Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/852 E. 2021/482 K. 08.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/852 Esas
KARAR NO : 2021/482

DAVA : Menfi tespit ve İpoteğin Kaldırılması (Fekki)
DAVA TARİHİ : 27/11/2018
KARAR TARİHİ : 08/07/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 13/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit ve İpoteğin Kaldırılması (Fekki) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda;
Dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA VE İSTEK :
Davacı vekili Av. … sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin arkadaşı aracılığı ile tefeci olarak bilinen davalı … ile tanıştırılması sonrasında müvekkilinin kendisinden 20.000,00-TL borç para aldığını, müvekkilinin bu nedenle 01/11/2016 tarihinde ödenmek anılan davalıya 40.000,00-TL bedelli bonoyu tanzim ederek verdiğini, ayrıca sözkonusu bono için teminat alındığı belirtilerek müvekkilinin maliki olduğu ….no’lu bağımsız bölümün tapu kaydına 24/05/2016 tarih ve … yevmiye numaralı akit tablosu ile 40.000,00-TL bedelli ipoteğin diğer davalı lehine tesis ettirildiğini, müvekkilinin faizi ile birlikte borcunu 40.000,00-TL olarak geri ödemek istediğini, davalı …’ün bu teklifi reddderek müvekkilinden 80.000,00-TL ödemesini talep ettiğini, daha sonra sözkonusu tefecilik suçuna konu bononun icra takibine konu edildiğini, ayrıca ipoteğin paraya çevrilmesi talebi ile takip başlatıldığını beyanla … Müdürlüğü’nün …E. ve Ankara ….İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı dosyalarında müvekkilinin davalılara borçlu olmadığının tespitine, ipoteğin fekkine ve öncelikle icra takiplerinin tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA :
Dava dilekçesi davalılara açıklamalı davetiye ile tebliğ edilmiş ; davalı … vekili Av. … sunduğu cevap dilekçesinde özetle; davacının eşi tarafından müvekkili aleyhine müvekkili lehine ipotek tesis edilen taşınmaz ile ilgili olarak aile konutu iddiasıyla …Aile Mahkemesi’nin …E. sayılı dosyasında dava açıldığını, davacının eşi ile birlikte hareket ederek mal kaçırmayı amaçlandığını, iddialarının soyut ve mesnetsiz olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER :
-Tapu kaydı ve ipotek akit tablosu
-İcra takip dosyalarının örnekleri.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, kambiyo senedine dayalı icra takibi ile menfi tespit ve ipoteğin fekki istemine ilişkindir.
Davacı vekili duruşmada dava dilekçesini aynen tekrar ile istemi gibi karar verilmesini talep etmiştir.
Bu bağlamda, öncelikle davanın her aşamasında re’sen de gözetilmesi gereken görev olgusunun değerlendirilmesi gerekmektedir
Bilindiği üzere; 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun 6. maddesi ve 6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi gereğince, genel görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir. Asliye ticaret mahkemeleri ise; özel mahkeme niteliğindedir.
01.07.2012 tarihnde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nın 4. ve 5’inci maddelerinde ticari dava düzenlenmiş olup TTK’nın 4. maddesine göre bir davanın ticarî dava sayılması için ya uyuşmazlık konusu işin tarafların her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmadığına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya asliye ticaret mahkemesince bakılacağı yönünde bir düzenleme bulunması (mutlak ticari dava olması) gereklidir. Aynı Kanun’un 5’inci maddesinde ticari davaların Asliye Ticaret Mahkemelerinde görüleceği ve Asliye Hukuk Mahkemeleri ile Asliye Ticaret Mahkemeleri arasındaki ilişkinin de görev ilişkisi olduğu belirtilmiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/II. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticarî iş sayılan işin, diğeri için de ticarî iş sayılması, davanın niteliğini ticarî hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticarî dava sayılan davalar haricinde, ticarî davayı ticarî iş esasına göre değil, ticarî işletme esasına göre belirlemiş olup işin ticarî nitelikte olması veya sayılması, davanın ticari dava olarak kabulü için yeterli değildir.
Dava dilekçesinde ileri sürülen maddi ve hukuki olgular ile yargılamanın son celsesindeki davacı vekilinin beyanları birlikte dikkate alındığında; dava konusu menfi tespit istemine dayanak ve icra takibine konu edilen bononun ve ipoteğin davacı ile davalı … arasında tefecilik eylemi kapsamında para ödüncü akdi ilişkisi nedeni ile dosyamız davacısı borçlu tarafından tanzim edilerek davalı ödünç veren davalıya verildiği, ipoteğin ise; aynı borç ilişkisi nedeni ile diğer davalı lehine tesis edildiği sabit ve çekişmesizdir.
Diğer taraftan, davanın taraflarının tacir olduğu ve bononun tarafların ticari işletmelerini ilgilendiren bir borç nedeni ile düzenlendiği yönünde bir iddia ve delil de dosyamızda mevcut bulunmamaktadır. Bu durumda, tarafların sıfatına ve davanın niteliğine göre somut uyuşmazlıkta Mahkememiz görev alanında olan nispi ya da mutlak nitelikteki bir ticari dava mevcut olmadığından, davada görevli mahkeme, Asliye Ticaret Mahkemesi değil, genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesidir.
Açıklanan nedenlerle; emsal nitelikteki Yargıtay 19.H.D. Başkanlığı’nın 02/06/2015 tarih, 2015/3985E.-8195K. ve Ankara Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlığı’nın 4.H.D. Başkanlığı’nın 04/02/2021 tarih, 2018/3245E.,2021/197K. sayılı ilamları da gözetildiğinde davaya bakmaya Mahkememizin değil; Ankara Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğu anlaşılmakla; göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeni ile 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c.m. delaleti ile 115/2 .m. gereğince davanın Mahkememizin karşı görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın 6100sayılı HMK’nın 114/1-c.m. delaleti ile 115/2.m. gereğince davanın göreve ilişkin dava şartı yokluğu sebebiyle USULDEN REDDİNE,
2-) HMK 20.m. gereğince kararın kesinleştiği tarihten itibaren 2 hafta içerisinde talepte bulunulması halinde dava dosyasının davaya bakmaya Ankara Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, aksi takdirde davanın açılmamış sayılacağının davacı vekiline ihtarına, (ihtar edildi)
3-)Yargılama giderlerinin görevli Mahkeme tarafından değerlendirilerek karara bağlanmasına, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde HMK 331/2.m. gereğince yargılama giderlerinin dosya üzerinden Mahkememiz’ce karara bağlanmasına,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğnuda 6100 sayılı HMK’nın 6763 sayılı Kanun ile değişik 341 ve 345.m. gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde verilecek dilekçe ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/07/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır