Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/351 E. 2023/43 K. 02.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/351 Esas – 2023/43
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR VERMEYE YETKİLİ
T.C.

3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/351
KARAR NO : 2023/43

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALILAR : 1- …
Av. …
: 2- …
Av. …
Av. …

DAVA : Marka (Marka ile İlgili Kurum Kararlarının İptali, Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/08/2022
KARAR TARİHİ : 02/02/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 02/02/2023
DAVA:
Davacı vekili 31/08/2022 harç tarihli dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkili şirketin … sayılı ve “…” ibareli tanınmış markalarının sahibi olduğunu, davalının bu markalar ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki “…” ibaresini marka olarak tescil ettirmek üzere davalı …’e başvuruda bulunduğunu, … kod numarasını alan başvurunun, … Bülteninde ilanı üzerine müvekkili tarafından … Başkanlığına itirazda bulunulduğunu, itirazın reddedildiğini, bu kararın yeniden incelenmesi talebinin nihai olarak … tarafından reddedildiğini, oysa davacı şirketin 1960 yılından bu yana faaliyet gösterdiğini ve alanında …’nin en büyük firmalarından olduğunu; davacı şirketin … markasını uzun yıllardır kullanmakta olduğunu; davalı şirket tarafından yapılan marka başvurusunun davacının markası ile karıştırılacak derecede benzer olduğunu; davalı tarafça … sayısı ile yapılan marka başvurusuna davacı tarafça yapılan itirazın diğer davalı kurum nezdinde reddine karar verildiğini belirterek, … …’nun … sayılı kararın iptali ile dava konusu … başvuru numaralı “…” ibareli markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu markalar olan diğer davalı şirkete ait başvuru markası ile davacı şirkete ait olan itiraza gerekçe olarak gösterilen markanın benzer olmadığını; dava konusu markaların ihtiva ettikleri genel görünüm ve muhtemel tüketici kitlesi üzerinde bırakacağı etki ve izlenim itibariyle karıştırılacak derecede benzer markalar olmayıp markalar arasında görsel, işitsel veya anlamsal düzeyde ilişkilendirme ihtimali de dahil olmak üzere karıştırılma olasılığı bulunmadığını beyan ederek, davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin 1978 yılında müşteri memnuniyetini hedefleyen ve yüksek kalitede şekerlemeler üreten bir firma olarak kurulduğunu; taraf markalarının benzer olmadığını; markaların farklı olduğunu; salt ortak unsurlar üzerinden benzerlik değerlendirilmesi yapmanın doğru olmadığını; markaların benzerlik incelemesinin bir bütün olarak yapılması gerektiğini; taraf markaları arasında iltibas tehlikesinin oluşmadığını; davalı şirketin … markası üzerinde müktesep hakkı bulunduğunu; davalının … başvuru numarası ile “…” ibareli markasının bulunduğunu beyan ederek davanın reddini istemiştir.
GEREKÇE:
Uyuşmazlıgın Tespiti ve Uygulanacak Hükümler,Delillerin Tartışılması ve Kabul
Davanın davalı başvurusu olan … sayılı marka başvurusu ile ilgili olarak … tarafından alınan … sayılı kararın iptali ve hükümsüzlük istemlerine ilişkindir. İptali istenen … kararının davacıya 18/08/2022 tarihinde tebliğ edildiği, 31/08/2022 tarihinde açılan davanın, 5000 sayılı kanunun 15/c maddesinde belirlenen iki aylık hak düşürücü süre içerisinde olduğu anlaşılmış ve işin esasına geçilmiştir.
Mahkememize uzman bilirkişi heyetinden alınan 19/12/2022 havale tarihli raporda konu ayrıntılı irdelenmiş olup özetle; “…Davacının … sayılı markası ile davalının dava konusu … sayılı marka başvurusunun benzer olmadığı; Davalının dava konusu marka başvurusunda yer alan ….sınıf “Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler çikolata esaslı içecekler. Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler.” emtialar yönünden mal benzerliğinin gerçekleştiği; Markalar benzer bulunmadığından somut olayda iltibas tehlikesinin oluşmadığı…” ifade edilmiştir.
… sayılı SMK m.6/1 hükmü kısaca, bir marka başvurusunun daha önce yapılmış başvuru veya tescilli bir marka ile “karıştırılma ihtimali” bulunması ve önceki marka ya da başvuru sahibinin itiraz etmesi koşuluyla başvurunun reddini öngörmektedir. Şu halde, iltibas ya da karıştırma riskinin varlığı için, tescil kapsamındaki mal/hizmetlerin ve aynı zamanda başvuru ve markanın (işaretlerin) karıştırma ihtimali bulunacak derecede aynı yada benzer olması gerekir; karıştırma ihtimalinin değerlendirilmesinde somut olayın tüm özellikleri dikkate alınarak bütüncül bir yaklaşımla değerlendirilmelidir. İlke olarak mal ve hizmet benzerliği ile değerlendirmeye başlanır. Mal ve hizmetlerin benzerliği değerlendirilirken de çekişme konusu mal ve hizmetlerin ortalama tüketici kitlesi, doğal yapısı, kullanım amacı, fiyatı, alım sıklığı, üretim dağıtım ve satış kanalları ile yerleri, rekabet, ikame veya tamamlama ilişkisi olup olmadığı gibi bütün faktörler dikkate alınmalıdır.
Buna göre dava konusu başvurunun … başvuru numaralı “…” ibaresinden oluştuğu, kapsamında … .sınıftaki “30 Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler. Makarnalar, mantılar, erişteler. Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar: Ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek, yaş pasta, baklava, kadayıf, şerbetli tatlılar, puding, muhallebi, kazandibi, sütlaç, keşkül. Bal, arı sütü, propolis. Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler, vanilya, baharatlar, domates sosları dahil olmak üzere soslar. Mayalar, kabartma tozları. Her türlü un, irmikler, nişastalar. Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri. Çaylar, buzlu çaylar. Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler. Sakızlar. Dondurmalar, yenilebilir buzlar. Tuz. Hububattan (tahıl) imal edilmiş çerezler, patlamış mısır, yulaf ezmeleri, mısır cipsleri, kahvaltılık hububat ürünleri, işlemden geçirilmiş buğday, arpa, yulaf, çavdar, pirinç. Pekmez ” mal ve hizmetlerin bulunduğu, itiraza dayanak markaların ise … sayılı ve “…” ibarelerinden meydana geldiği ve koruma kapsamında ….sınıftaki bir kısım mal ve hizmetlerin yer aldığı, gözlenmektedir.
Buna göre, açıklanan kriterler çerçevesinde yapılan değerlendirmede, somut olayda davalının dava konusu marka başvurusunda yer alan 30.sınıf “Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler çikolata esaslı içecekler. Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler.” davacının önceki tarihli markasının kapsamında aynı/benzer/ilişkili olacak şekilde yer almaktadır. Hal böyle iken davalının marka başvurusunda yer alan anılan mallar yönünden emtia benzerliğinin oluştuğu sonucuna varılmıştır.
İşaretlerin benzerliğine gelince, bu değerlendirmede, önceki markanın ayırt edicilik düzeyi, tescil kapsamındaki mal/hizmetler yönünden tanımlayıcılığı ve bu nedenle zayıflığı ya da kullanımla sonradan yüksek ayırt edicilik veya tanınmışlık kazanıp kazanmadığı önemli bir faktördür. İşaretler de parçalara ayrılmadan ve bütüncül olarak değerlendirmeli, ancak markayı oluşturan dominant yada ayırt edici unsurlar akılda tutulmalıdır. Görsel, sescil ve kavramsal benzerlik ya da farkların, markanın genel izleniminde bıraktığı etki esas alınmalıdır.
Somut olayda çekişmeli başvuru standart karekterle yazılmış “…” ibaresinden oluşurken; itiraza dayanak ve dava dilekçesinde bahsi geçen markaların standart karekterle yazılı “…” ibarelerinden oluştuğu görülmektedir.
Davalının dava konusu marka başvurusu … ibaresinden oluşmaktadır. Söz konusu ibare markada büyük harflerle ve standart yazım karakteri kullanılarak siyah renk ile kaleme alınmıştır. Marka kelime markası olup markada şekil unsuru kullanılmamıştır. Markada yer alan … ibaresi fantezi bir kelime olup anlamsal bir karşılığı bulunmamaktadır. Davalının dava konusu marka başvurusunun esaslı unsurunun … ibaresi olduğu kanaatine varılmıştır.
Davacının itirazına mesnet markası incelendiğinden ise markanın … ibaresinden oluştuğu; bu ibarenin harfler küçük olacak şekilde kaleme alınmak sureti ile yazılı bulunduğu; markanın yazımında standart yazım karakteri ve siyah renk kullanıldığı görülmüştür. Davacının markası kelime markası olup markada şekil unsuru kullanılmamıştır. Markada yer alan … ibaresi fantezi bir kelime olup anlamsal bir karşılığı bulunmamaktadır. Davacının dava konusu marka başvurusunun esaslı unsurunun … ibaresi olduğu kanaatine varılmıştır.
Davalı adına tescilli … sayılı markanın 19.09.2016 tarihinde tescil edildiği, dava konusu marka başvurusunun ise 29.04.2021 tarihinde yapıldığı, ilk markanın tescil tarihinden itibaren dava konusu marka başvuru tarihine kadar 5 yıllık sürenin geçmediği, dolayısıyla davalı adına kazanılmış hak oluşmadığı kanaatine varılmıştır.
Taraf markaları görsel olarak karşılaştırıldığında, markaların şekilsel unsurları bulunmadığından markaları bu yönü ile değerlendirmenin mümkün olmadığı, bu nedenle de markalar arasında görsel benzerliğin bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
Markalar işitsel olarak değerlendirildiğinde tarafların markaları farklı ses ifade eden harfle başlamaktadır (…). Söz konusu sesler birbirine benzemediği gibi her ne kadar taraf markalarında kalan harfler … aynı olsa da başlangıç sesleri bakımından markalar tamamen farklılaştırmış durumdadır. Öyle ki markalardan biri … diğeri ise … olarak tamamen farklı kaynaklardan gelen, farklı işletmelere ait markalar olduğu izlenimini rahatlıkla uyandırmaktadır. Böylelikle marka fonksiyonu gerçekleşmekte ve markalar ortalama tüketici tarafından rahatlıkla ayırt edilebilecek durumdadır. Kaldı ki soldan sağa okuma ilkesi çerçevesinde markaların ilk seslerinin farklı olması ortalama tüketici zihninde markaların tamamen farklı kelimeler olarak algılanması sonucunu doğurmaktadır. Hal böyle iken markaların işitsel olarak benzer olmadığı kanaatine varılmıştır.
Anlamsal olarak yapılan karşılaştırmada ise öncelikle taraf markaları anlamsal olarak benzer olmadığı görülmektedir. Zira taraf markaları fantezi kelimelerden oluşmakta olup markaların anlamsal bir karşılığı bulunmamaktadır. Dolayısı ile markalar anlamsal olarak benzer olmadığı kanaatine varılmıştır.
İltibasın varlığının tespitinde doktrin ve yargı kararlarında esas olarak şu ilkeler ortaya konmaktadır: Görsel, biçimsel, anlamsal, işitsel benzerlikler, Çağrıştırma, Bir bütün olarak uyandırdığı toplu kanaat, Malın veya hizmetin hitap ettiği alıcı grubunun toplumsal düzeyi ve durumu, Markayı taşıyan malın değeri ve alıcının bu malı almaya ayırdığı zaman, Markanın esas unsurları ve tamamlayıcı unsurları. İltibas tehlikesi markaların benzer olmasının yanı sıra karşılaştırmaya konu mal ve hizmetlerin de ayniyet ya da benzerliğini gerekli kılmaktadır. Zira iltibas tehlikesi madde metninde belirtilen hususların kümülatif bir şekilde gerçekleşmesi koşuluna bağlıdır.
Somut olayda markalar benzer bulunmamış ancak davalının dava konusu marka başvurusunda yer alan … .sınıf “Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler çikolata esaslı içecekler. Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler.” emtialar yönünden mal benzerliğinin gerçekleştiği kanaati belirtilmiştir. Markaların benzer olmaması, iltibas tehlikesini ortadan kaldırmaktadır. Zira söz konusu markaların kapsamında yer alan … .sınıf mallara yönelen tüketici ortalama tüketici olmakla birlikte markalar arasındaki farklılığı algılayabilecek durumdadır. Zira markalarda yer alan ilk sesler markaları tamamen farklılaştırmıştır. Kaldı ki soldan sağa okuma ilkesi gereğince de ortalama tüketicinin zihninde öncelikle ilk sesler yer bulmaktadır. Netice itibariyle somut olayda iltibas tehlikesinin oluşmadığı kanaatine varılmıştır.
Hükümsüzlük talebi açısından; taraf markalarının benzer olmaması ve … sayılı SMK’nın 6/1 bendi anlamında iltibas tehlikesinin mevcut olmaması nedeniyle hükümsüzlük şartlarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır.
Taraflarca sunulan belgeler ile tüm deliller incelenmiş, alınan rapor ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiş olup yukarıda açıklanan gerekçelerle, davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL harcın düşümü ile 99,20 TL bakiye harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiği için AAÜT uyarınca 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
5-Tarafların yatırdıkları gider avanslarından kalan tutarın HMK 333/1 uyarınca karar kesinleştiğinde iade işlemi yapılmak üzere tebliğden itibaren 15 gün içinde, banka hesap numarası bildirildiğinde hesaba aktarılmasına, aksi halde … aracılığı ile adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Dair verilen karar, taraf vekillerinin yüzüne karşı 6100 sayılı HMK’nun 341. ile 345. Maddelerine göre tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde … Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun Yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/02/2023

Katip ….
¸

Hakim …
¸

¸Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu gereğince
DYS üzerinden E-İmza ile imzalanmış olup,
Ayrıca fiziki olarak imzalanmayacaktır.