Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/490 E. 2022/843 K. 02.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. … 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/490 Esas – 2022/843
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.

4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/490 Esas
KARAR NO : 2022/843

DAVA : Elatmanın Önlenmesi (Banka Teminat Mektubundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/12/2013

BİRLEŞEN … 1. ATM’NİN 2013/902
ESAS SAYILI DAVA DOSYASI

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 26/12/2013

BİRLEŞEN … 13. ATM’NİN 2014/285
ESAS SAYILI DAVA DOSYASI

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 11/08/2014
KARAR TARİHİ : 02/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Elatmanın Önlenmesi (Banka Teminat Mektubundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda;
Dosya incelendi.
ASIL DAVADA:
İDDİA VE İSTEK :
Davacı vekili, müvekkilinin 2012 ve 2013 yıllarında davalıya bağlı Hurda İşletme Müdürlüğü’nün hurda nakliye ihalelerine girdiğini, bu konuda davalı ile sözleşmeler imzalandığını, davalıya 3 adet teminat mektubu verildiğini, iş artışları meydana geldiğini, müvekkilinin sözleşme konusu işi tam ve eksiksiz olarak yerine getirdiğini, buna rağmen davalı tarafından 27/11/2013 tarihli yazı ile 4735 sayılı Kanun ve sözleşme çerçevesinde sözleşme imzalandıktan sonraki yasak fiil ve davranışlardan bahisle sözleşme feshedilmeksizin kesin teminat ve ek teminatlar tutarında ceza tahsil edileceğinin bildirildiğini, davalı kurumun keyfi davrandığını, işin %95’lik kısmının tamamlandığını belirterek sataşmanın giderilmesine, yapılacak kesin kabul işleminin ardından 3 adet teminat mektubu değeri olan 439.000,00 TL tutarındaki teminat mektuplarının iadesine karar verilmesini istemiştir.
CEVAP VE SAVUNMA :
Davalı vekili, … C.B.S. tarafından yürütülen soruşturma kapsamında davalının 4734 ve 4735 sayılı kanuna aykırı davranışları nedeni ile yasaklama kararı verilmesi gerektiğini, davacının sözleşme konusu işi tamamlamadığını, teminatlara ihtiyati tedbir konulamayacağını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
BİRLEŞEN … 1. ATM’NİN 2013/902 E. SAYILI DAVASINDA:
İDDİA VE İSTEK :
Davacı vekili, müvekkili şirketin Türkiye’nin sayılı ve saygın nakliye şirketlerinden birisi olduğunu, … gibi sayılı firmaların nakliye işlerini üstlenen müvekkil firmanın ilk kez 2012 yılında ve sonrasında 2013 yılında olmak üzere, davalı kuruma bğlı Hurda İşletme Müdürlüğü’nün Hurda Nakliye ihalelerine girdiğini, müvekkili firmanın yıllık taşıma kapasitesinin 700.000 tonun üzerinde, yıllık cirosunun ise 23.000.000 TL nin üzerinde olduğunu, müvekkili firmanın, davalı kurumun ihaleye çıkarttığı “I” ve “L” grubu Hurda Malzeme Nakliye ihalesine girdiğini, ihaleyi müvekkilinin kazandığını, 28.02.2012 ve 28.03.2012 tarihli sözleşmelerle iş başı yapan müvekkil firmanın yaklaşık 42.000,00.-TL tonluk taşıma işini başarıyla gerçekleştirdiğini, davalı kurum yetkililerinin 01.03.2013 ve 27.03.2013 tarihli iş bitirme belgelerini düzenleyerek müvekili irketin sözleşmeden doğan edimlerini tam ve eksiksiz olarak yerine getirdiğini tescil ettiklerini, müvekili firmanın yine davalı kurumun 2013 yılında düzenlediği “L” grubu hurda malzeme nakliyesi ihalesine istekli olarak katıldığını, davalı kurum ile 31.12.2012 tarihinde sözleşme imzalandığını, nakiyesi yapılan emtianın depolara tam olarak teslim edildiğini ve faturlar kesildiğini, davalı kurumca faturası kesilen ve müvekkili şirkete ödenmesi lazım gelen 112.645,51.-TL hak edişin bu güne kadar ödenmediğini, davalı kurum aleyhine … 4.Asliye Ticaret Mahkemesinde 2013/780 E.sayılı dosya ile dava açıldığını, öncelikle birleştirme kararı verilmesini talep ettiklerini, davanın kabulüne ve 112.645,51.-TL hak edişin temerrüt tarihi olan 17.12.2013 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizili ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA :
Davalı yan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN … 13. ATM’NİN 2014/285 E. SAYILI DAVASINDA:
İDDİA VE İSTEK :
Davacı vekili, müvekkili şirketin ilk kez 2012 yılında ve sonrasında 2013 yılında olmak üzere davalı kuruma bağlı Hurda İşletme Müdürlüğünün hurda nakliye ihalelerine girdiğini, müvekkilinin davalı kurumun ihaleye çıktığı I ve L grubu ihalelerde L grubu hurda malzeme nakliye ihalesine katıldığını ve davalı ile 31/12/2012 tarihinde sözleşme imzalandığını, müvekkili tarafından taşıma işinin tam ve eksiksiz olarak yerine getirildiğini, ancak davalı kurum tarafından faturası kesilen ve müvekkiline ödenmesi gereken bedelin ödenmediğini, davalı kurum aleyhine … 4. ATM’nin 2013/780 E. Sayılı dosyası ile dava açıldığını, dosyanın halen derdest olduğunu, bu dava devam ederken davalıda bulunan kesin teminatların miktarı kadar ceza tahakkuk ettirildiğini, bu cezanın hak edişlerine karşılık gelen kısmının kesildiğini, kalan kısmının ise müvekkili tarafından nakten ödenmesinin istendiğini, aksi halde teminatların nakte çevrileceğinin bildirildiğini, bunun üzerine müvekkili tarafından davalıya ihtirazi kayıt ile ödeme yapıldığını bildirerek tahakkuk ettirilen ceza bedeli olan 188.764,00 TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP VE SAVUNMA :
Davalı vekili duruşmada davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, hurda taşıma ihalesi sonrası aktedilen sözleşmeler nedeni ile verilen teminat mektuplarına yönelik sataşmanın giderilmesi ve teminat mektuplarının iadesi, birleşen … 13. ATM’nin 2014/285 E. sayılı davası, aynı sözleşme nedeni ile davalı tarafça tahakkuk ettirilen ve davalı tarafça ödenen ceza bedellerinin istirdatı, birleşen … 1. ATM’nin 2013/902 E. sayılı dava dosyası ise aynı sözleşme nedeni ile ödenmediği belirtilen bedelin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece taraflarca bildirilen deliller toplanmıştır.
Uyuşmazlık Mahkemesinin 06.07.2008 T. 2008/238 E. 2009/176 K. Sayılı kararında da belirtildiği üzere ihale sürecinde Kamu İhale Kanunu’na göre yasak fiil veya davranışlarda bulunulduğunun sözleşme yapıldıktan sonraki aşamada tespit edilmesi üzerine tesis edilen işlemin sözleşmeden doğan bir ihtilafa yönelik olmayıp kamu gücüne dayanılarak ve tek yanlı olarak tesis edilen işlem olduğu ve bu nedenle işlemin iptali istemi ile açılan davanın çözümünde idari yargının görevli olduğu, buna göre taraflar arasındaki ihalenin 4734 sayılı kanuna tabi olduğu ve buna göre yapılan ihalelere ilişkin sözleşmelerin düzenlenmesi ve uygulanması ile ilgili usul ve esasların 4735 sayılı yasa ile belirlendiği anlaşılmakla idari yargının görevli olması nedeni ile her 3 davanın da yargı yolu bakımından usulden reddine karar verilmesi gerekmiş ise de; Mahkememiz kararının temyizi üzerine Yargıtay … H.D.Başkanlığı’nın 12/03/2018 tarih 2016/9341 esas, 2018/1885 karar sayılı bozma ilamı davaya bakmaya Mahkememizin adli yargı yeri olarak görevli olduğundan bahisle Mahkememiz görevsizlik kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce dosya yeni esasına kayden ve bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiş, davalı … vekilinin olumlu görev uyuşmazlığı çıkartılması talebi üzerine dava dosyası Danıştay Başsavcılığına 2247 sayılı yasanın 12.maddesi gereğince gönderilmiştir. Danıştay Başsavcılığı tarafından olumlu görev uyuşmazlığı çıkartılması üzerine Uyuşmazlık Mahkemesi Başkanlığı’nın 30/05/2022 tarih, 2021/622 esas, 2022/347 karar sayılı ilamı ile işbu davanın çözümünde İdari Yargı yerinin görevli olduğu belirtilerek Danıştay Başsavcısının olumlu görev uyuşmazlığı çıkartılmasına ilişkin 05/07/2021 tarihli ve 2021/101 sayılı başvurusunun kabulüne ve Mahkememizin 14/11/2018 tarihli ve 2018/490 esas sayılı görevlilik kararının oyçokluğu ile kaldırılmasına karar verilmiştir.
Bilindiği üzere; 1982 Anayasa’sının 158.maddesine göre; “Uyuşmazlık Mahkemesi, adli, idari ve askeri yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözümlemeye yetkilidir.”
Yine 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesi’nin kuruluş ve işleyişi hakkında kanunun 1.maddesinde “Uyuşmazlık Mahkemesi; Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile görevlendirilmiş, adli ve idari (2) yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözmeye yetkili ve bu kanunla kurulup görev yapan bağımsız bir yüksek mahkemedir.
Özel kanun uyarınca hakeme başvurulmasının zorunlu olduğu hallerde, eğer hakemlik görevi hakim tarafından yerine getirilmiş ise bu merci, davanın konusuna göre, yukarıdaki fıkrada yazılı adli veya idari yargı mercilerinden sayılır.”
Aynı kanunun 29.maddesinde ise “Uyuşmazlık Mahkemesinin kararları kesindir. Başkanın uygun göreceği kararlar Resmî Gazete’de yayımlanır.” düzenlemelerine yer verildiği tartışmasızdır.
Bu bağlamda yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; asıl ve birleşen dava dosyaları yönünden olumlu görev uyuşmazlığı çıkartılmasına ilişkin Danıştay Başsavcılığı başvurusu üzerine yukarıda değinilen Uyuşmazlık Mahkemesinin kararı ile adli yargı kolu içerisinde görevli Mahkememizin değil; idari yargı yerinin davaya bakmaya görevli olduğunun kesin ve Mahkememiz yönünden hukuken bağlayıcı nitelikteki karar ile saptandığı, bu durumda ise Mahkememiz’ce değinilen mevzuat hükümleri çerçevesinde asıl ve birleşen davalar yönünden davaya bakmaya idari yargı kolunun görevli olduğundan bahisle HMK 114/1-b ve 115/2 m.gereğince davanın göreve ilişkin dava şartı yokluğu sebebiyle (yargı yolunun caiz olmaması) usulden reddi gerektiği kanaatine varılmakla; açıklanan gerekçelerle asıl ve birleşen davalar yönünden davaların ayrı ayrı usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
A-ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
1-6100 sayılı HMK’nın 114/1-b m. delaleti ile 115/2.m. Gereğince davanın yargı yoluna ilişkin dava şartı yokluğu nedeni ile (Yargı yolunun caiz olmaması) USULDEN REDDİNE,
2-Davacının davaya bakmaya görevli İdare Mahkemesine başvurmakta muhtariyetine,
3-Alınması gerekli karar ve ilam harcı maktu 80,70-TL olup davacı tarafından peşin yatırılan 7.497,05-TL harçtan mahsubu ile bakiye 7.577,75-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan giderlerin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince hesaplanan maktu 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-HMK 333.m. gereğince artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,

7-Davalı tarafından yatırılan delil avansından karşılanan 1.024,50-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
B-BİRLEŞEN … 1.ATM’NİN 2013/902 ESAS SAYILI DAVA DOSYASI YÖNÜNDEN;
1-6100 sayılı HMK’nın 114/1-b m. delaleti ile 115/2.m. Gereğince davanın yargı yoluna ilişkin dava şartı yokluğu nedeni ile (Yargı yolunun caiz olmaması) USULDEN REDDİNE,
2-Davacının davaya bakmaya görevli İdare Mahkemesine başvurmakta muhtariyetine,
3-Alınması gerekli karar ve ilam harcı maktu 80,70-TL olup davacı tarafından peşin yatırılan 1.923,75-TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.843,05-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan giderlerin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince hesaplanan maktu 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-HMK 333.m. gereğince artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,

C-BİRLEŞEN … 13.ATM’NİN 2014/285 ESAS SAYILI DAVA DOSYASI YÖNÜNDEN;
1-6100 sayılı HMK’nın 114/1-b m. delaleti ile 115/2.m. Gereğince davanın yargı yoluna ilişkin dava şartı yokluğu nedeni ile (Yargı yolunun caiz olmaması) USULDEN REDDİNE,
2-Davacının davaya bakmaya görevli İdare Mahkemesine başvurmakta muhtariyetine,
3-Alınması gerekli karar ve ilam harcı maktu 80,70-TL olup davacı tarafından peşin yatırılan 3.223,65-TL harçtan mahsubu ile bakiye 3.142,95-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan giderlerin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince hesaplanan maktu 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-HMK 333.m. gereğince artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,

Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/11/2022