin faaliyet dönemlerinin ayrıca bağımsız denetim şirketleri tarafından da denetlendiğini, dolayısıyla müvekkillerinin cezai ve hukuki sorumluluklarının bulunmadığını savunmuşlar, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili davaya cevap dilekçelerinde; müvekkilinin yönetim kurulu başkanı olduğunu, TTK 341 maddesine uygun şekilde müvekkiline karşı sorumluluk davası açılması yönünde alınmış bir genel kurul kararı bulunmadığını savunmuşlar, davanın usulden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
-Pankobirlik Teftiş kurulu Başkanlığı’nın raporu.
-Bilirkişi raporları.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı şirket ve denetçileri tarafından, şirketin eski yönetim kurulu başkanı, genel müdür ve genel müdür yardımcıları olan davalılar aleyhine 6762 sayılı TTK’nın 336 v.d.m. uyarınca açılan sorumluluk davasıdır.
Dosyamıza sunulan genel kurul tutanağının incelenmesinden; davacı Şirket denetçilerine işbu davanın açılması için 26.12.2004 tarihli Olağan genel kurulda dava açılmasına yetki ve izin verildiği ve somut uyuşmazlıkta özel dava şartının mevcut olduğu anlaşılmıştır. Nitekim, davacı şirketin 23.11.2004 tarihinde yapılan genel kurulunda… müfettişleri tarafından hazırlanan rapor okunarak ilgililer hakkında hukuki işlemlerin başlatılması yönünde alınan kararın da hukuki mahiyeti itibariyle davalı yöneticiler hakkında sorumluluk davası açılmasına yönelik bir karar olarak kabulü gerektiği tartışmasızdır.
Dosyamız arasına celp edilerek incelenen Ankara …Asliye Ceza Mahkemesinin 2005/180E.-2006/896K. sayılı dosyasında davalılar Hanifi Sarı ve Hatice …’un haklarında hizmet nedeniyle emniyeti suistimal suçunu işledikleri iddiasıyla açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda mahkumiyetlerine yeterli, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden atılı suçtan beraatlerine temyizen kesinleştiği görülmüştür.
Yapılan yargılama sonucunda toplanan delillere göre Mahkememiz’ce davanın reddine karar verilmiş ise de; Yargıtay ….H.D. Başkanlığı’nın Yargıtay …. HD’nin 2009/11701 Esas 2011/7802 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına üzerine Mahkememiz’ce benimsenen bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuştur.
Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda oluşturulan bilirkişi heyetinden istinabe ile asıl ve ek raporlar aldırılmış; bilirkişi heyeti raporunda özetle; şirket merkezine defalarca gidilmesine rağmen defterlerin bir kısmına ulaşılamadığı, ulaşılan defterler üzerinde yapılan incelemenin… teftiş kurulu müfettişlerince hazırlanan rapordaki bilgileri teyit eder nitelikte olduğu, ulaşılamayan defterler konusunda müfettiş raporlarındaki bilgiler dikkate alınarak rapor hazırladıkları, buna göre teftiş raporunda belirtildiği üzere davalı şirketin zarara uğratıldığının kural olarak kabul edilmesi gerektiği, davalıların usulsüz yolluk almaları hususunda herhangi bir zararın söz konusu olmadığı, şirket avukatlarının denetlenmesi gibi bir yükümlülüğünden bahsedilmeyeceği, ikinci el araç satışı konusunda kesin bir fiyat belirlenemeyeceği, lüks bir otomobilde 1.000,00 TL gibi sapma payının makul olduğu, mükerrer vergi ödenmesinin mahsup yoluyla giderilmesinin mümkün olması halinde bu yolun kullanılmasının daha doğru olacağı, davalı şirketin hakim ortakları olduğu anlaşılan …. Şeker Fabrikalarından alınan şekerlerden kaynaklanan zararın talimatlara dayanabileceği ihtimallerinin dikkate alınmasının gerektiği, davalı şirkete ait…. Ambarındaki ihaleden kaynaklandığı ileri sürülen zararın fiktif olduğu, dava konusu iddialardan … hesabının sulh nedeniyle vazgeçilen alacağın ticari defter kayıtlarında 22.000,00-TL göründüğü, yıl sonu itibariyle …’dan hiç bir alacak bakiyesi görünmediğini, davacının bu hususta haklı olduğu, haklı bir sebep olmaksızın 22.000,00-TL bedelin ana parası olan 9.000,00 TL’nin ödenmesinden sonra kalan 13.000,00 TL’lik vazgeçilen kısmın şirket zararını oluşturduğu belirtilmiştir.
Mahkememiz’ce dosyaya sunulan bilirkişi 1.ek raporu benimsenerek davanın kısmen kabulüne dair karar verilmiş ise de; Mahkememiz kararı temyizen Yargıtay …H.D. Başkanlığı’nın 26/11/2019 tarih, 2019/705 E., 2019/7524K. sayılı ilamı ile bozulmakla; usul ve yasaya uygun görülmekle benimsenen 2. bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuştur.
Bozma ilamı doğrultusunda Mahkememiz’ce farklı bir bilirkişi heyetinden yeniden rapor alınmış, dosyamıza sunulan 17/02/2021 tarihli bilirkişi heyeti raporunda özetle; davacı Şirketin ticari defter ve belgeleri ile… teftiş raporu içeriğinin yapılan incelemesi sonucunda davacı Şirketi alcacaklısı olan dava dışı … (…. ) tarafından 2000 yılından devreden 1.860,89-TL borcun 1.860,00 TL’sinin nakit olarak davacı şirkete ödenmiş olduğu, Şirkete ödenmeyen 0,89 kr bakiyenin kaldığı, … … A.Ş. nin …’a ait borç yönünden zararının oluşmadığı, …’ın cari hesap borcundan 20.600,00-TL ve Şüpheli Ticari Alacaklar Hesabında takip edilen 919,71-TL olmak üzere toplam 21.519,71-TL alacağın şirkete zarar yazıldığı, … … A.Ş. nin …’a ait 21.519,71-TL asıl alacak yönünden zarannın oluştuğu, … … ve Ticaret A.Ş.’nin 27.10.2000 tarihli Yönetim Kurulu toplantısında alman “… ve …’a borçlarına mahsup edilmesi” kararının 2000 ve önceki yıllardan devreden borçların mahsubuna ilişkin olduğu, 31.03.2003 tarihli sulh senedinin düzenlenmesine ilişkin yönetim kurulu kararının bulunmadığı, davacı şirketin 2001 ve 2002 yılı Fuel-oil alımlanna ilişkin teklif fiyatlarının karşılaştırılması sonucunda zarannın oluşmadığı, ancak 2003 yılı fuel-oil aliminin en düşük teklifi yapan firmadan değil ondan daha fazla fiyat teklif eden firmadan satın alınması sebebiyle 12.221.513-TL (12,22-TL) zararının oluştuğu mütalaa edilmiştir.
Bilirkişi heyeti raporuna yönelik taraf vekillerinin gerekçeli itirazları üzerine alınan ek raporda ise; asıl rapordaki tespit ve değerlendirmeler teyit ve tekrar edildikten sonra Mahkememiz tarafında davalıların dava konusu fuel-oil alım işini devrettikleri Manyas İşletme Müdürlüğünün seçiminde makul derecede özen gösterilmediğinin ispat edildiği ve yönetim kurulunun TTK 369 hükmü gereğince özen yükümlülüklerini ihlal ettiği kanaatine varılması halinde fuel-oil alımından kaynaklanan zarar sebebiyle davalıların sorumlu olacağı belirtilmiştir.
Bu bağlamda yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; açılan davanın TTK 339 v.d.m. gereğince davacı Şirketin eski Yönetim Kurulu başkan ve üyeleri aleyhine görev dönemlerindeki eylem ve işlemleri sebebiyle Şirketi zarara uğrattıkları iddiasına dayalı sorumluluk davası olduğu, davalı yöneticilerin sorumluluklarının kabulüne karar verilebilmesi için davalıların haksız eylemleri ile oluştuğu iddia edilen Şirket zarar kalemleri arasındaki illiyet bağının ve davalıların kusuru ile zarar kalemlerinin ve miktarının kanıtlanmasının zorunlu olduğu, dosyamıza Yargıtay …H.D. Başkanlığı 2. bozma ilamı sonrasında sunulan ve Mahkememiz’ce de dosya kapsamı ve bozma gereklerine uygun görülmekle benimsenen bilirkişi asıl ve ek raporu dikkate alındığında; davalı eski yöneticilere zarar iddiası ile sorumluluk atfedilen eylemler sonucunda 2003 yılı fuel-oil aliminin en düşük teklifi yapan firmadan değil ondan daha fazla fiyat teklif eden firmadan satın alınması sebebiyle 12.221.513-TL (12,22-TL) ve dava dışı davacı Şirket borçlusu …’ın cari hesap borcundan kaynaklı olarak 20.600,00-TL ve Şüpheli Ticari Alacaklar Hesabında takip edilen 919,71-TL olmak üzere 21.519,71-TL ile birlikte toplam 21.531,93-TL davacı Şirket zararının oluştuğunun sabit olduğu, bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere davacılar tarafından 2003 yılında daha önce alınan Şirket yönetim kurulu kararına istinaden yapılan toplam 381.970 kg. fuel-oil alımlarında davalıların yönetici özen ve sorumluluğuna uygun davranmadıkları, alım yönünden en düşük teklif veren Şirket yerine haklı ve geçerli bir sebep olmaksızın dava dışı …Gıda Nak. Ltd. Şirketinden yakıt alımı gerçekleştirmek suretiyle davacı Şirketi zararlandırıcı faaliyette bulundukları , bu nedenle de davalıların davacı Şirket zararından mülga 6762 sayılı TTK’nın 339.v.d.m. gereğince müteselsilen sorumlu oldukları kanaatine varılmakla; davanın kısmen kabulü ile; dava konusu yukarıda değinilen her iki zarar kalemi nedeni ile toplam 21.531,93-TL’nin dava tarihi olan 26/01/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE; dava dışı …’ın ödenmeyen cari hesap borcu ile şüpheli ticari alacaklar hesabından kaynaklanan 21.519,71-TL ve 2003 yılındaki fuel oil alımı nedeni ile oluşan 12,22-TL olmak üzere toplam 21.531,93-TL’nin dava tarihi olan 26/01/2005 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alınması gerekli nispi 1.470,84-TL karar ve ilam harcından peşin yatırılan 6.000,70-TL harçtan mahsubu ile bakiye 4.529,86-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından peşin yatırılan 6.000,70- TL harç ile 11,20 TL başvuru harcının toplamı olan 6.011,90-TL ‘nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından bozma öncesinde yapılan tebligat ve bilirkişi ücreti olan 3.617,55 TL ile bozma sonrasında yapılan 186,10-TL posta ve davetiye gideri ile 4.000,00-TL bilirkişi ücreti dahil olmak üzere 4.186,10-TL dahil olmak üzere toplam 7.803,65-TL yargılama giderinin HMK 326/2 m.gereğince red ve kabul oranına (0,048) göre hesaplanan 378,02-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-(Kabul edilen miktar üzerinden)Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T. uyarınca hesaplanan nispi 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-(Reddine karar verilen miktar üzerinden)davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. uyarınca hesaplanan nispi 38.057,06-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
7-HMK 333 m.gereğince taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde YATIRANA İADESİNE,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/12/2021

Başkan …
e-imza

Üye …
e-imza

Üye …
e-imza

Katip …
e-imza

YARGILAMA GİDERİ DÖKÜMÜ:
1- Posta ve davetiye gideri : 186,10 -TL
2- Bilirkişi gideri : 4.000,00-TL
3-Tebligat ve bilirkişi ücreti :+ 3.617,55-TL
TOPLAM : 7.803,65-TL