Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/86 E. 2022/292 K. 22.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/86
KARAR NO : 2022/292

DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan, Markaya Tecavüz Teşkil Eden İhlallerin Kaldırılması)
DAVA TARİHİ : 04/03/2022
KARAR TARİHİ : 22/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/09/2022
DAVA:
Davacı vekili 04/03/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; Kamu yararı amacıyla ve kamu hizmetinin gereklerine uygun nitelikte iktisadi alanda faaliyetlerini sürdüren ve sermayesinin tamamı devlete ait bulunan bir İktisadi Devlet Teşekkülü olan Kurumun unvanının “… ve … Kurumu Genel Müdürlüğü” iken 25/03/2013 tarih ve 2013/4553 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile “…” olarak değiştirildiğini, Davacı Kurumun 91/003010, 2009/03281, 2010/31025, 2010/31026, 2010/31027, 2010/31028, 2011/93803, 2011/93804, 2013/52156, 2013/62596 sayılı tescilli markaların sahibi olduğunu, anılan markaların gerek ticaret unvanında gerekse ticari emtiada fasılasız olarak kullanıldığını, davalı şahıs adına … tescil no ile “…. … … … MAĞAZASI” markasının tescil edildiğini, davalının işbu hükümsüzlüğü istenen ve davacı Kuruma ait markalar ile iltibas taşıyan markasının “…” adresinde bulunan işletmede kullanıldığını, vaziyetin vatandaşların yapmış olduğu şikayetler ile tespit olunması üzerine davacı Kurum ile hiçbir hukuki bağı bulunmayan şüpheli işletme yetkilisi hakkında; işletme tabelasında …. … … … MAĞAZASI – … … ŞUBEMİZ … CD. sözcük grubu ile yine aynı tabela zemininde (tescil sureti ile davacı kurumun hak sahibi olduğu) logo ile benzeşen bir simgeyi tüketicileri yanıltıcı mahiyette kullanıldığını, iltibas teşkil eden yasa dışı logodaki figürün büyükbaş hayvan figürü, figürün her iki yanındaki dalgalı çizgiler ile alt ve üst kısmındaki sözcüklerin diziliminin davalı Kurum adına tescilli logo ile benzeştiğini, işyeri tabelasında tercih edilen renk ve yazı karakterleri itibariyle davacının hak sahibi olduğu markaları andırarak bu anlamda tüketicileri yanılgıya sevkettiğini, İşletmede kullanılan mali evrak/fiş metni ile poşet yüzeyinde yine benzer ihlallerin mevcut olduğunu, bahse konu işletme dahilinde marka hakkında tecavüz teşkil eden başka ihlallerin de mevcut olduğunu, İş yerinin henüz yakın zamanda faaliyete geçmiş olduğunu, faaliyete geçme hazırlıkları yapıldığı evrede ön cepheye asılan bir afişte … … … … MAĞAZALARIMIZ YOĞUN İSTEK ÜZERİNE SİZLERLE BERABER BURADA ÇOK YAKINDA HİZMETE GİRECEKTİR yönünde bir ilanla teşhirde bulunulduğunu, yine aynı içerikte davetiyeler/el ilanları dağıtıldığını, ihlaller içeren mağaza yetkilisi hakkında yanıltıcı nitelikteki eylemlerinin bir bütün halinde iltibas suretiyle marka hakkına tecavüz suçuna vücut vermesi sebebiyle tahkikat başlatıldığını ve Savcılık tarafından hazırlanan iddianamenin kabul edilerek Adana 3.Asliye Ceza Mahkemesi … sayılı dosyasında yargılamaya devam olunduğunu, davalı tarafın her ne kadar … tescil no ile … … … … … MAĞAZALARI marka ve logosunu tescil ettirmiş ise de davacı Kurumun marka ve logosunun birebir aynısı olarak kullanması ve kelimeler işaretler şekiller itibarı ile ortalama tüketici nezdinde karıştırılma ihtimali bulunması sebebiyle işbu hükümsüzlük davasının açılması mecburiyetinin hasıl olduğunu, Davacı Kurumun marka logosu ve iltibas taşıyan davalı marka logosunun şu şekilde olduğunu, 6769 sayılı SMK’nun yürürlüğe girmesiyle beraber “tescilli markanın kullanılması tecavüz oluşturmaz eğiliminin” ortadan kalktığını, ilgili düzenlemenin SMK madde 155’te yer aldığını, buna göre “Marka, patent veya tasarım hakkı sahibi, kendi hakkından daha önceki rüçhan veya başvuru tarihine sahip hak sahiplerinin açmış olduğu tecavüz davasında, sahip olduğu sınai mülkiyet hakkını savunma gerekçesi olarak ileri süremez”denildiğini, Bu düzenlemelerle ilgili konunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin 13 Mart 2018 tarih ve 2018/280 E.,2018/616 K. sayılı ilamında yer bulduğunu, karara konu olan olaylarda davacı kendi markası ile iltibas yaratacak tescilli markanın hükümsüzlüğünü istemekle birlikte davalının tüm kullanımlarının engellenmesini ürün ve tanıtım malzemelerinin toplatılmasını, internet ve sosyal medyadaki kullanımlarının da durdurulmasını talep ettiğini, Yerel Mahkeme kararında davalı markanın tescilli olduğu, benzerlik ve kullanımın davanın esasını teşkil ettiği, davanın esasını çözecek şekilde tedbir kararı verilemeyeceği, böyle bir kararın davalının ticari hayatını olumsuz etkileyeceği ve SMK’nun 159. maddesine uygun olmadığı gerekçesiyle tedbir talebini reddettiğini, red kararına karşı davacı taraf vekilinin istinafa başvurduğunu, davalı ise istinafa cevabından davacının SMK 155. maddesini Anayasaya aykırı yorumladığını ve bunun kabul edilemez olduğunu,tescilin adeta yok sayılamayacağını, müvekkilinin tescile güvenerek yatırımlar yaptığını, markalar arasında iltibas bulunmadığını, markaların birbirini anımsatmasının dahi söz konusu olmadığını, tedbir koşullarının oluşmadığını red kararının doğru olduğunu savunarak kararın onanmasını talep ettiğini, Bölge Adliye Mahkemesi kararında ise her ne kadar davalı taraf …+şekil marka tesciline dayalı yatırım ve üretim yaptığından bahisle savunmada bulunmuş ise de 10 Ocak 2017’de yürürlüğe giren 6769 sayılı SMK’nun 155. maddesi gereğince marka tescilinin artık bir savunma gerekçesi olarak ileri sürülemeyeceği, yasa hükmünün ve madde gerekçesinin son derece açık olduğu, somut olayda davalının ürünlerinde yer alan işaretin davacının…+şekil markasıyla aynı olduğu, böylece SMK’nın 159.maddesi ile HMK’nın 389-390. maddelerinde yazılı tedbir koşullarının oluştuğu gözetilerek, davacının istinaf isteminin kabulüne karar verilmesi gerekmiştir .kararının verildiğini, Emsal kararlardan da görüleceği üzere tescilin artık tek başına bir hukuka uygunluk sebebi olarak kabul edilmediğini, Davaya emsal şu hususa da dikkat edilmesini talep ettiklerini, davalı marka sahibi ile ilişiği tam olarak bilinmemekle birlikte 3 Kasım 2020 başvuru tarihli ve 2020/135210 başvuru numaralı … adı marka sahibinin … … … KOZAN YOLU MAĞAZALARI ve davalı ile birebir aynı logolu marka tescil başvurusunun Resmi Marka Bülteni ilanında tespiti üzerine davacı Kurum tarafından Türk Patent ve Marka Kurumuna yapılan SMK’nın 18.maddesi uyarınca yayıma itirazın kabul edildiğini ve anılan markanın tam olarak reddedildiğini, bu itibarla hükümsüzlüğü talep edilen davalı markası ile birebir aynı olan davaya emsal nitelik taşıyan Türk Patent Ve Marka Kurumu marka başvurusunun reddi kararının iddiaları doğrulamakta ve markaların benzerliğini, başvurunun kötü niyetli yapıldığını bilerek haksız bir avantaj kazanmak amacıyla dürüst ticaret ilkelerine uygun davranılmadığını kanıtladığını, davacı Kurum sahipliğindeki markaların 18, 29, 31, 40. sınıflarda tescilli olduğunu, genel itibariyle …, …, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş … ürünleri; … ve … ürünleri (tereyağı dahil) emtialarını kapsadığını, Hükümsüzlüğü talep edilen markanın ise 29.sınıf: …, …, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş … ürünleri. Kuru bakliyat. Hazır çorbalar, bulyonlar. Zeytin, zeytin ezmeleri. Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; … ürünleri (tereyağı dahil). Yenilebilir bitkisel yağlar. Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar. Kuru yemişler. Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin. Yumurtalar, yumurta tozları. Patates cipsleri. 35.sınıf: Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri, reklam amaçlı tasarım hizmetleri; alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet sitesi) sağlama hizmetleri. Büro hizmetleri: sekreterlik hizmetleri, gazete aboneliği düzenleme hizmetleri, istatistiklerin derlenmesi, büro makinelerinin kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale getirilmesi, telefon cevaplama hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili danışmanlık, muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi, personel temini hizmetleri, ithalat-ihracat acente hizmetleri, geçici personel görevlendirme (başkası adına fatura yatırma, vergi yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri. Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için “…, …, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş … ürünleri. Kuru bakliyat. Hazır çorbalar, bulyonlar. Zeytin, zeytin ezmeleri. Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; … ürünleri (tereyağı dahil). Yenilebilir bitkisel yağlar. Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar. Kuru yemişler. Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin. Yumurtalar, yumurta tozları. Patates cipsleri.” mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir).mal / hizmetlerini haiz olup davacı Kuruma ait markaların 29.sınıf emtiaları ile aynı olduğunu, 6769 sayılı Kanun’un 5/1-ç bendi ve 6/1 bendi gereğince red sebeplerinin varlığına rağmen tescile kavuşmuş bir marka bakımından 6769s.SMK md.25 hükmünce hükümsüzlük talep edilebileceğini, Davalının kullanımındaki tescilli marka ile hitap ettiği alıcı kitlesini iltibasa düşürdüğünün belirgin olduğunu,”… …” ibarelerinin bir tesadüf eseri tercih edilmiş olmasının akli imkan dahilinde olmadığını, tüm Türkiye sathında “… …”tan kastın direkt olarak davacı Kurum olduğunu,davacı kurumun hiçbir bayisinin mevcut olmayıp kendi bünyesindeki hali hazırdaki 17 satış mağazasında perakende satış yaptığını, 70 yıldır perakende satış faaliyetlerini MAĞAZA olarak vasıflandırdığı üniteleri aracıyla yürüttüğünün bilindiğini, nitekim ihlalin cereyan ettiği Adana’da Adana … Kombinası Müdürlüğü Satış Mağazasının mevcut olduğunu, dava konusu markayı kullanan mağaza afiş,poşet,fişlerinde … … ve MAĞAZA ibarelerinin geçtiğini, davalı marka ve logosunun Kurumun mağaza ve emtialarında kullandığı marka ile logosu ile aynı oluşturulduğu nazarı alındığında basiretli bir tacirin rastlantısal bir seçimi olmasının hayatında olağan akışında mümkün olmadığını, dava konusu markanın kullanımında verdiği imajın davacı Kurumun markasına dayalı hukukunu ihlal ettiğini, tecavüzün hükmen kaldırılması davası açısından; marka emtia listeleri benzerliğinin yanında hiçbir hukuki bağı olmamasına rağmen davacı kurum markasına benzer işaret ve sözcüklerle, iş yerinin davacı Kurumla alakalı olduğu intibaını tüketiciler nezdinde uyandırarak … ve … ürünleri satışının yapılmasının ve bu hususta vatandaşların çeşitli mecralardan şikayetler yapmasının, davalının tescil ettirdiği marka olan E B … … … … MAĞAZASI ve LOGOSU ile faal olarak kullandığı kelimeler itibari ile ortalama tüketici nezdinde karıştırılma ihtimali bulunması hususlarının, tüketicinin yanıltılmak suretiyle davacı Kurum’a ait markaların gücünden faydalanma amacı sürdürüldüğünü gösterdiğini, davalının iş bu eyleminin iltibas niteliği taşıdığını ve 6769 sayılı SMK uyarınca marka hakkına tecavüz teşkil ettiğini, dava dilekçesi ilişiğinde takdim edilen fotoğraflardan da müşahede edileceği üzere dava konusu ihlallerin gerçekleştiği iş yeri tabelasında, camekanda, mağaza içerisinde duvara asılı panoda, iç mekanı ayırıcı cam kapıda, … … … … … MAĞAZASI – … … ŞUBEMİZ … … CD ifadelerinin kullanıldığını, böylece davalı tarafın kaçınılmaz bir şekilde tüketicileri yanılttığını, davacı Kurumla aynı emtia branşında ticari faaliyet gösteren davalıya ait iş yerindeki ihlallerin bir bütün olarak marka hakkına tecavüz niteliğinde olduğunu, Fiş, fatura, irsaliye ve reyon etiketlerindeki ihlallerin devam edip etmediği ve başka ne gibi marka tecavüzlerinin mevcut olduğunun tahkikat aşamasında yapılacak keşifle sabit olacağını, Tüm bu sebeplerle ….ADANA adresinde kain iş yerinde davacı Kuruma ait tescilli marka hakkında tecavüz teşkil eden tüm ihlallerin 6769 sayılı SMK 149/1- ç maddesi uyarınca hükmen kaldırılmasını (maddi ve manevi tazminat talepleri ayrı bir dava ile dermeyan etmek ve bu istemleri atiye bırakmak kaydıyla ) talep etmek zarureti doğduğunu, Davacı Kurumun hak sahibi olduğu markalarla davalı markasının ticari hayatta beraberce karıştırılmaksızın ve biri diğerini çağrıştırmaksızın varlıklarını sürdürmelerinin olanaksız olduğunu belirterek davaya konu edilen hususun davalı …’nın marka tesciline dayalı olarak bizzat kullandığı markanın davacı Kuruma ait tescili markalar ile iltibaslı olması hasebiyle öncelikle davacı Kuruma ait tescilli marka hakkında tecavüz teşkil eden işletmede kullanılan, afiş, poşet, fiş, internet ve sosyal medyada kullanımları ile tespit olunacak başkaca tüm ihlallerin 6769 sayılı SMK 149/1-ç maddesi uyarınca hükmen kaldırılmasına ve davalıya ait … markanın davacı kuruma ait markalarla benzer mal ve hizmetler yönünden hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı şahsa usulüne uygun dava dilekçesi ve duruşma gününü bildiren tebligat yapıldığı halde davaya cevap vermemiş ve yargılamaya katılmamıştır.
GEREKÇE:
Dava, markaya tecavüz teşkil eden ihlallerin kaldırılması ve davalı adına tescilli … sayılı markanın hükümsüzlüğü istemlerine ilişkindir.
Dava konusu hükümsüzlüğü istenen marka:
30/04/2020 başvuru, 12/11/2020 tescil tarihli … sayılı “… … … … MAĞAZASI” ibaresinden oluştuğu, 29, 35.sınıftaki “29 …, …, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş … ürünleri. Kuru bakliyat. Hazır çorbalar, bulyonlar. Zeytin, zeytin ezmeleri. Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler;… ürünleri (tereyağı dahil). Yenilebilir bitkisel yağlar. Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar. Kuru yemişler. Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin. Yumurtalar, yumurta tozları. Patates cipsleri. 35 Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri, reklam amaçlı tasarım hizmetleri; alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet sitesi) sağlama hizmetleri. Büro hizmetleri: sekreterlik hizmetleri, gazete aboneliği düzenleme hizmetleri, istatistiklerin derlenmesi, büro makinelerinin kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale getirilmesi, telefon cevaplama hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili danışmanlık, muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi, personel temini hizmetleri, ithalat-ihracat acente hizmetleri, geçici personel görevlendirme (başkası adına fatura yatırma, vergi yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri. Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için “…, …, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş … ürünleri. Kuru bakliyat. Hazır çorbalar, bulyonlar. Zeytin, zeytin ezmeleri. Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler;… ürünleri (tereyağı dahil). Yenilebilir bitkisel yağlar. Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar. Kuru yemişler. Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin. Yumurtalar, yumurta tozları. Patates cipsleri.” mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir). ” hizmetlerini kapsadığı;
Davacı adına tescilli dayanak markası:
91/003010 sayılı “…K şekil” ibaresinden oluştuğu, kapsamında 29.sınıftaki “29 / Gövde etleri: Gövde sığır eti, gövde koyun eti, tavuk eti, … mamülleri; Soslu hamsi konservesi, yağlı hamsi konservesi, soslu uskumru konservesi, yağlı uskumru konservesi, soslu sardalya konservesi yağlı sardalya konservesi, soslu alabalık konservesi, yağlı alabalık konservesi, Sığır eti preparatları: Kıyma, kuşbaşı, biftek, rosto, pirzola, kontrfile, bonfile, bonfile şiş, … konservesi; Koyun eti preparatları: Kıyma, parça …, gerdan, pirzola, kol, but, böbrek, bonfile şiş;… mamülleri:Sucuk, sosis, halk salam, macar salam, sincan sucuk, mortadella, frankfurter, pastırma, jöle işkembe, füme dil, sığır ekstra kavurma, sığır normal kavurma, … pate, inegöl köfte, hamburger; Tavuk eti preparatları: Tavuk gögsü, tavuk but, kanatsız gögüs, tavuk sakadat, tavuk kanat, tavuk boyun, tavuk taşlık, tavuk ciğer, tavuk yürek, derisiz kemiksiz but, derisiz but, derili üst but, derili alt but, kemikli derisiz göğüs,kemiksiz derisiz göğüs, şinitsel, şiş.” hizmetleri kapsadığı tespit edilmiştir.
2009/03281 sayılı “…K … VE … KURUMU şekil” ibaresinden oluştuğu kapsamında 18, 29, 40. Sınıftaki “18 işlenmiş veya işlenmemiş deriler ve postlar.. Bağırsaklar.29 …, …, kümes hayvanlarının etleri, … mamulleri, … hülasaları, pişirilmiş, konserveleşmiş, dondurulmuş … ürünleri..Yenilebilir katı yağlar.40 Hayvan kesim hizmetleri” hizmetlerini kapsadığı tespit edilmiştir.
2010/31025 sayılı “…K … ve … kurumu 1952 şekil” ibaresinden oluştuğu, kapsamında 18, 29, 40.sınıftaki “18. sınıf: İşlenmiş veya işlenmemiş deriler ve postlar, bağırsaklar. 29. sınıf: …, …, kümes hayvanlarının etleri, … mamülleri, … hülasaları, pişirilmiş, konservelenmiş, dondurulmuş … ürünleri. Yenilebilir katı yağlar. 40. sınıf: Hayvan kesim hizmetleri.” hizmetleri kapsadığı tespit edilmiştir.
2010/31026 sayılı “…K BİNGÖL KAVURMA şekil” ibaresinden oluştuğu, kapsamında 29. sınıftaki “29. sınıf: …, …, kümes hayvanlarının etleri; … mamülleri, … hülasaları, pişirilmiş, konservelenmiş, dondurulmuş … ürünleri.” hizmetleri kapsadığı tespit edilmiştir.
2010/31027 sayılı “…K DANA ERZURUM SUCUK şekil” ibaresinden oluştuğu, kapsamında 29. sınıftaki “29. sınıf: …, …, kümes hayvanlarının etleri; … mamülleri, … hülasaları, pişirilmiş, konservelenmiş, dondurulmuş … ürünleri.” hizmetleri kapsadığı tespit edilmiştir.
2010/31028 sayılı “…K ERZURUM KAVURMA şekil” ibaresinden oluştuğu, kapsamında 29. sınıftaki “29. sınıf: …, …, kümes hayvanlarının etleri; … mamülleri, … hülasaları, pişirilmiş, konservelenmiş, dondurulmuş … ürünleri.” hizmetleri kapsadığı tespit edilmiştir.
2011/93803 sayılı “…K şekil” ibaresinden oluştuğu, kapsamında 29. sınıftaki “29. sınıf: …, …, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş … ürünleri. ” hizmetleri kapsadığı tespit edilmiştir.
2011/93803 sayılı “…K YOZGAT şekil” ibaresinden oluştuğu, kapsamında 29. sınıftaki “29. sınıf: …, …, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş … ürünleri. ” hizmetleri kapsadığı tespit edilmiştir.
2013/52156 sayılı “… …” ibaresinden oluştuğu, kapsamında 18, 29, 40. sınıftaki “18.sınıf: İşlenmiş veya işlenmemiş deriler ve postlar, İşlenmiş veya işlenmemiş bağırsaklar. 29. sınıf: …, …, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş … ürünleri. … ve … ürünleri (tereyağı dahil). Yenilebilir hayvansal katı yağlar. 40. sınıf: Hayvan kesim hizmetleri.” hizmetleri kapsadığı tespit edilmiştir.
2013/62596 sayılı “…” ibaresinden oluştuğu, kapsamında 18, 29, 40. sınıftaki “18. sınıf: İşlenmiş veya işlenmemiş deriler ve postlar, İşlenmiş veya işlenmemiş bağırsaklar. 29. sınıf: …, …, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş … ürünleri. Yenilebilir hayvansal katı yağlar. … ve … ürünleri (tereyağı dahil). 40. sınıf: Hayvan kesim hizmetleri.” hizmetleri kapsadığı tespit edilmiştir,

Taraf markalarında benzerlik taşıyan mal ve hizmetler incelendiğinde; Dava konusu marka kapsamında yer alan 29.sınıf: …, …, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş … ürünleri.Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; … ürünleri (tereyağı dahil).” emtiaları davacı markaları kapsamında aynen yer almaktadır. Dava konusu marka kapsamında yer alan 35.sınıf: Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için “…, …, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş … ürünleri. Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler;… ürünleri (tereyağı dahil). mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir).” hizmetleri ise davacı markalarının kapsamında yer alan 29.sınıf emtialar ile benzerdir. Dolayısıyla bu emtialar bakımından da benzerlik şartları sağlandığı kanaatine varılmıştır.
6769 sayılı SMK’nın 25.maddesinde hükümsüzlük halleri düzenlenmiştir. Buna göre aşağıda sayılan hallerden birinin varlığı halinde mahkeme tarafından markanın hükümsüzlüğüne karar verilir. Madde 25- (1) 5 inci veya 6 ncı maddede sayılan hâllerden birinin mevcut olması hâlinde mahkeme tarafından markanın hükümsüzlüğüne karar verilir. (2) Menfaati olanlar, Cumhuriyet savcıları veya ilgili kamu kurum ve kuruluşları markanın hükümsüzlüğünü mahkemeden isteyebilir. (3) Marka hükümsüzlük davası, dava tarihinde sicilde marka sahibi olarak kayıtlı kişilere veya hukuki haleflerine karşı açılır. Markanın hükümsüzlüğü davalarında Kurum taraf gösterilmez. (4) Bir marka, 5 inci maddenin birinci fıkrasının (b), (c) ve (d) bentlerine aykırı olarak tescil edilmiş olup da kullanım sonucunda tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından hükümsüzlük talebinden önce ayırt edici nitelik kazanmışsa hükümsüz kılınamaz. (5) Hükümsüzlük hâlleri, markanın tescil edildiği bir kısım mal veya hizmete ilişkin bulunuyorsa, sadece o mal veya hizmet yönünden kısmi hükümsüzlüğe karar verilir. Marka örneğini değiştirecek biçimde hükümsüzlük kararı verilemez. (6) Marka sahibi, sonraki tarihli bir markanın kullanıldığını bildiği veya bilmesi gerektiği hâlde bu duruma birbirini izleyen beş yıl boyunca sessiz kalmışsa, sonraki tarihli marka tescili kötü niyetli olmadıkça, markasını hükümsüzlük gerekçesi olarak ileri süremez. (7) 6 ncı maddenin birinci fıkrası uyarınca açılan hükümsüzlük davalarında 19 uncu maddenin ikinci fıkrası hükmü def’i olarak ileri sürülebilir. Bu durumda kullanıma ilişkin beş yıllık sürenin belirlenmesinde dava tarihi esas alınır. Hükümsüzlüğü istenen markanın başvuru veya rüçhan tarihinde, davacının markası en az beş yıldır tescilli ise davacı ayrıca, söz konusu başvuru veya rüçhan tarihinde 19 uncu maddenin ikinci fıkrasında belirtilen şartların yerine getirildiğini ispatlar.
6769 sayılı SMK’nın 5/1-ç bendinde “Aynı veya aynı türdeki mal veya hizmetlerle ilgili olarak tescil edilmiş ya da daha önceki tarihte tescil başvurusu yapılmış marka ile aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer işaretler.”in marka olarak tescil edilemeyeceği hali düzenlenmiştir.
5/1-ç maddesinde bahsedilen “ayniyet” olgusuyla bir markanın tamamen aynısının tercih edilmesi, başka bir ifadeyle karşılaştırılan işaretlerin özdeş, farksız, tıpa tıp, aynen veya bire bir olmaları kast edilirken; “ayırt edilemeyecek derecede benzerlik” olgusuyla ise başvuru konu markanın, tescilli markanın birebir aynısı olmasa dahi ilgili tüketicide bıraktığı genel izlenimin “hemen hemen aynı” olması kast edilmektedir.
Bu açıklamalar çerçevesinde SMK’nın 5/1-ç maddesi kapsamında temelde aranılan, iki koşulun birlikte varlığıdır: a) Mal ve/veya hizmetlerin aynı/ aynı tür olması, b) Markaların aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer olması.
Her iki koşulun birlikte sağlanması halinde, sonraki tarihli başvuru, önceki markanın varlığı nedeniyle reddedilebilir.
6769 sayılı SMK’nın 6/1 bendinde “Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.” hali düzenlenmiş olup, burada markalar arasında herhangi bir şekilde benzerlikten bahsedilmektedir. Düzenleme kapsamında markalar arasında karıştırılma tehlikesinin varlığı için hem markalar hem de mal ve hizmetler açısından ayniyet/benzerlik şartının sağlanmış olması gerekmektedir. 6769 s. SMK’nın 6/1 hükmü uyarınca markalar ve tescile konu mallar arasında halk tarafından karıştırılma ihtimaline neden olabilecek bir benzerliğin mevcut olup olmadığının tespit edilmesi, ardından da somut olayın şartları dikkate alınarak markaların halk tarafından karıştırılma tehlikesi olup olmadığı hususunun irdelenmesi gerekmektedir. 6769 sayılı SMK m. 6/1 hükmünde, markalar arasında “ayırt edilemeyecek kadar benzerlik”ten değil “herhangi bir şekilde benzerlik”ten bahsedilmektedir. SMK’ nın 6/1 maddesi anlamında bir markanın bir başka marka ile benzer olup olmadığı müşterisinin hafızasında bıraktığı imaja göre belirlenir. Bir marka, hizmet veya mal; diğer bir marka, hizmet veya malla karşılaştırılırken; marka, mal veya hizmete bütünsel açıdan yaklaşılmalı ve müşterileri nezdinde bıraktıkları izlenim dikkate alınmalıdır. Nitekim Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, 18.02.2001 tarih, 2000/10286 E., 2001/1183 K. sayılı kararında “ … markalar karşılaştırılırken onların piyasaya sürülüş biçimlerine, kullanılış şekillerine bakılarak orta düzeydeki alıcı nezdinde bıraktığı toplu intiba dikkate alınır” tespitinde bulunmakla maddeye somut bir kıstas getirmiş bulunmaktadır. Ayrıca, farklı unsurları bünyesinde bulunduran bir marka, bir başka markayı çağrıştırıyorsa ve bilhassa halk nezdinde bu başka marka ile irtibatının mevcut olduğu intibaını yaratıyorsa, “benzer” veya diğer bir ifade ile “karıştırılma ihtimali olan (iltibas)” markadan bahsedilir. Benzeri olup olmadığının tespitinde orta düzeyde tüketici üzerinde bıraktığı intiba esas alınır. Nitekim, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, 05.07.2001 tarih, 2001/4502 E., 2001/6197 K. sayılı kararında; benzerlikleri yüzünden orta düzeyde bir tüketicinin ürünleri karıştırma tehlikesinin bulunduğu markalar arasında iltibas olduğunu kabul etmektedir. 6769 s. SMK m.6/1 kapsamında markalar arasında bir benzerliğin varlığının tespitinde doktrin ve yargı kararlarında esas olarak şu ilkeler ortaya konmaktadır: markalar arası görsel, biçimsel, anlamsal, işitsel benzerlikler, markaların birbirini çağrıştırması, markaların bir bütün olarak uyandırdığı toplu kanaat, markaların tescilli oldukları malların veya hizmetlerin hitap ettiği alıcı grubunun toplumsal düzeyi ve durumu, markayı taşıyan malın değeri ve alıcının bu malı almaya ayırdığı zaman, markanın esas unsurları ve tamamlayıcı unsurları.
Markalar arasında benzerliğin işitsel, görsel veya anlamsal açıdan olması mümkündür. Öte yandan iltibas tehlikesinden söz edebilmek için emtia listeleri arasında benzerliğin yanı sıra marka işaretleri bakımından da benzerlik şartının gerçekleşmesi ve bu benzerliğin halk nezdinde karışıklık doğuracağının tespiti gerekir. Buna göre markalar arasında benzerliğin işitsel, görsel veya anlamsal açıdan olması mümkündür. Ancak bu benzerlik tespit edilirken markanın bıraktığı genel izlenim dikkate alınmalıdır. Markalar ve mal ve hizmetler arasında benzerlik nedeniyle halkın markaları karıştırma olasılığının olup olmadığı hususu yukarıda belirtilen ilkeler ve somut olayın bütün şartları dikkate alınarak belirlenmelidir. “İnceleme konusu markaların görsel, işitsel veya anlamsal benzerliğinin bütün olarak değerlendirilmesi, markaların baskın ve ayırt edici nitelikte olan unsurları dikkate alınarak oluşturulan genel izlenim esas alınarak yapılmalıdır.” (ATAD C -251/95 Sabel v. Puma)
İlaveten inceleme konusu mal ve hizmetlerin tüketicilerinden oluşan ortalama tüketici kitlesinin bilinç ve dikkat düzeyi de karıştırılma ihtimali açısından önemlidir. Makul derecede bilgili, gözlemci ve ihtiyatlı olduğu varsayılan ortalama tüketicinin dikkat seviyesinin, inceleme konusu mal ve hizmetlerin niteliğine göre değişeceği karıştırılma ihtimali değerlendirmesinde dikkate alınmalıdır
Dava Konusu Markalar Açısından “Aynılık” ve “Ayırt Edilemeyecek Kadar Benzerlik” Karşılaştırılması:
Davacı markaları “…K 1952 … VE … KURUMU” ve “… …”, “1952 … VE … KURUMU” ibarelerinden oluşmaktadır; Markalar karakteristik şekil unsurlarını da içermektedir. “…K 1952 … VE … KURUMU+ şekil” marka işaretinin bir çember hat üzerine konumlanacak şekilde dizayn edildiği, çemberin yukarı kısmında büyük harflerle ve kırmızı renkle …K harflerinin yer aldığı, çemberin geri kalan kısmında ise bu kısaltmanın açılımı olan … VE … KURUMU ibaresinin konumlandığı; çemberin orta kısmında kahverengi büyükbaş hayvan kafası figürü, bu figürün sol ve sağ yanında ise birbirine paralel 3 adet koyu mavi renkli çizgi ile dalgalı deniz figürünün yer aldığı, şekli bu unsurların alt kısmında kırmızı bir yay, bu unsurları çevrelemektedir.
“…K 1952 … VE … KURUMU+ şekil” marka işaretinin siyaha yakın koyu renkli zemin üzerinde, yukarıda incelenen markanın oluşumuna benzer şekilde, etrafı 8 adet üçgen çıkıntı içeren bir çember şekil içerisinde yukarıda …K harfleri, altında büyükbaş hayvan kafası figürü ve sağ ve sol yanında dalgalı deniz figürü, bunların altında ise … VE … KURUMU ibarelerinin yer aldığı görülmektedir.
“… VE … KURUMU+ şekil” marka işaretinde büyükbaş hayvan kafasını veya boynuz şeklini andıran bordo renkli bir figür içerisinde dalgalı deniz figürü ve altında 1952 tarihi, bunların altında ise … VE … KURUMU ibareleri yer almaktadır.
“… …” marka işaretinde ise düz yazı karakteri kullanılmıştır.
Davalı markası işareti ise “… … … … MAĞAZASI” şeklinde dizayn edilmiştir. “… … … … MAĞAZASI” unsurunun çember bir hat üzerinde konumlandığı, en üstte kırmızı ve büyük harflerle …harflerinin, bunun altında siyah renkli büyükbaş hayvan kafası figürünün, bunun altında açık mavi renkli dalgalı deniz figürünün etrafında kırmızı renkli bir yay ile çevrelendiği görülmektedir. Kırmızı çemberin etrafında ise … … … MAĞAZASI ibaresinin yer aldığı görülmektedir.
Taraf markalarının genel kombinasyonunun çember şeklinde dizayn edildiği, ortada büyükbaş hayvan kafası figürü, altında dalgalı deniz figürü ve çember etrafında konumlanmış açıklayıcı ibareler şeklinde olduğu görülmektedir. Genel görünüm ve dizayn ediliş şekilleri itibariyle taraf markaları benzer bulunmuştur. Davacı markalarının ihtiva ettiği … … KURUMU ve davalı markasının ihtiva ettiği … …- MAĞAZASI ibarelerinin de markaların benzer olmalarına sebep olduğu kanaatine varılmıştır. Markaların ihtiva ettikleri tüm unsurlarla birlikte değerlendirilmesi sonucunda benzer oldukları ve karıştırılma ihtimali de dahil iltibasa yol açabilecek derecede benzer oldukları kanaati oluşmuştur.
Davacının iddiası ortak … … sözcüğüne ve kullanılan logoya bağlı olarak dava konusu markalar arasında 6769 sayılı SMK m. 6/1 anlamında benzerlik ve karıştırılma ihtimali bulunduğu, davalı tescilinin SMK m.6/9 anlamında kötü niyetli olduğu gerekçeleri ile davalı markasının hükümsüzlüğü gerektiği yönündedir. Taraf markaları … … ibaresini ortak olarak içermektedir. Her ne kadar bu ibareler özellikle çekişme konusu mallar için tek başlarına ayırt ediciliği düşük ibareler ise de birlikte kullanıldıkları ve piyasada kabul görmüş bir genel geçer bir birlikte kullanımları da söz konusu değildir. … … ibarelerinin davacı yanca kullanılageldiği ve bu şekilde davacı Kurumu işaret eder şekilde bir tüketici algısına sebep olduğu da yadsınamaz bir gerçektir.
Taraf markaları içerdikleri renk, şekil, kelime gibi diğer unsurların ve bu unsurların konumlandırılış şeklinin markaların benzer olmasına sebep olduğu, farklı kelime unsurları ihtiva etseler dahi bunun markaların genel görünümlerinin birbirlerinden farklılaştırmaya yetmediği; farklı firmalara ait farklı markalar olduğunun tüketiciler nezdinde kolayca anlaşılamayacağı; günlük ve hızlı tüketime konu 29. sınıf gıda mallarının alıcısı durumundaki makul derecede bilgili, gözlemci ve ihtiyatlı olduğu varsayılan ortalama tüketici kesiminin yani toplumun her kesiminden tüketicilerin davacı mallarını almak isterken davalı mallarını satın alabileceği düşünülmektedir. Zira davacının markalarının tümünde yer alan ve piyasada davacı Kurumu işaret eder şekilde kullanılan … … işareti ile davalı marka işaretinde yer alan … … unsuru ile birlikte kullanılan şekil unsurlarının ve özellikle 2009/03281 sayılı marka görselinde kullanılan unsurların kompozisyonu ile dava konusu markada kullanılan unsurların kompozisyonunun gösterdiği benzerlik neticesinde karıştırılmaya sebebiyet verecek şekilde algılanacağı, bunun sonucu olarak dava konusu markalar arasında çağrışım yoluyla dahi olsa iltibas tehlikesi doğabileceği kanaatine varılmıştır.
Sonuç olarak dava konusu markalar arasında, 29.sınıf: “…, …, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş … ürünleri.Hayvansal kaynaklı sütler;bitkisel kaynaklı sütler;… ürünleri (tereyağı dahil).35.sınıf: Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için “…, …, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş … ürünleri.Hayvansal kaynaklı sütler;bitkisel kaynaklı sütler;… ürünleri (tereyağı dahil).mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir).” mal ev hizmetleri açısından 6769 sayılı SMK m. 6/1 anlamında benzerlik ve karıştırılma ihtimali bulunduğu kanaatine varılmıştır.
Tecavüzün Hükmen Kaldırılması Davası Yönünden Değerlendirme:
Davacı Kurumun, hak sahibi olduğu markalarla davalı markasının ticari hayatta beraberce karıştırılmaksızın ve biri diğerini çağrıştırmaksızın varlıklarını sürdürmelerinin olanaksız olduğunu, tüm bu oluşta davaya konu edilen hususun davalı …’nın marka tesciline dayalı olarak bizzat kullandığı markanın davacı Kuruma ait tescili markalar ile iltibaslı olması hasebiyle öncelikle davacı Kuruma ait tescilli marka hakkında tecavüz teşkil eden işletmede kullanılan, afiş, poşet, fiş, internet ve sosyal medyada kullanımları ile tespit olunacak başkaca tüm ihlallerin 6769 sayılı SMK 149/1-ç maddesi uyarınca hükmen kaldırılmasına ve davalıya ait markanın davacı Kuruma ait markalarla benzer mal ve hizmetler yönünden hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmek gereği doğduğunu belirtmiştir. Davacının “tecavüzün hükmen kaldırılması” taleplerini dayandırdığı 6769 sayılı SMK 149/1-ç maddesi şu şekildedir:
MADDE 149- (1) Sınai mülkiyet hakkı tecavüze uğrayan hak sahibi, mahkemeden aşağıdaki taleplerde bulunabilir: c) Tecavüz fiillerinin durdurulması. Marka hakkına tecavüz sayılan fiiller ise 6769s.SMK’nun 29. maddesinde şu şekilde yer almaktadır: Madde 29- (1) Aşağıdaki fiiller marka hakkına tecavüz sayılır: a) Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı 7 nci maddede belirtilen biçimlerde kullanmak. b) Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markayı taklit etmek. c) Markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği hâlde tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, ihraç etmek, ticari amaçla elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmak. ç) Marka sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek. (2) 19 uncu maddenin ikinci fıkrası hükmü tecavüz davalarında def’i olarak ileri sürülebilir. Bu durumda kullanıma ilişkin beş yıllık sürenin belirlenmesinde dava tarihi esas alınır. Görüleceği üzere başkasına ait markayı, marka sahibinin izni olmaksızın aynı veya benzerini kullanmak fiili, kanunda marka hakkına tecavüz teşkil etmektedir. Burada bahsi geçen kullanım fiili kullanımdır.
Dosya muhteviyatında sunulan T.C. Adana 3.Asliye Ceza Mahkemesi nezdinde derdest olan ….E. sayılı dosya içeriğinde, …. … … … MAĞAZASI isimli işyerinde yapılan tahkikatta, işyeri sahibinin işbu davanın tarafı olmayan … olduğu, şahsın işyerinde yapılan tespitler neticesinde …. … … … MAĞAZASI markasının iş evrakında ve tabelasında kullanıldığı tespit edildiği, anılan dosya için hazırlanan bilirkişi raporunda da müşteki Kurumca şikayet konusu edilen …. … … … MAĞAZASI ibareli markanın dava dışı … adına … tescil numarası ile tescilli olduğu, bu haliyle de müşteki yanın şikayet hakkının bulunmadığı, sanığın eyleminin müştekinin tescilli marka hakkının ihlali niteliği taşımayacağına dair karar takdir olunduğu görülmektedir.
Gerek savcılık tarafından yapılan tespitlerden gerekse bilirkişi raporundan, söz konusu … sayılı …. … … … MAĞAZASI markasının fiilen kullanan tarafın davalı … değil, dava dışı … olduğunun tespit edildiği görülmüştür. Dosya muhteviyatında davalı …’nın, davacı Kurumun marka haklarına tecavüz eder nitelikte bir kullanımı olduğu yönünde bilgi ve belge yer almamaktadır. Bu halde davalı aleyhine marka hakkına tecavüz hükümlerinin uygulanabilmesi için aranan şartlar, davalı … açısından gerçekleşmediği kanaatine varılmıştır.
Kötü Niyet Hususunda Yapılan Değerlendirme
Somut davada davalı şirket başvurusunun kötü niyetli olduğuna ilişkin somut veriler dosya kapsamında bulunmamaktadır. Bu nedenle kullanılış amacı ve fonksiyonlarına aykırı bir şekilde, davacı veya iyiniyetli üçüncü kişileri baskı altında tutma, onlara şantaj yapma veya engelleme amacına ilişkin herhangi bir olgu ve olay söz konusu olmadığından, davalı şirketin kötü niyetli olmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Yukarıda açıklanan gerekçelerle, davanın Kısmen Kabulüne, davalı adına tescilli … sayılı markanın 29.sınıf “…, …, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş … ürünleri. Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; … ürünleri (tereyağı dahil).” ve 35. Sınıf “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için “…, …, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş … ürünleri. Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; … ürünleri (tereyağı dahil). mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir).” emtialar yönünden kısmen hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine, markaya tecavüz iddiasına dayalı davanın ve fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın Kısmen Kabulüne,
2-Davalı adına tescilli … sayılı markanın 29.sınıf “…, …, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş … ürünleri. Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; … ürünleri (tereyağı dahil).” ve 35. Sınıf “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için “…, …, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş … ürünleri. Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; … ürünleri (tereyağı dahil). mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir).” emtialar yönünden kısmen HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE VE SİCİLDEN TERKİNİNE,
3-Markaya tecavüz iddiasına dayalı davanın ve fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-Alınması gereken 80,70 TL harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
5-Kabul red oranının takdiren 1/2 olarak belirlenmesine ve aşağıda dökümü gösterilen ve davacı tarafından yapılan 2.671,88 TL yargılama giderinden payına düşen 1.335,94 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanının davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Kısmen kabul edilen bölüm yönünden AAÜT uyarınca 15.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Tarafların yatırdıkları gider avanslarından kalan tutarın HMK 333/1 uyarınca karar kesinleştiğinde iade işlemi yapılmak üzere tebliğden itibaren 15 gün içinde, banka hesap numarası bildirildiğinde hesaba aktarılmasına, aksi halde PTT aracılığı ile adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Dair verilen karar, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda 6100 sayılı HMK’nun 341. ile 345. Maddelerine göre tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun Yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/09/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸

Davacı Masraf Dökümü:
İlk Masraf 172,90.-TL
Posta Masrafı 198,98.-TL
Bilirkişi Masrafı 2.300,00.-TL
Toplam 2.671,88.-TL

¸Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu gereğince
DYS üzerinden E-İmza ile imzalanmış olup,
Ayrıca fiziki olarak imzalanmayacaktır.