Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/701 E. 2021/764 K. 25.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/701 Esas
KARAR NO : 2021/764
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … -….
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … -…
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/12/2016
KARAR TARİHİ : 25/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 03/12/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan alacak davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
Dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE İSTEK :
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı kooperatifin 37 numaralı üyesi olduğunu, davalı kooperatif tarafından müvekkiline kura neticesinde villa yapılarak teslim edildiğini, ancak kooperatif tarafından yapılan işin ayıplı olması nedeniyle müvekkilinin evinin kullanılamaz hale geldiğini, müvekkiline teslim edilen evin zeminin sürekli bir şekilde su aldığını, duvarlarının su sızdırmakta, sızıntıdan etkilenen tüm sıva ve boyaların döküldüğünü ve duvar kağıtlarının kabardığını, müvekkilinin anılan zararlarının tespiti için Ankara …Hukuk Mahkemesi’nin 2016/18 D. Iş sayılı dosyası ile tespit ettirdiğini, taşınmazda ayıbın temelde yapılması gereken eksiklikten kaynaklandığını ve telafisinin mümkün olmadığının tespit edildiğini, durumun kooperatife bildirildiğini, ancak kooperatif tarafından sürekli olarak oyalandığını, 6098 sayılı yasanın 219. maddesi gereğince davalının ayıptan sorumlu olduğunu belirterek şimdilik 2.000,00 TL’nin satış bedelinden düşülerek indirilen miktarın müvekkiline iadesine, şimdilik 2.000,00 TL maddi zararın yasal faizi ile birlikte müvekkiline iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA :
Davalı vekili dilekçesinde özetle; davacının …. kooperatif üyesi olduğunu, kura çekimi ve yer tesliminin 2006 tarihinde yapıldığını, 2008 yılında yerin davacı tarafından teslim ve satın alındığını, evin durumundan dolayı davacı tarafından 35.000,00 TL eksik ödeme yapıldığını, davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
DELLİLER:
Ankara …Hukuk Mahkemesi’nin 2016/18 D. Iş sayılı dosyası, kooperatif kayıtları, kooperatifin genel kurul toplantı tutanakları, kooperatife ait arsa payı inşaat sözleşmesi, kooperatif ile dava dışı yüklenici firma arasındaki 14/04/2003 tarihli arsa payı inşaat sözleşmesi, mahkememizce alınan bilirkişi raporları.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce zamanaşımı nedeniyle davanın reddine dair verilen 01/06/2017 tarihli ilk kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi… Hukuk Dairesinin 11/12/2019 gün 2017/1892 E. 2019/1985 K. sayılı kararı ile özetle; Davalı kooperatifin 21/2/2016 tarihli olağan genel kurul toplantı tutanağından 9. gündem maddesinde borcun kabulü nedeniyle zamanaşımı süresinin TBK’nın 154/1 maddesi uyarınca kesildiği dikkate alınarak uyuşmazlığın esasının incelenmesi amacıyla mahkememizin ilk kararının kaldırıldığı anlaşılmıştır. Mahkememizce davalı kooperatifin ticaret sicil kaydı celp edilmiştir.
Dosya kapsamından inşaat mühendisi …. ve kooperatif uzmanı …. bilirkişilerin 01/09/2020 tarihli raporlarında özetle; Davacının kooperatif üyesi olduğu, kooperatif tarafından üyesine teslim edilen binada, yer altı suyu drenajının fen ve sanat kurallarına uygun yapılmaması nedeniyle, binanın bodrum katındaki imalatların hasar gördüğü, inşaatın temelinde su izolasyonu ile ilgili olarak yapılan ımalatların gizli ayıp niteliğinde olması nedeniyle, binanın teslim alınmasından sonra ortaya çıktığı, Binanın bodrum katının zeminine sirayet eden yer altı suyunun tahliyesi ve hasar gören imalatların bedelinin dava tarihi (29.12.2016) itibariyle serbest piyasa rayiçlerine göre KDV hariç 19.200.00 TL olacağı, binanın fen ve sanat kurallarına uygun olarak kooperatif üyesine teslim edilmesinin kooperatif sorumluluğunda olduğu, gizli ayıplı imalat bedeli ile hasar bedelinin kooperatif tarafından karşılanması gerektiği, işveren kooperatif ile yüklenici firma arasında yapılan sözleşme kapsamında, kooperatif tarafından karşılanan bedelin yüklenici firmaya rucü edilebileceği, belirtilmiştir.
Yine nitelikli hesap uzmanı …. ve gayrimenkul değerleme uzmanı …. tarafından mahkememize sunulan 7/10/2021 tarihli raporda özetle; Sayın Mahkeme tarafından verilen görev gereği, ayıplı imalatlara ilişkin olarak dosyada, Mevcut inşaat mühendisi ve kooperatif uzmanı bilirkişi raporu da dikkate alınarak dava konusu taşınmazın dava tarihi itibari ile ayıpsız rayiç değeri 863.224,00TL, ayıplı rayiç değeri 844.021,00TL olarak tespit edilmiş olup, nispi metot uygulanarak bulunan oran 0,023’tür. Bu oranın ayıpsız satım bedeline uygulanması ile 863. 224,00*0,023-19,854,15TL ayıptan kaynaklanan değer kaybı olduğu tespit edilmiş olup, davacının davalıdan dava tarihi itibari ile 19.854,15TL değer kaybı tutarı talep edebileceği, Dava sürecinde teknik bilirkişi heyeti tarafından tespit edildiği üzere davacının ayıplı imal nedeni ile sarf ettiği tamir bedeli 19,200,00TL olup, davacının davalıdan maddi zarar kapsamında dava tarihi itibari ile 19,200,00TL talep edebileceğinin belirtildiği görülmüştür.
Dava, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’ndan kaynaklanan üyesi ile kooperatif arasındaki tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili 14.04.2011 tarihli ferdileştirme sonucu kendisine teslim edilen taşınmazdaki ayıplı imalattan kaynaklı zararın tazminini ve ayrıca ayıplı taşınmaz ile ayıpsız misli arasındaki değer farkının kendisine TBK 219. maddesi uyarınca satım bedelinden indirilerek iadesini istemiştir.
14.04.2011 tarihli ferdileştirme işlemi sonucu taşınmazın davacıya teslim edildiği konusunda uyuşmazlık yoktur. Davacının kooperatif üyesi olduğu ve bu hâliyle ferdileştirme işlemi sonucu kendisine teslim edilen taşınmazı satım sözleşmesi yoluyla edinmediği, bu hâliyle, TBK’nın 219. maddesindeki hükümlerin değil, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu hükümlerinin taraflara uygulanması gerektiği anlaşılmıştır.
Davalı kooperatifin 21.02.2016 tarihli olağan genel kurul toplantı tutanağının 9. maddesinde “davacı üyenin yaptığı harcamaların kendisine ödenmesi hususunda oy birliği ile karar alındığı’’ görülmüştür. Söz konusu genel kurul kararı, davacı üyenin ayıplı imalat nedeniyle uğradığı zarar dolayısıyla yaptığı masrafların geri ödenmesi şeklinde yorumlanmış olup, TBK’nın zamanaşımını kesen sebepleri düzenleyen 154/2. maddesi kapsamında kooperatif ödeme kabulünün ayıplı imalattan kaynaklı taşınmazın değer kaybını yani taşınmazın değerinde olumsuz yönde oluşabilecek farkı kapsamadığı, kaldı ki, dava dosyasında mevcut İnşaat mühendisi ve Kooperatifler konusundaki uzman bilirkişilerin 01.09.2020 tarihli Bilirkişi Raporu’nun 12. Sayfasında ‘‘binanın bodrum katına sirayet eden yer altı suyunun dreneaj ile uzaklaştırılması sonucunda binada herhangi bir sorun kalmayacağı düşünüldüğünde, binanın değerinde bir azalmanın olmayacağı sonucuna varılmıştır.’’ şeklindeki tespit mahkememizce benimsenerek ayıplı imalatın giderilmesi hâlinde ayrıca taşınmazda değer kaybı olmadığı değerlendirilmiş, bu yönüyle değer kaybını satım sözleşmesindeki nispi metoda göre hesaplayan 07.10.2021 tarihli bilirkişi kurulu raporuna itibar edilmemiştir.
Bu itibarla, davacı vekilinin bedel artırım dilekçesi de gözetilerek ayıplı imalattan kaynaklı 19.200 TL zararının Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun emsal 2015/9-3162 e ve 2018/369 k sayılı kararında da belirtildiği üzere, davanın HMK’nın 107. maddesi uyarınca belirsiz alacak davası olduğu gözetilerek, alacağın tamamı olan 19.200 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili gerekmiş, davacı vekilinin taşınmazdaki değer kaybına ilişkin isteminin yukarıdaki gerekçe ile reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın kısmen kabulü ve kısmen reddi ile;
1- Davacının taşınmazdaki değer kaybının satım bedelinden indirilerek iadesine ilişkin talebinin REDDİNE,
2- Davacı vekilinin taşınmazdaki ayıp dolayısıyla uğradığı zarara ilişkin talebinin kabulü ile 19.200,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 1.311,55 TL nispi karar ve ilam harcı için peşin alınan 68,31 TL peşin ve 596,00 TL tamamlama harcı toplamı 664,31 TL’nin mahsubu ile noksan olan 647,24 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4.-Davacı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5.-Davalı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte bulanan AAÜT gereğince reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6.-Davacı tarafından yatırılan 68,31 TL peşin ve 596,00 TL tamamlama harcı toplamı 664,31 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 29,20 TL başvuru harcı, 3.300,00 TL bilirkişi ücreti, 1.287,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 4.616,2 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan taktiren 2.269,44 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8.-Davacı tarafça yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 25/11/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸

YARGILAMA GİDERİ DÖKÜMÜ:
1- Posta ve davetiye gideri :1.287,00 -TL
2- Bilirkişi gideri :3.300,00-TL
TOPLAM :4.587,00 -TL