Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/255 E. 2023/69 K. 16.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/255 Esas – 2023/69
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR VERMEYE YETKİLİ
T.C.

3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/255
KARAR NO : 2023/69

HAKİM :…
KATİP : …
ASIL DAVA
DAVACI : 1- …
VEKİLİ : Av. …
DAVALILAR : 1- …
Av. …
Av. ….
: 2- …
Av. …
DAVA : Endüstriyel Tasarım (Endüstriyel Tasarımla İlgili Kurum Kararlarının İptali)
DAVA TARİHİ : 24/10/2014
KARAR TARİHİ : 16/02/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/02/2023

BİRLEŞEN DAVA
DAVACI : 1- …
VEKİLİ : Av….
DAVALILAR : 1- …
2- …
DAVA : Endüstriyel Tasarım (Endüstriyel Tasarımla İlgili Kurum Kararlarının İptali)
DAVA TARİHİ : 20/09/202KARAR TARİHİ : 22/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/09/2022
ASIL VE BİRLEŞEN DAVA:
Davacı vekilli 02/04/2020 harç tarihli dava dilekçesi ve beyanlarında özetle; müvekkilinin davalı şirketin … nolu tasarımlarının tescil başvurusuna karşı 30/04/2014 tarihinde … sayılı tasarımlar ile “…” esas unsurlu markaları gerekçe itirazda bulunulduğu, itirazın … … … sayılı kararı ile reddedildiğini, oysa dava konusu tasarım başvurusunun müvekkile ait tescilli ve tanınmış … markasını ayırt edici bir şekilde içermesi nedeni ile dava konusu başvurunun hükümsüz kılınması gerektiğini, davalı tescilinde … ibaresinin bulunmasının tüketici nezdinde sunulan bu tasarımların müvekkil markası ile bağlantılı olarak algılanacağı, dava konusu tasarım ile müvekkil tasarımlarının aralarındaki benzerlik nedeni ile yenilik ve ayırt edicilik özelliklerinden yoksun olduğunu, … markasının tanınmış bir marka olması sebebi ile özel bir koruma altında olduğunu, bu konuda pek çok emsal karar bulunduğunu, davaya konu başvurunun müvekkil markasından haksız bir şekilde yararlanmasına sebep olduğunu ve kötü niyetin açık bir göstergesi olduğunu belirterek, … ve Marka Kurumu …’nın … sayılı kararının iptali ile davalı tarafa ait … sıra numaralı tasarımların tescilinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Asıl ve birleşen davada davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Tasarımcının tasarımın temelini kendisinin oluşturmasını gerektirmekte olduğunu; bu bağlamda, koruma talep edilen tasarımın o üründe bir zenginleşme ya da yenilik sağlaması zorunlu bulunduğunu, …’ın çok sayıda kararına konu olduğu üzere … … kendisine sunulan belgelerle sınırlı inceleme yapma yetkisine sahip bir birim olduğunu, davaya konu tasarım tescil dosyasından da anlaşılacağı üzere davacının itiraz dilekçesi ekinde sunduğu belgeler tüm ayrıntılarıyla incelenmiş ve sunulan belgelere göre karar verildiğini, yapılan inceleme ve değerlendirmede, … sıra numaralı tasarım tesciline itiraz ekinde kayıtlı bir kısım tasarım ve marka tescillerine dayanılarak yapılan itirazda, kıyaslanan tasarımlar ve markalar genel izlenim bakımından farklı görülerek, itirazın reddi yönünde karar tesis edildiğini, davacı vekili dava dilekçesinde her ne kadar kötü niyet iddiasında bulunmuş ise de, … kararının verildiği tarihte bu iddialar da ispat edemediğini, …’ ya sunulan belgelere istinaden itiraz sahibinin iddiasını ispat edemediğini, tüm hüküm ve açıklamalara göre, … … isabetli olarak, … Sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ nin 5, 6 ve 7 inci maddeleri uyarınca dava konusu tasarım ile yapılan itirazda mesnet olarak gösterilen tasarımların ve markaların bıraktığı genel izlenimlerin farklı olduğunu, itiraz başvurusu ile ilgili alınan kararlar ve yapılan işlemler usule ve yasaya uygun olduğunu beyan ederek davanın reddini istemiştir.
Asıl davada davalı şahıs vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkiline ait tasarıma ait görseller ile davalının … ibaresini içeren tasarımlarını ve yine … ibaresinin yer aldığı markalarını listeleyerek, müvekkilinin tescil başvurusunda bulunduğu tasarımın … sayılı KHK’nın tescil şartı olarak aradığı “yenilik ve ayırt edicilik” kriterine sahip olduğunu, davacının tescilli ambalaj tasarımları ile müvekkilinin tasarım ambalajının birbirinden farklı olduğunu ve davacının tescilli tasarımlarının müvekkilinin tasarımının yenilik ve ayırt ediciliğini ortadan kaldırmadığını, davacının … ibaresi üzerinde münhasıran hak iddia ettiğini, ancak müvekkilinin bu ibareyi emtianın niteliği ile irtibatlı olarak diğer birçok firma gibi tasarımda yer verdiğini, ne ambalajın üzerinde yer alan esas markasında ne de tasarımında davacının tasarım ve markaları ile iltibasa sebep olacak bir benzerlik yaratma gücü olmadığını, tarafların ana markalarının “…” ve “…” olup aralarında bir benzerlik bulunmadığını beyan ederek davanın reddini istemiştir.
Birleşen davada davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin …. başvuru nolu 28.04.2022 tarihli “…” ibareli tanınmış marka başvurusunun … tarafından reddedildiğini, güncel … kararlarında davacı markalarında yer alan … ibaresinin ayırt edici gücünün zayıf olduğu, zayıf marka konumunda olduğunu, … ibaresinin birçok firma tarafından fiilen yaygın olarak kullanıldığının belirtildiği, müvekkil tasarımında … ibaresinin ürünün diyet ürünü olduğuna işaret eden tasviri bir unsur olduğunu, asli unsurun… olduğunu, … ibaresinin ürünün cinsi veya başlıca karakteristik özellikleri hakkında bilgi verdiğini davacı markasına zarar vermesinin mümkün olmadığını asli unsur olan …ve… arasında benzerlik bulunmadığını beyan ederek davanın reddini istemiştir.
… … DAİRESİ BAŞKANLIĞI KARARI:
Mahkememizin 30/12/2016 tarih ve … sayılı davanın reddine dair verilen kararı, … … Dairesinin 26/05/2022 tarih ve … sayılı ilamıyla ve özetle
“…Dava, … tasarım kararı iptali, hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
İnceleme, …sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamında bulunan bilgi ve belgeler incelendiğinde, davalı … tarafından yapılan tasarım başvurusuna davacı tarafın itirazının reddi üzerine iş bu davanın açıldığı, davada … kararının iptali talep edildiği ve sonuç itibariyle itirazın reddinin yanlış olduğu ileri sürüldüğüne göre, bu … kararının tarafı bulunan tasarım başvuru sahibinin bu davada hakları etkilenecektir. Her ne kadar somut uyuşmazlık bu kapsamda ele alınıp incelenmiş ise de, başta davalı … adına kayıtlı bulunan dava konusu tasarım başvurusunun … ve Marka Kurumunun kayıtlarına göre … Gıda Sanayi ve Ticaret AŞ adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
Bu durumda da … ve Marka Kurumu ile tasarım başvurusu adına kayıtlı bulunan arasında mecburi dava arkadaşlığı bulunduğundan, dava konusu tasarımın sahipliğine ilişkin hususların araştırılması, dava dışı Şirketin hak sahipliğinin bulunduğunun anlaşılması halinde anılan Şirketin de iş bu davada davalı safında yer alması, sunması halinde delillerinin toplanması ve bundan sonra tüm delillerin değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekmektedir.
Bu nedenle, mahkemece dava konusu tasarımın hak sahibinin değiştiğinin tespit edilmesi halinde, davacı tarafa, … kararının iptaline ilişkin iş bu davada, zorunlu dava arkadaşı olarak bulunması gereken dava konusu tasarımın hak sahibine karşı, iş bu dava ile birleştirilmek üzere başka bir dava açılması ve sonrasında da bu dava ile birleştirilmesi yönünde kesin süre verilmesi, sonrasında da hasıl olacak duruma göre, dosyanın esası incelenerek bir karar verilmesi gerekmekte iken, mahkemece, yukarıda açıklanan hususlar gözden kaçırılarak, usulünce taraf teşkili sağlanmadan, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, davacı vekilinin istinaf itirazlarının kabulü ile HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
İstinaf kararının neden ve şekline göre, davacı vekilinin diğer istinaf itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir…”gerekçesi ile kaldırılmış; usul ve yasaya uygun görülen özetlenen kaldırma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuştur.
… s.KHK’nın 3/a bendine göre; tasarım, bir ürünün tümü veya bir parçası veya üzerindeki süslemenin, çizgi, şekil, biçim, renk, doku, malzeme veya esneklik gibi insan duyuları ile algılanan çeşitli unsur veya özelliklerinin oluşturduğu bütündür. Ürün ise; “Bilgisayar programları ve yarı iletkenlerin topografyaları hariç olmak üzere, endüstriyel yolla veya elle üretilen herhangi bir nesnenin yanı sıra bileşik bir sistem veya bunu oluşturan parçalar, setler, takımlar, ambalajlar gibi nesneler, birden çok nesnenin veya sunuşun bir arada algılanabilen bileşimleri, grafik semboller ve tipografik karakterler” olarak tanımlanmaktadır. Bir başka deyişle basit ürünler, bileşik ürünler, basit ürün parçaları, bileşik ürün parçaları ve ilgili Kararnamede kabul edilen diğer ürünlerin görünümleri tasarım korumasından faydalanabilir. Bu tanımlar kapsamında tasarım olmak ve başvuruya ilişkin şekli şartları karşılamak kaydı ile yapılan tasarım tescil başvuruları, … tarafından esasa ilişkin inceleme yapılmaksızın tescil edilmektedir. Başvurunun ilanı üzerine yasal süre içerisinde itirazda bulunulmadığı takdirde; başvuruya konu tasarımın koruma şartlarını haiz olup olmadığı konusunda …’nin inceleme ve takdir yetkisi bulunmamaktadır. Dosya kapsamından, dava konusu tasarım başvurusunun ilanı üzerine davacı şirket tarafından … sayılı tasarıma itirazda bulunulduğu ve … …’nun itirazı reddettiği anlaşılmaktadır.
… s. KHK’nın “Genel Şartlar” başlığını taşıyan 5 inci maddesinde; belge verilerek korunacak tasarımların yeni ve ayırt edici niteliğe sahip tasarımlar olduğu hükme bağlanmıştır. “…” başlığı altında düzenlenen 6 ncı maddenin 1 inci fıkrası uyarınca; bir tasarımın aynısı, tescil başvurusundan önce dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamışsa o tasarım yeni kabul edilir. “Bir tasarımın aynısı” kavramından ne anlaşılması gerektiği anılan … fıkranın ikinci cümlesinde açıklanmış bulunmaktadır. Buna göre; sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteren tasarımlar “aynı” kabul edilir. Ancak bilindiği üzere … sayılı KHK’nın 6. maddesi, tasarımların tescil ile korunabilmesini mutlak yenilik şartına bağlamıştır. Bu husustaki Yüksek … kararlarında²; … sayılı KHK ile tasarımların korunabilmesi için mutlak yenilik kriteri getirilmiş olduğundan, sadece itiraza dayanak gösterilen delillerle ve/veya sadece taraflarca bildirilen delillerle bağlı kalınmaksızın, konusunda uzman bilirkişiler tarafından … sayılı KHK’nın 5 ila 10. maddeleri çerçevesinde inceleme yapılması gerektiği kabul edilmektedir. Mutlak yenilik kriteri, tasarımın aynısının gerek …’de gerekse dünyanın herhangi bir yerinde, hem daha önce tescil edilmemiş olmasını hem de herhangi bir şekilde kamuya sunulmamış olmasını gerektirmektedir. Somut olay itibariyle; dava konusu tasarımın yeni olup olmadığı başvuru tarihi olan 28.08.2013 tarihinden önce, bu tasarımın aynısının veya ayırt edici niteliği bulunmayan benzerlerinin muteriz davacı ya da üçüncü kişiler tarafından kamuya sunulup sunulmadığına bağlıdır. “Ayırt Edici Nitelik” başlığı altında düzenlenen 7 nci madde uyarınca; bir tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğunun kabulü için, birbirleri ile kıyaslanan tasarımların bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimin belirgin bir farklılık arz etmesi gerekmektedir. Aynı maddede, ayırt edici nitelik bakımından birbirleri ile kıyaslanan tasarımların ilke olarak farklılıklarından çok ortak özelliklerinin değerlendirilmesine ağırlık verileceği ve tasarımcının tasarımı geliştirme açısından ne kadar seçenek özgürlüğüne sahip olduğunun göz önüne alınacağı da hükme bağlanmıştır. Somut olay itibariyle; karşılaştırılan tasarımların yeni ve ayırt edici niteliğinin bulunup bulunmadığı hususu; tasarıma ilişkin özellik ve unsurların genel izlenime etkileri değerlendirilerek ortak özellikleri ve farklılıkları açısından karşılaştırılacak, ortak özelliklerin değerlendirilmesine ağırlık verilerek genel izlenimde belirgin bir farklılık olup olmadığına karar verilecektir. Bu noktada tasarımcının tasarımı geliştirmede ne kadar seçenek özgürlüğüne sahip olduğu da dikkate alınacaktır. … sayılı KHK’nın 43. maddesi tasarımın hükümsüz kılınacağı halleri belirtmektedir. Bununla beraber tasarımın başkasına ait markayı barındırması hali belirsiz olup herhangi bir hüküm yoktur.
… sayılı KHK’nın 8/4 maddesinde “Marka, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu daha önce yapılmış bir markanın aynı veya benzeri olmakla birlikte, farklı mallar veya hizmetlerde kullanılabilir. Ancak, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın, toplumda ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarına zarar verebileceği veya tescil için başvurusu yapılmış markanın karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabileceği durumda, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu daha önce yapılmış bir marka sahibinin itirazı üzerine, farklı mal veya hizmetlerde kullanılacak olsa bile, sonraki markanın tescil başvurusu reddedilir.” denilmektedir.
Her iki tanımışlık olgusunda da, tanımış markanın farklı mal ve hizmetlerde korunması için; Sonraki başvuru sahibi ile tanımış marka sahibi arasında bağlantı olma ihtimali, Tanınmış marka sahibinin bu markanın tescilinden zarar görme ihtimali, Haksız yarar sağlama, Tanımış markanın itibarına zarar verme, Tanımış markanın ayırt edici karakterini zedeleme, gibi unsurları bir arada bulundurma koşulları aranmaktadır.
Davalının … Sayılı Tasarımının Hükümsüzlüğü Hakkında
1-Davalı Tasarımı ile Davacı Tasarımlarının Karşılaştırılması
Davalı tasarımında iki yandan çökertilmiş şekilde yay oluşturulduğu, kutunun ön yüzünde bombe oluşturularak klasik kutu formundan uzaklaştırıldığı, genel olarak müdahaleler ile deforme bir dikdörtgenler prizması şekline ulaşıldığı, ambalaj önünde… markası ile altta “… KARŞIK … …” ve “…” ifadelerinin yer aldığı, altta soyut bir insan figürü ile en altta … resimleri bulunduğu görülmektedir. Tasarım iki yandan mavi kuşak ile degrade şekilde ortada beyaz zemin oluşturmakta şekil ve ifadelerin beyaz zemin üzerine yerleştirildiği görülmektedir. Davacı tasarıları incelendiğinde benzer bir tasarıma denk gelmemiştir. Tasarımlar arasındaki tek ortak yan … ibaresidir. Bu meyanda Davalının … sayılı endüstriyel tasarımları yeni ve ayırt edicidir.
2-Davalı Tasarımı ile Davacı Markalarının Karşılaştırılması
Davacıya ait 08.05.1990 tarih ve … numaralı “… …”; 07.04.1992 tarih ve …numaralı “…”; 06.11.2000 tarih ve …numaralı “… …”; 21.11.2000 tarih ve … numaralı “… …” 13.02.2002 tarih ve … numaralı “…” 03.06.2003 tarih ve … numaralı “…” … numaralı “… …” … numaralı “… … numaralı “… …” 30.03.2007 tarih ve …numaralı “… …” 30.03.2007 tarih ve … numaralı “… …” 30.03.2007 tarih ve … numaralı “… …” 30.03.2007 tarih ve … numaralı “… …” 30.03.2007 tarih ve … numaralı “… …” 30.03.2007 tarih ve … numaralı “… …” 30.03.2007 tarih ve … numaralı “… …” 30.03.2007 tarih ve … numaralı “… …” 30.03.2007 tarih ve…numaralı “… …” 30.03.2007 tarih ve … numaralı “… …” 30.03.2007 tarih ve … numaralı “… …” … numaralı “… …” … numaralı “… …” … numaralı “… +” … numaralı “… …” … numaralı “… … …” markaları incelenmiştir. Bu markaların …. sınıfta yer alan “her çeşit bisküvi ve bisküviler” mallarını kapsadığı görülmüştür.
Davacı markaları incelendiğinde, markanın …ve … ve varyanlatları üzerine tesisi edildiği görülmektedir. İtiraza gerekçe davalı markalarının öncelikle genel görünüm itibari ile dava konusu tasarımdan ayrıştığı ve davalı tasarımının davacı markaları karşısında yeni ve ayırt edici olduğu görülmektedir. Tüm davanın seyri incelendiğinde, mezkûr uyuşmazlığın davacı tasarımda yer alan … ibaresinin davacıya ait tescilli ve tanınmış … … markasını ayırt edici bir şekilde içermesi nedeni ile dava konusu olduğu, davalı tescilinde … ibaresinin bulunmasının tüketici nezdinde sunulan bu tasarımların müvekkil markası ile bağlantılı olarak algılanacağı / algılanmayacağı iddiasına ve dayandığı görülmektedir. Bununla beraber … sayılı KHK’de herhangi bir tasarımın başkasına ait marka içermesi halinde ne şekilde hareket edileceğine dair bir hüküm de bulunmamaktadır.
Davalı tasarımı ile davacı tescilleri arasındaki tek ortak husus … ibaresidir. O halde değerlendirmenin davacı tescilinin sair unsurları yerine salt … ibaresinin niteliği konusunda yapılması gerektiği anlaşılmaktadır. Zira tüm iddia ve savunmaların … ibaresinin niteliği üzerine şekillendiği görülmektedir. Konu … ibaresinin davacının markasal haklarını ihlal edip etmediğidir.
… kelimesi … bir kelime olmayıp etimolojik olarak formare, forma … kelimelerinden, ….ya (….) oradan İngilizceye … ifadesi olarak geçmiştir. … kelimesi İngilizcede şekil, şekil, tavır, sıra, çerçeve, koltuk, durum, anlaşma, vb. anlamlarını taşır. …’de ise biçim, bir şeyin istenilen ve olması gereken durumunu izah eder şekilde kullanılmaktadır. Konu biçim ve istenen ve olması gereken durum olduğunda emtialar açısından hedeflenen vücut ve zindelik durumudur. Yani bu kelime kullanımında hedef istenen ve olması gereken bir vücut ve zindelik durumu ise bu emtialarına o hedefe yardımcı olması iması içerir. Dolayısıyla gıda sektöründe … ibaresi genelde düşük kalorili gıdalar; düşük kalorili tatlandırıcılar, yağ ikame ediciler ile üretilen şeker ve yağ içeriği azaltılmış veya şeker yerine yapay tatlandırıcı kullanılmış ve posa (…) eklenmiş gıdalar ve içecekleri işaret eden bir konumdadır. Bu ifade diyet, light, fit gibi ifadeler ile aynı ve genellikle kalori oranı düşük olan yiyecekleri ve içecekleri tanımlamakta kullanılmaktadır. Bununla beraber … ibaresinin fiil ve durum olarak kullanılması da yaygındır … tutma, Formda kalma gibi. Diğer taraftan salt … arama motoruna “… ürünleri, … ürünler” anahtar kelimeleri ile dahi bir arama yapıldığında, … ürünlerinin diyet ürünleri ile benzer şekilde ayrı bir ürün grubu olduğu görülmektedir. Araştırma “… …” şeklinde tesis edildiğinde ise birçok firmanın içecek ve harmanlarında “…” ibaresini kullandığı, çayın niteliğini belirtmede faydalandığı görülmektedir. … …olarak tasvir edilen bitkisel çayların zayıflamaya yardımcı olan, sağlıklı bir beslenme programı ve fiziksel aktiviteye ek olarak kilo vermeyi destekleyen, metabolizmayı hızlandırıcı etkiye sahip ve tokluk hissi yaratan ürün grubu olduğu görülmektedir. Bu meyanda elde bir bitkisel … ürünü var ise, onun … olması veya “…” ibaresini içermesi ürünün niteliğine dönüktür ve bu konuda bir bilgi vermektedir. Velev ki sıradan tüketici, … ürünleri reyonu önünde ürünleri incelese, ve önünde bitkisel … ve … bitkisel … olduğunu görse … bitkisel çayın yukarıda arz olunan niteliklere sahip olduğu düşüncesi ile hareket edecektir. Bu açıdan bakıldığında, … ibaresinin içerdiği anlam ve yaygın kullanımı dikkate alındığında … ibaresinin emtianın niteliğini tasvir eden, emtianın cinsi konusunda bilgi veren bir ibare olduğu anlaşılacaktır.
Davalı tasarımında yer alan…+…+…+…+…ibareleri dilsel anlamada ve işlevsel ve ifade edici ürün özellikleri açısından ele alındığında aşağıdaki çıkarımları yapmak mümkündür.
..+…+…+…+…kombinasyonunda saf ürün ve varlık formu (e) …’dır. …+…+… ifadeleri ise yöndür (t); hedef yönü veya özelliği temsil ede yani hakkında konuşulan kategori, özellik veya konudur. Bu hali ile, … … (t+e), … … … (t+t+e), … … … … (t+t+t+e) ifadelerinde e varlık formu olan …, üç adet yön ile tasvir edilmiştir. Yani salt … karışıl … …ifadesi ile karşılaşıldığında varlığın … olduğu, bitkisel temelli olduğu, farklı bitkilerin harmanı ile elde edildiği ve bu çayın … tutmaya yaracağı düşünülecektir. Bu genel bir düşünce olup böyle birçok ürün vardır. bu kombinasyon başına… eklendiğinde ise artık ifade diğer genel kabulden ayrılır ve Marka ile ilişkilendirilir. … … … … …, …. … … … …, … … … … …, … … … … …gibi örneklerde olduğu gibi, “… … … …” emtianın niteliğini belirten tali unsur, Markalar ise asli unsurdur. Velev ki bir reyonda … … … … …, … … … … …, … … … … …, … … … … …ve… … … … …yan yana dursun, tüketici için … … … …ürün niteliğini belirten tali unsuru, önlerinde ki MARKAlar ise ayırt ediciliği sağlayan asli unsur olacaktır. Davacının tanınmış markası olan … …’da … ibaresi tüketici nezdinde …ürünlerinin … vasfı gösteren alt ürünlerini işaret edeceği aşikârdır. …ürünleri vardır, …’nin … ürünleri vardır. Bu tanınmışlık …’nin … ürünlerine yöneliktir ve ürün vasfına işaret etmektedir. Aynı durum … ile gözlemlenebilir. Ülker ürünleri vardır, düşük kalorili ürünleri amaçlayan … ürünleri vardır. … kelimesinin bir ibare olarak bir ürün grubumun niteliğini tasvir eden, birçok üründe sıklıkla nitelik belirtmek için kullanılan tali bir unsur olduğu değerlendirilmiştir. Vasfı belirten bu ibarenin ayırt edicilik gücünün zayıf olduğu, asli unsur bir marka ile kullanıldığında ses ve anlamsal olarak ortalama tüketici nezdinde iltibas tehlikesi yaratmayacağı kanaatine varılmıştır.
Taraflarca sunulan belgeler ile tüm deliller incelenmiş, alınan rapor ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiş olup yukarıda açıklanan gerekçelerle, davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Asıl ve Birleşen davada alınmasın gereken 359,80 TL harçtan peşin alınan 105,90 TL harcın düşümü ile 253,90 TL bakiye karar harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davalı … ve … kendilerini vekille temsil ettirdiği için AAÜT uyarınca 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
5-Tarafların yatırdıkları gider avanslarından kalan tutarın HMK 333/1 uyarınca karar kesinleştiğinde iade işlemi yapılmak üzere tebliğden itibaren 15 gün içinde, banka hesap numarası bildirildiğinde hesaba aktarılmasına, aksi halde … aracılığı ile adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Dair verilen karar, taraf vekillerinin yüzüne karşı 6100 sayılı HMK’nun 341. ile 345. Maddelerine göre tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde … Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun Yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.16/02/2023
Katip …
¸

Hakim …
¸
¸Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu gereğince
DYS üzerinden E-İmza ile imzalanmış olup,
Ayrıca fiziki olarak imzalanmayacaktır.