Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/214 E. 2021/142 K. 03.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/214 Esas
KARAR NO : 2021/142

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 05/09/2016
KARAR TARİHİ : 03/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

İDDİA :
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, …. ATM’nin ….esas sayılı dosyasında ortaklar kurulu kararı olmadan davacı %50 hisseli ortak …’nın red ve şikayetine rağmen davalıların iştiraken başkasının arsasına bina yaparak şirket parasını yok ederek ve suç işleyerek kaçak bina yaptıklarını, bundan dolayı şirketin zararı uğradığını, davalı şirket eski müdürünün ortağı ağabeyine şirketin 315.000,00 TL parasını karşılıksız verip jepp ve villa aldırdığını, davalı şirket eski müdürünün kasa paralarını bankada kendi hesaplarına yatırdığını, bunlardan dolayı fazla haklar saklı kalmak üzere her üç kalemden toplam 20.000,00 TL zararın şirkete tazmini talepli açılmış davanın derdest olduğunu, bu yeni davada ise kaçak inşaattan dolayı diğer davada 500,00 TL şirket müdürünün ortak ağabeyine jepp ve villa almak için verdiği paradan dolayı 1,00 TL şirket müdürünün şirket kasasından kendi banka şahsi hesaplarına yatırdığı paradan dolayı 1,00 TL, kaçak bina idare para cezasından dolayı 1,00 TL olmak üzere bu davada fazla haklar saklı tutularak her dört kalemden toplam 503,00 TL zararın şirkete tazminini talep ettiğini, bu taleplerde 502,00 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen, 1,00 TL’nin davalı şirket müdürü …’ten tahsilini talep ettiğini belirtmiştir.
Mahkememiz dosyası ile birleşen … Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyasının 22/03/2017 tarihli celsede dosyanın asıl dosyanın geldiği aşama ve dava niteliği farklı olması sebebiyle tefriki ile yeni esasa kaydedilerek yargılama bu esas üzerinden devam etmiştir.
SAVUNMA :
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının iddia ettiği şekilde ortağı olduğu adı geçen şirketi temsile yetkisinin bulunmadığını, şirketin denetçisi ve müdürü olmadığından dava açma hakkının bulunmadığını, HMK 54/3 maddesine göre şirket genel kurulu kararı bulunmadığından davanın yürütülmesinin mümkün olmadığını, davacının kaçak yapı iddiasının hakikatten uzak olduğunu, ortakların müşterek kararıyla taşınmazın 4 yıllığına kiralanmış olduğunu, kira sözleşmesinin halen devam ettiğini, davacı şirket tarafından göz hastalıkları merkezi olarak kullanıldığını, belediye tarafından verilen yıkım kararının yerin maliki tarafından açılan dava sonucunda mahkemece iptal edildiğini ve gerekli ruhsatlar alınarak yıkımın engellendiğini, bundan dolayı herhangi bir zararın oluşmadığını, asıl dava olarak açılan …ATM’nin …. esas sayılı dosyasında alınan raporlarla davacı iddialarının yerinde olmadığının tespit edildiğini, bu nedenle davanın öncelikle derdestlik, zaman aşımı ve husumet itirazları nedeniyle reddine aksi takdirde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava, dava konusu şirketin eski yöneticisi olan davalıların usulsüz işlemleri nedeniyle şirketi zarara uğrattıkları iddiasıyla uğrattıkları zararların davalılardan TTK.553 ve devamı maddeleri uyarınca tahsili ile şirkete ödenmesi konularına ilişkindir.
Celp edilen ticaret sicil kaydının yapılan incelemesinde; dava konusu … Sağlık Yatırımları Eğitim Bilişim Sanayi ve Tic.Ltd.Şti.’nin ortaklarının … ve … olup hisselerinin %50 oranında olduğu, şirket müdürü olarak …’ün seçilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizin esas dosyası olan 2011/556 esas sayılı dosyası ile …. ATM’nin birleşen ve tefrik edilerek derdest dosyamız üzerinde yürütülen dosyadaki dava dilekçesinde talep edilen kalemler aynı olmakla birlikte asıl dosyada talep edilen miktarlardan saklı tutulan kısımlar yönünden açılmış ek dava olup davalının bu nedenle derdestlik itirazları yerinde görülmeyen 03/10/2018 tarihli celsenin 1 nolu ara kararında reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili 03/10/2018 tarihli celsedeki ara kararda müvekkilinin davacı şirketin %50 hissedarı olduğunu, hem kendi adına hemde davacı şirket adına dava açtığını belirtmiştir.
Taraf delilleri toplandıktan sonra oluşturulan bilirkişi heyetinden rapor aldırılmış bilirkişi heyeti raporunda özetle; davacının … şirketinin %50 hissedarı olduğunu, davalı …’ün diğer %50 hissedarı olduğunu, davalı …’ün 23/04/2004 tarihinden itibaren 10 yıl süreyle şirket müdürü olarak şirketi temsil ve ilzama yetkili kılındığını, davanın eski TTK 336 ve devamı maddeleri uyarınca şirketin yönetim kurulu üyelerine karşı açılmış sorumluluk davası olduğunu, asıl dosyada alınan bilirkişi raporunda özetle; şirket ortağı olan davacı …’nın denetçi sıfatının olmadığı ancak Borçlar Kanununun 531.maddesine göre şirketi ve mali durumunu denetleme hakkının bulunduğunu, şirket adına dava açılabilmesi için ortaklar genel kurulu kararının bulunması gerektiğini, dosyada bu karara rastlanmadığını, şirketin yatırım yapmasına yönelik bir ortaklar kurulu kararı bulunması ile …Bankasından çekilen kredi sözleşmesini davacı ortağın da imzalaması, davacının yatırım yapıldığından haberdar olduğunu gösterdiğini, bu nedenle bu doğrultuda yapılan yatırımdan dolayı oluşan zarardan doğrudan şirket müdürünün sorumlu tutulamayacağını, otoparkın işletilmesinde şirket müdürünün herhangi bir menfaati bulunmadığı, şirket müdürü …’un diğer davalı şirket ortağı …’e şirketten karşılıksız para verdiğinin belge ile ispatlanamadığının belirtildiğini, ek raporda da bilirkişilerin eski görüşlerini koruduklarını, mahkemece verilen süreye rağmen eski Ticaret Kanunun 336 ve devamı maddeleri uyarınca şirketi yöneticilerine karşı sorumluluk davası açılabilmesi için ortaklar kurulu kararı alınması için süre verildiği verilen sürede karar sunulmadığından davanın HMK 54/3 maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar verildiği ve kararın istinaf aşamasında olduğunu, … ATM’nin … esasında açılıp …ATM’nin …. esası ile birleşen bu davanın ise ayrılarak yeni bir esasa kaydedildiğini belirtmişlerdir.
Raporda devamla, birleşen ve tefrik edilen derdest davada kaçak bina yapımından dolayı oluşan zarar nedeniyle 500,00 TL, şirket eski müdürünün davalı ortak ağabeyine şirketten para vererek jepp ve villa aldırdığı iddiasıyla oluşan zarar kaleminden 1,00 TL, şirket eski müdürünün şirket kasasından kendi banka hesabına para aktardığı iddiasına ilişkin olarak 1,00 TL, kaçak bina idari para cezasından dolayı oluşan zarardan 1,00 TL olmak üzere toplam 503,00 TL’nin davalılardan tazmininin talep edildiğini, açılan tazminat davası nedeniyle denetçi sıfatı bulunmayan …’ün bu davada davalı sıfatının bulunmadığını değerlendirdiklerini, şirketin dava konusu inşaat yatırımını yaptırmasına yönelik ortaklar kurulu kararı bulunmamasına karşın şirket merkezinin taşınmazına yönelik 2008/2 sayılı ortaklar kurulu kararı bulunması ve davacı …’nında imzasının bulunduğu, yine … Bankası kredi sözleşmesinde bu kiralama işlemine ilişkin teminat mektubu temininde ortak olarak imzasının bulunduğu değerlendirildiğinde yatırımdan haberdar olduğunun anlaşıldığı, bu kiralama sonucunda devam eden sürede hastane faaliyetinin bu binada sürdürülüyor olması sebebiyle bir zarardan bahsedilemeyeceğini, bu yatırımın yüksek olduğu şeklindeki davacı iddialarının ise yapılan teknik değerlendirme ve mali kayıt incelemelerinden tespit edildiği üzere makul kalemler olduğunu, davalı şirket müdürünün davalı ortağa villa ve jepp için para transfer ettiği iddiasına yönelik defter ve kayıtların incelenmesinde bir tespiti bulunmadığını, davacı iddialarının doğrulanmadığını, kaçak yapı nedeniyle ödenmek zorunda olunan cezanın davanın açıldığı tarih itibariyle davalı şirket tarafından iade alındığına ilişkin kayıtların tespit edildiğini ve bu tutarda dava konusu şirketin zararının bulunmadığını, tüm bu sonuçlarla dava konusu şirket kayıtlarında davacının zarara uğratıldığına ilişkin herhangi bir tespit yapılamadığını belirtmişlerdir.
Davacının itirazı üzerine sunulan kayıtlarda değerlendirilerek bilirkişi heyetinden ek rapor aldırılmış ek raporda özetle; kök rapordaki görüşlerin ve tespit edildiği anlaşılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından, davacının %50 ortağı olduğu şirketin davalı şirket müdürü olan … ile şirketin ortağı olan diğer davalının birlikte faaliyetlerden dolayı şirketin zarara uğratıldığını belirterek sebep oldukları zararların davalılardan tahsili ile davacı şirkete verilmesi talebiyle mahkememizin 2011/556 esas sayılı dosyasında dava açıldığı, yargılama aşamasında davacıya şirketin eski yöneticilerine karşı dava açılması için genel kurul kararı alınması gerektiği bu nedenle genel kurul kararının alınarak dosyaya sunulması için süre verildiği, bu aşamada davacının asıl davada dava konusu yaptığı dört kalem yönünden saklı tuttuğu fazlaya ilişkin haklara yönelik ek dava açarak bu dosya ile birleştirildiği, mahkememizce asıl dosyanın gelinen aşaması dikkate alınarak birleşen dosyanın tefriki ile ayrı esasa kaydına, asıl dosyada verilen kesin süreye rağmen genel kurul kararı sunulmadığından HMK 54. Maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği verildiği anlaşılmıştır.
Yukarıda izah edildiği üzere davacı şirket limited şirket olup davacı … ile … %50’şer oranında ortaktır. Davalı … ise şirket ortağı olmayan genel kurul tarafından atanan şirket müdürü olup şirketi temsil ve ilzama yetkili kılınmıştır.
Davacı hem ortak olarak kendi adına hem de şirket adına temsilen davalı eski yönetici ile diğer ortağa karşı yaptığı faaliyetlerden dolayı şirketi zarara uğrattıkları iddiasında bulunmuş ve bu zararın tazmini ile şirkete ödenmesini talep etmiştir.
Ticaret sicil kaydı ve dosya kapsamından anlaşılacağı üzere davacı … davacı … şirketinin hissedarı olup temsile yetkili şahıs veya denetçi konumunda değildir. Gerek eski Ticaret Kanunun 336 ve devamı maddeleri gerekse TTK 553 ve devamı maddeleri kapsamında şirket yönetim kurulu üyeleri ve yöneticileri hakkında sorumluluk davası açma yetkisi şirket genel kurul tarafından alınmış karara istinaden şirket denetçilerine tanınmıştır.
Olayımızda davacı … şirketin denetçisi olmadığı gibi şirketi temsil ve ilzama yetkili şahısta olmadığından şirket adına temsil yetkisi bulunmadığı, ayrıca verilen kesin süreye rağmen şirket genel kurulunca dava konusu olaylar yönünden sorumluluk davası açılması için karar alınarak dosyaya sunulmadığından davacı …’ın davacı … şirketi adına açtığı davanın HMK 114 maddesi uyarınca taraf ehliyeti bulunmadığından 115/2 maddesi uyarınca dava şartı yokluğu sebebiyle reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı … dava konusu şirketin %50 ortağı olup TTK 555 maddesi uyarınca her pay sahibi şirketin uğradığı zararın sorumlulardan tazmini ile şirkete ödenmesi için dava açma yetkisine sahip olduğu bu nedenle davacı …’ın hissedar olarak bu davaya açma hakkının bulunduğu ancak toplanan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosyasına göre davacının iddia ettiği fiillerden dolayı davalı şirketin zarara uğratıldığı hususu ispatlanamadığından davacının davalılar aleyhine açtığı davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı … Sağlık Yatırım Eğitim Bilişim San.ve Tic.Ltd.Şti.tarafından davalılar aleyhine açılan davanın HMK 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine,
2-Davacı …’nın davalılar aleyhine açtığı davanın reddine,
3-Alınması gerekli 59,30 TL harcın peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 30,10 TL harcın davacılardan tahsili ile hazineye irat kaydedilmesine,
4-Davacılar tarafından yapılan giderlerin davacılar üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara iadesine,
6-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T.13/4 maddesi uyarınca hesaplanan 503,00 TL vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile davalılara verilmesine.
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 03/03/2021

Başkan …
e-imza

Üye …
e-imza

Üye …
e-imza

Katip …
e-imza