Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/88 E. 2022/454 K. 27.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/88
KARAR NO : 2022/454
DAVA : Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali, Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/03/2022
KARAR TARİHİ : 27/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 28/12/2022
DAVA:
Davacı vekili 04/03/2022 harç tarihli dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkili şirketin … sayılı ve “….” ibareli tanınmış markalarının sahibi olduğunu, davalının bu markalar ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki “…” ibaresini marka olarak tescil ettirmek üzere davalı TÜRKPATENT’e başvuruda bulunduğunu, 2020/138583 kod numarasını alan başvurunun, Resmi Marka Bülteninde ilanı üzerine müvekkili tarafından Markalar Dairesi Başkanlığına itirazda bulunulduğunu, itirazın reddedildiğini, bu kararın yeniden incelenmesi talebinin nihai olarak YİDK tarafından reddedildiğini, oysa
müvekkili şirketin perakende sektörünün öncülüğünü yapmakta olduğunu, “…” ve “…” ibareli markaların sektörünün en prestijli markalarından biri olan “…” markası adı altında piyasaya sürüldüğünü, … markasının TPE sicilinde özel/00176 sayı ile tanınmış marka olarak koruma kapsamına alındığını, …’un tanınmışlığı nedeniyle tüketici nezdinde esas unsuru “…” ve “…” ibareli markaların bilinir kılındığını, bu hususun Markalar Dairesi Başkanlığının 28.04.2014 tarih ve 2014-O269336 sayılı kararında da … ibareli markaların tanınmış marka olduğunu kabul ettiğini, taraf markalarının ortalama tüketici nezdinde iltibasa neden olma ihtimalinin bulunduğunu ve aksi yönde verilen YİDK kararının iptal edilmesi gerektiğini, reddi ve tescil işlemlerinin durudurlması talep edilen 2020/138583 başvuru numaralı markanın 20., 21 ve 35.sınıflarda tescilli olduğunu, müvekkili şirkete ait “…/…” seri markalarının da 20., 21 ve 35.sınıflarda tescilli olduğunu, markalar arasında sınıfsal benzerliğin bulunduğunu, itiraz konusu “…” ibareli marka başvurusunun, müvekkilinin esas unsuru “…” ve “…” ibareleri olan markalar ile görsel anlamda ayırt edilemeyecek derecede benzediğini, bu nedenle “…” ibareli markada “…” ibaresini benzerlik değerlendirmesinde dikkate alınması gerektiğini, tüketicilerin dava konusu markayı müvekkili şirketin seri markalarından biri olarak algılayacağını, taraf markalarının işitsel anlamda yoğun derecede benzediğini, müvekkilinin “…”, “…”, “…” ve “Makrocenter” markalarının herkes tarafından bilinen markalar olduğunu, davalı yanın “…” ibareli markasının müvekkili firmanın tanınmışlığından yararlanacağını ve haksız rekabet oluşturacağını, itiraza konu “…” ibareli markanın müvekkiline ait www…com.tr ibareli alan adı ile benzer olduğunu ve bu hususun TÜRKPATENT tarafından hatalı değerlendirildiğini, itiraz konusu “…” ibareli marka başvurusunun tescili halinde tüketiciler nezdinde bu markanın müvekkili firmanın “…/…” ibareli seri markaların devamı olduğu veya bir firmayla işbirliği yapıldığı yönünde intiba oluşacağını ve başvuru sahibinin müvekkili markalarının tanınmışlığından haksız olarak yararlanacağını, bu durumun müvekkili firmaya ait markaların ayırt edici karakterini zedeleyeceğini ve markaların itibarına zarar vereceğini, davaya konu marka başvurusunun kötü niyetle yapıldığını belirterek, TÜRKPATENT YİDK’nun … sayılı kararın iptali ile dava konusu ….başvuru numaralı “…” ibareli markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı TÜRKPATENT vekili cevap dilekçesinde özetle; başvuru konusu marka ile itiraz aşamasında ileri sürülmüş olan “…/…” ibaresini içeren markalar arasında herhangi bir benzerlik olmadığını, başvuru konusu “…” ibaresinin anlamsal, görsel ve işitsel olarak ilgili markanın tüketici nezdinde bütünüyle bıraktığı izlenim yönünden davacıya ait markadan farklı olduğunu, başvuru konusu “…”un siyah bir tonda farklı bir yazı stiliyle ele alındığını ve herhangi bir kelimenin ön plana çıkarılmasının söz konusu olmaksızın oluşturulmuş bir kelime ve şekil ibaresi olduğunu, davaya mesnet davacı markalarının ise farklı bir genel görünüm içerisinde tüketiciye sunulduğunu, kimi mesnet olduğu iddia edilen markalarda “…/…” ibaresinin yanı sıra farklı kelime esas unsurları da bulunduğunu, davacının itiraz konusu olan …. sayılı markalarının içi mavi dolgulu bir üçgen şeklinin üzerine yerleştirilmiş turuncu renkli “…” ibaresi ile üçgenin altına yer alan mavi renkli “Supercenter” kelimesinden oluşturulduğunu, diğer itiraz konusu markalarının ise “… online bir tıkla alışverişi evinize indirin!”, “…”, “…” ibarelerinden oluştuğunu ve söz konusu markaların çoğunda “…” ibaresinin diğer ibarelere nazaran belirgin olmayan ve küçük bir konumda olduğunu, bu durumlarda davacıya ait mesnet olduğu iddia edilen markalardan farklı görsellik ve işitsellik içerisinde tüketiciye sunulan başvuru konusu markayı gören ilgili tüketici kesiminin bu markayı başka markalarla ilişkilendirmeyeceğini, kavramsal ve işitsel olarak başvuru konusu markanın “…” olarak algılanacağını ve davacıya ait “…/…” ibaresinin tüketicinin aklına gelmeyeceğini, markalar arasında benzerlik ve iltibas ihtimalinin olmadığını, tüketicilerin iki marka arasındaki belirgin farklar karşısında, markaların farklı olduklarının farkına varabileceğini, markaların farklı üreticilere ait markalar olduklarını anlayabileceğini ve üreticileri arasında idari veya ekonomik bir bağ kurmayacağını, “…/…” ibaresinin ayırt ediciliği düşük bir ibare olduğunu, dava konusu markanın, davacı markalarına benzer olmadığından ve karıştırılma ihtimali bulunmadığından tanınmışlığın işbu davaya etkili olmadığını, davalı markasının davacının dilekçesinde belirtmiş olduğu www…com.tr alan adının aynısı ya da benzeri olmadığını ve söz konusu gerekçeye dayalı iddiaların da diğer iddialar gibi reddedilmesi gerektiğini, davalı marka başvurusunun kötü niyetle yapıldığına yönelik iddiaların hukuki dayanaktan yoksun olduğunu beyan ederek, davanın reddini istemiştir.
Davalı şirkete usulüne uygun dava dilekçesi ve duruşma gününü bildiren tebligat yapıldığı halde davaya cevap vermemiş, yargılamaya katılmamıştır.
GEREKÇE:
Uyuşmazlıgın Tespiti ve Uygulanacak Hükümler,Delillerin Tartışılması ve Kabul
Dava, davalı başvurusu olan 2020/138583 sayılı marka başvurusu ile ilgili olarak TÜRKPATENT tarafından alınan … sayılı kararın iptali ve hükümsüzlük istemlerine ilişkindir. İptali istenen YİDK kararının davacıya 10/01/2022 tarihinde tebliğ edildiği, 04/02/2022 tarihinde açılan davanın, 5000 sayılı kanunun 15/c maddesinde belirlenen iki aylık hak düşürücü süre içerisinde olduğu anlaşılmış ve işin esasına geçilmiştir.
Mahkememize uzman bilirkişi heyetinden alınan 05/12/2022 havale tarihli raporda konu ayrıntılı irdelenmiş olup özetle; “…. ibareli davacı markaları ile 2020 138583 sayılı “…” ibareli davalı markası arasında SMK m. 6/1 kapsamında benzerlik ve karıştırılma ihtimali bulunmadığı, Davacının … ibareli markası “gıda ürünlerinin perakende satışı hizmetleri” bakımından “tanınmış marka” olmakla birlikte, taraf markaları arasında benzerlik bulunmadığından SMK 6/5 maddesinde sayılan koşulların somut olayda gerçekleşmediği…” ifade edilmiştir.
6769 sayılı SMK m.6/1 hükmü kısaca, bir marka başvurusunun daha önce yapılmış başvuru veya tescilli bir marka ile “karıştırılma ihtimali” bulunması ve önceki marka ya da başvuru sahibinin itiraz etmesi koşuluyla başvurunun reddini öngörmektedir. Şu halde, iltibas ya da karıştırma riskinin varlığı için, tescil kapsamındaki mal/hizmetlerin ve aynı zamanda başvuru ve markanın (işaretlerin) karıştırma ihtimali bulunacak derecede aynı yada benzer olması gerekir; karıştırma ihtimalinin değerlendirilmesinde somut olayın tüm özellikleri dikkate alınarak bütüncül bir yaklaşımla değerlendirilmelidir. İlke olarak mal ve hizmet benzerliği ile değerlendirmeye başlanır. Mal ve hizmetlerin benzerliği değerlendirilirken de çekişme konusu mal ve hizmetlerin ortalama tüketici kitlesi, doğal yapısı, kullanım amacı, fiyatı, alım sıklığı, üretim dağıtım ve satış kanalları ile yerleri, rekabet, ikame veya tamamlama ilişkisi olup olmadığı gibi bütün faktörler dikkate alınmalıdır.
Buna göre dava konusu başvurunun 2020/138583 başvuru numaralı “…” ibaresinden oluştuğu, kapsamında 20, 21, 35.sınıftaki “20.sınıf: (TÜM ALT GRUPLAR) 20/01 Yapıldıkları maddelere ve malzemelere bakılmaksızın mobilyalar. 20/02 Yatak şilteleri, yastıklar, tıbbi amaçlı olmayan havalı yataklar ve yastıklar, deniz yatakları (kampçılar için uyku tulumları hariç). 20/03 Aynalar. 20/04 Arı kovanları, suni petekler ve petek çıtaları. 20/05 Bebekler için ana kucakları, parmaklıklı oyun parkları (iç mekanlar için), bebek beşikleri, yürüteçler. 20/06 Ahşap veya sentetik malzemeden mamul panolar, resimler, tablolar için çerçeveler, kimlik kartları, künyeler, isimlikler, etiketler. 20/07 Ahşap veya sentetik malzemeden mamul ambalaj, nakliye ve depolama amaçlı variller, fıçılar, bidonlar, hazneler (depolar), kutular, ambalaj kapları, nakliye amaçlı konteynerler, sandıklar, taşıma paletleri, bunlarla birlikte kullanılan kapaklar. 20/08 Ahşap veya sentetik malzemelerden mamul hırdavat (nalburiye) eşyası, mobilya bağlantıları, açma kapama tertibatları. 20/09 Tahta, mantar, kamış, bambu, hasır, boynuz, kemik, fildişi, balina kemiği, istiridye kabuğu, kehribar, sedef, lületaşı, balmumu, plastik veya alçıdan mamul bu sınıfa dahil süs ve dekorasyon eşyaları: biblolar, duvara asılan süsler, heykeller ve bu malzemelerden mamul müsabakalarda verilen kupalar. 20/10 Sepetler, balıkçı sepetleri. 20/11 Ev hayvanları için kulübeler, yuvalar, yataklar. 20/12 Ahşap veya sentetik malzemeden mamul portatif merdivenler, hareketli merdivenler. 20/13 Bambu perdeler, stor perdeler (iç mekan), şerit perdeler, dekorasyon amaçlı boncuklu perdeler; perde kopçaları, perde halkaları, perde kancaları, perde çubukları. 20/14 Araç tekerlekleri için metalden olmayan takozlar. 21. Sınıf: (TÜM ALT GRUPLAR) 21/01 Elektriksiz temizlik aletleri ve gereçleri: boya fırçaları hariç fırçalar, çelik talaşları, süngerler, çelik yünleri, üstüpüler, tekstilden mamul temizleme ve silme bezleri, bulaşık eldivenleri, elektrikli olmayan cilalama makineleri, halı süpürgeleri, sopalı yer paspasları. 21/02 Diş fırçaları, elektrikli diş fırçaları, diş ipleri, tıraş fırçaları, saç fırçaları, taraklar. 21/03 Değerli metalden olanlar da dahil olmak üzere, bu sınıfta yer alan ve elektrikle çalışmayan ev ve mutfak gereçleri (çatal, bıçak, kaşıklar hariç): yemek servis takımları, kap-kacak, şişe açacakları, saksılar, pipetler, elektriksiz pişirme aletleri. 21/04 Ütü masaları ve kılıfları, çamaşır kurutmalıkları, elbise askıları. 21/05 Ev hayvanları için kafesler, akvaryumlar, vivaryumlar, terraryumlar. 21/06 Camdan, porselenden, seramikten, kilden süs ve dekorasyon eşyaları: heykeller, biblolar, vazolar ve bu malzemelerden mamul müsabakalarda verilen kupalar. 21/07 Fare kapanları, haşerat tuzakları, sinek ve haşeratı kovucu veya yok edici elektrikli cihazlar, sinek yakalayıcılar, sinek raketleri. 21/08 Parfüm bekleri (yandığında koku yayan bekler), parfüm spreyleri ve vaporizatörleri (püskürteç), elektrikli-elektriksiz makyaj temizleme aletleri, pudra ponponları, tuvalet eşyaları için kutular. 21/09 Püskürtmeli hortum başlıkları, sulama süzgeçleri için başlıklar, sulama aletleri, bahçe sulama süzgeçleri, musluklara takılan uçlar. 21/10 İşlenmemiş cam, yarı işlenmiş cam, dekorasyon için cam mozaikler ve cam tozları (inşaat için olanlar hariç), cam yünleri (izolasyon ve tekstil amaçlı olmayan). 35.sınıf: (TÜM ALT GRUPLAR) 35/01 Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri, reklam amaçlı tasarım hizmetleri; alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet sitesi) sağlama hizmetleri. 35/02 Büro hizmetleri; sekreterlik hizmetleri, gazete aboneliği düzenleme hizmetleri, istatistiklerin derlenmesi, büro makinelerinin kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale getirilmesi, telefon cevaplama hizmetleri. 35/03 İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili danışmanlık, muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi, personel temini hizmetleri, ithalat-ihracat acente hizmetleri, geçici personel görevlendirme (başkası adına fatura yatırma, vergi yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri. 35/04 Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri. 35/05* Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Yapıldıkları maddelere ve malzemelere bakılmaksızın mobilyalar. (20. sınıf) Yatak şilteleri, yastıklar, tıbbi amaçlı olmayan havalı yataklar ve yastıklar, deniz yatakları (kampçılar için uyku tulumları hariç). Aynalar. Arı kovanları, suni petekler ve petek çıtaları. Bebekler için ana kucakları, parmaklıklı oyun parkları (iç mekanlar için), bebek beşikleri, yürüteçler. Ahşap veya sentetik malzemeden mamul panolar, resimler, tablolar için çerçeveler, kimlik kartları, künyeler, isimlikler, etiketler. Ahşap veya sentetik malzemeden mamul ambalaj, nakliye ve depolama amaçlı variller, fıçılar, bidonlar, hazneler (depolar), kutular, ambalaj kapları, nakliye amaçlı konteynerler, sandıklar, taşıma paletleri, bunlarla birlikte kullanılan kapaklar. Ahşap veya sentetik malzemelerden mamul hırdavat (nalburiye) eşyası, mobilya bağlantıları, açma kapama tertibatları. Tahta, mantar, kamış, bambu, hasır, boynuz, kemik, fildişi, balina kemiği, istiridye kabuğu, kehribar, sedef, lületaşı, balmumu, plastik veya alçıdan mamul bu sınıfa dahil süs ve dekorasyon eşyaları: biblolar, duvara asılan süsler, heykeller ve bu malzemelerden mamul müsabakalarda verilen kupalar. Sepetler, balıkçı sepetleri. Ev hayvanları için kulübeler, yuvalar, yataklar. Ahşap veya sentetik malzemeden mamul portatif merdivenler, hareketli merdivenler. Bambu perdeler, stor perdeler (iç mekan), şerit perdeler, dekorasyon amaçlı boncuklu perdeler; perde kopçaları, perde halkaları, perde kancaları, perde çubukları. Araç tekerlekleri için metalden olmayan takozlar. (21. sınıf) Elektriksiz temizlik aletleri ve gereçleri: boya fırçaları hariç fırçalar, çelik talaşları, süngerler, çelik yünleri, üstüpüler, tekstilden mamul temizleme ve silme bezleri, bulaşık eldivenleri, elektrikli olmayan cilalama makineleri, halı süpürgeleri, sopalı yer paspasları. Diş fırçaları, elektrikli diş fırçaları, diş ipleri, tıraş fırçaları, saç fırçaları, taraklar. Değerli metalden olanlar da dahil olmak üzere, bu sınıfta yer alan ve elektrikle çalışmayan ev ve mutfak gereçleri (çatal, bıçak, kaşıklar hariç): yemek servis takımları, kap-kacak, şişe açacakları, saksılar, pipetler, elektriksiz pişirme aletleri. Ütü masaları ve kılıfları, çamaşır kurutmalıkları, elbise askıları. Ev hayvanları için kafesler, akvaryumlar, vivaryumlar, terraryumlar. Camdan, porselenden, seramikten, kilden süs ve dekorasyon eşyaları: heykeller, biblolar, vazolar ve bu malzemelerden mamul müsabakalarda verilen kupalar. Fare kapanları, haşerat tuzakları, sinek ve haşeratı kovucu veya yok edici elektrikli cihazlar, sinek yakalayıcılar, sinek raketleri. Parfüm bekleri (yandığında koku yayan bekler), parfüm spreyleri ve vaporizatörleri (püskürteç), elektriklielektriksiz makyaj temizleme aletleri, pudra ponponları, tuvalet eşyaları için kutular. Püskürtmeli hortum başlıkları, sulama süzgeçleri için başlıklar, sulama aletleri, bahçe sulama süzgeçleri, musluklara takılan uçlar. İşlenmemiş cam, yarı işlenmiş cam, dekorasyon için cam mozaikler ve cam tozları (inşaat için olanlar hariç), cam yünleri (izolasyon ve tekstil amaçlı olmayan). mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” mal ve hizmetlerin bulunduğu, itiraza dayanak markaların ise 2010/60282, 2013/13864, 2014/43688, 99/000293, 2009/42371, 2012/06560, 2014/43693, 2016/103493, 2009/42373, 2014/46630, 2016/53278, 2014/46615, 2018/83521, 2009/42372, 2016/18267, 99/001458 sayılı ve “… ….”, “… şekil” ibarelerinden meydana geldiği ve koruma kapsamında 05, 16, 18, 24, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 38, 41, 42.sınıftaki bir kısım mal ve hizmetlerin yer aldığı, gözlenmektedir.
Buna göre, açıklanan kriterler çerçevesinde yapılan değerlendirmede, somut olayda davalı marka başvurusunun kapsadığı mal ve hizmetlerin tamamı bakımından, taraf markalarının mal ve hizmet listeleri aynı/aynı tür ve benzer olduğu sonucuna varılmıştır.
İşaretlerin benzerliğine gelince, bu değerlendirmede, önceki markanın ayırt edicilik düzeyi, tescil kapsamındaki mal/hizmetler yönünden tanımlayıcılığı ve bu nedenle zayıflığı ya da kullanımla sonradan yüksek ayırt edicilik veya tanınmışlık kazanıp kazanmadığı önemli bir faktördür. İşaretler de parçalara ayrılmadan ve bütüncül olarak değerlendirmeli, ancak markayı oluşturan dominant yada ayırt edici unsurlar akılda tutulmalıdır. Görsel, sescil ve kavramsal benzerlik ya da farkların, markanın genel izleniminde bıraktığı etki esas alınmalıdır.
Somut olayda çekişmeli başvuru standart karekterle yazılmış “…” ibaresinden oluşurken; itiraza dayanak ve dava dilekçesinde bahsi geçen markaların standart karekterle yazılı “… ….şekil” ibarelerinden oluştuğu görülmektedir.
Görsel Benzerlik Alanında Yapılan Değerlendirme
Taraf markalarının benzer olup olmadığının değerlendirilmesinde, yapılacak olan ilk değerlendirme, karıştırmaya konu markalar arasında görsel bir benzerliğin bulunup bulunmadığıdır. Söz konusu benzerlik, taraf markalarını oluşturan harflerin, sözcüklerin, sloganların, resim, logo, grafik ve benzeri diğer şekli unsurların aynı ya da benzer olması şeklinde kendisini göstermektedir. Somut olayda davalı markası “…”; davacı markaları ise “… ….şekil” ibareli ve şekil unsurlu olup; farklı renkleri ve yazım stilleri ile davalı markasındaki şekil unsurunu da içeren genel marka kompozisyonları dikkate alındığında taraf markalarının görsel açıdan benzer olmadığı kanaatine varılmıştır.
İşitsel Benzerlik Alanında Yapılan Değerlendirme
Son olarak taraf markaların işitsel olarak karşılaştırılmaları gerekmektedir. İşitsel benzerlik, markaların telaffuzları nedeniyle kulakta bıraktıkları sesle ifade olunmaktadır. Bu başlık altında yapılacak inceleme özellikle ses ve sözcük markaları bakımından önem arz etmektedir. Zira kimi durumlarda bir marka görsel olarak bir diğerinden farklı olsa dahi tüketicinin kulağında kalan imaj yine de aynı/benzer olabilmektedir. İşitsel benzerlik incelemesinde dikkat edilmesi gereken hususlardan birisi de sözcüklerin ilk heceleri, ilk sesleridir. Zira ortalama tüketiciler, sözcüklerin son kısmına nazaran başlangıcına daha fazla dikkat ederler. Bu nedenle sözcüklerin ilk hecelerinde, ilk bölümlerinde ayniyet, karıştırma ihtimaline yol açabilmekte, buna karşılık sözcüğün son kısmındaki benzerlikler karıştırma ihtimali incelemesinde göz ardı edilebilmektedir. Dava konusu markalarda ortak ibare olan … ve … şeklindeki okunuştan kaynaklı olarak düşük düzeyli de olsa işitsel açıdan benzerlik bulunmaktadır.
Anlamsal Benzerlik Alanında Yapılan Değerlendirme
Bilindiği üzere işaretler arasında kavramsal benzerlik bulunması da markanın tescil edilmesine engel hallerden biridir. Kavramsal benzerlik, tek tek sözcükler değil bir bütün halinde markaların tekabül ettikleri anlam bakımından ayniyet veya benzerlik içermeleri durumunda ortaya çıkar. Bazı hallerde markalardaki şekil unsuru birbirinden çok farklı olsa bile, sözcük unsurlarından dolayı ortaya çıkacak tüketici algısı nedeniyle kavramsal benzerliğe bağlı olarak karıştırılma ihtimali sabit görülebilir. Somut olayda davalı markası “…”, davacı markaları ise ‘… ….ibarelerinden oluşmaktadır. Markalarda …/… kelimeleri ortak unsur olarak yer almakla birlikte; … olarak okunan davalı markası bütünsel açıdan fantezi bir ibaredir ve … kelimesinden uzaklaşıp farklılaşmış, anlamsız bir sözcüktür. Davacı markaları ise “büyük servis, büyük ve daha fazla, büyük merkez, büyük sitil, büyük istasyon, büyük fit, büyük moda, büyük telefon, büyük arkadaşlar, büyük şölen, büyük parçalar, büyük aşçılar” anlamlarına gelmektedir. Bu kapsamda taraf markaları arasında anlamsal açıdan herhangi bir benzerlik bulunmadığı kanaatine varılmıştır. Yukarıda yer alan açıklamalar ve markaların karşılaştırılmasında bütünsel karşılaştırmanın esas olması hususu dikkate alındığında; taraf markaları arasında, ilgili tüketici kesimi nezdinde benzerlik kurulmasının mümkün olmadığı kanaatine ulaşılmıştır. Zira markaların görsel ve anlamsal farklılıkları, düşük düzeyli işitsel benzerliğe baskın gelmekte ve zayıf unsurlara ek ibarelerin yeterli farklılaşmayı sağladığı kanaatine varılmıştır. Yukarıdaki hususlar dahilinde somut uyuşmazlığa bakıldığında; markaların hitap ettiği tüketici kesimi “…” ibareli davalı markası ile “… online bir tıkla alışverişi evinize indirin! şekil”, “… ….”, “… şekil” ve ibareli davacı markalarının farklı işletmelere ait, ilişkisiz markalar olduğunu anlayacak ve markalar arasında bağlantı kurmayacaktır. Zira …/… ibaresi “büyük” anlamı ile ticaret hayatında yaygın kullanılan telmih edici ibare/ zayıf bir unsur olduğu gibi, bu ibareyi içerecek şekilde yaratılan markalarda da, ilgili tüketicilerin, tek başına “…” ya da “…” kelimesini bağlamından kopararak iltibas değerlendirmesi yapma eğiliminde olmayacakları, anılan ibare yaratılmış, orijinal ya da özgün bir ibare olmadığından iltibas eşiğinin düşük olduğu değerlendirilmektedir. Kaldı ki somut olayada çekişme konusu olan … ibaresi yaratılmış bir sözcük olup, …/… ibaresinden yeterli düzeyde uzaklaşıp farklılaşmış bir marka işaretidir. Tüketicilerin markaları bir bütün olarak yorumlayacakları dikkate alındığında, … ibaresinde … sözcüğü öne çıkmamaktadır. Yukarıda açıklanan nedenlerle; somut olayda karşılaştırılan taraf markalarının 6769 sayılı SMK 6/1 maddesi anlamında iltibasa yol açacak kadar benzer olmadığı ve emtia benzerliğine rağmen aralarında karıştırma ihtimali bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
Tanınmışlık Hususunda Yapılan Değerlendirme
Tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın, toplumda ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarına zarar verebileceği veya tescil için başvurusu yapılmış markanın ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabileceği durumda, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu daha önce yapılmış bir marka sahibinin itirazı üzerine, farklı mal veya hizmetlerde kullanılacak olsa bile, sonraki markanın tescil başvurusu reddedilir denilmektedir. Bu anlamda tanınmışlık için; yukarıda sayılan koşullara ek olarak ulusal tescil şartı, niteliksel tanınmışlık ve markanın ününden haksız yararlanma olguları da aranır. Bir markanın tanınmışlıktan yararlanması için yukarıda sayılan şartların gerçekleşmiş olması gerektiği, somut olay açısından ise davalının başvurusunun, davacı markaları açısından tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarına zarar verebileceği kanaatine varılamadığından, dosya içeriği itibari ile 6769 sayılı SMK’nın 6/5 maddesinde yer alan koşulların oluşmadığı gibi taraf markaları arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi anlamında karıştırılma tehlikesi olmadığı ve dolayısıyla tanınmışlığın bu duruma bir etkisinin olmayacağı kanaatine varılmıştır.
6769 s. Kanun Madde 6/9 Açısından Değerlendirme
Kötü niyet, 6769 sayılı kanun 6. maddesinde başlı başına bir itiraz sebebi olarak düzenlenmiştir. “ (9) Kötüniyetle yapılan marka başvuruları itiraz üzerine reddedilir.” hükmü amirdir. Marka sahibinin, markasını tescil ederken, markanın kullanılış amacı ve fonksiyonlarına aykırı bir şekilde, iyi niyetli üçüncü kişileri baskı altında tutma, onlara şantaj yapma veya engelleme amacı gütmesi gibi hallerde, kötü niyetli marka tescilinden bahsedilir. Tescil başvurusunda bulunan kişinin kötü niyetli olduğuna emare teşkil edebilecek olgu ve olayların varlığı, kötü niyetli marka başvurusunun kabulü için yeterli sayılmaktadır. Buna karşılık başvuru sahibinin, hakkını kötüye kullanma niyeti taşıması veya başkalarını engelleme amacına sahip olması gibi sübjektif durumlar kural olarak tespit edilmeye çalışılmamalıdır. Zaten kişinin içsel durumunu ifade eden sübjektif unsurlara doğrudan ulaşmak veya nüfuz etmek mümkün de değildir. Ancak, somut olayda başvuru sahibinin içsel durumunu ifade eden bilme, kast, niyet gibi hususların anlaşılabileceği veya ortaya çıkarılabileceğine dair ciddi belirtilerin varlığı halinde, bunlar araştırılarak, kötü niyetli tescilin varlığı sonucuna ulaşmada yardımcı unsur olarak kullanılabilir. YHGK’nun 2005/11-476 sayılı kararında da “Türk Medeni Kanunu hükümleri uyarınca iyi niyetin asıl, kötü niyetin istisna olması sebebiyle davalının kötü niyetli olduğunun delil ve gerekçelerinin gösterilmesi gerektiğinden yerel mahkemenin bu yöndeki gerekçesine itibar olunamaz. Davacı, davalının kötü niyeti bulunduğunu kanıtlamalı ve mahkemece de bunun delil ve gerekçesi gösterilmelidir.” denilerek, kötü niyetin ispat edilmesinin önemi vurgulanmıştır. Kötü niyetin her somut olayda net olarak ortaya konması gerekir. Somut davada davalı şirket başvurusunun kötü niyetli olduğuna ilişkin somut veriler dosya kapsamında bulunmamaktadır. Bu nedenle kullanılış amacı ve fonksiyonlarına aykırı bir şekilde, davacı veya iyiniyetli üçüncü kişileri baskı altında tutma, onlara şantaj yapma veya engelleme amacına ilişkin herhangi bir olgu ve olay söz konusu olmadığından, davalı şirketin kötü niyetli olmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Hükümsüzlük talebi açısından; taraf markalarının benzer olmaması ve 6769 sayılı SMK’nın 6/1-5 bendi anlamında iltibas tehlikesinin mevcut olmaması nedeniyle hükümsüzlük şartlarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır.
Taraflarca sunulan belgeler ile tüm deliller incelenmiş, alınan rapor ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiş olup yukarıda açıklanan gerekçelerle, davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davalı TÜRKPATENT kendisini vekille temsil ettirdiği için AAÜT uyarınca 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
5-Tarafların yatırdıkları gider avanslarından kalan tutarın HMK 333/1 uyarınca karar kesinleştiğinde iade işlemi yapılmak üzere tebliğden itibaren 15 gün içinde, banka hesap numarası bildirildiğinde hesaba aktarılmasına, aksi halde PTT aracılığı ile adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Dair verilen karar, davacı vekili ile davalı kurum vekilinin yüzüne karşı 6100 sayılı HMK’nun 341. ile 345. Maddelerine göre tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun Yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.27/12/2022 Katip …
¸

Hakim …
¸

¸Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu gereğince
DYS üzerinden E-İmza ile imzalanmış olup,
Ayrıca fiziki olarak imzalanmayacaktır.