Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/647 E. 2022/777 K. 14.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2017/647 Esas
KARAR NO : 2022/777

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … –
VEKİLİ : Av. … ….
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … -….
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/10/2017
KARAR TARİHİ : 14/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 05/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 06/10/2017 tarihli dava dilekçesinde özetle, davacı ile davalı arasında akdedilen “…. işine ait sözleşme ile malzeme mal ve ekipmanların ve olması halinde hizmet, süpervizörlük, servis, mühendislik, bakım devreye alma vb. işlerin davacı şirket tarafından yapım ve temini ile davalı şirkete yönelik olarak bedeli mukabilinde satış ve teslimine dair tarafların mükelleflerinin belirleyeceği hususunda anlaşıldığını; davacının sözleşme kapsamında yüklendiği edimleri zamanında ve eksiksiz olarak yerine getirdiğini; davalının ise tüm uyarılara rağmen ücret ödeme yükümlülüğünü zamanında yerine getirmediğini; bunun üzerine …. Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapılmış ise de davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini; 03.02.2015 tarih 223 nolu 35.700,19 TL Fatura ve 27.03.2015 tarih 202 no’lu 287.259,20 TL bedelli fatura ile 2 set OG Kampanzasyon pano temini işinin yapılarak davalıya teslim edildiğini; davalı tarafın bu hizmet bedelinin bir kısmını ödemediğini, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin Cezai Şart başlıklı 6 maddesinde “…Bu sözleşmede Müşteri’nin yapacağı ödemelerle ilgili olarak vadelerin belirlenmiş olduğu kabul edilmekle, anılan sürelerde ödeme yapılmaması halinde hiçbir ihtar ve hükme gerek kalmaksızın ödemesi yapılmayan tutara %3 (yüzde üç) aylık temerrüt faizi uygulanır…” hükmünün bulunduğunu, takipte talep edilen gecikme tazminatının sözleşme hükümleri kapsamında hukuka uygun olduğunu; malların zamanında usulüne uygun olarak davalıya teslim edildiğini, davalı tarafça yapılan itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, alacak tutarının likit olduğunu, icra takibine kötüniyetli olarak itiraz ederek takibin durmasına neden olan davalının %20 ‘den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi ile …. E. sayılı dosyasına yapılan haksız itirazın iptali ve neticesinde takibin devamına, davacı lehine %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili 15/11/2017 tarihli cevap dilekçesinde özetle, davalı şirketin ilk başta davacı şirket ile değil… Çimento ile devlet teşvikinin bulunduğu ve KDV’den muaf olduğu belirtilerek anlaşma yaptığını, …. tarafından yapılacak olan iş gereği davalının da KDV’den muaf olacağı belirtilerek, …. ile anlaşılmasının söylendiğini; davalı tarafça …. ile anlaşıldığını ve şirkete teminat ödendiğini ancak Schneider Elektrik’in anlaşma yapıldıktan sonra davalı ile doğrudan ticari ilişki kuramayacağını söylediği, …. bayisi olan davacı şirket ile anlaşma yapılmasının gerektiğinin belirtildiğini, bu doğrultuda da kendilerine verilen teminat mektubunu da iade ettiklerini, akabinde müvekkilinin davacı firma ile anlaştığını, avansı da ödeyerek işe başlandığını ve anlaşma doğrultusunda gerekli tüm ödemelerin de yapıldığını, dava konusu edilen ve davalının ödemediği iddia edilen miktarın anlaşma ile belirlenen iş bedeli olmadığını, KDV tutarı olduğunu, esasen davalının bu işe ….nun Teşvik Belgesi Yerli Makine ve Teçhizat Listesi’nin 9. ve 10. maddelerinde belirtilen “Kompanzasyon Panosu”nun devlet teşvikinin içinde yer aldığı ve bu nedenle de işin KDV muafiyetine dahil olacağını bilerek bu işe giriştiğini, ilk başta da bu doğrultuda …. ile anlaşmaya varıldığını, gelinen noktada … ile iletişime geçerek toplam işleri devlet teşviki kapsamına sokmak istediğini ancak satışın davacı firma üzerinden olması nedeniyle talebin kabul edilmediğini, davalı firmayı davacı ile işlem yapmaya yönlendiren … firmasının kendisinin olduğunu, davacı firmanın… şirketinin Ankara bayisi olduğunu, davalının şirket tarafından devlet teşvikini kullanan … ile yapılan ilk anlaşmaya uygun olarak çalışıldığını, ödemelerin de buna göre yapıldığını, davacıya defalarca ulaşılmaya çalışıldığını, faturaların teşvike uygun olarak kesilmesinin önemle belirtildiğini, davacının iddiasının anlaşma gereği tüm yükümlülüklerin yerine getirildiği olduğunu ancak faturanın teşvike uygun kesilmediği gibi işin de zamanında teslim edilmediğini, aslında davalının davacının sözleşmeden doğan yükümlülüklerine uymadığı halde sözleşmeyi sürdürdüğü ve panoların geç teslim edilmesine rağmen ödemelerini yaptığını, ödenmeyen tutarın sadece KDV tutarı olduğunu, anlaşma gereği …. teşvikten faydalanıyor olmasından ötürü davalının da bu mahsuptan faydalanacağının bilinmekte olduğunu, bu durumun kendilerine sonradan da hatırlatıldığını ancak faturanın teşvikten kaynaklanan KDV ile ilgili mahsup gözetilmeden kesildiğini, ticari defter ve kayıtlar incelendiğinde iş bedelinin KDV hariç tamamıyla ödendiğinin görüleceğini, haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine, itirazın kabulü ile….E. sayılı icra takibinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, davacı ile davalı arasındaki OG kampanzasyon pano temini işini alan eser sözleşmesi uyarınca davacı tarafından işin teslim edildiği halde davalı tarafından eksik ödeme yapıldığı iddiasına dayalı eksik ödenen tutarın ve sözleşmeye göre ödenmeyen tutarın 3 katı tutarı ceza şartının davalıdan tahsiline yönelik başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğu iddiasına dayalı itirazın iptali ve inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Talep, cevap,…. Esas sayılı icra takip dosyası, ticari defterler, BA/BS formları, taraflar arasındaki sözleşme, cari hesap ve yapılan bilirkişi incelemesi sonucu dosyaya ibraz edilen 08/07/2019 tarihli kök rapor, 26/02/2020 tarihli bilirkişi ek raporu, 10/03/2022 tarihli bilirkişi ikinci ek raporu ve 07/07/2022 tarihli bilirkişi üçüncü ek raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
08.07.2019 tarihli bilirkişi kök raporunda, davacı … Şirketinin 2015 yılı ticari defterlerinin açılış kapanış onaylarının TTK m. 64/III’e uygun olarak yapıldığını, kayıtların birbirini takip ve doğruladığını, davacı şirketin 2015 yılı ticari defterlerinin kanuna uygun tutulduğunu, davalı İntek Elektronik … Anonim Şirketinin 2015 yılı ticari defterlerinin açılış kapanış onaylarının TTK m. 64/1Il’e uygun olarak yapıldığını, kayıtların birbirini takip ve doğruladığını, davalı şirketin 2015 yılı ticarinin defterlerinin kanuna uygun tutulduğunu, davacı ….Şirketinin 2015 yılı ticari defterleri üzerinde yapılan incelemelerde davacı şirketin ticari defterlerinde 15.03.2017 takip tarihi itibariyle davalı şirketten 55.259,34 TL alacak bakiyesinin kayıtlı olduğunu, davacı tarafından düzenlenen faturaların davalı ticari defterlerinde kayıtlı olduğunu, davalı yanın belirtilen fatura bedellerini kaydi olarak 100 Kasa Hesabında nakit ödenmiş gibi muhasebe kayıtlarının yapılmış olduğunu, davalı tarafından fatura bedellerinin tamamının ödendiğine ilişkin bir belgenin sunulamadığını, davalı ticari defterlerinde 15.03.2017 takip tarihi itibariyle taraflar arasında oluşan borç alacak bakiyesine ilişkin bir tutarın kayıtlı olmadığını, tarafların takip ve davaya konu edilen 55.259,34 TL’ye “tutar” olarak bir itirazlarının bulunmadığını, uyuşmazlığın davacı tarafından düzenlenen faturalarda hesaplanan KDV’nin davalı yana yükletilip yükletilemeyeceği noktasında toplandığını, taraflar arasında oluşan çekişmeye ilişkin yapılan incelemede; davacı tarafından düzenlenen faturalarda hesaplanan 49.269,57 TL KDV’nin 3065 sayılı Kanununun 13’üncü maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi ile “Yatırım Teşvik Belgesi” sahibi mükelleflere belge kapsamındaki makine ve teçhizat teslimleri KDV’den istisnası kapsamına girmediğini, açıklanan nedenle 49.269.57 TL tutarındaki KDV’nin davalı yana yükletilmesi gerektiğini, sonuç olarak davacı P…. Anonim Şirketi aleyhine …. Esas sayılı icra dosyası ile başlatılan (49.269,57 TL KDV ve 5.989,77 TL cari hesap bakiyesi olmak üzere toplam 55.259.34 TL) davacı alacağı yönünden takibin gerekebileceği 55.259.34 TL’lik takibin devamına hükmedilebileceğini,
26.02.2020 tarihli ek raporda, davalı vekilinin KDV ödeme borcuna ilişkin itirazlarının kök raporda varılan görüş ve kanaatlerini değiştirecek yeterlikte olmadığını, kök raporda varılan sonucun aynen geçerli olacağını, uyuşmazlık doğrultusunda, nihai bir sonuca ulaşılabilmesi için davacının itirazı olarak hem gecikme tazminatı, hem de gecikme faizinin hesaplanması mümkün olamayacağından, bu konudaki taleplere açıklık getirilmesini, davacının …. Esas sayılı takip dosyasında talebi olan 55.259,34 TL asıl alacağın iş bedeli mi, yoksa vergisel bir yükümlülük olan KDV bedeli mi olduğunun açıklanması, davalı tarafından ödenmesi gereken ücret veya bedellerin ödenmesine ilişkin vade tarihleri, davacı tarafından icra takibine konu edilen faturaların okunaklı ve onaylı örneklerinin dosyaya ibrazının gerektiğini,
10.03.2022 tarihli ikinci ek raporda, davalı şirketin ek rapora itirazlarına ilişkin yapılan incelemede davacı tarafından düzenlenen faturalarda hesaplanan 49.269,57 TL KDV’nin 3065 sayılı Kanununun 13 üncü maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi ile “Yatırım Teşvik Belgesi sahibi mükelleflere belge kapsamındaki makine ve teçhizat teslimleri”den istisnası kapsamına girmediğini, açıklanan nedenle 49.269,57 TL tutarındaki KDV’nin davalı yana yükletilmesi gerektiği yönündeki görüşlerini değiştirecek yeni bir bilgi ve belgenin dosyaya sunulmadığını, açıklanan nedenle kök ve ek raporda belirtilen görüşlerin aynen geçerli olduğunu; davacı …. tarafından davalı…. E. sayılı icra dosyası ile başlatılan (49.269,57 TL KDV ve 5.989,77 TL cari hesap bakiyesi olmak üzere toplam 55.259,34 TL) davacı alacağının bulunduğunu, 35.700,19 TL bedelli fatura alacağının vade tarihinin 03.02.2015, 287.259,20 TL bedelli fatura alacağı için vade tarihinin 11.05.2015 olduğunu, davacı tarafından ileri sürülen taleplerde bir kavram karmaşası yaşandığı için bu konuya bir açıklık getirilmesi gerektiğini,
07.07.2022 tarihli üçüncü ek raporda, davalı şirketin ek rapora itirazlarına ilişkin yapılan incelemede; davacı tarafından düzenlenen faturalarda hesaplanan 49.269,57 TL KDV’nin 3065 sayılı Kanununun 13 üncü maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi ile “Yatırım Teşvik Belgesi sahibi mükelleflere belge kapsamındaki makine ve teçhizat teslimleri”den istisnası kapsamına girmediğini, açıklanan nedenle 49.269,57 TL tutarındaki KDVnin davalı yana yükletilmesi gerektiği yönündeki görüşlerini değiştirecek yeni bir bilgi ve belgenin dosyaya sunulmadığını, açıklanan nedenle kök ve ek raporda belirtilen ve yukarıda tekrar edilen görüşün aynen geçerli olduğunu, sonuç olarak davacı…. tarafından, davalı…. E. sayılı icra dosyası ile başlatılan (49.269,57 TL KDV ve 5.989,77 TL cari hesap bakiyesi olmak üzere toplam 55.259,34 TL) davacı alacağının bulunduğunu, 35.700,19 TL bedelli fatura alacağının vade tarihinin 03.02.2015; 287.259,20 TL bedelli fatura alacağı için vade tarihinin 11.05.2015 olduğu, icra takibindeki 9.535,76 TL’nin gecikme faizi ve 13.002, TL’nin cezai şart olduğunu bildirmiştir.
Yukarıda içerikleri açıklanan ve nihai olarak alınan hüküm kurmaya ve denetime elverişi bilirkişinin üçüncü raporu dikkate alındığında, haklı davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile;
1-Davacı tarafından davalı aleyhine…. E. sayılı takip dosyasıyla yapılan takibe davalının vaki itirazının iptali ile takibin 55.259,34 TL asıl alacak, 13.002,28 TL gecikme tazminatı (cezai şart) ve 9.535,76 TL işlemiş faiz üzerinden takip talebindeki koşullarla devamına,
2-Hükmolunan alacağın %20 si üzerinden hesaplanan 13.662,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 5.314,34 TL harçtan peşin alınan 1.328,59 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 3.985,75 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanıp takdir edilen 12.447,58 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olarak 31,40 TL Başvurma harcı, 1.328,59 TL Peşin harç, 4,60 TL Vekalet harcı, 200,00 TL tebligat ve müzekkere masrafı, iki bilirkişi ücreti 1.400,00 TL olmak üzere toplam 2.964,59‬ TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Kullanılmayan gider avansı var ise hükmün kesinleşmesinden sonra yatıran tarafa iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde….Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
14/10/2022

Katip …
E-imzalı.

Hakim …
E-imzalı.