Emsal Mahkeme Kararı Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2004/77 E. 2022/164 K. 09.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/642 Esas – 2022/194
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/642 Esas
KARAR NO : 2022/194

BAŞKAN :…
KATİP : …
ASIL VE BİRLEŞEN
DAVACI : …
VEKİLİ : …

ASIL VE BİRLEŞEN ANKARA 9.ATM’NİN
2020/246E. SAYILI DOSYASINDA
DAVALI : …

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak), Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 29/11/2019
KARAR TARİHİ : 16/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 23/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak), Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) asıl ve birleşen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda;
Dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA VE İSTEK :
Asıl davacı vekili Av. … sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davalı Şirket arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, Ankara ….ATM’nin 2018/356E. Sayılı dosyasında 04/10/2018 tarihinde davalı Şirket hakkında 1 yıllık kesin mühlet kararı verildiğini, 31/10/2019 tarihinde de konkordato projesinin tasdik edildiğini, Komiserler kuruluna 3.788.697,43-TL nakdi kredi borcu ile 4.500.000,00-TL gayrınakdi teminat mektubu riski için alacak kaydı talebinde bulunduklarını, ancak komiserler kurulu tarafından bahse konu alacağın 3.051.478,36-TL ve 4.500.000,00-TL gayrınakdi kısmının kabul edildiği ve fazlaya ilişkin talebin ise; Mahkeme kararı olmadan kayda alınmayacağının kendilerine bildirildiğini beyanla müvekkili bankanın 04/10/2018 tarihi itibariyle davalıdan talep edebileceği halde kabul edilmeyen alacak miktarı olan 423.040,76-TL alacağın kabulüne, müvekkilinin rehinle temin edilmiş olan 1.932.622,00-TL’lik kısmına kesin mühlet tarihinden itibaren de faiz işlemeye devam edeceğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Ankara …ATM’nin birleşen 2020/246E. Sayılı dosyasına sunulan dava dilekçesinde davacı banka vekili özetle; müvekkili banka ile davalı arasında Genel Nakdi ve Gayrınakdi kredi sözleşmesi imzalandığını, davalının bu sözleşmelere karşı kullandığı kredileri ödemediğini ve Ankara …İcra Müdürlüğü’nün 2018/10852E. Sayılı takip dosyası ile takip yaptıklarını ancak davalının takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu beyanla davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, %20 oranında icra-inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA :
Asıl davalı vekili sunduğu cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının Ankara …ATM’nin 2018/356E. sayılı dava dosyasında tartışıldığını, bu nedenle işbu dava konusu taleplerin derdestlik arz ettiğini, davacının alacak konusu olarak ileri sürdüğü hususta konkordatonun tasdik edilmiş olması nedeni ile hukuki menfaatinin bulunmadığını, davacının talebinin değerlendirilmesinde İİK 294 v.d.m. gereğince tedbir kararlarının içerikleri ile bunların verildiği ve ilan tarihlerinin de değerlendiriilmesi gerektiği, davacının talep ettiği faiz oranlarının yüksek olduğunu, gerek tedbir kararının uygulanmakta olması gerekse de temerrüt hususunun gerçekleşmediğinin sabit olması karşısında faiz talebi yönünden kanuna ve hukuka uyarlık bulunmadığını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Birleşen davalı vekili sunduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın dava konusu taleplerini Ankara …ATM’nin 2018/356E. Sayılı dosyasında da ileri sürmesi nedeni ile talebinde derdestlik mevcut olduğunu, ayrıca konkordato nedeniyle tedbir kararı verildiğini, bu nedenle temerrüt durumunun oluşmadığını ve herhangi bir borçtan da bahsedilemeyeceğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER :
– Taraflar arasında imzalanan Genel Nakdi ve Gayrınakdi kredi sözleşmeleri ve ekleri
– İcra takip dosyası örneği
-Bilirkişi asıl ve ek raporu
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Asıl dava, taraflar arasındaki genel nakdi ve gayrınakdi kredi sözleşmeleri kapsamında İİK 308/b.m. kapsamında konkordato haricinde kalan ve kabul edilmeyen miktar nedeni ile alacak ve birleşen dava ise; aynı kredi sözleşmeleri kapsamında düzenlenen menkul rehninin paraya çevrilmesine ilişkin icra takibine vâki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekili duruşmada dava dilekçesini aynen tekrar ile istemi gibi karar verilmesini talep etmiştir.
Dosyamız arasına celp edilen Ankara … Müdürlüğü’nün 2018/10852E. Sayılı takip dosyasının incelenmesinden;davacı banka ile davalı kredi asıl borçlusu Şirket arasında imzalanan Genel Nakdi ve Gayrınakdi Kredi Sözleşmelerinden kaynaklanan asıl ve fer’ileri ile birlikte toplam 3.384.682,17-TL alacağın fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydıyla 1.811.000,00-TL’lik kısmının tahsili ve 4.500.000,00-TL banka teminat mektubu riskinin depo edilmesine yönelik olarak başlatılan ve takip talebinde belirtilen toplam 13 adetr aracın üzerinde tesis edilen menkul rehninin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi olduğu, takibe vâki itiraz üzerine yasal 1 yıllık düşürücü süresinde dava açıldığı anlaşılmıştır.
Asıl ve birleşen dava dosyamız yönünden konusunda uzman bankacı bilirkişiden asıl ve ek rapor temin edilmiştir.
Asıl dava dosyamızda davalı taraf dava öncesinde zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediğini ileri sürmüş olup davalı vekili 23/09/2020 tarihli ara karar gereğince sunduğu beyan dilekçesinde dava öncesinde zorunlu olmadığı için arabuluculuk başvurusunda bulunmadıklarını beyan etmiştir.
Bu bağlamda, hemen belirtmek gerekir ki, asıl dava konusu talep, İİK’nın 308. Maddesi hükmü uyarınca çekişmeli alacağın tespiti ile kayıt ve kabulü istemine ilişkin olduğuna göre; İİK 308/b maddesine göre açılacak dava, genel hükümlere tabi bir dava olduğundan yargılama usulünün davanın niteliğine göre belirlenmesi gerekir. ( Yeni Konkordato Hukuku, Öztek, Budak, Yücel, Kale, Yeşilova sayfa 414)
Bu bağlamda, 7155 sayılı Yasanın 20’nci maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen 5/A maddesi gereğince asıl davanın açıklanan nedenlerle zorunlu arabuluculuk dava şartına tabi olduğunun kabulü gerekmektedir. Dosyamıza davacı tarafından arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneği sunulmadığından, eda davası niteliğindeki ve genel hükümlere tabi İİK’nın 308/b maddesi uyarınca açılan işbu davada davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır. (Ankara BAM …H.D. Başkanlığı’nın 16/06/2021 tarih, 2021/542E., 2021/805K. Sayılı ilamı)
Diğer taraftan, birleşen dava yönünden ise, birleşen dava konusu icra takibinde paraya çevrilmesi talep edilen menkul rehinlerinin tesis tarihinden sonra imzalanan ve davacı banka alacağının doğumuna dayanak kredi sözleşmelerinden kaynaklanan alacağı temin edip etmediğinin değerlendirilmesi gerekmektedir.
Bu bağlamda, birleşen dava dosyasına sunulan Ticari Taşıt Kredisi ve Rehin Sözleşmeleri ile birleşen dava konusu Ankara … Müdürlüğü’nün 2018/10852E. Sayılı takip dosyası birlikte incelendiğinde; davacı banka ile davalı Şirket arasındaki sözleşmelere istinaden toplam 13 adet kamyon yönünden 2011 yılında farklı tarihlerde davalıya ticari taşıt kredisi kullandırıldığı ve kredi konusu kamyonlar üzerinde davacı banka lehine menkul rehni tesis edildiği, davacı bankanın sözkonusu rehin sözleşmelerinin 19.maddesinde yer alan “Müşteri, özellikleri 21.maddede yazılı taşıtı plaka ve plakaya bağlı bütün hakları ile birlikte gerek işbu taşıt kredisi sözleşmesinden gerekse bankayla imzalamış olduğu veya imzalayacağı sözleşmelerden ve herhangi bir nedenden doğmuş doğacak borçlarının teminatını teşkil etmek üzere rehnettiğini kabul ve taahhüt eder. ” hükmü çerçevesinde rehin teminatlarının davacı bankanın rehin tarihlerinden sonra doğan kredi alacaklarını da temin ettiği iddiasına dayalı olarak birleşen dava konusu icra takibini başlattığı anlaşılmaktadır.
Birleşen dava yönünden öncelikle değerlendirilmesi gereken hukuki sorun, davacı banka ile davalı Şirket arasında tesis edilen menkul rehinlerinin rehin tesis tarihinden sonra taraflar arasında akdedilen genel nakdi ve gayrınakdi kredi sözleşmelerinden kaynaklanan alacaklarını temin edip etmediğidir.
Hemen belirtmek gerekir ki, Taşıt kredisi ve rehin sözleşmesi o taşıtın alımına ilişkin kredi alacağının teminatıdır. Bir başka anlatımla rehin alacaklının borçludan bir başka sözleşmeden doğmuş ve doğacak alacaklarının teminatını oluşturmayacaktır.
Konu ile ilgili olarak Ankara BAM …H.D. Başkanlığı’nın 23/01/2020 tarih, 2019/1718E., 2020/125
K. sayılı ilamı da gözetildiğinde; değinilen icra takibine konu menkul rehinlerinin paraya çevrilmesi yoluyla takibin ancak rehin sözleşmesine konu taşıt kredi alacağı yönünden sözkonusu olabileceği ve rehinlerin sadece tesis edildikleri araçlar yönünden tahsis edilen kredi alacağı ve fer’ilerini temin ettiklerinin kabulü gerekmektedir. Daha açık bir anlatımla, birleşen dava konusu menkul rehinlerinin tesisine dayanak menkul rehin sözleşmeleri, birleşen dava konusu alacağın kaynaklandığı genel nakdi ve kredi sözleşmeleri kapsamında verilen herhangi bir rehni içermediğinden, genel kredi sözleşmelerinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olarak sözkonusu menkul rehinlerinin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatılması ve takibe vâki davalı itirazının iptalinin talep edilmesi açıkça hukuki dayanaktan yoksundur. Birleşen davada davalının kötüniyet tazminatı istemi ise; davacının dava konusu icra takibinde kötüniyeti sabit olmadığından yerinde görülmemiştir.
Bu itibarla, açıklanan gerekçelerle birleşen davanın haklılığının kanıtlanamadığı sabit Açıklanan gerekçelerle; asıl davanın zorunlu arabuluculuk dava şartı yokluğu nedeniyle usulden , birleşen davanın ise; esas yönünden reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm oluşturmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-ASIL DAVA YÖNÜNDEN :
1-6102 sayılı TTK 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-2.m. delaleti ile 6100 sayılı HMK’nin 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca zorunlu arabuluculuğa ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gerekli karar ve ilam harcı maktu 80,70-TL olup davacı tarafından peşin yatırılan 7.224,48-TL harçtan mahsubu ile bakiye 7.143,78-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan giderlerin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki AAÜT gereğince maktu 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-HMK 333.m. gereğince artan gide avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
B-BİRLEŞEN ANKARA 9.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 2020/246E. SAYILI DAVA DOSYASI YÖNÜNDEN:
1-Davanın REDDİNE,
2-Dava konusu icra takibinde davacının kötüniyeti sabit olmadığından davalının yasal koşulları oluşmayan kötüniyet tazminatı isteminin reddine,
3-Alınması gerekli karar ve ilam harcı maktu 80,70-TL olup davacı tarafından peşin yatırılan 21.872,36-TL harçtan mahsubu ile bakiye 21.791,66-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya İADESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan giderlerin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki AAÜT gereğince nispi 96.185,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-6325 sayılı yasanın 11 ve 13 m.delaletiyle 18/a maddeleri gereğince maktu 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak Maliye Hazinesine gelir kaydına,
7-HMK 333.m. gereğince artan gide avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde verilecek dilekçe ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/03/2022

Başkan …
Katip…
e-imza