Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/169 E. 2022/399 K. 17.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/169 Esas – 2022/399
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/169
KARAR NO : 2022/399

DAVA : Endüstriyel Tasarım (Endüstriyel Tasarımla İlgili Kurum Kararlarının İptali, Tasarım Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/05/2022
KARAR TARİHİ : 17/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/11/2022
DAVA:
Davacı vekilli 02/04/2020 harç tarihli dava dilekçesi ve beyanlarında özetle; müvekkilinin davalı şirketin 2021/004273-1, 3, 4 nolu tasarımlarının tescil başvurusuna karşı 09/09/2021 tarihinde 2016/05618-1, 2 ve 2019/00864-1 sayılı tasarımlarına benzer olduğu gerekçesiyle itirazda bulunulduğu, itirazın TÜRKPATENT YİDK … sayılı kararı ile itirazın reddine karar verildiğini, itirazın davalı kurum tarafından hiçbir gerekçe gösterilmeden … YİDK kararı ile reddedildiğini, bu durumun davalı kurumun yenilik özelliğine sahip olmayan tasarımların tesciline karar vermesi ile hukuka aykırılık teşkil ettiğini, davalı şirket tasarımlarının müvekkile ait 2016/05618-1,2 ve 2019 00864-1 nolu tasarımlar ile karşılaştırıldığında aralarında farklılık bulunmadığını, tasarımlar yan yana konduğunda dahi benzerliğin aşikâr hale geldiğini ve karıştırıldığını, kullanıcının taraf tasarımlarını aynı/ayniyet derecesinde benzer olmaları ve davalı şirketin tasarımları kopyalaması nedeni ile karıştıracağını, davalı tasarımlarının ayırt edicilik unsurunu taşımadığını, taraf tasarımlarının genel görünüm bakımından ayniyet derecesinde benzerlik gösterdiğini, davalının seçenek özgürlüğü geniş olmasına karşın ayniyet derecesinde benzer tasarımlar hakkında tescil talebinde bulunmasının kötü niyet olduğunu, mevcut durumun muhafazası ve davanın etkinliğinin sağlanması amacı ile ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerektiğini belirterek, Türk Patent ve Marka Kurumu YİDK’nın 31.12.2019 tarih ve … sayılı kararının iptali ile davalı tarafa ait … sıra numaralı tasarımların tescilinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı TÜRKPATENT vekili cevap dilekçesinde, YİDK kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, müvekkil kurum YİDK tarafından yapılan incelemede başvuru konusu tasarımlar ile itiraza gerekçe gösterilen tasarımlar arasında küçük ayrıntıları aşacak seviyede farklılık bulunduğunun gözlemlendiği, davalıya ait tasarımların daha önce kamuya sunulan itiraz konusu tasarımların görünümü ile hiçbir şekilde ilişkilendirilemeyeceği kıyaslamada görsel açıdan pek çok farklı özelliklerin olduğunu, bilgilenmiş kullanıcı gözünden bakıldığında aralarında genel izlenim itibari ile belirgin farklılıklar olduğunu ve başvuru konusu tasarımların özgün ve orijinal olduğu beyan ederek, davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkilinin, Müvekkil firmanın 1970 yılından beridir sektörde basiretli tacir olarak faaliyet gösterdiğini, TÜRKPATENT nezdinde onlarca marka ve tasarım tesciline sahip olduğunu, müvekkil tasarımlarına dönük davacı haksız itirazının TÜRKPATENT tarafından reddedildiğini, davacı taleplerinin haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, taraf tasarımlarının bilgilenmiş kullanıcı nezdinde ayniyet derecesinde benzer olmadığını; yeni ve ayırt edici olduğunu, bilgilenmiş kullanıcının bahse konu tasarımları kolayca ayırt edeceğini, kıyaslamanın bilgilenmiş kullanıcı algısı üzerinden yapılması gerektiğini beyan ederek, davanın reddini istemiştir.
YARGILAMA VE DELİLLER :
Mahkememizce davacı ve davalı delilleri toplanmış, bu kapsamda davaya konu … sayılı tasarım işlem dosyası ile itiraza mesnet markalar getirtilmiş, taraflarca sunulan belgeler ile toplanan deliller incelenmiş, çözümü teknik ve özel bilgiyi gerektirdiği düşünülen hususlarda bilirkişi incelemesi yaptırılmış, alınan rapor denetim ve hüküm kurmaya elverişli kabul edilmiş; mahkememizin aşağıdaki kabulü çerçevesinde yararlanılmıştır.
GEREKÇE:
Uyuşmazlığın Tespiti ve Uygulanacak Hükümler, Delillerin Tartışılması ve Kabul
Dava, davalı başvurusu olan sayılı tasarım başvurusu ile ilgili olarak TÜRKPATENT tarafından alınan … sayılı kararın iptali ve hükümsüzlük isteminden ibaret olduğu anlaşıldı. YİDK kararının davacı vekiline 04/03/2022 tarihinde tebliğ edildiği, son günün Ramazan Bayramının son gününe denk gelmesi nedeniyle 05/05/2022 tarihinde açılan davanın 5000 sayılı kanunun 15/c maddesinde belirlenen iki aylık hak düşürücü süre içerisinde olduğu anlaşılmış ve işin esasına geçilmiştir.
Uyuşmazlığın özü, davalı şirkete ait …sıra sayılı tasarımın, davacı şirkete ait tasarımlar karşısında 6769 sayılı SMK’nun 2 vd. maddelerinde yazılı koruma koşullarına sahip bir tasarım olup olmadığı ile 6769 sayılı SMK’nun 77/1-(a) ve (c) bentlerinde yazılı hükümsüzlük hallerinin olup olmadığından ibarettir. Bu çerçevede özellikle anılan tasarımın yenilik ve ayırt edicilik niteliklerini haiz bulunup bulunmadığının tartışılması gerekmektedir.
6769 sayılı SMK’nun MADDE 55;
(1) Tasarım, ürünün tümü veya bir parçasının ya da üzerindeki süslemenin çizgi, şekil, biçim, renk, malzeme veya yüzey dokusu gibi özelliklerinden kaynaklanan görünümüdür.
(2) Ürün, bilgisayar programları hariç olmak üzere, endüstriyel yolla veya elle üretilen herhangi bir nesnenin yanı sıra birleşik bir ürün veya bu ürünü oluşturan parçaları, ambalaj gibi nesneleri, birden çok nesnenin bir arada algılanan sunumlarını, grafik sembolleri ve tipografik karakterleri ifade eder.
(3) Birleşik ürün, sökülüp takılma yoluyla değiştirilebilen veya yenilenebilen parçalardan oluşan üründür.
(4) Tasarım; bu Kanun hükümleri uyarınca tescil edilmiş olması hâlinde tescilli tasarım, ilk kez Türkiye’de kamuya sunulmuş olması hâlinde ise tescilsiz tasarım olarak korunur.
MADDE 56- (1) Tasarım yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olması şartıyla bu Kanunla sağlanan haklar kapsamında korunur.
(2) Birleşik ürünün parçasının tasarımı, aşağıdaki şartları taşıyorsa yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir:
a) Parça birleşik ürüne takıldığında, birleşik ürünün normal kullanımında görünür durumda olmalıdır.
b) Parçanın görünür durumda olan özellikleri, yenilik ve ayırt edici nitelik şartlarını karşılamalıdır.
(3) Bu maddede yer alan normal kullanım; bakım, servis veya onarım işleri hariç olmak üzere, son kullanıcı tarafından kullanımı ifade eder.
(4) Bir tasarımın aynısı;
a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce,
b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir.
Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir.
Görüldüğü üzere SMK, yenilik bakımından mutlak yenilik kriterini benimsemiştir. Ancak tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorlarsa aynı kabul edilir.
Ayırt edicilik ise 6769 sayılı SMK’nun 56/5. maddesinde tanımlanmıştır.
(5) Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim;
a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce,
b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir.
(6) Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır.

Tasarımın hükümsüzlüğü 6769 sayılı SMK’nun 77.vd.maddelerinde düzenlenmiştir. Hükümsüzlük halleri (nedenleri) SMK 77. maddesinde yer alır. Buna göre;
“a) 55 inci maddenin birinci ve ikinci fıkralarında yer alan tanımlara uygun olmadığı, 56 ncı ve 57 nci maddelerde belirtilen şartları taşımadığı, 58 inci maddenin dördüncü fıkrası ve 64 üncü maddenin altıncı fıkrasının (c) bendi kapsamında olduğu, başvurunun kötüniyetle yapıldığı ve bir fikri mülkiyet hakkının yetkisiz kullanımını içerdiği ispat edilmişse.
b) Hak sahipliğinin başka kişiye veya kişilere ait olduğu ispat edilmişse.
c) Sonradan kamuya açıklanan aynı veya benzer nitelikteki bir tasarımın başvuru tarihi, tescilli bir tasarımın başvuru tarihinden önce ise.”;tasarımın hükümsüzlüğüne yetkili mahkeme tarafından karar verilir.
(2) 64 üncü maddenin altıncı fıkrasının (b) ve (ç) bentleri ile fikri mülkiyet haklarının yetkisiz kullanımı gerekçesiyle tasarımın bir kısmına ilişkin hükümsüzlük talebinin kabul edilmesi hâlinde, o kısmın tescili hükümsüz kılınır. Kısmi hükümsüzlük sonucunda tescilin devamı için, kalan kısmın koruma şartlarını sağlaması ve tasarım kimliğini muhafaza etmesi şarttır.
6769 sayılı SMK’nun 78-(1) Tasarımın hükümsüzlüğü, ikinci fıkrada sayılan hâller dışında menfaati olanlar tarafından istenebilir.
(2) Tasarımın hükümsüzlüğü, 77 nci maddenin birinci fıkrasının (c) bendine göre sadece önceki hak sahibi; 70 inci ve 73 üncü maddelere göre ise ancak tasarım hakkına sahip kişiler tarafından ileri sürülebilir.
(3) Tasarımın hükümsüzlüğüne ilişkin olarak koruma süresince veya tasarım hakkının sona ermesini izleyen beş yıl içinde dava açılabilir.
(4) Hükümsüzlük davası, dava tarihinde sicilde tasarım sahibi olarak kayıtlı kişiye karşı açılır. Tasarım üzerinde sicilde hak sahibi olarak görülen kişilerin davaya katılabilmelerini sağlamak için ayrıca bu kişilere bildirim yapılır.
(5) Tescilsiz tasarımlarda hükümsüzlük davası, hak sahibi olduğunu iddia eden kişiye karşı açılır.
Bu genel açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu somut olaya dönülecek olursa, davalı şirkete ait 2021/004273-1, 3, 4 sayılı tasarım başvurusunun 06/04/2021 tarihinde gerçekleştiği, 09/06/2021 tarih ve 366 sayılı Resmi Endüstriyel Tasanmlar Bülteninde ilan edildiği; 2021/004273-1, 3, 4 kod numaralı tasarımlara altı aylık yasal itiraz süresi içinde, davacı tarafından itiraz edildiği, itiraza gerekçe olarak 2016/05618-1, 2 ve 2019/00864-1 sayılı tasarımların gösterildiği, itiraz üzerine TÜRKPATENT YİDK tarafından yapılan inceleme ve değerlendirmeler sonucunda … sayılı kararıyla nihai olarak itirazın reddine karar verildiğini; davacı vekilinin YİDK kararının iptali talebiyle bu davayı açtığı anlaşılmaktadır.
Teknik Zorunluluklar ve Seçenek Özgürlüğü Yönünden Değerlendirme
Dava konusu tasarımların yenilik ve ayırt edicilik değerlendirmesine geçmeden önce, bu tür tasarımlarda tasarımcının seçenek özgürlüğü ve tasarımda bulunması gereken teknik zorunluluklar tespit edilerek tasarımın koruma kapsamının belirlenmesi gerekmektedir. 6769 sayılı SMK’nun 56/6 fıkrasında tasarımcının tasarımını geliştirirken seçenek özgürlüğüne sahip olup olmadığının ve seçenek özgürlüğü var ise bunun ne derece geniş olduğunun tespitinin gerekliliği üzerinde durulmuştur.
Somut olaya konu tasarımlar tabak ve kâse tasarımlarıdır. Piyasaya bakıldığında ilgili ürünlerin, sayısız derecede çeşitliliklerinin görülebileceği mümkündür. Tabak yiyecek koymaya yarar, az derin ve yayvan kaptır. Kase ise bir bakıma çanak tabağın derinli daha fazla olanıdır. Geleneksel üretim açısından tabak ve kaseden beklenen kontür olarak dairesel formda olmasıdır. Bununla beraber farklı tasarım söylemleri, piyasa yönelimleri ve değişken mutfak kültürü neticesinde sair form arayışları olmuştur. Somut olaya konu tasarımlar geleneksel formdan uzaklaşan, seramik malzemenin plastik doğasından istifade eden porselen tasarımlarıdır. Porselen, seramikler grubuna dâhil olan kaolin tabanlı bir çeşit malzemedir. Konu mutfak/ yemek takımları olduğunda tasarım malzeme kadar belirleyicidir. Konu tasarım olduğunda ise eğer bir takım üretilecek ise ürün ailesi içinde aynı tasarım diline sahip elemanların üretilmesi yaygın sektörel bir yaklaşımdır. Dolayısıyla belirlenen bir tasarım çizgisi takıma ait tüm alt ürünlerde bir seri oluşturma niyeti ile yinelenir.
Somut olayda seçenek özgürlüğü geniştir. Bununla beraber organik, akışkan değişik geometrileri temel alan tasarımlar yaygındır. Tasarımların belirleyiciliğinde en önemli hususlardan birisi başlangıç geometrisidir. Bununla beraber seçenek özgürlüğü kapsamında yürütülen araştırmada organik/amorf form kullanımının sektörde yaygın olduğu, form tercihinin dinamik doğası gereği akışkan çizgiye yapılabilecek herhangi bir müdahale ile farklılıklar yaratılabileceği gözlemlenmiştir. Diğer taraftan arama motorları vasıtası ile resen yürütülen ve şimdilik davacı mesnet tasarımları muaf tutularak yapılan mutlak yenilik incelemesinde davalı tasarımlarının yeniliğini kıracak herhangi bir tasarıma denk gelinmemiştir.
Tasarımlar Bakımından Bilgilenmiş Kullanıcı Profili
Daha öncede belirtildiği üzere, 6769 sayılı SMK’da ayırt edicilik değerlendirmesinin bilgilenmiş kullanıcı gözü ile yapılması gerekliliği üzerinde durmuş ve bilgilenmiş kullanıcı olarak tespit edilen kişilerin kesinlikle bir uzman değil yalnızca daha önce ilgili tasarımla karşılaşmış olağan bir kullanıcı olması gerektiğine değinmiş olup, bilgilenmiş kullanıcı; söz konusu ürünün doğası ve görünümü hakkında bilgi sahibi olan ve daha önce o ürünü belli bir süre kullanmış, başka bir deyişle ürün hakkında bilgi sahibi olan kişidir. Dolayısıyla, bilgilenmiş kullanıcı; her somut örnek açısından ayrı ayrı tespit edilmesi gereken bir durumdur. Bilgilenmiş kullanıcı, söz konusu ürünün tasarımına bağlı olarak son kullanıcı olabileceği gibi, ürünün ait olduğu sektörü ve sektördeki ürünleri bilen bir satıcı dahi olabilir. Bu kişiler; birer uzman olmayacakları için tasarım üzerindeki detaylarda meydana gelen küçük farklılıklara dikkat etmeyecek ancak alım tercihlerini etkileyecek hususlarda yapılan değişiklikleri fark edebilecek kişilerdir.
Somut olayda bilgilenmiş kullanıcı tüketicinin bu tarz ürünlerin satıldığı mağazalarda teminin kolay olduğu, bu bakımdan günlük hayatında ihtiyaç olması sebebiyle hemen her kesimden tüketicinin bu ürünlerle daha önce en azından bir kez karşılaşmış olabileceği bir üründür. Öyleyse, tarafların tasarımları açısından, başta daha önce bu ürünlerden satın almış kullanıcılar olmak üzere bu ürünleri bilen, deneyen herkesin bilgilenmiş kullanıcı olarak kabul edilebileceği sonuç ve kanaatine varılmıştır. Bilgilenmiş kullanıcı kitlesinin bu denli geniş ve özel kriterlere sahip olmadığı durumlarda tasarımlar arasındaki farklılıkların daha somut ve fark edilebilir olması gerekmektedir. Bununla beraber bu tür ürünler sıklıkla alınmadığından; rutin alışveriş sergilemediğinden ve belirli bir estetik arayışının baskınlığından dolayı bilgilenmiş kullanıcın bu tür ürünleri diğer ürünlere nazaran daha fazla muayene edeceği düşünülmelidir.
Tasarımların Yenilik, Ayırt Edicilik ve Hükümsüzlük Taleplerine İlişkin Yapılan Değerlendirme:
2021 004273/1 ile itiraza mesnet 2016 05618/1, 2016 05618/2, 2019 00864/1 sıra numaralı tasarımların karşılaştırılması
2021 004273/1 ile itaraza mesnet 2016 05618/1, 2016 05618/2, 2019 00864/1 sıra numaralı tasarımlar en belirleyici faktör olan başlangıç geometrisi açısından üst görüşleri incelendiğinde; taraf tasarımları organik/amorf temel geometriye sahip olup davacı mesnet tasarımları altıgen davalı tasarımı beşgen temellidir. Formlar organik olması münasebeti ile her türlü benzerlik yönünde bir değerlendirme yapılabilse de herhangi bir ayniyetlik söz konusu değildir. Bununla beraber organik kontur kullanımı sektörde yaygındır. Bu yaygın kullanım konturun tesisinde tasarımcıya büyük bir seçenek özgürlüğü yaratmaktadır. Dolayısıyla kontur açısından üretilecek çeşitlilik tasarımları birbirinden farklılaştırmaya yetecektir. Zira akışkan çizgiler ile üretilen organik bir form çeşitliği mümkünken, bu tasarım imkânı bir tescilinin tekeline bırakılamayacağı değerlendirilmiştir. Dolayısıyla üretilecek her hangi organik bir form eğer ayniyet taşımıyorsa yeni olarak değerlendirilmelidir.
Ayırt edicilik değerlendirmesi açısından bakıldığında ise fark öncü üründen türetmekten değil organik yaklaşımın doğasından kaynaklanmaktadır. Yani davalının tasarımı formun kendi içyapısından, organik olmalığından farklıdır. Her organik form eğer kendisini tekrar etmiyorsa doğası gereği farklıdır. Kaldı ki davacının mesnet tescilleri dahi kendi içlerinde farklılaştıklarından ayrı tescillere konu olmuştur. Konu bilgilenmiş kullanıcı açısından ele alındığında bu hipotetik kullanıcının tasarımları değerlendirirken çok yüksek bir dikkat sergilemeyeceği, detay seviyesine inmeyeceği aşikârdır. Mesnet tasarımlar açısından 2021 004272/1 nolu davalı tasarımına karşılaştırma için en yakın tasarım kâse olmasından mütevellit 2016 05618/2 nolu tasarımdır. Marka duyarlılığı bir yana, her iki tasarımın müşterek değerlendirmesinde bilgilenmiş kullanıcının başta rutin bir alışverişten farklı olarak bilinçli bir şekilde organik bir tasarım arıyorsa bu tasarımlara yöneleceği, muayenesi neticesinde genel görünüm açısından kenar sayısı farklılaşması ve kenardan tabana farklılaşan eğimi tespit edebileceği düşünülmektedir. Bu meyanda 2021 004273/1 ile mesnet 2016 05618/1, 2016 05618/2, 2019 00864/1 sıra numaralı tasarımların karşılaştırılmasında taraf tasarımlarının bilgilenmiş kullanıcı nezdinde, genel izlenim itibari ile farklı ve ayırt edici olduğu kanaatine ulaşılmıştır.
2021 004273/3 ile mesnet 2016 05618/1, 2016 05618/2, 2019 00864/1 sıra numaralı tasarımların karşılaştırılması
2021 004273/3 ile mesnet 2016 05618/1, 2016 05618/2, 2019 00864/1 sıra numaralı tasarımlar en belirleyici faktör olan başlangıç geometrisi açısından üst görüşleri incelendiğinde; taraf tasarımları organik/amorf temel geometriye sahip olup davacı mesnet tasarımları altıgen davalı tasarımı beşgen temellidir. Formlar organik olması münasebeti ile her türlü benzerlik yönünde bir değerlendirme yapılabilse de herhangi bir ayniyetlik söz konusu değildir. Bununla beraber organik kontur kullanımı sektörde yaygındır. Bu yaygın kullanım konturun tesisinde tasarımcıya büyük bir seçenek özgürlüğü yaratmaktadır. Dolayısıyla kontur açısından üretilecek çeşitlilik tasarımları birbirinden farklılaştırmaya yetecektir. Zira akışkan çizgiler ile üretilen organik bir form çeşitliği mümkünken, bu tasarım imkânı bir tescilinin tekeline bırakılamayacağı değerlendirilmiştir. Dolayısıyla üretilecek her hangi organik bir form eğer ayniyet taşımıyorsa yeni olarak değerlendirilmelidir. Ayırt edicilik değerlendirmesi açısından bakıldığında ise fark öncü üründen türetmekten değil organik yaklaşımın doğasından kaynaklanmaktadır. Yani davalının tasarımı formun kendi içyapısından, organik olmalığından farklıdır. Her organik form eğer kendisini tekrar etmiyorsa doğası gereği farklıdır. Kaldı ki davacının mesnet tescilleri dahi kendi içlerinde farklılaştıklarından ayrı tescillere konu olmuştur. Konu bilgilenmiş kullanıcı açısından ele alındığında bu hipotetik kullanıcının tasarımları değerlendirirken çok yüksek bir dikkat sergilemeyeceği, detay seviyesine inmeyeceği aşikârdır.
Mesnet tasarımlar açısından 2021 004273/3 nolu davalı tasarımına karşılaştırma için en yakın tasarım tabak olmasından mütevellit 2016 05618/1 ve 2019 00864/1 nolu tasarımlardır. Marka duyarlılığı bir yana, her iki tasarımın müşterek değerlendirmesinde bilgilenmiş kullanıcının başta rutin bir alışverişten farklı olarak bilinçli bir şekilde organik bir tasarım arıyorsa bu tasarımlara yöneleceği, muayenesi neticesinde genel görünüm açısından kenar sayısı farklılaşması ve kenardan tabana farklılaşan eğimi tespit edebileceği düşünülmektedir. Bu meyanda 2021 004273/3 ile mesnet 2016 05618/1, 2016 05618/2, 2019 00864/1 sıra numaralı tasarımların karşılaştırılmasında taraf tasarımlarının bilgilenmiş kullanıcı nezdinde, genel izlenim itibari ile farklı ve ayırt edici olduğu kanaatine ulaşılmıştır.
2021 004273/4 ile mesnet 2016 05618/1, 2016 05618/2, 2019 00864/1 sıra numaralı tasarımların karşılaştırılması
2021 004273/4 ile mesnet 2016 05618/1, 2016 05618/2, 2019 00864/1 sıra numaralı tasarımlar en belirleyici faktör olan başlangıç geometrisi açısından üst görüşleri incelendiğinde; Görselde rahatça görüleceği üzere taraf tasarımları organik/amorf temel geometriye sahip olup davacı mesnet tasarımları altıgen davalı tasarımı üçgen temellidir. Formlar organik olması münasebeti ile her türlü benzerlik yönünde bir değerlendirme yapılabilse de herhangi bir ayniyetlik söz konusu değildir. Bununla beraber organik kontur kullanımı sektörde yaygındır. Bu yaygın kullanım konturun tesisinde tasarımcıya büyük bir seçenek özgürlüğü yaratmaktadır. Dolayısıyla kontur açısından üretilecek çeşitlilik tasarımları birbirinden farklılaştırmaya yetecektir. Zira akışkan çizgiler ile üretilen organik bir form çeşitliği mümkünken, bu tasarım imkânı bir tescilinin tekeline bırakılamayacağı değerlendirilmiştir. Dolayısıyla üretilecek herhangi organik bir form eğer ayniyet taşımıyorsa yeni olarak değerlendirilmelidir. Ayırt edicilik değerlendirmesi açısından bakıldığında ise fark öncü üründen türetmekten değil organik yaklaşımın doğasından kaynaklanmaktadır. Yani davalının tasarımı formun kendi içyapısından, organik olmalığından farklıdır. Her organik form eğer kendisini tekrar etmiyorsa doğası gereği farklıdır. Kaldı ki davacının mesnet tescilleri dahi kendi içlerinde farklılaştıklarından ayrı tescillere konu olmuştur. Konu bilgilenmiş kullanıcı açısından ele alındığında bu hipotetik kullanıcının tasarımları değerlendirirken çok yüksek bir dikkat sergilemeyeceği, detay seviyesine inmeyeceği aşikârdır. Mesnet tasarımlar açısından 2021 004273/4 nolu davalı tasarımına karşılaştırma için en yakın tasarım tabak olmasından mütevellit 2016 05618/1 ve 2019 00864/1 nolu tasarımlardır. Marka duyarlılığı bir yana, her iki tasarımın müşterek değerlendirmesinde bilgilenmiş kullanıcının başta rutin bir alışverişten farklı olarak bilinçli bir şekilde organik bir tasarım arıyorsa bu tasarımlara yöneleceği, muayenesi neticesinde genel görünüm açısından kenar sayısı farklılaşması ve kenardan tabana farklılaşan eğimi tespit edebileceği düşünülmektedir. Bu meyanda …sıra numaralı tasarımların karşılaştırılmasında taraf tasarımlarının bilgilenmiş kullanıcı nezdinde, genel izlenim itibari ile farklı ve ayırt edici olduğu kanaatine ulaşılmıştır.
Tüm bu tespit ve değerlendirmeler neticesinde … numaralı tasarımlar görselleri karşısında yenilik ve ayırt edici nitelik koşullarını sağladıkları; … numaralı YİDK kararının ve dava konusu tasarımların iptali koşullarının oluşmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Taraflarca sunulan belgeler ile tüm deliller incelenmiş, alınan rapor ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiş olup yukarıda açıklanan gerekçelerle, davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiği için AAÜT uyarınca 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacın yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
5-Tarafların yatırdıkları gider avanslarından kalan tutarın HMK 333/1 uyarınca karar kesinleştiğinde iade işlemi yapılmak üzere tebliğden itibaren 15 gün içinde, banka hesap numarası bildirildiğinde hesaba aktarılmasına, aksi halde PTT aracılığı ile adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Dair verilen karar, taraf vekillerinin yüzüne karşı 6100 sayılı HMK’nun 341. ile 345. Maddelerine göre tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun Yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.17/11/2022