Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/46 E. 2022/361 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/46
KARAR NO : 2022/361

DAVA : Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali)
DAVA TARİHİ : 09/02/2022
KARAR TARİHİ : 27/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 27/10/2022
DAVA:
Davacı vekili 09/02/2022 harç tarihli dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarıyla özetle; müvekkili şirketin ….” ibareli ibareli tanınmış markaların sahibi olduğunu, davalı şirketin, bu marka ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki “…” ibaresini marka olarak tescil ettirmek üzere davalı TÜRKPATENT’e başvuruda bulunduğunu, … kod numarasını alan başvurunun, Resmi Marka Bülteninde ilanı üzerine müvekkili tarafından Markalar Dairesi Başkanlığına itirazda bulunulduğunu, ancak itiraz yerinde görülmeyerek reddedildiğini, bu kararın yeniden incelenmesi talebinin nihai olarak YİDK tarafından kısmen kabulüne karar verildiğini, oysa müvekkilleri şirketin …/alüminyum kapı ve pencere profilleri ile cam balkon üretim, satım, ithalat ve ihracatı ile iştigal etmekte olan dünya çapında faaliyet gösteren bir şirket olduğunu, müvekkilleri adına “…” markaları ile “…” markalarının 6, 11, 17, 19, 20, 35 ve 40. sınıflardaki mal ve hizmetler için tescilli olduğunu YİDK kararında, müvekkilleri şirketin itirazının sadece SMK m.6/1 kapsamında kısmen kabul edildiğini, ancak SMK m.6/5 kapsamında tanınmışlığa dayalı ve SMK m.6/9 kapsamındaki kötüniyetli tescil başvurusuna dayalı itirazların reddedildiğini, YİDK kararında belirtildiğinin aksine, müvekkilleri şirketin “…” markasının Türkiye’de tanınmışlık düzeyine ulaştığını, müvekkilleri şirketin TÜRKPATENT nezdindeki tescilli markaları yanında ayrıca, uluslararası Madrid Protokolü kapsamında WIPO nezdinde tescilli markaları da bulunduğunu, müvekkilleri şirketin, “…” markasına ilişkin olarak, her yıl oldukça yüksek bir iletişimreklam bütçesi ayırdığını, her yıl artan miktarda reklam bütçesini “…” markası için harcadığını, müvekkilleri şirketin “…” markasındaki 2007-2008 yıllarındaki 104 tali ve üretici bayinin dahil olduğu bayii ağı ile faaliyetlerini sürdürdüğünü, bu rakamın 2018 yılında yaklaşık 600 bayiye ulaştığını, müvekkilleri şirketin, Kartepe/Kocaeli ilindeki 40.667,96 m2 alan üzerinde, 41.490 ton kapasiteli kendine ait tesisinde, yaklaşık 150’si kadrolu olmak üzere 350 civarında işçi çalıştığını, davalının, Konya’da faaliyet gösteren “… ALÜMİNYUM SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ”nin ortağı ve aynı zamanda münferiden temsile yetkilisi olduğunu, anılan şirketin 2021 yılının Ağustos ayında kurulduğunu, ana sözleşmesinden alüminyum profil işiyle iştigal etmekte olduğunun anlaşıldığını, davalının “…” markasını kullanmak için müvekkillerinden izin almadığı gibi, “…” markasını kullanması için SMK m.6/5 de belirtilen haklı nedeni de olmadığını, müvekkilleri şirketin markalarının tanınırlığı karşısında davalının kötüniyetli olduğunun ve SMK m.6/9 kapsamında itirazların kabulü gerektiğini belirterek, Türk Patent ve Marka Kurumu Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’nun … sayılı kararının iptaline ve … sayılı “…” ibareli markanın tescil edilmi olması halinde hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı TÜRKPATENT vekili cevap dilekçesinde özetle; Yapılan somut incelemede, itiraza mesnet markalar ile başvuru arasında benzerlik bulunduğu, ayrıca, itiraza konu 6, 17, 19. sınıftaki mallar ve 35. sınıftaki hizmetler ile aynı ya da aynı tür mal ve hizmetlerin itiraza mesnet markaların kapsamında da bulunduğu anlaşıldığından, başvuru ile itiraza mesnet markalar arasında sayılan mal ve hizmetler bakımından, ilişkilendirme/karıştırılma ihtimali bulunduğu kanaatine varıldığını, ancak, kalan mallar ve hizmetler bakımından markalar arasında ilişkilendirme/karıştırılma ihtimali bulunmadığı kanaatine varıldığını, somut olay açısından, itiraza konu başvurunun tescilinin 6769 Sayılı SMK’nın 6/4 ve 6/5 maddeleri hükmünde belirtilen koşulların oluşmasına yol açacağı yönünde de bir kanaat oluşmadığından, tanınmışlık gerekçesine dayalı itirazın da haklı görülmediğini, incelenen başvuruyu oluşturan işaretle itiraz gerekçesi markaların benzer olduğu iddiasını, tek başına, başvurunun kötü niyetle yapıldığını ispatlayan bir husus olarak kabul edilmediğini, itiraz sahibinin, markaların benzer olduğu iddiasının ötesinde, kötü niyet hususunu ispatlar nitelikte herhangi bir kanıt sunmaması dikkate alındığında ve Kurul’da başvurunun kötü niyetle yapıldığı yönünde kanaat oluşmadığından kötü niyet gerekçeli itirazın haklı bulunmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir.
Davalı şahsa usulüne uygun dava dilekçesi ve duruşma gününü bildiren tebligat yapıldığı halde davaya cevap vermemiş, yargılamaya katılmamıştır.
YARGILAMA VE DELİLLER :
Tarafların sav ve savunmaları dinlenmiş, TÜRKPATENT’den davalı şirkete ait … sayılı marka başvurusu işlem dosyası ile itiraza dayanak marka tescil belgesi getirtilmiş, sunulan deliller incelenmiş, çözümü teknik ve özel bilgiyi gerektirdiği düşünülen konularda bilirkişi incelemesi yaptırılmış, alınan rapor dosyadaki kanıtlarla tutarlı, delillerin değerlendirilmesi aracı olarak denetim ve hüküm kurmaya elverişli kabul edilmiştir.
GEREKÇE:
Uyuşmazlıgın Tespiti ve Uygulanacak Hükümler, Delillerin Tartışılması ve Kabul
Dava davalı başvurusu olan … sayılı marka başvurusu ile ilgili olarak TÜRKPATENT tarafından alınan … sayılı kararın iptali ve hükümsüzlük istemlerine ilişkindir. İptali istenen YİDK kararının davacıya 13/12/2021 tarihinde tebliğ edildiği, 09/02/2022 tarihinde açılan davanın, 5000 sayılı kanunun 15/c maddesinde belirlenen iki aylık hak düşürücü süre içerisinde olduğu anlaşılmış ve işin esasına geçilmiştir.
Mahkememize uzman bilirkişi heyetinden alınan 14/09/2022 havale tarihli raporda konu ayrıntılı irdelenmiş olup özetle; “….Davaya konu … sayılı davalı şahıs markasının tescil işlemlerinin süresinde tamamlanmadığı, bu hali ile tescil talebinin geçersiz halde geldiği, Her ne kadar TÜRKPATENT YİDK kararında, davaya konu … sayılı markanın 35. sınıfında yer alan “…Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için … Değerli olmayan maden cevherleri … mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” hizmeti çıkarılmış ise de, TÜRKPATENT kayıtlarında hala listenmiş olduğu, söz konusu tespitin maddi hatadan kaynaklı olup olmadığının değerlendirmesi Sayın Mahkemeye bırakılmış olmakla, maddi hata olmadığının kabul edilmesi halinde, davaya konu markanın 35. sınıfında yer alan “…Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için … Değerli olmayan maden cevherleri … mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” hizmetinin, davacı şirketin itirazına dayanak yukarıda listelenen markalarında yer alan mal ve hizmetler ile aynı ve benzer nitelikte olduğu, Davaya konu … sayılı davalı şahıs markası ile davacı şirketin itirazına dayanak yukarıda listelenen markaları arasında benzerlik olduğu, bu benzerlik neticesinde, 35. sınıfında yer alan “…Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için … Değerli olmayan maden cevherleri … mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” hizmeti açısından karıştırılma ihtimalinin bulunduğu, Davaya konu … sayılı markanın 35. sınıfında yer alan “…Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için … Değerli olmayan maden cevherleri …. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” hizmetinin çıkarılmamasının, maddi hata olarak kabul edilmesi halinde, taraf markaları arasında aynı veya benzer mal ve hizmetin bulunmadığı, bu nedenle de karıştırılma ihtimalinin bulunmadığı, Davacı yan markalarının, SMK’nun 6/5. madde kapsamındaki tanınmış marka korumasından yararlanamayacağı, Davacı yan tarafından, itiraz aşamasında kötü niyet iddiasına dayanak bilgi ve belge sunulmadığı, dava aşamasında sunulan bilgi ve belgelerin takdirinin ise Sayın Mahkemeye ait olduğu …” ifade edilmiştir.
6769 sayılı SMK m.6/1 hükmü kısaca, bir marka başvurusunun daha önce yapılmış başvuru veya tescilli bir marka ile “karıştırılma ihtimali” bulunması ve önceki marka ya da başvuru sahibinin itiraz etmesi koşuluyla başvurunun reddini öngörmektedir. Şu halde, iltibas ya da karıştırma riskinin varlığı için, tescil kapsamındaki mal/hizmetlerin ve aynı zamanda başvuru ve markanın (işaretlerin) karıştırma ihtimali bulunacak derecede aynı yada benzer olması gerekir; karıştırma ihtimalinin değerlendirilmesinde somut olayın tüm özellikleri dikkate alınarak bütüncül bir yaklaşımla değerlendirilmelidir. İlke olarak mal ve hizmet benzerliği ile değerlendirmeye başlanır. Mal ve hizmetlerin benzerliği değerlendirilirken de çekişme konusu mal ve hizmetlerin ortalama tüketici kitlesi, doğal yapısı, kullanım amacı, fiyatı, alım sıklığı, üretim dağıtım ve satış kanalları ile yerleri, rekabet, ikame veya tamamlama ilişkisi olup olmadığı gibi bütün faktörler dikkate alınmalıdır.
İşaretlerin benzerliğine ilişkin değerlendirmede, önceki markanın ayırt edicilik düzeyi, tescil kapsamındaki mal/hizmetler yönünden tanımlayıcılığı ve bu nedenle zayıflığı ya da kullanımla sonradan yüksek ayırt edicilik veya tanınmışlık kazanıp kazanmadığı önemli bir faktördür. İşaretler de parçalara ayrılmadan ve bütüncül olarak değerlendirmeli, ancak markayı oluşturan dominant yada ayırt edici unsurlar akılda tutulmalıdır. Görsel, sescil ve kavramsal benzerlik ya da farkların, markanın genel izleniminde bıraktığı etki esas alınmalıdır.
Somut olayda çekişmeli başvuru standart karekterle yazılmış “…” ibaresinden oluşurken; itiraza dayanak markaların standart karekterle yazılı “… … window door roller shutter systems”, “…”, “… camlama sistemi”, “… cam mekan camlama sistemleri”, “… alüminyum doğrama sistemleri”, “… … pencere-kapı-panjur sistemleri” ibarelerinden oluştuğu görülmektedir.
Davaya konu marka kelime markası olup, “…” ibaresini içermektedir. Davacı yan markaları ise kelime veya kelime + şekil unsurunu birlikte içermekle bu hali ile kelime ve bileşke markalardır. Davaya konu markanın “…” ve “saray” ibarelerinden türetilmiş oluştuğu, bu hali ile ayrı bir anlamının olmadığı, “…” ibaresinin, İngilizce olduğu ve kelime anlamı olarak “kazanma” anlamına geldiği, diğer taraftan TÜRKPATENT YİDK tarafından da kabul edildiği üzere, “window” ibaresinin de kısaltması olduğu ve Türkçe “pencere” anlamına geldiği, Türkçe “saray” ibaresi ile birlikte “…” olarak tescil başvurusuna konu edildiği, davacı yan markalarında ortak olan unsurun ise “…” ibaresi olduğu ve “window” ile “sa” ibarelerinin birleşmesinden türetildiği, bu hali ile bir anlamının olmadığı, somut olay açısından “…” ibaresinin ayırt ediciliği dava konusu edilmediğinden ve TÜRKPATENT tarafından da markalar benzer kabul edilmekle bu yönde bir savunma yapılmadığından ayırt edicilik gücü açısından bir değerlendirme yapılmamıştır.
İşitsel açıdan yapılan karşılaştırmada ise, taraf markalarından yer alan “…”/ “…” ibarelerinin okunuşlarının benzerlik taşıdığı, markalarda yer alan “…” ibaresinin Türkçe “vin” olarak okunması halinde, davaya konu markanın “vin-sa-ray” şeklinde okunacağı, bu hali ile davacı yan markalarını anımsatacağı sonucuna varılmıştır.
Görsel olarak yapılan karşılaştırmada, davaya konu markanın kelime unsurundan oluştuğu, bunun dışında ayırt edici güce sahip başkaca bir öğenin bulunmadığı, beyaz zemin üzerine tek satıra gelecek şekilde, siyah renkte ve çentiksiz standart yazı karakteri ile “…” ibaresini içerdiği, davacı yan markalarında “…” ibarelerinin benzer şekilde kompozisyon edildiği, sarı veya turuncu tonlarda “…” ibaresi ile birlikte ibarenin altında çizginin bulunduğu, 2016/51483 sayılı markanın ise kelime markası olduğu, beyaz zemin üzerine iki ayrı satıra gelecek şekilde “… cam mekan camlama sistemleri” ibaresinden oluştuğu, diğer markalarda ise “… wındow door roller shutter systems”, “camlama sistemleri”, “alüminyum doğrama sistemleri” ibarelerinin yer aldığı, daha küçük şekilde markalarda yer alan söz konusu ibarelerinin esas unsur olarak kabul edilmeyeceği, markaların karşılaştırılmasında bütünsel karşılaştırmanın esas olmakla, taraf markaları arasında görsel, işitsel ve anlamsal açıdan benzerlik bulunduğu kanaatine ulaşılmıştır.
Buna göre dava konusu başvurunun “…” ibaresinden oluştuğu, kapsamında 01, 07, 35.sınıftaki “1 Sanayide, bilim sahasında, fotoğrafçılıkta, tarım, bahçecilik ve ormancılıkta kullanılan kimyasallar. Gübreler ve topraklar. İşlenmemiş suni reçineler ve işlenmemiş plastikler. Yangın söndürücü maddeler. Kırtasiye, tıbbi ve ev içi kullanım amaçlı olanlar hariç yapıştırıcılar. 7 Ahşap, metal, cam ve plastik malzemelerin ve madenlerin işlenmesi, bunlara şekil verilmesi için makineler, takım tezgahları ve bu amaçla kullanılan endüstriyel robotlar, üç boyutlu yazıcılar. İş makineleri: dozerler, kepçeler, ekskavatörler, yol yapım ve kaplama makinaları, sondaj makinaları, kaya delme makinaları, süpürme makinaları ve aynı işleve sahip robotik mekanizmalar. Kaldırma, taşıma ve iletme makineleri: asansörler, yürüyen merdivenler, vinçler, aynı işleve sahip robotik mekanizmalar. Tarım, hayvancılık, ziraat sektörlerinde ve tahıl/meyve/sebze/gıda işlenmesinde kullanılan makineler ve robotik mekanizmalar, içecek yapım ve işleme makineleri. Kara taşıtları için olanlar hariç motorlar, elektrikli motorlar, bunların parçaları ve tertibatları: hidrolik, pnömatik kontroller, kara taşıtları için olanlar hariç frenler, balatalar, krank milleri, dişliler, silindirler, pistonlar, türbinler, filtreler; kara taşıtlarında kullanılan ve bu sınıfta yer alan parçalar: taşıtlar için yağ, yakıt ve hava filtreleri, egzozlar, egzoz manifoldları, silindirler, silindir başları, pistonlar, karbüratörler, yakıt dönüşüm cihazları, enjektörler, yakıt tasarruf cihazları, pompalar, valfler, marşlar, dinamolar, bujiler Rulmanlar, bilyalı veya masuralı yataklar. Lastik sökme ve takma makineleri. Alternatörler, jeneratörler, elektrik jeneratörleri, güneş enerjisi ile çalışan jeneratörler. Boya makineleri, otomatik boya püskürtme tabancaları, elektrikli, hidrolik ve pnömatik zımbalama makineleri ve tabancaları, elektrikli yapıştırıcı tabancalar, basınçlı hava veya sıvı püskürtücü makineler için tabancalar, elektrikli el matkapları, motorlu el testereleri, dekupaj makineleri, spiral makineler, basınçlı hava üreticiler, kompresörler, araç yıkama makineleri ve yukarıda sayılan makine ve araçlarla aynı işleve sahip robotlar. Elektrikli ve gazlı kaynak makineleri, elektrikli ark kaynak cihazları, elektrikli lehim cihazları, elektrikli ark kesme cihazları, elektrikli kaynak makine elektrotları ve bunlarla aynı işleve sahip robotlar. Matbaa makineleri. Ambalajlama makineleri, doldurma-tapalama ve kapatma makineleri, etiketleme makineleri, tasnifleme makineleri ve yukarıda sayılan makinelerle aynı işleve sahip robotlar ve robotik mekanizmalar (elektrikli plastik kapama/mühürleme cihazları *paketleme+ dahil). Tekstil makineleri, dikiş makineleri ve bunlarla aynı işleve sahip endüstriyel robotlar. Makine veya motor parçası olmayan pompalar (akaryakıt dolum ve dağıtım pompaları ve bunların tabancaları dahil). Doğrama, öğütme, ezme, çırpma ve ufalama için mutfakta kullanılan elektrikli aletler; yıkama makineleri (çamaşır/bulaşık yıkama makineleri, ısıtmalı olmayan santrifüjlü çamaşır kurutma makineleri dahil); zemin, halı veya döşeme temizleme amaçlı elektrikli makineler, elektrikli süpürgeler ve bunların parçaları. Otomatik satış makineleri. Galvanizle kaplama ve elektroliz (akımla kaplama) makineleri. Elektrikli açma kapama mekanizmaları. Makine ve motorlar için silindir contaları. 35 Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Sanayide, bilim sahasında, fotoğrafçılıkta, tarım, bahçecilik ve ormancılıkta kullanılan kimyasallar. Gübreler ve topraklar. İşlenmemiş suni reçineler ve işlenmemiş plastikler. Yangın söndürücü maddeler. Kırtasiye, tıbbi ve ev içi kullanım amaçlı olanlar hariç yapıştırıcılar. Değerli olmayan maden cevherleri. Ahşap, metal, cam ve plastik malzemelerin ve madenlerin işlenmesi, bunlara şekil verilmesi için makineler, takım tezgahları ve bu amaçla kullanılan endüstriyel robotlar, üç boyutlu yazıcılar. İş makineleri: dozerler, kepçeler, ekskavatörler, yol yapım ve kaplama makinaları, sondaj makinaları, kaya delme makinaları, süpürme makinaları ve aynı işleve sahip robotik mekanizmalar. Kaldırma, taşıma ve iletme makineleri: asansörler, yürüyen merdivenler, vinçler, aynı işleve sahip robotik mekanizmalar. Tarım, hayvancılık, ziraat sektörlerinde ve tahıl/meyve/sebze/gıda işlenmesinde kullanılan makineler ve robotik mekanizmalar, içecek yapım ve işleme makineleri. Kara taşıtları için olanlar hariç motorlar, elektrikli motorlar, bunların parçaları ve tertibatları: hidrolik, pnömatik kontroller, kara taşıtları için olanlar hariç frenler, balatalar, krank milleri, dişliler, silindirler, pistonlar, türbinler, filtreler; kara taşıtlarında kullanılan ve bu sınıfta yer alan parçalar: taşıtlar için yağ, yakıt ve hava filtreleri, egzozlar, egzoz manifoldları, silindirler, silindir başları, pistonlar, karbüratörler, yakıt dönüşüm cihazları, enjektörler, yakıt t asarruf cihazları, pompalar, valfler, marşlar, dinamolar, bujiler Rulmanlar, bilyalı veya masuralı yataklar. Lastik sökme ve takma makineleri. Alternatörler, jeneratörler, elektrik jeneratörleri, güneş enerjisi ile çalışan jeneratörler. Boya makineleri, otomatik boya püskürtme tabancaları, elektrikli, hidrolik ve pnömatik zımbalama makineleri ve tabancaları, elektrikli yapıştırıcı tabancalar, basınçlı hava veya sıvı püskürtücü makineler için tabancalar, elektrikli el matkapları, motorlu el testereleri, dekupaj makineleri, spiral makineler, basınçlı hava üreticiler, kompresörler, araç yıkama makineleri ve yukarıda sayılan makine ve araçlarla aynı işleve sahip robotlar. Elektrikli ve gazlı kaynak makineleri, elektrikli ark kaynak cihazları, elektrikli lehim cihazları, elektrikli ark kesme cihazları, elektrikli kaynak makine elektrotları ve bunlarla aynı işleve sahip robotlar. Matbaa makineleri. Ambalajlama makineleri, doldurma-tapalama ve kapatma makineleri, etiketleme makineleri, tasnifleme makineleri ve yukarıda sayılan makinelerle aynı işleve sahip robotlar ve robotik mekanizmalar (elektrikli plastik kapama/mühürleme cihazları *paketleme+ dahil). Tekstil makineleri, dikiş makineleri ve bunlarla aynı işleve sahip endüstriyel robotlar. Makine veya motor parçası olmayan pompalar (akaryakıt dolum ve dağıtım pompaları ve bunların tabancaları dahil). Doğrama, öğütme, ezme, çırpma ve ufalama için mutfakta kullanılan elektrikli aletler; yıkama makineleri (çamaşır/bulaşık yıkama makineleri, ısıtmalı olmayan santrifüjlü çamaşır kurutma makineleri dahil); zemin, halı veya döşeme temizleme amaçlı elektrikli makineler, elektrikli süpürgeler ve bunların parçaları. Otomatik satış makineleri. Galvanizle kaplama ve elektroliz (akımla kaplama) makineleri. Elektrikli açma kapama mekanizmaları. Makine ve motorlar için silindir contaları. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” hizmetlerinin bulunduğu, itiraza dayanak markaların ise 2017/70863, 2015/71193, 2016/83295, 2016/51483, 2015/07402, 2004/23316 sayılı “… … ….” ibarelerinden meydana geldiği ve koruma kapsamlarında 06, 17, 19, 35.sınıflardaki mal ve hizmetlerin yer aldığı gözlenmektedir.
Taraf markaları arasında iltibas nedeniyle zaten YİDK kararında 6, 17, 19. sınf mal hizmetlerin tamamı 35. Sınıf hizmetlerin ise bir kısmı dava konusu marka başvurusundan çıkarılmıştır. Her ne kadar dava konusu marka kapsamında gözüküyor ise de TÜRKPATENT YİDK kararında 35. Sınıf “…Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için … Değerli olmayan maden cevherleri … mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” hizmetleri açısından da benzerlik tespit edilerek bu hizmetinde çıkarılmasına karar verilmiştir. Bu nedenle TÜRKPATENT YİDK kararında yanlışlık yoktur.
Buna göre, açıklanan kriterler çerçevesinde yapılan değerlendirmede,TÜRKPATENT YİDK kararında benzelik tespit edilerek itiraz üzerine çıkartılan mal ve hizmetler haricinde, davaya konu markada kalan mal ve hizmetlerin, davacı yan markaları karşısında (yukarıda izah edilen istisna dışında) benzerlik taşımadığı, ortalama tüketicinin dikkat düzeyi dikkate alınmak sureti ile kabul edilmiştir. Dava konusu edilen markada iltibas ihtimali varlığının şartlarından olan malların/ hizmetlerin aynılığı/benzerliği kriterinin, somut uyuşmazlık açısından sağlanmamış olduğu tespit ve kabul edilmiştir
Tanınmışlık Hususunda Yapılan Değerlendirme
Tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın, toplumda ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarına zarar verebileceği veya tescil için başvurusu yapılmış markanın ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabileceği durumda, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu daha önce yapılmış bir marka sahibinin itirazı üzerine, farklı mal veya hizmetlerde kullanılacak olsa bile, sonraki markanın tescil başvurusu reddedilir denilmektedir. Bu anlamda tanınmışlık için; yukarıda sayılan koşullara ek olarak ulusal tescil şartı, niteliksel tanınmışlık ve markanın ününden haksız yararlanma olguları da aranır.
Somut olayda, davaya konu markanın tescil işlemlerine devam edilmemiş, bu nedenle de marka başvurusu geçersiz halde dönüşmüştür. Davaya konu marka işlem dosyası incelendiğinde, davacı yanın itirazları ile birlikte, davacı şirket markalarının tanınmışlık düzeyine ulaştığını gösterir nitelikte, piyasa araştırması, satış rakamları/faturaları, reklam faaliyetleri ve medya görsellerine rastlanılmamış, davacı yan tarafından söz konu bilgi ve belgeler dava aşamasında delil olarak dosyaya sunulmuştur. Davcının markası ile yurt içi ve yurt dışında faaliyet göstermiş olduğu, ulusal düzeyde faaliyet gösteren basın organları aracılığı ile düzenli reklam faaliyetlerine devam ettiği, çeşitli dergi ve internet haber sitelerinde hakkında haberlerin bulunduğu, yüksek düzeyde bayi ağı ile Türkiye çapında faaliyet gösterdiği, marka bilinirliği için yurtdışı tescil işlemlerini de yürüttüğü, bu hali ile davacı markasının teşebbüse sıkı sıkıya bağlı, garanti, kalite vb. çağrışım uyandıracak seviyeye ulaştığı, coğrafi sınır, kültür, yaş farkı gözetmeksizin aynı çevredeki insanlar tarafından belli bir düzeyde bilinir halde geldiği, bu hali ile pencere sistemleri sektörü içerisinde tanınmış olduğunun kabul edilmesi gerektiği kabul edilmiştir. Davalı şahsın markasında yer alan ve başvurudan çıkartılmayan mal ve hizmetler ile tanınmış markanın ilgili sektörü arasında bir bağlantılı olmadığı, bu nedenle haksız yararlanma ihtimalinin doğmadığı, davacı marka sahibinin dava konusu markanın tescilinden zarar görme, itibarında zarar meydana gelme ihtimalinin gerçekleşmediği, davalı yanın tescil talebi ile davacı şirket markalarına yanaşacağı yönünde bir kanaat oluşmadığı değerlendirilmiş, davacı yanın 6769 sayılı SMK m.6/(5) kapsamındaki korumadan yararlanamayacağı kabul edilmiştir.
Kötü Niyet Hususunda Yapılan Değerlendirme
Somut olayda, davalı şahıs tarafından yapılan marka başvurusunun kötü niyetli olduğuna ilişkin somut veriler dosya kapsamında bulunmamakla ve markanın kullanılış amacı ve fonksiyonlarına aykırı bir şekilde, davacı veya iyiniyetli üçüncü kişileri baskı altında tutma, onlara şantaj yapma veya engelleme amacına ilişkin herhangi bir olgu ve olay söz konusu olmadığından, davalı şahsın kötü niyetli olmadığı kanaatine varılmıştır.
Tüm bu gerekçelerle TÜRK PATENT YİDK’nun … sayılı kararının iptal talebine ilişkin yapılan değerlendirme nedicesinde; TÜRKPATENT YİDK kararında, davaya konu … sayılı markanın benzer kabul edilen 35. sınıfında yer alan “…Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için … Değerli olmayan maden cevherleri … mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” mal ve hizmetlerin çıkarılmasına karar verilmiş olduğundan YİDK kararının iptali talebinin reddine karar verilmiştir.
Dava konusu … sayılı markanın hükümsüzlüğü istemine ilişkin dava yönünden yapılan değerlendirmede; Dava konusu … sayılı marka henüz tescil edilmemiş olduğundan hükümsüzlük talebi ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Taraflarca sunulan belgeler ile tüm deliller incelenmiş, alınan rapor ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiş olup yukarıda açıklanan gerekçelerle, Türkpatent YİDK nın … sayılı kararının İptal talebine ilişkin davanın reddine, dava konusu … sayılı marka henüz tescil edilmemiş olduğundan hükümsüzlük talebi ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Türkpatent YİDK nın … sayılı kararının İptal talebine ilişkin davanın REDDİNE,
2-Dava konusu … sayılı marka henüz tescil edilmemiş olduğundan hükümsüzlük talebi ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına,
3-Alınması gereken 80,70 TL harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
4-Davalı TÜRKPATENT kendisini vekille temsil ettirdiği için AAÜT uyarınca 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
5-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
6-Tarafların yatırdıkları gider avanslarından kalan tutarın HMK 333/1 uyarınca karar kesinleştiğinde iade işlemi yapılmak üzere tebliğden itibaren 15 gün içinde, banka hesap numarası bildirildiğinde hesaba aktarılmasına, aksi halde PTT aracılığı ile adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Dair verilen karar, davacı vekili ile davalı kurumun yüzüne karşı diğer davalının yokluğunda 6100 sayılı HMK’nun 341. ile 345. Maddelerine göre tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun Yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 27/10/2022
Katip …
¸

Hakim …
¸

¸Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu gereğince
DYS üzerinden E-İmza ile imzalanmış olup,
Ayrıca fiziki olarak imzalanmayacaktır.